ebook img

Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ PDF

54 Pages·2017·0.51 MB·English
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ

Kiel Kanalının Hukukî Rejimine Dair Bir Değerlendirme 2749 HKİEL KANALININ HUKUKÎ REJİMİNE DAİR BİR DEĞERLENDİRME Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ* Öz Okyanuslar-arası üç kanaldan biri olan Kiel Kanalının hukukî rejimi incelenmelidir. Kanalın inşası askerî plânlar çerçevesinde gerçekleştiril- miştir. 1887 ilâ 1895 arasında Alman iç suyolu olarak inşa edilen Kanal, inşası biter bitmez sınırsız Alman egemenliğine altına sokulmuştur. Bu tarihle I. Dünya Savaşı sonuna kadar olan zaman diliminde Almanya, özel- likle üçüncü ülkelerin ticaret gemilerine kanalı kullanma izni vermiştir. Bu izin, bu gemiler için bir hak değil, Alman Hükûmetince tanınan bir imtiyaz- dan başka bir şey değildir. I. Dünya Savaşında Almanya’nın yenilgisiyle durum değişmiş, Versailles Barış Antlaşmasının imzalanmasıyla ilgili ant- laşmanın 380. maddesi marifetiyle uluslararası rejim altına sokulmuştur. Bu rejim, 1923 tarihli Wimbledon Dâvasında Uluslararası Sürekli Adalet Diva- nınca da teyit edilmiştir. Fakat, 1936 yılında Hitler Versailles Barış Antlaş- masının ilgili hükümlerini geçersiz olarak ilân etmiş ve ilginç olarak ilgili devletlerden asgarî düzeyde kınama görmüştür. II. Dünya Savaşı sonrasında ise Kiel Kanalına ilişkin durum belirsizdir. Bazıları, Versailles Antlaşması rejiminin tekrar tesis edildiğini ifade etmiştir. Fakat, görüldüğü kadarıyla, kanala ilişkin Alman uygulamalarının ve bu uygulamalara dair uluslararası kamuoyunun tepkisi farklı bir durumu ortaya koymaktadır. Böylece, bu kısa çalışmada Kiel Kanalının hukukî rejimi doktorinal görüşler yardımıyla ve gerekirse diğer okyanuslar-arası kanalların rejimiyle muka-yese edilerek analiz edilecek ve ortaya konulacaktır. H Hakem incelemesinden geçmiştir. * Kıbrıs İlim Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi (e-posta: acamyamac@ yahoo.com) (Makale Gönderim Tarihleri: 09.02.2017-09.02.2017-06.04.2017/Makale Kabul Tarihleri: 03.04.2017-05.04.2017-05.05.2017) D.E.Ü. Hukuk Fakültesi Dergisi, Prof. Dr. Şeref ERTAŞ’a Armağan, C. 19, Özel Sayı-2017, s. 2749-2802 2750 Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ Anahtar Kelimeler Kiel Kanalı, Versailles Barış Antlaşması, Uluslararası Kanallar, Panama Kanalı, Süveyş Kanalı, Hukukî Rejim, Uluslararasılaştırma AN ESSAY RELATING TO THE LEGAL REGIME OF THE KIEL CANAL Abstract As one of the three inter-oceanic canals, the legal regime of the Kiel Canal needs to be elaborated. The strategic naval plans, at the time, had justified its construction. It was constructed as a German internal waterway between 1887 to 1895, and was placed under the unrestricted German sovereignty as soons as the fulfilment of its construction. Between the date of construction and the end of the I. World War, Germany gave its consent, particularly to merchant vessels of the third countries to use the canal. But that passage wasn’t a right for these foreign vessels, merely a privilege, which was recognised by the German Government. This situation had changed after the defeat of Germany in the I. World War, and with the conclusion of Versailles Peace Treaty in 1919 Kiel Canal had been placed under the international regime according to the Article 380 of the said treaty. This regime was reteriated in the Wimbledon Case by the PCIJ in 1923. But, in 1936 Hitler had declared the provisions of the Versailles Treaty related to Kiel Canal as void and null, suprisingly with the minimum amount of protests, especially by the States concerned. After the II. World War the situation related to Kiel Canal has been somehow ambiguous. Some claimed that the regime of Versailles Treaty had been reestablished. But, as it would appear, German practice towards the canal and the response from the international community to that practice beg to differ. Hence, in this short essay the legal regime of the canal will be analyzed and revealed by the help of doctorinal opinion, and if necessary, comparing its legal regime to the legal regime of the other inter-oceanic canals. Keywords Kiel Canal, Versailles Peace Treaty, International Canals, Panama Canal, Suez Canal, Legal Regime, Internationalization Kiel Kanalının Hukukî Rejimine Dair Bir Değerlendirme 2751 GİRİŞ Dünya ticaretinin %80’ninden fazlasının denizler üzerinden gerçekleş- tirilmesi1, bu su alanlarının ve özellikle bunların üzerinde gerçekleştirilen seyrüsefer faaliyetlerinin önemini ortaya koymaktadır. Bilindiği üzere, deniz alanları arasında bağlantı sağlayan coğrafî unsurlar, yani temel olarak boğaz- lar, hele karasuları genişliğinin açık denizlere doğru büyük denizci devletler tarafından o dönemde yaygın olarak kullanılan üç deniz milinden daha da ötelenme isteğiyle birlikte, III. Deniz Hukuku Konferansının ve bu konferans çerçevesinde kabul edilen “paket anlaşma” (package deal) usûlünün temel unsurlarından birini teşkil etmiş ve neticesinde 1982 tarihli Birleşmiş Mil- letler Deniz Hukuku Sözleşmesinin III. bölümünü oluşturan “Uluslararası Seyrüseferde Kullanılan Boğazlar” (Straits Used for International Navigation) başlığıyla düzenlenmiştir. Bu bağlamda, boğazlara ilişkin dü- zenlemelerin, bir deniz yetki alanı düzenlemesi olmadığı, bu düzenlemelerle sadece geçiş rejiminin ele alındığı gözlenmektedir2. Tabiî ki, dünya üzerinde çeşitli deniz alanlarını birbirine bağlayan tek dar deniz alanları boğazlar değildir. Sayıları oldukça kısıtlı olsa da, bu önemli işlevi, kanallar da görmektedir3. Uluslararası hukuk açısından kanal- 1 Bkz. via www.imo.org/en/About/Pages/Default.aspx (son ziyaret tarihi: 15/06/17). 2 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesinin III. bölümünü teşkil eden ve “Uluslararası Seyrüseferde Kullanılan Boğazlar” başlığını taşıyan toplam 12 madde- den oluşan bu düzenlemede temel geçiş rejimi olarak “transit geçiş rejimi” (transit passage regime) öngörülmüştür. Öte yandan, bazı istisnaî durumlarda “askıya alınama- yan zararsız geçiş hakkı” (right of unsuspendable innocent passage) söz konusu olduğu gibi, uzun süreden beri varolan ve belirli boğazlara ilişkin geçiş rejimini düzenleyen ilgili antlaşmalardaki öngörülen geçiş rejiminin de geçerli olacağı Sözleşmenin yine bu kısmında hükme bağlanmıştır. 3 Okyanuslar/denizler arasında konumlanan Kiel Kanalı dışındaki diğer kanallar şu şekilde sıralanabilir: Süveyş Kanalı (Mısır), Panama Kanalı (Panama) ve Korint Kanalı (Yunanistan). Özellikle, Süveyş ve Panama Kanallarının rejimi antlaşmalarla belirlen- miş ve bu kanallar için uluslararası bir rejim söz konusu edilmiştir. Süveyş Kanalının rejimi hâlen yürürlükte olan 1888 tarihli İstanbul Antlaşmasına dayanmaktadır. Süveyş Kanalına ilişkin ayrıntılı değerlendirme ve bilgiler için bkz. Arcari, M.: Suez Canal, Max Planck Encyclopedia of Public International Law, on-line edition, edited by Wolfrum, 2010 via www.mpepil.com (ziyaret tarihi: 04/10/10); Boczek, B. A.: The A to Z of International Law, Lanham, 2010, s. 314-315; Bonin, H.: Suez Canal, in Seas and 2752 Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ lar ele alındığında, aslında, sadece denizleri birbirleriyle bağlamadıkları ve hatta sadece seyrüsefer bağlamında işlevleri olmadıkları görülmektedir4. Bu Waterways of the World: An Encyclopedia of History, Uses, and Issues, vol. I, edited by Zumerchik & Danver, Santa Barbara, 2010, s. 257-270; Broms, B.: Suez Canal, Encyclopedia of Public International Law: Geographic Issues, vol. 12, edited by Bernhardt, Amsterdam, 1990, s. 360-365; Obieta, J. A.: The International Status of the Suez Canal, The Hague, 1960; Sintsova, T. A.: The Regime of Navigation in the Suez Canal, Marine Policy, vol. 12/3, 1988, s. 263-270. Panama Kanalı ve kanal bölgesinin egemenliğinin Amerika Birleşik Devletleri’ne verilmesi ve kanaldan geçişlerde ise tam bir serbestinin öngörülmesi gibi Panama Kanalına ilişkin temel hususlar sırasıyla 1901 tarihli Hay-Pauncefote ve 1903 tarihli Hay-Bunau-Varilla Antlaşmaları çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. 1977 tarihli ikiz Antlaşmalardan ilkini teşkil eden Panama Kanalı Antlaşmasının 1999 yılının 31 Aralık’ında etkin hâle gelmesiyle Panama Kanalı tama- men Panama’ya geçmiş, ama serbestiler aynen varlığı korumuştur. Panama Kanalına ilişkin ayrıntılı değerlendirme ve bilgiler için bkz. Aguirre, R. W.: The Panama Canal, Leiden, 2010; Arcari, M.: Panama Canal, Max Planck Encyclopedia of Public International Law, on-line edition, edited by Wolfrum, 2010 via www.mpepil.com (ziyaret tarihi: 04/10/10); Boczek, 2010, s. 308-309; Bonin, H.: Panama Canal, in Seas and Waterways of the World: An Encyclopedia of History, Uses, and Issues, vol. I, edited by Zumerchik & Danver, Santa Barbara, 2010, s. 218-228; Hartwig, M.: Panama Canal, Encyclopedia of Public International Law: Geographic Issues, vol. 12, edited by Bernhardt, Amsterdam, 1990, s. 282-289; Horváth, M.: The Sovereignty of the Republic of Panama in the Light of the Panama Canal Treaties, Miskolc Journal of International Law, vol. 6/2, 2009, s. 44-59; Llácer, F. J. M.: Panama Canal Management, Marine Policy, vol. 29/1, 2005, s. 25-37; Llácer, F. J. M.: The Panama Canal: Operations and Traffic, Marine Policy, 29/3, 2005, s. 223-234. Zikredilen bu kanallar haricinde, yine okyanuslar/denizler arasında konumlanacak bazı kanal proje ve çalışmaları da söz konusudur. Meselâ, “Kra Kanalı” (Tayland), “Nikaragua Kanalı” (Nikaragua) ve hatta “Kanal İstanbul” (Türkiye) bunlar arasında ön plâna çıkanlardan- dır. Bunlardan son ikisinde inşaatlar başlama aşamasındadır. 4 Bu konuda ayrıntılı değerlendirmeler için bkz. Arcari, M.: Canals, Max Planck Encyclopedia of Public International Law, on-line edition, edited by Wolfrum, 2010 via www.mpepil.com (ziyaret tarihi: 04/10/10). Ayrıca, bu çerçevede, bkz. Vitányi, B.: The International Regime of River Navigation, Alphen aan den Rijn, 1979, s. 187-191. Öte yandan, kanalların gelişimine dair tarihî bir perspektif için bkz. Davies, E. A. J.: Canals and Inland Waterways, Encyclopædia Britannica, May 7 2013 via http://academic.eb.com/levels/collegiate/article/117291 (ziyaret tarihi: 01/11/16); Hattendorf, J. B.: Rivers, Canals, and Inland Waterways, Oxford Reference, 2007 via www.oxfordreference.com/view/10.1093/acref/9780195130751.001.0001/acref- 9780195130751-e-0698 (ziyaret tarihi: bilinmiyor). Kiel Kanalının Hukukî Rejimine Dair Bir Değerlendirme 2753 kısa değerlendirmede ise, söz konusu edilen, hem denizler/okyanuslar arasında bağlantı sağlayan, hem de kullanım bağlamında seyrüsefer amacı taşıyan Kiel Kanalı olmaktadır. Bu çerçevede, Kiel Kanalına ilişkin tarihî ve coğrafî bilgilendirmede bulunulduktan sonra, ele alınan bu konunun zorunlu bir gereği olarak, yine tarihî perspektiften hukukî rejim, doktrinin de görüşlerine yer verilmek üzere ele alınmaya çalışılarak, günümüzdeki durum ortaya konulacaktır. I. ULUSLARARASI HUKUKTA OKYANUSLAR/DENİZLER ARASI KANALLAR Kiel Kanalına ilişkin açıklamalardan evvel, okyanuslar/denizler ara- sında konumlanmış kanalların5 tanımının yapılması en doğru yaklaşım ola- caktır6. Bu itibarla, Lagoni, genel olarak, kanalları şu şekilde tasvir etmek- tedir: “Bir kanal seyrüsefer için kullanılan yapay bir suyoludur”7. Olwan uluslararası kanal tarifi için aynen şu şekilde bir reçete kullanmıştır: “Ulus- 5 Doktrinde, genelde, “okyanuslar-arası kanallar” (inter-oceanic canals) terimi kullanılsa da, bahsedilen kanallardan sadece ikisi (Panama ve Süveyş) gerçek anlamda okyanusları birbirine bağlamaktadır. Geriye kalan diğer iki kanal ise (Kiel ve Korint) iki deniz alanını birbirine bağlamaktadır. Nitekim, Prescott, coğrafî temelde gerçekleştirdiği ayrımla ilk iki kanalı kıta-kanalları (Continental Canals) olarak adlandırırken Kiel Kanalının da içerisinde bulunduğu grubu yarımada kanalları (Peninsular Canals) olarak adlandırmıştır ki, Panama ve Süveyş Kanallarının oldukça kısa güzergâhlar yarattığını belirtirken, son ikisinin ise bu denli zaman kazandırıcı olmadığının altını çizmiştir. Bkz. Prescott, J. R. V.: The Political Geography of the Oceans, Vancouver, 1975, s. 110. 6 Bu kanallara dair daha farklı terimlerin kullanıldığı da gözlenmektedir. Bu itibarla, bazı yazarlar, bu kanallar için “denizcilik/deniz kanalı” (maritime canals) terimini kullan- mayı tercih etmişlerdir. Bkz. Starke, J. G.: Introduction to International Law, 10th edition, London, 1989, s. 290. Benzer şekilde, Kolodkin ve diğerleri de “deniz kanalı” (sea canal) terimini tercih etmiş görünmektedir. Bkz. Kolodkin, A. L. & Gutsuliak, V. N. & Bobrova, V.: The World Ocean-International Legal Regime, edited & translated by Butler, Utrecht, 2010, s. 192. Türk doktrininde de, meselâ Meray “deniz kanalı” terimini kullanmayı tercih etmiştir. Bkz. Meray, S. L.: Devletler Hukukuna Giriş, Cilt I, gözden geçirilmiş 2. Bası, Ankara, 1960, s. 362. 7 Bkz. Lagoni, R.: Canals, Encyclopedia of Public International Law: States- Responsibility of States-International Law and Municipal Law, vol. 10, edited by Bernhardt, Amsterdam, 1987, s. 36. 2754 Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ lararası veya okyanuslar-arası kanallar, iki denizi birleştiren yapay suyol- larıdır”8. Konuya dair en eski çalışmalardan birini teşkil eden eserinde Whittuck ise, şu şekilde bir tanımlamayı uygun bulmuştur: “Okyanuslar- arası bir kanal, seyrüseferi kolaylaştırmak için iki okyanus veya denizin bir- biriyle bağlandığı yapay suyoludur”9. Treves ise, benzer biçimde uluslararası kanalları şu şekilde betimlemiştir: “Uluslararası kanallar, bir devletin ülke- sini boylu boyunca geçmek suretiyle iki deniz arasında iletişim sağlayan yapay suyollarıdır”10. Uluslararası kanallara ilişkin daha karmaşık bir tanım Rus hukukçular tarafından ise şu şekilde gerçekleştirilmiştir: “Üzerlerinde kat ettiği ülke devletlerinin egemenliği olan ve belirli kanallara ilişkin ulus- lararası antlaşma kuralları ve üzerlerinde egemenliği kullanan devletlerin düzenlemeleri dâhil uluslararası hukuk kural ve düzenlemeleriyle uyumlu olarak uluslararası seyrüseferde kullanılan yapay suyolları uluslararası kanallar olarak tanımlanabilecektir”11. Danimarka Hükûmeti de, Uluslar- arası Adalet Divanı önüne gelen Büyük Kuşaktan Geçiş Davası esnasında sunduğu karşı muhtırasında12 uluslararası suyollarının bir türü olarak okya- nuslar-arası kanalları şu şekilde tanımlamıştır: “Okyanuslar-arası bir kanal, açık denizin veya münhasır ekonomik bölgenin bir kesimiyle açık denizin veya münhasır ekonomik bölgenin bir başka kesimini bağlayan yapay iç suyollarıdır”. 8 Bkz. Olwan, M. Y.: International Canals, in International Law: Achievements and Prospects, edited by Bedjaoui, Paris, 1991, s. 999. 9 Bkz. Whittuck, E. A., International Canals, London, 1920, s. 1. 10 Bkz. Treves, T., Navigation, in A Handbook on the New Law of the Sea, vol. II, edited by Dupuy & Vignes, Dordrecht, 1991, s. 942. 11 Bkz. Andreyev, E. P. & Blishchenko, I. P. (eds.): The International Law of the Sea, Moscow, 1988, s. 117. Benzer bir tanım için bkz. Kovalev, A. A.: Contemporary Issues of the Law of the Sea: Modern Russian Approaches, edited & translated by Butler, Utrecht, 2004, s. 223. Öte yandan, Kolodkin ve diğerleri ise, deniz kanallarını, boğaz- larla mukayese ederek, şu şekilde tanımlamışlardır: “Boğazlar doğal deniz geçişleriyken, deniz kanalları yapay olarak yaratılmış gemicilik güzergâhlarıdır”. Bkz. Kolodkin et al., s. 192. 12 Bkz. “Passage through the Great Belt (Finland vs. Denmark): Counter-Memorial Submitted by the Government of the Kingdom of Denmark”, May 1992, s. 156 paragraf: 444 via www.icj-cij.org/docket/files/86/6893.pdf (son ziyaret tarihi: 15/04/14). Kiel Kanalının Hukukî Rejimine Dair Bir Değerlendirme 2755 Tanımlar değerlendirildiğinde, (deniz alanlarını birleştiren) kanallara ilişkin bazı unsurların rahatlıkla ortaya konulabileceği görülmektedir. Kanal- lar, en azından bu makalede ele alındığı şekliyle, insan yapımı olan, iki deniz alanını birbirine bağlayan ve seyrüseferde kullanılan suyolları olmaktadır13. Okyanuslar-arası kanallar olarak mütalâa edilen insan yapısı bu su alan- larında uygulanan hukuk, genelde, temel bir ayrıma göre belirlenmektedir. Buna göre, eğer ilgili kanala ilişkin uluslararası bir anlaşma varsa kanal ulus- lararası niteliği haizdir ve ilgili anlaşma hükümlerine tâbi olarak yönetilir14. Buna karşılık, eğer böyle bir anlaşma yoksa kanal ilgili devletin ülkesinin bir 13 O’Connell, açık denizin iki kısmıyla bağlantı oluşturan kanalların, gerek boğazlarla, gerek nehirlerle benzerliklerinin kurulabileceğini ifade ettikten sonra, yine de kanalı diğerlerinden farklılaştıran özelliklerin hukukî önemi olduğunu belirterek bunları şu şekilde sıralamıştır: kanalın, ülkesel egemenin kendi ülkesi dâhilinde konumlanmış yapay bir yapı olması; egemenin kendisinin, kanal üzerinde, tıpkı boğazlar ve nehirlerde olduğu gibi uluslararası birtakım haklar tanıyabileceği iddia edilse de, uluslararası huku- kun otomatik bir giriş hakkı tanımaması; denizleri bağlayan mevcut dört kanaldan üçü- nün (Süveyş, Panama ve Kiel) uluslararasılaştırılmış olması ve bunun da bir antlaşmayla veya paralel şekilde ülkesel egemeni bağlayan açık bir icazet yoluyla olması, yâni bunun sonucunda da bir kanalın uluslararası hukuka tâbi olması kendisine özgü olan rejiminin bu hukukî eylem/hareketin sonucu şekillenmesiyle mümkün olması. Bkz. O’Connell, D. P.: International Law, vol. I, revised 2nd edition, London, 1970, s. 580. Buna karşılık, meselâ, Volkov, uluslararası boğazlar ve kanalları ayrım yapmaksızın değerlendirmiştir. Bkz. Volkov, A. A.: Maritime Law, (translated from Russian), Jerusalem, 1971, s. 80 vd. Öte yandan, Lagoni, yapay olarak oluşturulan kanalların boğazlar kategorisine katıl- masının günümüzde pek de savunulabilir olmadığının altını çizmiştir. Bkz. Lagoni, R.: Kiel Canal, Max Planck Encyclopedia of Public International Law, on-line edition, edited by Wolfrum, 2010 paragraf 18 via www.mpepil.com (ziyaret tarihi: 04/10/10). Nitekim, Uluslararası Adalet Divanı tarafından görülen 1951 tarihli İngiltere-Norveç Arasındaki Balıkçılık Davasında, Divan, İngiltere’nin Indreleia’nın boğaz olduğuna dair iddiasını reddederek, bunun Norveç tarafından seyrüsefer amaçlı seyrüsefere yardımcı cihazlarla oluşturulan bir seyrüsefer güzergâhı olduğunu vurgulamıştır. Bkz. “1951 tarihli İngiltere-Norveç Balıkçılık Davası”, Karar Metni, s. 132 via www.icj-cij.org/ docket/files/5/1809.pdf (son ziyaret tarihi: 04/01/17). 14 Bu tür kanallara ilişkin antlaşmaların olması, bulunduğu devletin düzenleme hakkına halel getirmeyecektir. Meselâ, bu konuda Süveyş Kanal Otoritesi tarafından en son 2015 yılında yayımlanan Süveyş Kanalına İlişkin Seyrüsefer Kuralları akla gelmektedir. Bkz. “Rules of Navigation”, 2015 via www.suezcanal.gov.eg/NR.aspx (son ziyaret tarihi: 24/10/16). 2756 Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ parçası olarak kabul edilir ve egemenliğe sahip devletin doğrudan ulusal kanun ve kuralları çerçevesinde yönetilir15. 15 Burada dikkat edilmesi gereken husus, uluslararası kanallar veya okyanuslar-arası kanal- lar açısından uluslararası örf ve âdet kurallarının var olup olmadığına ilişkindir. 1923 tarihli Wimbledon Davasında Uluslararası Sürekli Adalet Divanının verdiği karar dik- kate alındığında, bu sonuca ulaşılabilir görünmektedir. Bu çerçevede, Divan’ın kararının ilgili kısmı şu şekildedir: “Süveyş ve Panama Kanallarınca sağlanan … ilkeler…, iki açık denizi bağlayan yapay suyolu sürekli olarak tüm dünyanın kullanımına hasredilmiş olduğunda, bu tür suyolunun, … doğal boğazlara asimile olduğuna ilişkin genel görüşün açıklamasından başka bir şey değildir”. Özellikle, bu belirlemeden yola çıkan bazı yazarların okyanuslar arasında konumlanan kanallarda geçiş serbestisini öngören bir uluslararası örf ve âdet kuralı olduğu yönünde birtakım açıklamalar geliştirdikleri göz- lenmektedir. Oysa ki, günümüzde Panama ve Süveyş Kanallarına ait rejimlerin her bir kanalın kendisine ilişkin rejimi düzenleyen spesifik antlaşmalar çerçevesinde belirlen- diği bir gerçektir. Nitekim, Süveyş Kanalının millîleştirilmesi sonrasında gelen tepkiler ve yaşananlar ve bunun sonucunda Mısır’ın Birleşmiş Milletler’e gönderdiği mektupta ve yaptığı deklarasyonda 1888 tarihli İstanbul Antlaşması hükümleriyle bağlı olacağını açıklaması bunun bir göstergesiyken, 1977 tarihli Panama Kanalına ilişkin ikiz antlaş- malardan “Panama Kanalının Sürekli Tarafsızlığına ve Faaliyetlerine İlişkin Antlaş- ma”da yer alan rejimle ilgili düzenlemeler de bir diğer göstergesini oluşturmaktadır. Süveyş Kanalına ilişkin bahsedilen bu metinler için bkz. Obieta, s. 124-126. Uluslar- arası kanallara dair genel bir kuralın veya kurallar bütünün olmadığını destekler biçimde Baxter ve Triska’nın uluslararası kanallara ilişkin evrensel bir sözleşme metni (taslak metin) hazırlamış olmaları, yine bu amaçla Lee’nin uluslararası kanallara dair Birleşmiş Milletler bünyesinde bir konferans düzenlenmesini önermiş olması da konuya ilişkin göz önüne alınması gereken hususlardır. Sırasıyla bkz. Baxter, R. R. & Triska, J.: The Law of International Waterways with Particular Regard to Interoceanic Canals, Massachusetts, 1964, s. 343-345; Lee, L. T.: Legal Aspects of Internationalization of Interoceanic Canals, Law & Contemporary Problems, vol. 33/1, 1968, s. 158-168 özel- likle s. 165 vd. Burada ilgili tüm devletler, genel bir kuraldan hareket etmemekte, tam tersine doğrudan ilgili bir antlaşmaya dayanmakta veya yine o mealde ama yenisini akdetmektedir. Zaten, doktrinde de ağırlıklı olarak konunun bu şekilde değerlendirildiği gözlenmektedir. Bkz. Arcari, Canals, paragraf: 2, 4 ve 11; Fenwick, C. G.: International Law, 4th edition, New York, 1965, s. 472; Lagoni, 1987, s. 36 ve 38; Obieta, s. 26; Pazarcı, H.: Uluslararası Hukuk Dersleri, II. Kitap, gözden geçirilmiş 6. baskı, Ankara, 1999, s. 282; Treves, s. 943; van Dyke, J. M.: Transit Passage Through International Straits, in The Future of Ocean Regime-Building: Essays in Tribute to Douglas M. Johnston, edited by Chircop & McDorman & Rolston, Leiden, 2009, s. 229. Öte yandan, O’Connell’in yukarıda yer verilen açıklamaları tekrar hatırlatılmalıdır. Bkz. Kiel Kanalının Hukukî Rejimine Dair Bir Değerlendirme 2757 Anlatılanlar bağlamında genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, gerek Süveyş Kanalı, gerek Panama Kanalı hukukî statüleri uluslararası antlaşmalarla belirlenmiş kanallar olarak ifade edilebilecekken; Korint Kanalı ise, aksine uluslararası bir anlaşmanın konusunu teşkil etmemesinden ötürü toprakları dâhilinde kalınan ülke devletinin, yani Yunan hâkimiyetinin olduğu bir kanaldır. Bu itibarla, Korint Kanalındaki tüm düzenlemeler Yunanistan’ın tek taraflı olarak tasarruflarıyla belirlenmektedir16. Yapılan açıklamalar çerçevesinde makalenin konusunu teşkil eden Kiel Kanalı açısından durum bulanık gözükmektedir. Bu bulanıklığa ilişkin açık- lamalardan evvel, yukarıda da belirtildiği üzere, öncelikle Kiel Kanalına dair coğrafî, tarihî, iktisadî ve idarî hususlar bilgi verilmeye çalışılacaktır. II. KİEL KANALI: TARİHÎ, COĞRAFÎ, İKTİSADÎ VE İDARÎ ÖZELLİKLERİ Kiel Kanalı17 veya inşa edildiği dönemde bilinen adıyla “Kaiser Wilhelm Kanalı”18, 16 Mart 1886 tarihinde kabul edilen “Kiel Kanalının supra dipnot: 13. Ayrıca, bkz. Starke, s. 290. Bunları tamamlar şekilde, Büyük Kuşak- tan Geçiş Dâvasında, Finlandiya, Uluslararası Adalet Divanına sunduğu Muhtırasında üç kanalın durumunu değerlendirirken, onların üzerindeki seyrüsefer rejimini de değerlen- dirmiş ve böylelikle, bu rejimin uluslararası antlaşmalarla birlikte kanal devletlerinin açıklamalarına dayandığının altını çizmiştir. Bkz. “Passage through the Great Belt (Finland vs. Denmark): Memorial Submitted by the Government of the Republic of Finland”, December 1991, s. 105 paragraf 335 via www.icj-cij.org/docket/files/86/ 6885.pdf (son ziyaret tarihi: 14/04/14). 16 Korinth Kanalının hukukî rejimine dair daha geniş bilgi ve değerlendirmeler için bkz. Colombos, J. C.: The International Law of the Sea, 6th edition, London, 1967, s. 222; Delupis, I.: International Law and the Independent States, Essex, 1974, s. 43; Fenwick, s. 472. Ayrıca, bkz. Kolodkin et al., s. 197. 17 Kiel Kanalı Almanca’da “Nord-Ostsee Kanal” adıyla bilinmektedir. Bkz. via www.kiel- canal.org/english.htm (son ziyaret tarihi: 28/08/15). 18 Kanal inşasına ilişkin fikrin daha eskilere gittiği, fakat o dönemlerde inşa edilecek alanın tek bir hâkimi olmadığı, durumun ancak 1866 yılında imzalanan antlaşma ile değiştiği belirtilmektedir. Bkz. Brüel, E.: International Straits: A Treatise in International Law- Straits Comprised by Positive Regulations, vol. II, Copenhagen, 1947, s. 23; Verzijl, J. H. W.: International Law in Historical Perspective: State Territory, vol. III, Leyden, 1970, s. 237-238. Kiel Kanalının bulunduğu bölgenin tarihî perspektiften gelişimi bağlamında ayrıntılı bir değerlendirme için ayrıca, bkz. Berdichevsky, N.: The German- 2758 Yrd. Doç. Dr. Anıl ÇAMYAMAÇ Oluşumuna İlişkin Kanun” (Gesezt betreffend die Herstellung des Nord- Ostseekanals) marifetiyle yapımına 1887 yılında başlanıp 1895 yılında bitiri- lerek kullanıma açılmıştır19. İnşasının tamamlanmasından günümüze kadar olan dönemde dört kez genişletilmiş bu kanal20, aşağıda görüleceği üzere, dönemsel bazda, farklı hukukî rejimlere tâbi kılınmıştır21. Böylelikle, kanalın Danish Border: A Successful Resolution of an Age Old Conflict or Its Redefinition?, IBRU Territory Briefing, vol. 2/7, 1999. 19 Bkz. Lagoni, 2010, paragraf 3. 20 Kanalın genişletilmesi sırasıyla 1907, 1914 ile 1965 ve 2001 yılları arasında söz konusu olmuştur. Bkz. Lagoni, 2010, paragraf 1. Ayrıca, Kiel Kanalının özellikle eskiyen kilit sisteminin ciddî sorunlara yol açtığı belirtilmektedir. Bu sorunun çözümü de dâhil, 2007’de başlayıp 2014’te bitirilmesi plânlanan bir başka genişletme ve yenileme projesi ise bürokratik süreçlerle belirtilen tarihlerde başlayamamış ve ileriki tarihlere sarkmıştır. 2013 ilâ 2014 yıllarındaki haberlere göre bu genişletme ve yenileme projesi 2014-2015 arasında başlayıp 2020’lere bitirilmesi öngörülmektedir. Konuya ilişkin olarak, sırasıyla bkz. “Kiel Canal Expansion: World’s Busiest Artificial Waterway Set to Grow”, Der Spiegel, October 27 2006 via www.spiegel.de/international/spiegel/kiel-canal- expansion-world-s-busiest-artificial-waterway-set-to-grow-a-444951-druck.html (son ziyaret tarihi: 01/01/17); “Locked Out: Disrepair Forces Closure of Vital Shipping Lane”, Der Spiegel, August 03 2013 via www.spiegel.de/international/germany/repairs- force-sudden-closure-of-vital-german-kiel-canal-shipping-lane-a-887759-druck.html (son ziyaret tarihi: 01/01/17); Wüst, C.: Risky Renovations: Kiel Canal Overhaul Threatens Hamburg Port, Der Spiegel, June 06 2013 via www.spiegel.de/international/ business/overhaul-of-kiel-canal-threatens-future-of-port-of-hamburg-a-903880- druck.html (son ziyaret tarihi: 01/01/17). Ayrıca, bkz. “Widening of Kiel Canal Will Strengthen the Port of Hamburg”, Hamburg News, July 8 2014 via www.hamburg-news. hamburg/en/cluster/port-logistics/kiel-canal-be-widened/ (son ziyaret tarihi: 14/01/17). Öte yandan, Kiel Kanalına ilişkin 2013-2030 tarihleri arasını kapsayan bir master plânın hazırlandığı bilinmektedir. Bu plân çerçevesinde, Brunsbüttel’de beşinci havuz haznesi inşası, Kiel-Holt’da boşaltım boru sistemi inşası, Kiel yakınındaki dar doğu kesiminin tekrar ele alınması, Levansau’daki köprünün değiştirilmesi, Kiel-Holt’taki küçük havu- zun değiştirilmesi, Kiel-Holt’taki ve Brunsbüttel’deki iki büyük havuzun modernizas- yonu, tüm kanalın derinleştirilmesi ve ek personelin alımı söz konusu edilmektedir. Ayrıca, yeni Federal Nakliye Altyapısı Plân 2030’da da Kiel Kanalı bağlamında açıkça düzenlemeler getirildiği ifade edilmektedir. Bkz. “The Kiel Canal-The Shortest Link with the Baltic Region: Interview with Jens Broder Knudsen”, Port of Hamburg Magazine, vol. 2/16, s. 10-13. 21 Kiel Kanalının ilk dönemini teşkil eden I. Dünya Savaşına kadar olan döneme dair, hatta inşası öncesi aşamalarda dâhil olmak üzere, ayrıntılı tarihî bir değerlendirme için bkz.

Description:
construction and the end of the I. World War, Germany gave its consent, Max Planck Encyclopedia of Public International Law, on-line edition, edited by . sini boylu boyunca geçmek suretiyle iki deniz arasında iletişim sağlayan.
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.