ebook img

Yaşamda Bir Başlangıç - Honoré de Balzac PDF

246 Pages·2012·1 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Yaşamda Bir Başlangıç - Honoré de Balzac

Yaşamda Bir Başlangıç - Honore De Balzac Yaşamda Bir Başlangıç, Balzac’ın (1799-1850) bir olgunluk dönemi yapıtı. Dev yapıtı İnsanlık Güldürüsü’nü oluşturan 88 parçadan biri. Bu parçaların ancak üçte birinin dilimize çevrilmiş olduğunu düşünürsek, ilk kez Türkçeye çevrilen Yaşamda Bir Başlangıç Türk okuru için Balzac’ı tanımada yeni bir adım. Bu kitabı Goriot Baba gibi, Eugénie Grandet gibi, Vadideki Zambak gibi başı ve sonu olan, kendi kahramanını yaratan, Balzac’ın nesnel gözlemine, karakter açımlamalarına tanıklık eden bir çalışma, bağımsız bir roman olarak görebileceğimiz gibi, onu insanlık Güldürüsü'ne bağlayan karakterlerle ve başka öğelerle bu anıt romana bir alt başlık gibi de düşünebiliriz. Bu yapıtın adının söz açtığımız ötekiler kadar duyulmamış olması, Balzac üzerine bildiklerimizin kısıtlı olmasıyla doğrudan bağıntılı. Oysa Yaşamda Bir Başlangıç, dönem Fransa’sının kişileri yutan, yazgıları değiştiren ortamında gelişen bir yaşam öyküsü. Yaşamın tümünde düş kırıklıklarının, başlangıçların ve sonların anlatıldığı tam bir Balzac yapıtı. Balzac gibi bir ustanın daha önce Türkçeye çevrilmemiş bir yapıtını, böyle bir işin altından kalkabilecek başka bir ustanın, Tahsin Yücel'in kaleminden okumak, Yaşamda Bir Başlangıç\ diğer Balzac yapıtlarının yanında hak ettiği yere koyacaktır. Honoré Je Balzac YAŞAMDA BİR BAŞLANGIÇ KÂZIM TAŞKENT KLASİK YAPITLAR DİZİSİ YAŞAMDA BİR BAŞLANGIÇ Çeviren: Tahsin Yücel Yapı Kredi Yayınları - 1479 Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar Dizisi - 40 Yaşamda Bir Başlangıç / Honoré de Balzac Özgün adı: Un début dans la vic Fransızcadan Çeviren: Tahsin Yücel Kitap Editörü: Orçun Türkay Düzelti: Korkut Tankutcr Kapak Tasarımı: Mehmet Uluscl Baskı: Üç-Er Ofset Yüzyıl Mah. Massit 5. Cad. No: 15 Bağcılar / İstanbul Fransızca İlk Baskı: 1844 1. Baskı: İstanbul, Mayıs 2001 2. Baskı: İstanbul, Mart 2006 ISBN 975-08-0280-2 © Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticarct ve Sanayi A.Ş., 2000 Bütün yayın haklan saklıdır. Kaynak gösterilerek tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticarct ve Sanayi A.Ş. Yapı Kredi Kültür Merkezi istiklal Caddesi No. 285 Beyoğlu 34433 İstanbul Telefon: (0 212) 252 47 00 (pbx) Faks: (0 212) 293 07 23 http://www.yapikrcdiyayinlari.com e- posta: [email protected] Internet satış adresi: http://yky.cstorc.com.tr www.tcleweb.com.tr SUNUŞ Balzac’ın anıt yapıtı İnsanlık Güldürüsü'nü oluşturan büyüklü küçüklü seksen sekiz anlatıdan bugüne kadar türkçeye çevrilmiş olanların sayısı otuz dolayında; bir başka deyişle, tüm yapıtın üçte biri. Bu çevirilerin zaman içinde birbirini bayağı uzun aralıklarla izlemesi, dolayısıyla bunlardan kimilerinin dillerinin fazla eskimesi, kimilerinin umulan ilgiyi görmemesi nedeniyle yeniden basılmaması sonucu, bugün Türkiye’de Balzac’ı tanımak isteyen okur onun ancak dört, beş, bilemediniz, altı anlatısına ulaşabilmekte. Bu durumda, dilimizdeki Balzac çevirilerinin tümünün kusursuz olduğunu varsaysak bile, Türk okurunun Balzac romanını gereğince tanıdığını söylemek zor. Bir yazarı iyi tanımak için onun olabildiğince çok sayıda yapıtını tanımak gerektiği için mi? Evet, ama, aynı zamanda, sözünü ettiğimiz seksen sekiz anlatının her biri kendi başına bir bütün oluştururken, aynı zamanda daha büyük bir bütünün parçası olduğu, kendi sınırları içinde bir başlangıcı ve bir sonu bulunmakla birlikte, İnsanlık Güldürüsü'nü oluşturan öteki anlatılara da derinden derine bağlı bulunduğu, birinde karşılaştığımız kişi başka birçoklarında karşımıza çıktığı, dolayısıyla tüm parçalar birbirini bütünlediği için. Flaubert’in roman anlayışını ve düşünce dünyasını kavrayabilmek için yalnızca Madame Bovary'yi okumak yetmez, Duygusal Eğitim'i de, Üç Öykü'yü de, Bouvard ile Pecuchet'yi de tanımak gerekir, ama yalnızca Madame Bovary'yi okuyan yazın tutkunu en azından Madame Bovary yazarı olarak tanır onu. Aynı şey Balzac için de söylenebilir belki: yalnızca Goriot Baba'yı ya da Otuz Yaşındaki Kadın'ı okumuş olan kişi de Balzac’ı böyle tanır. Ancak, her iki yapıtın da bütünün başka yapıtlarıyla derin bağıntıları bulunduğundan, zaman zaman yanlış yargılara varması, İnsanlık Güldürüsü bağlamında hepsinin bir açıklaması varken, kimi kişi ya da olayları eksik ya da abartmalı, kimi kurguları oransız bulması büyük bir olasılıktır. Pek çok eleştirmen ve incelemeci de düşmüştür bu yanılgıya, örneğin tüm Balzac romanını Goriot Baba ya da Eugénie Grandet'yle özdeşleştirmiştir. Peki, Balzac’ın birkaç yüz sayfalık bir romanını, diyelim ki Duchesse de Langeais'yi ya da Yaşlı Kız'ı eksiksiz anlayacağız diye oturup birbiri ardından on bini aşkın sayfayı devirmek mi gerekir? Hayır, herkesten istenebilecek bir çaba değildir bu. Ancak insanlık Güldürüsü'nün seksen sekiz parçası arasındaki bağıntıyı göz önüne almakta da yarar vardır: Balzac’ın herhangi bir yapıtı üzerinde çalışan bir araştırmacı tüm insanlık Güldürüsü'nü okumadan yapacağı bir incelemenin eksik kalacağını bilmeli, okur da, olanaklar ölçüsünde, herhangi bir Balzac anlatısını bu bağları da belirten eleştirel basımlardan okumayı yeğlemelidir. Balzac’ın kendisinin de bu durumdan sık sık yakındığı, örneğin döneminin ünlü eleştirmeni Sainte- Beuve’ün bir iki romanını övüp ötekileri sessizlikle geçiştirmesini kötü niyetle açıkladığı bilinir. Kötü niyet söz konusu olsun olmasın, kendi döneminde de çok kişi düşmüştür böyle bir yanılgıya. Örneğin türkçede ilk çevirisini sunduğumuz Yaşamda Bir Başlangıç (Un début dans la vie), tefrika olarak 1842’de, kitap olarak 1844’te yayımlandığına göre, Balzac’ın olgunluk çağı yapıtlarından biridir; benim kanımı sorarsanız, çok da güzel, çok da sürükleyici bir romandır. Ama, yayımlandığı sırada, hiç kimse üzerinde durmaz; araştırmacıların anlattığına göre, Revue de Paris'te Alexandre Thomas adında bir eleştirmenin olumsuz yazısına konu olur ancak: bu kişiye göre, Yaşamda Bir Başlangıç adam gibi bir kahramanı da, doğru dürüst bir olay örgüsü de bulunmayan, üstelik kişileri gelişigüzel seçilmiş bir romandır. Ancak, örneğin romanın kahramanı bulunmadığı savının kesinlikle yanlış olması bir yana, Yaşamda Bir Başlangıç'ı küçümsemesinin, bir başka deyişle yanlış değerlendirmesinin başlıca nedeni onun ikinci boyutunu bilmemesi ya da göz önünde bulundurmamasıdır. Bilindiği gibi, Balzac İnsanlık Güldürüsü' nde yer alan anlatıların en eskisi Choııan’ları 1829 yılında yayımlar, bu anlatıyı Tılsımlı Deri (1830), Top Oynayan Kedi Sokağı (1830), Sarrasine (1831), Bilinmedik Başyapıt (1831), Albay Chabert (1832), Ferragus (1833) gibi birbirinden başarılı yapıtlar izler. Ama “yeniden beliren kişiler” buluşuna dayalı bir bütün oluşturma düşüncesi Goriot Baba'yla birlikte, 1834 yılında doğar. Bu romanın birçok kişisi, örneğin Rastignac, örneğin Bianchon, örneğin Vautrin, örneğin baron de Nugingen ve daha birçokları arkadan gelecek romanlarda da kimi zaman birincil, kimi zaman ikincil kişiler olarak yeniden karşımıza çıkacak, kimi zaman da yalnızca adları anılacak, kimi olaylardaki paylan vurgulanacaktır. Yeniden beliren kişiler, doğal olarak, Yaşamda Bir Başlangıç'ın yazıldığı dönemde bayağı çoğalmıştır. Joseph Bridau, kont ve kontes de Se- risy, Cardot, Camusot, Desroches vb insanlık Güldürüsü'nün kapısından ilk kez bu romanla girenler için ilk kez karşılaşılan yabancılardır, bu nedenle zaman zaman yeterince tanıtılmamış ya da olaylardaki işlevlerine göre gereğinden fazla öne çıkarılmış gibi bir izlenim uyandırırlar, ama yer aldıkları öteki anlatıları (ya da bunların bir bölümünü) okumuş olanların kendilerini bildik bir ortamda bulmalarını sağlarlar. Bu bakımdan, ne kişilerin sı- radanlığından sözetmek bir anlam taşır, ne olay örgüsünün yokluğundan. Yaşamda Bir Başlangıçta bir olay örgüsü de vardır, ilginç kahramanlar da. Ama bunu görmek için Balzac anlatısının yapısını iyi kavramış olmak gerekir. Yaşamda Bir Başlangıç, İnsanlık Güldürüsü'nde “Töre incelemeleri” ana bölümünün “Özel yaşam sahneleri” bölümünde yer alır. Otuza yakın anlatı içeren bu bölümde, Balzac genellikle çocukluğu, delikanlılığı ve yanlışlarını incelediğini söyler, ama öteki anlatıları gibi bu “bölüm”de yer alan anlatılarını da tek bir izlekle sınırlamak saçma olur. Albay Chabert de, Gobseck de, Goriot Baba da bu bölümdedir. Bizim okurların ötekilerden daha iyi bildjği Goriot Babacı örnek alalım dersek, Rastignac’ın, Bianchon’un, Mile Taillefer’in yanında Vautrin’in, dul bayan Vauquer’in, Poiret’nin, Mile Michonneau’nun, Mme Coutu- re’ün varlığı bile Balzac’ın bu kesinlemesi karşısında bizi kuşkuya düşürür. Yaşamda Bir Başlangıca gelince, başlığıyla olduğu kadar önde gelen kahramanlarının, özellikle Oscar Husson’un gençliğiyle de yazarın savını doğrular görünür. Bununla birlikte, kapsayan yapıtı göz önüne alalım almayalım, bu romanın en az üç düzlemde eklemlendiğini söyleyebiliriz: yolculuk, yetişim, bir de sınıfları, yaşama biçimleri, tecimi ve politikasıyla toplum. Tümü iç içe girmiş olarak. Romanın yazıldığı (aynı zamanda da öyküsünün anlatıldığı) tarihte, yani 1842 yılında, oluntuları ve kişileri yakından bilen bir “anlatıcı”nın ağzından anlatıldığını söyleyebileceğimiz öykü bayağı gerilerde kalmış, nerdeyse tarih olmuş bir döneme, 1820’lere uzanır ve o dönemin Paris dolaylarındaki kentler arasında işletilen posta arabaları, özellikle de küçük ve ilginç “ku- ku”lar konusunda ayrıntılı açıklamalarla başlar. Bu ayrıntılar kimi okurlara uzun ve gereksiz görünebilir. Ama Balzac’ın İnsanlık Güldürüsü'nün ünlü “Önsöz”ünde önemle vurguladığı ilkenin: Fransız toplumunun XIX. yüzyılın ilk yarısına ilişkin törel tarihini yansıtma ilkesinin gereğidir. Ayrıca, romanın ana izlek- lerinden biri de yolculuk olduğuna göre, bu ayrıntılı bilgiler hiç de yersiz sayılmaz; Balzac’ın oluntuların ortamını önceden, uzun betimlemelerle belirleme eğilimine de uygundur. Öte yandan, Yaşamda Bir Başlangıç, baş kişisi Oscar Husson açısından bakıldığı zaman, baştan sona bir yolculuklar, en azından bir yer değiştirmeler, her biri yaşamda önemli bir değişikliğe neden olan bir yer değiştirmeler dizisi biçiminde eklemlenir. Anlatı bir Paris - L’Isle-Adam yolculuğuyla başlar, bir başka Paris - L’Isle- Adam yolculuğuyla da sonuçlanır, ama, ikisi arasında, Oscar’ın Desroches’un bürosunda geçirdiği süre, Afrika’ya dek uzanan askerlik serüveni, tek kolla geri gelmesinin ardından, ama bu kez yerleşmek üzere, L’Isle-Adam’a

Description:
Yaşamda Bir Başlangıç, Balzac'ın (1799-1850) bir olgunluk dönemi yapıtı. Dev yapıtı İnsanlık Güldürüsü'nü oluşturan 88 parçadan biri. Bu parçaların ancak üçte birinin dilimize çevrilmiş olduğunu düşünürsek, ilk kez Türkçeye çevrilen Yaşamda Bir Başlangıç Türk ok
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.