ebook img

x. kur'an sempozvumu PDF

22 Pages·2010·0.91 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview x. kur'an sempozvumu

/ 1 ~[~ / X. KUR'AN SEMPOZVUMU Kur'an ve Eğitim 12-13 Mayıs 2007/ Tokat Tas. I'f.o: Ankara 2008 Fecr Yayınları: 115 Dizgi-Mizanpaj: CiNAS Kapak: Ci NAS Baskı, Cilt: KALKAN MATBAACILIK Büyük Sanayi 1. Cd. 99/32 iskitler Tel: 3419234-3421656 Ankara ı. Baskı: Ekim 2008 ISBN: 978-975-6004-52-4 FCR YAYlN REKlAM BilGiSAYAR SAN. VE TiC. lTD. ŞTi. Rüzgarlı Cad. Rüzgarlı işhanı No: 2 Kat: S Ulus/ANKARA Tel: (O 312) 310 08 60-Fax: (O 312) 311 47 89 Web: www.fcr.com.tr-e-mail: [email protected] ŞEYHÜLiSLAM KEMAL PAŞAZADE VE TEFSiR ANLAYlŞI Dr. Enver ARPA* [email protected] The Ottoman Şeyhulislam Kemal Paşazade and his intertpretation Understanding. Kemal Paşazade had a big role in the Otoman Empire and studied on a lot of different subjects and he is an encyclopedic person. Same of his works have been published but same haven't yet. One of them is the Kur'an i nt e rp retatio n. in this article, the life of this famous person is dealt with and same information is given about his work to enlighten world of thought and his approach to Kur'an and interpretation is examined. His interpretation source and his principles of making interpretation and determined and by his efforts how to ta kes place in interpretation tradition is studied. ~~ ""! 4.l.ı...foj.J (,f]kJı ~.ıljl..!:.t-! J...S !"'~~~ ~ w'i.?.-J w'iy..:> .;J , ~w.JI ~:ı.J..,hl...»-'il.! :l....t..a <...J.j\.l.:,J: ~\.! t~ü ~ o~\jl.:;~ Jt...S .~ 0--.J ·~ rl t... ~\:ıAJ ·~ t...... ~\ .ı.:;..J:l •fo ~~.......:...:.. 0--.J .~1 e;.. -&~.lLL. w'il:;.... ı) .u• 1 .Y ~"~', ~•• ._• ,\:iS ~• y..ı.w. i. 1 1.# :il\ l..•. .iiS.ll \....,_,......,.;. .:ı.,u ~J ~ u-- "--! r.ı.9 ~ ··l:ıi.Jj ~ u-- rlt.J\ ~ ö~ ~\1...11 .~ w.l.Jü:i ~ ı).J .ı)_;JI ~ı) .ı.:i,ı~ ı) k.,.y.J üSy ~ ı;:ı.ll _fijll rlLc ı) I.JJ-i ~J .ı.....l!~ uc ~~Wl ~ ı).c. rlWI ~ .ı.:;. ~1 lY-"''ii.J ı.s~4-JIJ ~~~ o. J.ıt....,... ~_,.i:ill ~ Jy....ll .~1 rlLc ı) yly:. 'il e;.. .ı.,.!J A JA \... J ı ö. Jtı;.... 4Jl.IJ * 1963 ytlında Bingöl'de doğmuştur. 1988 y1lında Ankara Üniversitesi ilahiyat Fakültesin den mezun oldu. 1991-1994 y1flan arasında Ürdün Üniversitesi ilahiyat Fakültesinde Yüksek Lisans yapti. 2001 y1lında Ankara Üniversitesi ilahiyat fakültesinde Tefsir doktoru ünvanıni ald1. Telif Tercüme kitaplarının yant s1ra çeşitli dergilerde yayınlanmiŞ makale leri bulunmaktadir. 195 Giriş Cenabı Allah, u onu indiren ve onu koruyacak olan biziz." diyerek Kur'an'ı sonsuza dek koruyacağını ifade etmiştir. Bu muhafazai rabbanl çeşitli şekiller­ de tecelli etmektedir. inişinden itibaren her asırda Kur'an'ı okuyan, ezberle yen, kendinden sonraki nesle aktaran, anlaşılması için gayret sarf eden, barın­ dırdığı esrar ve hikmetleri açığa çıkarmaya çalışan binlerce alim varolagelmiştir. Bu alimierin gösterdiği çabalar sonucunda ortaya çıkan eser ler, kütüphanelerin raflarını doldurmuş ve halkın istifadesine açık olmuştur. Kur'an'a hizmeti görev edinmiş alimlerden biri de Osmanlı impratorluğu'nda önemli görevler ifa etmiş bulunan ansiklopedik alim Şey­ hülislam ibn Kemal Paşa'dır. ibn Kemal, birçok alanda eserler kaleme almış son derece münbit bir ilim adamıdır. Ancak pek çok alimimizin akıbeti oldu ğu gibi onun da telif ettiği eserlerin çoğu, yazma eserler barındıran kütüp hanelerin tozlu raflarında yok olmaya terk edilmiş bulunmaktadır. ibn Kemal Paşa'nın telif ettiği eserlerin çoğu Arapça olup el yazması ha linde bulunmaktadır. Bunlar henüz tahkik edilerek okuyucunun hizmetine sunulamamıştır. Biz yurtdışındaki yüksek lisans öğrenimimiz sırasında, onun telif etmiş olduğu tefsirinin Türkiye kütüphanelerinde bulunan el yazması nüshalarını toplayarak diğer öğrencilerle birlikte ortak bir çalışmayla tahkik ederek kütüphaneye kazandırdık. Zaman ve imkan olursa bu tefsiri yayım­ lamak en büyük arzumuzdur. ibn Kemal Paşa'nın tefsiri son derece kıymetli bir eserdir. Bir yandan meşhur Mutezill müfessir Zemahşeri'ye yapılan itirazlar, öbür yandan Kadı Beydavl başta olmak üzere Zemahşerl'nin metodunu takip eden alimler ara sında cereyan eden tartışmalarla dolu olan bu tefsir, son derece zevkli bir ilmi münazaralar manifestosu gibidir. ibn Kemal'in mücadeleci ve eleştirel kişiliği, tefsirini baştan sona süslemekte ve okuyucuyu derin bir ilim deryası­ na gark etmektedir. işte biz bu çalışmamızda bu değerli alimimizin hayatını, ilmi faaliyetlerini, eserlerini ele alıp bu tefsirinde takip ettiği metoddan ha reketle onun müfessir kişiliğini açığa çıkarmaya çalışacağız. Hayatı Baba tarafından dedesi olan Kemal Paşa'ya nisbetle ibn Kemal veya · Kemal Paşazade olarak anılan ibn Kemal'in asıl adı Şemseddin Ahmet'dir.1 1 ibn Kemal'in biyografisi için bkz. Taşköprüzade, Ahmed Mustafa, eş-Şakaiku'n-nu'maniyye,[i ulemai'd-devleti'J-osmaniyye, Daru'I-Kitabi'I-Arabiyye, Beyrut, 1975, s. 266; et-Temiml, Ta .kiyyuddin b. Abdulkadir ed-Dar!, et-Tabakatu's-seniyye flteracümi'I-Hanefiyye, thk. Abdulfettah Muhammed ei-Hulv, Kahire, 1970, 1/409; ei-Guzzl, Necmuddin Muhammed b. Muhammed, ei Kevakibu's-saire, thk. Cebrail Süleyman Cebur, Daru'I-Afaki'I-Cedlde, 1979, 2/118; ibnu'l imad el-Hanbel!, Şezeratu'z-zeheb [i ahbari men zeheb, Daru'I-Meslre, 2.baskı, Beyrut, 1979, 8/238; 196 Şemseddin Ahmet, 873/1468 yılında doğmuştur.2 Kaynaklar, onun do ğum yeri hakkında ihtilafa düşmüşlerdir. Çoğunluk, Tokat'ta doğduğunu ka bul etmektedir. Bazı kaynaklar ise Edirne'de doğduğunu ileri sürmüştür.3 Bu hususu inceleme konusu yapan tarihçi ismet Parmaksızoğlu, onun Tokat'ta;4 Şerafettin Turan ise Edirne'de doğduğunu savunmaktadır.5 Mustafa Fayda, 1985 yılında Tokat'ta düzenlenen "Şeyhülislam ibn Ke mal Paşa Sempozyumu"nda sunduğu "ibn Kemal'in Hayatı ve Eserleri" isimli tebliğinde bu görüşleri tahlil ederek bütün kaynakların menşe itibariyle Tokat lı olduğunu kabul etse de Edirne'de neşet ettiği hususundaki ittifakından ha reketle onun Edirne'de doğmuş olabileceğini tercih etmiştir. Zira -Fayda'ya göre- neşet dönemi genellikle viiadet mahalline iktiran etmektedir.6 ibn Kemal'in babası Süleyman Çelebi, devrinin tanınmış kumandanla rından biri olup Osmanlı imparatorluğu'nda önemli görevler üstlenmiştir. 879/1474 yılında Amasya muhafızlığına, 883/1478 yılında ise Tokat Sancak beyliği'ne atanmıştır. Çelebi, bu vazifeden ayrıldıktan sonra istanbul'a yer leşmiş ve orada vefat etmiştir.7 ibn Kemal'in dedesi Kemal Paşa, Fatih Sultan dönemi ümerasından olup 870/1465 yılında Fatih'in oğlu Şehzade Bayezit Han'ın hocalığına tayin edil miş ve bundan dolayı "Paşa" ünvanını almıştır.8 ei-Leknevl, Muhammed Abdulhayy b. Muhammed, ei-Fevaidu'J-behiyye fi teracümi'I-Hanefiyye, Mektebetu Nedvetu'I-Mearif, Hindistan, 1967, s. 61; Süreyya, Muhammed, Sicilli Osman/, Mat baatu Amire, istanbul, 1308h., 1/197; ei-Bağdadl, Hediyetu'l-ôrifin ve esmau'J-müelli[in, Mekte betu'I-Müsenna, Bağdat, 1951, 1/141; Bursalı, Mehmet Tahir, Osman/i Müellif/eri, Matbaatu Amire, istanbul, 1333h., 1/223; Cemil Bey, Ukudu'l-cevher fi terôcümi men lehum hamsune tasn/fen fe mietu fe ekser, ei-Matbaatu'I-Ehliyye, Beyrut; 1326 h. s.217; ibnu'I-Guzzl, Şemsuddin Muhammed b. Abdurrahman, thk. Seyyid Kisravl Hasan, 0/vanu'J-islam, Daru'I-Kutubi'l-ilmiyye, Beyrut, 1990, 4/84; Kehhale, Ömer Rıza, Mu'cemu'l-müellifin, Mektebetu'I-Müsenna, Beyrut, 1/238; ez-Zirikll, Hayruddin, ei-A'Jam, Daru'l-ilm li'I-Melayln, 4.baskı, Beyrut, 1979, 1/133; islam Ansik/opedisi, M.E.B. 1955, 6/561; The Encyclopaedia of islam, V-11, luzac. Co. 11/85; Altınsu, Abdulkadir, Osman/i Şeyhulis/am/an, Ayyıldız Mat. Ankara, 1974, s. 17; Babinger, Franz, Osmanlt Tarih Yazarlan ve Eserleri, tre. Coşkun Üçok, 2.baskı, Ankara, 1992, s. 69. Şeyhülislam ibn Kemal, (Sempozyum bildirileri) T.D.V.Y. ll. Baskı, Ankara, 1989. 2 islam Ansik/opedisi, M.E.B., 6/561; Altınsu, asmanit Şeyhu/islamlan, s. 17; Şeyhülis/am ibn Kemal, s. 47. 3 Süreyya, Sicilli Osman/, 1/197; Altınsu, asmanit Şeyhu/is/amlan, s. 17; Şeyhülislam ibn Kem al, s. 47. Babinger, Franz, asmanit Tarih Yazar/an, s. 69. 4Şeyhülislam ibn Kemal, s. 47. 5 A.g.e. aynı yer. 6 A.g.e. aynı yer. 7islam Ansik/opedisi, M.E.B., 6/561. Şeyhü/is/amibn Kemal, s. 49. 8 islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/562; Şeyhülislam ibn Kemal, s. 49. 197 ibn Kemal'in annesi ise Fatih Sultan Mehmet döneminin meşhur alim lerinden biri olan ibn Küpeli'nin kızıdır.9 ibn Kemal; baba tarafından, askeri yeteneklerle ünlü bir aileye, anne ta rafından ise ilmi kariyerle tanınmış bir aileye mensuptur. Askeri eğilimleri b;;ı­ basından, ilmi eğilimleri ise anne tarafından kesbetmiştir. Ancak baba mesleği ağır basmış olacak ki, ibn Kemal, başlangıçta orduya intisap etmiş ve ll. Bayezit Han'la birlikte bir çok savaşa katılmıştır. 10 Bununla birlikte, başından geçen bir hadise, hayata bakışını değiştirmiş ve ordudan ayrılarak ilim tahsili ne yönefmiştir. Kendisinin anlattığına göre, ll. Bayezit devrinde 8971 1492 yı­ lında genç bir sipahi olarak katıldığı Arnavutluk seferi dönüşünde ordu Fili be'de konaklar. Ordu kumandanı ibrahim Paşa'nın huzurunda bir toplantı ter tip edilir. Bu toplantıda şan ve şöhretiyle ünlü Evrenas-zade Ali Bey de hazır bulunmaktadır. Toplantı sırasında, Filibe'de müderrislik yapmakta olan Molla Lütfı, va kur adımlarla içeri girerek paşa ve beylere hiç aldırış etmeden· Ali Bey'in üst tarafında bir yere oturur ve kimse kendisini bu tavrından alıkoymaz. Hayretler içerisinde kalan ibn Kemal, arkadaşlarından birine sorar: -Emir Evrenas-zade Ali Bey'i aşarak üst tarafta oturan bu adam kimdir? Arkadaşı: -Bu, Molla Lütfı isminde bir alimdir. ibn Kemal: -Bunun ücreti ne kadardır? Arkadaşı: -Otuz dirhemdir. ibn Kemal: - Otuz dirhemlik maaşla bu kadar muazzam bir mevkiyi nasıl elde et- miştir? Arkadaşı: -Alimler, maaşlarıyla değil ilimleriyle itibar kazanırlar. Eğer kendisi geri lerde bir yerde otursaydı bile, ne Vezir ne de Emir buna razı 'olmazdı. ibn Kemal, bunun üzerine şöyle düşünmeye başlar: Ne kadar gayret edersem Emir Ali Bey'in askeri rütbesine ulaşamam, ancak çalışır gayret edersem bu alimin mertebesini elde etmem mümkün olabilir. ibn Kemat bu muhasebe nin ardından ordudan ayrılarak ilmiye sınıfına intisap etmeye karar verir.11 Sefer dônüşünde Edirne'ye ulaşır ulaşmaz ordudan ayrılır ve kendisin den çok etkilendiği Molla Lütfı'nin12 derslerine katılır. Daha önceleri temel 9 A.g.eserler, aynı yerler. 10A.g.eserler, aynı yerler. 11 ibn Kemal'in biyografisini veren kaynakların tümü bu hikayeyi nakletmektediri er. Bkz. Me sela, Taşköprüzade, eş-Şakaiku'n-nu'maniyye, s. 266 12 Döneminin ünlü bilginlerinden biri olan Molla Lütfü, çeşitli medreselerde müderrislik yapmış bir alimdir. Sahip olduğu ilmi kariyer ve mevkiyi kıskanan hasımları, aleyhinde çeşitli söylentiler yaymış ve onu ilhadla suçlamışlardır. Bu ithaml.ar üzerine zındıklığına hükmedile- 198 ilmi bilgiler tahsil etmiş olan ibn Kemal,13 Molla Lütfi'nin yanında Şerhu'l­ metali' ve haşiyelerini okur14 ve buradaki eğitimi sırasında diğer öğrenciler içerisinden bilgi ve muhakemesiyle temayüz eder. ibn Kemal'in hayatını ve ren kaynakfar onun gençliğinde iyi bir eğitim gördüğü konusunda hemfikir dirter. Başkalanndan da dersler aldığı ifade edilmekle birlikte hocalanndan sadece Molla Lütfi', Molla Muslihuddin el-Kastalanl, Molla Hatipzade Muhyiddin Muhammed, Molla Marufzade Sinanuddin Yusuf ve Molla Müeyyidzade Abdurrahman Efendi'nin isimleri geçmektedir.15 Hızlı bir kavrayış sahibi olan ibn Kemal aldığı eğitim sonunda döneminin seçkin alimleri arasına katılır. Ünlü tabakat bilgini Temiml, et-Tabakatu's seniyye isimli kitabında bu hususu şu cümlelerle ifade etmektedir: "Çok ça lıştı, gayret etti, okudu, bütün vaktini ilim tahsiline ve müzakereye ayırarak yararlandı ve başkalarına faydalı oldu; arkadaşlarını geride bırakarak döne mimin seçkin insanı haline geldi."16 Tahsil basamaklarını hızla tırmanan ibn Kemal, döneminin en, meşhur alimlerinden tefsir, usul ve diğer alanlarda da dersler alarak eğitimini ta mamlamıştır. Taşköprüzade eş-Şakôiku'n-nu'maniye adlı ünlü eserinde onun ulaşmış olduğu bilimsel karlyeri şu sözlerle ifade etmektedir: "ilim dünyası­ nın engin zirvesi, ulaşılmaz kalesiydi. O, dünyanın ender görülen varlıkların­ dan olup yüksek ilimierin kaynağıydı.)/17 ibn Kemal, ulaştığı bu yüksek mertebe sonucu ilim dünyasında bir sem bol haline dönüşmüş ve darbı mesellere kaynak olmuştur. Sözgelimi ünlü ta rihçi Cevdet Paşa öldüğü zaman ka bir taşına: Asnmızın ibni Kemali idi, Hayfa ki terk-i hayat eyledi.18 mısraı yazılarak ilimdeki kariyeri ve değeri yönüyle ibn Kemal'e benze tilmiştir. rek hicri 900 yılında idam edilmiştir. Biyoğrafisi için bkz. Taşköprüzade, eş-Şekaiku'n­ nu'maniyye, s.169. 13 Cemi! Bey, Ukudu'l-cevher, s.217 .. 14 Taşköprüzade, eş-Şekôiku'n-nu'maniyye, s.226; ei-Guzzi, e/-Kevakibu's-saire, 2/107; Cemi! Bey, Ukudu'/-cevher, s. 217. 15 Bkz. ibnu'l-imad, Şezeratu'z-zeheb, 8/238; et-Temiml, et-Tabakatu's-seniyye, 1/410; Cemi! Bey, Ukudu'l-cevher, s. 217; ei-Bağdadl, Hediyetu'l-ôrifin, 1/141; The Encyclopedia Of islam, 11/851; Altınsu, Osman/1 Şeyhülislamlan, s. 17; islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/562. 16 et-Temiml, et-Tabakatu's-seniyye, 1/409. 17 s. 227. 18 Şeyhulislam ibn Kemal, s.126. 199 Ulaştığı bu mertebe o kadar abartılmıştır ki bazı kaynaklarda onun hem· insanlara hem de cinlere fetvalar verdiği19 ve bu yüzden "Müfti's-sekaleyn" olarak isimlendirildiği iddia edilmektedir. ibn Kemal daha önce işaret edildiği gibi medreseden medreseye naklolan bir müderris olduğu için pek çok talebesi olmuş ve bu yüzden "ilk Muallim"{ei Muallimu'I-Evvel); onun öğrencilerinin arasından en çok şöhret bulmuş olan Ebu Suud Efendi ise "ikinci Muallim"{ei-Muallimu's-Sanl) olarak isimlendiril mişlerdir.20 ibn Kemal'in tefsirinden Fatiha ve Bakara surelerini, yüksek lisans tezi olarak sunmak üzere tahkik eden Nuh Rebabia, Taşköprüzade'nin eş­ Şekaiku'n-nu'maniyye isimli kitabındaki biyoğrafileri teker teker ineelediğini ve bunlar arasından ibn Kemal'e talebelik eden yedi kişiyi tespit edebildiğini 21 söylemektedir. Mustafa Kılıç ise İbn Kemal Paşa ve Tefsirindeki Metodu isim li doktora tezinde, ibn Kemal'den ders almış, aralarında ünlü alim Ebu Suud'un da bulunduğu 20 öğrencinin ismini zikretmektedir.22 ibn Kemal, ilminin yanı sıra keskin zekası, dikkatli intacı ve güzel ahla kıyla da şöhret bulmuş ve bu meziyetleriyle geçmişte ve günümüzde pek çok 23 kişi tarafından, Taftazanl, Şerif Cürcanl, Eb~ Suud ve Suyutl gibi ünlü bazı bilim adamlarından daha üstün olarak kabul edilmesini sağlamıştır. et Tabakatu's-seniyye müellifi Temiml şöyle demektedir: "ibn Kemal {Allah rahmet eylesin)çok eser sahibi ve süratli tasnifte bulunan, pek çok il me mut tali biri ve bu özelliğiyle Mısır diyarındaki Suyutl'nin Rum diyarında yaşayan bir naziri idi. Bana göre, ikisi de asrının şaheseri ve övünç kaynağı olup ken disinden sonra kimsenin benzerini bırakamadığı bir miras bırakmış olsa da ibn Kemal, Suyutl'den daha dikkatli, anlama yönünden daha ileri ve daha 24 üretici idi." Temiml'nin bu görüşünü ihtiyatla karşılamak gerekir. Kanaati mizce Suyutl, özellikle hadis alanında ibn Kemal'den daha dikkatli ve daha bilgilidir. Gerek hadisle ilgili bıraktıkları eserler ve gerekse kaleme aldıkları diğer eserlerdeki hadis birikimi değerlendirildiğinde bu durum açıkça ortaya çıkmaktadır. Sözgelimi, ibn Kemal'in tefsirinde kullandığı hadislerin büyük çoğunluğu Zemahşerl'nın Keşşafından alınmış ve herhangi bir değerlendir- 19Bursalı, Osmanli Müe/lifleri, 1/223; islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/566; Şeyhulislam ibn Kemal, s. 52. 20 Osmanli Şeyhülislamlan, s. 29. 21 Bkz. Rebabia, Nuh, Tefsiru ibn Kemal Paşa suretey el-Fatiha ve'I-Bakara, Master tezi, Ürdün Üniversitesi, Amma n, 1992, s. 15. 22 Bkz. Kılıç, Mustafa, ibn Kemal Paşa ve Tefsirindeki Metodu, Doktora tezi, Atatürk Üniversi tesi, Erzurum, 1981, s.74-81. 23 islam Ansiklopedisi, M. E. B., 6/565. 24 s.1/412. 200 meye tabi tutulmadan olduğu gibi istihdam edilmiştir. Tahkikini yaptığımız bölümdeki hadislerin büyük bir bölümü, hadis kriterlerine göre zayıf ve asıl­ sız hadisler olarak çıkmıştır. Bu durum bazı ilim adamları tarafından da ifade edilmiştir. Örneğin, ünlü alim ei-Leknevl, bu hususa şu sözlerle dikkat çek mektedir: "Usul ve edebi konulardaki derin bilgisiyle, Suyutl'nin bir dengi ol sa da hadis ilmi alanında onunla aynı denklikte sayılamaz. Suyutl, bu alanda 25 ondan daha geniş görüşlü ve daha dikkatlidir." Orhan Karmış, ibn Kemal Paşa Sempozyumunda "Kemal Paşazadenin Tefsir ilmine Getirdiği Yenilikler" ismiyle sunduğu tebliğde, ibn Kemal'i, tef sir dünyasında daha çok şöhret bulmuş olan talebesi Ebu Suud'la karşılaştı­ rarak şöyle demektedir: 11Bütün bu söylenenlerden sonra Kemal Paşazade'nin genel tefsir tarihi içinde ekol olabilecek ölçüde yepyeni bir me todun sahibi olmamakla birlikte dikkati çekecek çok önemli bir karakteristi ğe sahip olduğunu ifade edebiliriz. O, belki de Kur'an'ın maksat ve hedefini en veciz şekilde ifade edebiimiş olması, ciddi tenkitçiliği ve terkipçi özelliğiy­ le halefi Ebu Suud Efendi'ye bile tercih edilebilecek müstesna bir Osmanlı müellifidir. Bu bakımdan onu genel tefsir tarihinin değil ama, Osmanlı tefsir 26 · tarihinin çok büyük (belki de en büyük) müfessiri sayabiliriz. ibn Kemal, ulaşmış olduğu bu muazzam ilmi kariyeri sayesinde yönetici lerin dikkatini çekmiş ve kendisine devletin en üst dini görevi olan şeyhülis­ lamlık27 başta olmak üzere çeşitli görevler tevdi edilmiştir. Sultan Bayezit Han'a sahip olduğu meziyetler anlatılınca onu "Ali Bey Medresesi" müder risliğine atayarak, kendisinden idris-I Bitlisl'nin Farsça olarak kaleme aldığı "Heşt bihişt" isimli Osmanlı tarihi hakkındaki kitabına nazire olmak üzere 28 Türkçe bir Osmanlı tarihi telif etmesini talep eder. ibn Kemal, böylece meşhur tarih kitabını yazmaya başlar. 917/1511 yılında Üsküp'teki "is hak Paşa Medresesi" müderrisliğine naklen atanan ibn Kemal, 918/1512 yılında Edirne'deki "Halebiye Medrese- 25 ei-Leknevl, ei-Fevaidu'l-behiyye, s. 22. 26 Şeyhulislam ibn Kemal, s.143. 27 Şeyhülislam kavramı, hicri 4. asırda yüksek ilmi payeler için kullanılmak üzere ortaya çıkmıştır. Başlangıçta daha çok fakihler için kullanılan bu kavram, hicri 7. asırdan itibaren meşhur olan bütün fetva vericiler (müftller) için kullanılmaya başlamıştır. Osmanlı Devletinde ise istanbul Müftüsüne bir lakap olarak kullanılmaya başlanınca en yüksek ilmi payeye ulaşan şeyhülislamlık makamı, böylece ülkedeki bütün fetva kurumlarının başkanlığı haline dönüşmüştür. Şeyhülislamlık, Osmanlıda bütün dini meselelerin çözümünden sorumlu tek kuruluş olarak varlığını sürdürmüş ve Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte 1922 yılında ilğa edilmiştir. (Bkz. Dairetu'l-meôrifi'l-islamiyye, iran, trh, 13/471; islam Ansiklopedisi, M.E.B., 11/485.) 28islam Ansik/opedisi, M.E.B., 6/563; Şeyhulislam ibn Kemal, s. 50. 201 si"ne tayin edilir. Bir müddet sonra yine Edirne'de bulunan "Üç Şerefeli Medreseleri"nde ders verdikten sonra istanbul'da bulunan "Sahn-ı Sernan Medresesi"ne nak!edilir. Oradan da tekrar Edirne'de bulunan ve o dönemde en yüksek düzeydeki medrese olan "Sultan Bayezit Medresesi" müderrisli ğine atanır.29 922/1516 yılında ise önce Edirne kadıfığına; ardından Anadolu Kazasker fiği'ne getirilir. Bu dönemde Yavuz Sultan Selim ile birlikte Anadolu Kazaskeri olarak, Mısır'ın Osmanlıya il hak edildiği ünlü Mısır seferine iştirak eder. 30 Bu sefer sırasında cereyan eden bir hadise, ibn Kemal'in yönetim katın­ daki saygınlığının ne yüksek düzeyde olduğunu açıkça ortaya sermektedir. ibn Kemal, bu seferden dönüş sırasında Sultan Yavuz Selim ile birlikte ordunun başında yürürken atının ayağından bir çamur sıçrayarak Yavuz'un harmanisini kirletir. ibn Kemal, bundan rahatsızlık duyarak üzüntüye kapılır. Bunu fark eden Yavuz, "Uiemanın atının ayağından sıçrayan çamur, medar-ı ziynel ve bais-i mefharet olur" diyerek ibn Kemal'i teselli eder. Yavuz bu çamurlu har maninin, öldükten sonra sandukası üzerine örtülmesini tavsiye eder.31 925/1519 yılında Anadolu Kazaskerfiğinden alınarak Edirne'deki "Daru'I Hadis" medresesine atanır. Daha sonra ikinci defa olarak "Sultan Bayezit Medresesi" müderrisliğine atanır. Bu dönemde ise Kanuni Sultan Süleyman ile birlikte çeşitli seferlere iştirak eder. 32 Nihayet 932/1525 yılında selefi Ali Zembilll'nin vefatı üzerine, Osmanlı Devleti'nin 9. şeyhülislamı olarak atanır.33 ibn Kemal, bu görevi vefatma kadar sürdürmüş ve bu dönemde devletin en üst düzey dini otoritesi olarak bozgunculuğa, bidatlere ve sapkınfıklara karşı kalemi, lisanı ve fetvalanyla amansız bir mücadele sürdürmüştür. ibn Kemal, Hanefı mezhebine mensup bir alimdir.34 Ancak Hanefı olmakla birlikte zaman zaman diğer mezhepleri de taklid edip onları kentli mezhebine tercih ettiği olurdu.35 Akidev! konularda ise ehli sünnet mezhebi üzeredir. Özel likle şeyhülisfamlık görevini üstlendikten sonra sapık olarak kabul ettiği ehli sünnet dışındaki fırkalarla büyük bir mücadeleye girişir. Bunlardan özellikle 29 A.g.e, aynı yerler. 30 islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/563; Altın su, Osmanli Şeyhulislamlan, s. 18. 31 Altın su, Osmanli Şeyhulislamlan, s. 18; Şeyhulislam ibn Kemal, s. 50. 32 islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/563-564. 33 Bkz. Süreyya, Sici!li Osman/, 1/197; Altınsu, Osmanli Şeyhülislamlan, s. 18; islam Ansiklope disi, M.E.B., 6/563~564. 34 et-Temiml, et-Tabakatu's-seniyye, 1/410; ibnu'l-imad, Şezeratu'z-zeheb, 8/238; ei-Bağdad7, Hediyetu'l-ôriftn, 1/141. 35 Bu hususta sözgelimi bkz. Tefsiru ibn Kemal Paşa suretey et-Tevbe ve Yunus, thk. Tahsin Ahmed, Master tezi, Ürdün Üniversitesi, 1994, s. 37. 202

Description:
8 islam Ansiklopedisi, M.E.B., 6/562; Şeyhülislam ibn Kemal, s. 49. 197 .. hususi, mutlak ve mukayyed, mücmel ve müfesser, hüküm ve ihbar bildiren,.
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.