ebook img

Veteriner Tümör Bilimi-Ders Notu-2013 Prof. Dr. Seçkin ARUN 100 Veteriner Tümör Bilimi Hazırlayan PDF

40 Pages·2013·1.23 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Veteriner Tümör Bilimi-Ders Notu-2013 Prof. Dr. Seçkin ARUN 100 Veteriner Tümör Bilimi Hazırlayan

Veteriner Tümör Bilimi Hazırlayan: Prof . Dr. Seçkin Serdar Arun Neoplazi, kanser, tümör kelimeleri halk dilinde aynı anlamda kullanılmaktadır. Neoplazinin kelime anlamı yeni büyümedir. Neoplazi kelimesi normal doku büyümesini aşan ve bulunduğu doku ile paralel olmayan bir büyümeyi anlatır. Kanser kelimesi halk arasında kötü huylu (habis, malign) neoplastik yapılar için kullanılır. Kelime anlamı latincede yengeç anlamındaki kelimeden gelmektedir. Neoplastik dokular belli bir otonomiye sahiptir. Kendi damar sistemini ve destek dokusunu oluşturabilir. Örneğin hasta genel olarak zayıflarken tümör dokusu büyüyebilir. Genel kullanımda Neoplazi yerine Tümör kelimesi kullanılır. Tümörün tüm konularını da içeren bilime onkoloji denir. Onkos: Tümör, logos: çalışma). Tümör dokunun mikroskobik ve makroskobik özellikleri ve bölgesinde lokalize kalması, yani yayılmaması gibi özellikleri göz önüne alınarak bu tip tümörlere selim=benign karakterdedir denilir. Bu tip tümörler opere edildiğinde hasta hayatta kalır. Buna rağmen selim tümörler ödem, basınç, konjesyon, fonksiyon bozukluğu, iskemi gibi bir çok patolojik bozukluğa neden olabilir. Malign olarak değerlendirilen tümör çevreye veya uzaklara yayılan, bulunduğu veya gittiği (=metastaz) bölgede yıkım oluşturan tümörlerdir Resim. Köpekte meme tümörü:(Vet. Hek.Dr. Hasan Sontaş tarafından çekilmiştir) 100 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN Resim: Tüm meme dokusunu kaplayan habis meme tümörü Tümörleri Adlandırılması: Selim-Benign Tümörler Tümörün kaynaklandığı dokunun hücre tipine göre –oma son ek ilavesi ile isimlendirilir.Fibröz bağ dokudan köken alıyorsa (bağ dokunun temel hücresi Fibrositlerden köken aldığı için) Fibroma, Kıkırdak dokudan (Kondrosit) Kondroma İsimlendirmede bazı kuralsızlıklar vardır. Bazen Mikroskobik ve makroskobik özelliklerine göre sınıflandırılır. Örneğin Adenom kelimesi bez yapıları oluşturan veya bezlerden kaynaklanan selim tümörler için kullanılır. Bazı tümörlerde ise yeterli kadar bez yapısı göstermeyen ama böbrek tubuluslarından kaynaklanan bez yapısı göstermeyen iyi huylu tümöre de Adenom adı verilir. Örneğin papiller yapılar oluşturan Papilloma derinin epitel kökenli iyi huylu viral tümörüdür. TÜMÖR-İsimlendirme Habis Tümörlerde İsimlendirme • Kötü huylu tümörler köken aldıkları dokunun histogenezisine göre adlandırılır • Mezenşimal Epiteliyal Sarkomaveya Karsinomveyakarsinoma sarkom Carcinoma Sarcoma 1/14/2009 Doç.Dr.SeçkinSerdarArun 8 2005Tümörderssunumu Fibrositlerden dokudan köken alan habis tümör Fibrosarkom, kıkırdak dokudan köken alan habis tümör (Kondrositlerden köken aldığı için) Kondrosarkom olarak adlandırılır. Kemik dokudan köken alan habis (Osteositlerden ) tümöre Osteosarkom 101 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN adı verilir. Habis tümör dokusu epitel kökenli ise Karsinoma adını alır. Yüzey epitelinden köken alıyorsa Squamous Hücreli Karsinoma, bez epitellerinden köken alıyorsa Adenokarsinoma gibi. (Epitelial hücrelerin üç germ yaprağından köken aldığı unutulmamalıdır. Renal Tubuller epiteller (mesodermden), derinin epitelleri (Ektoderm) ve bağırsak epiteli (endoderm) kökenli tümörler karsinomdur.) Habis tümör isimlendirmesinde de kurala uymayan tümörler vardır.Lenfositlerin habis tümörlerine Lenfoma, Beyin zarının habis tümörüne Meningioma, Melanositlerin habis tümörüne Melanoma, serozayı örten mesotel hücrelerinin habis tümörüne Mezotelyoma denmesi sonları –oma ile bitmesine rağmen bu tümörlerin habis olması kural dışı tümörlere örnektir. Blastoma’son eki tümörün embriyonal karakterli olduğunu belirtir. Örneğin Hepatoblastom, Nefroblastom, Medülloblastom. Tümör tek bir embriyonal yapraktan köken almışsa ve farklı doku kompenetleri oluşturmuşsa Miks Tümör, birden fazla germ yaprağından köken alıyorlarsa Teratom olarak adlandırılı. Birden fazla benzer tümörün olması ‘atozis’ son eki ile belirtilir. Örneğin Papillomatozis, Adenomatozis, Fibromatozis Tümörlerin Bünyesi Tümörlerin bünyesi yani yapışı genellikle iki temel dokudan oluşur. Bunlar da: a. Tümörün parankimi - tümörü yapan doku. b. Tümörün stroma'sı - bağ doku ile kan ve lenf damarlarıdır. Buna destek doku da denir.Bu iki temel doku ayrı ayrı ele alınırsa; a. Tümörün parankimi, tümörün en önemli unsuru olup sınırsız olarak üreyen, çeşitli hücre ve dokuları simgeler. Kısaca parankim her tümöre mahsus olan bir dokudur ve tümör bu dokudan köken alır. b. Tümörün stroması; tümörün içinde bulunan bağ doku ile kan ve lenf damarlarının oluşturdukları dokudur. Aslında stroma tümörün bir dayanak = destek dokusudur. Bu doku tümörün kök aldığı dokunun bağ dokusundan gelişir ve bütün tümörlerde benzer nitelikte olan bir dokudur.Tümörler, söz konuşu parankim ve stromanın tümör yapısındaki durumuna göre şu alt bölümlere ayrılır. 1. Organoid tümörler Bu çeşit tümörlerde parankim île stroma birbirinden çok belirgin bir biçimde ayrı görünüm içinde bulunurlar. Örneğin; papillomda olduğu gibi. 102 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN 2. Histioid tümörler Bu cins tümörlerde parankimin aşın derecede çok olmasma karşılık stroma o derecede azdır. Bu çeşit tümörler çoğunlukla bir cins hücreden oluşmuş görünümünü verirler,örneğin; yuvarlak hücreli sarkomlar gibi. 3. Miks tümörler: Bu çeşit tümörlerde ise parankim birden fazla olan, değişik dokulardan oluşur. Bunlarkarışık karma tümörlerdir, örneğin; kemikleşme gösteren köpek meme tümörleri gibi.Tümörler de diğer organlarda olduğu gibi kan dolaşımı sistemlerim kendileri geliştirir.Yalnız tümörlerdeki kan damarları embriyoner dönemdekine benzeyen kapillar damar niteliğindedir. Kısaca bu damarlar eksiklikleri olan bir yapı gösterir.Tümör içinde sinir dokusunun oluşup oluşmadığı ise tartışma konusudur. Tümör içinde yer alan sinirlerin çoğunlukla ana dokudan kök aldığı tahmin edilmekte Tümörlerin Gelişim Özellikleri Tümörlerin Diferensiyasyonu Tümörlerdeki gelişmenin niteliği, tümör hücrelerinin sürekli ve kontrolsüz üremesiyle oluşan sınırsız bir büyüme halidir. Bu özelliği tümöre yıkıcı ve korkunç bir nitelik kazandırır. Tümörlerdeki bu gelişmenin derecesi değişiktir ve hızlı büyüyen tümörler en korkulan tümörlerdir. Tümör hücreleri çoğunlukla mitoz yolu ile üreyip çoğalır. Bazı tümörlerde ise hücrelerin üremesi amitotik yoldan olur. Üreyen ve tümörü yapan hücrelerin veya tümör dokusunun kök aldığı normal hücre veya dokulara benzeme derecesine o tümörün diferensiyasyonu-olgunluğu denir. Söz konusu diferensiyasyon yönünden tümörler iki önemli alt gruba ayrılır. 1. Tümör hücreleri tümörün kök aldığı doku hücrelerinin olgunlaşmış haline çok benzerler. Bu tümör hücrelerinde az sayıda mitoz durumu-mitotik figür görülür. Dolayısıyla oluşan tümötün yapısı da kök aldığı dokuya benzer. Bu çeşit tümörlere diferensiye olmuş tümörler veya homoiotipik tümörrler denir. Bu gibi tümörler genellikle iyi huylu-benign tümörlerdir. Bu çeşit tümörleri oluşturan hücrelerin yaptığı 103 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN işleri yani bu hücrelerin fonksiyonları da kök aldıkları normla dokunun fonksiyonuna benzer. 2. Üreyen tümör hücreleri tümörün kök aldığı doku hücrelerinin olgun hallerine az benzer. Böyle bir tümörün diferensiyasyonu- olgunluk derecesi azalmıştir. Bu gibi tümörlere diferensiye olmamış veya heterotipik tümörler denir. Heterotipik tümörlerin hucrelerindeki farklılık bazen o kadar buyük olur ki bu gibi durumlarda tümörlerin kök aldığı doku kesinlikle belirlenemez. Bu tümör hücrelerine anaplastik hücreler denir. Heterotipik tümörlerde üremekte olan hücreler çok sayıda mitotik figür gösterir. Bazen hücrelerdeki üreme o kadar hızlı olur ki bunlar normal üreme yöntemlerini kaybeder. Buna ilgili olarak mitoz olaylarında anormal durumlar baş gösterir. Bilinen bipolar • iki kutuplu mitoz yerine bir hücreden 3-4 yavru hücre gelişecek şekilde mitoz durumları oluşur. Böylece bu anormal üreme sonucu tripolar = üçlü ve multipolar = birçok kutuplu mitotik figürler ortaya çıkar. Bazen de hücrelerin sitoplazması çekirdeğin bölünmesine ayak uyduramadığından bir hücrede birden çok çekirdek toplanır ve böylece çok çekirdekli, iri, tümör dev hücreleri oluşur. Heterotipik tümörler genellikle kötü huylu-malign tümörlerdir, bunların teşhisi de güçtür. Yapı, düzen ve boyanma özellikleri bakımmdan herhangi bir doku örneğine uyum göstermeyen tümöral üremelere = gelişmelere anaplasie denir. Diferensiyasyon Hücrenin embriyonik(İlkel) Hali Gelişmiş Normal Hücre Kötüdiferensiye İyi diferensiye Atipik,indiferensiye Andiferensiye,Anaplastik 1/14/2009 Doç.Dr.SeçkinSerdarArun 16 2005Tümörderssunumu 104 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN Tümörleri büyüme özellikleri bakımından iki gruba ayrılır. 1. .Expansif büyüyen tümörler 2. İnfiltratif büyüyen tümörler. 1. Ekspansif Büyüyen Tümörler Bu çeşit büyüme halinde, tümör hücrelerindeki üreme = çoğalma gücü tümörün orta kesimine rastlayan hücrelerde yoğunlaşmışlır. Bu bölgedeki hücrelerde mitoz olaylarına rastlanabilir. Buna karşılık tümör kitlesinin çev·re kesimindeki hücreler, çoğalma yeteneğinden yoksundur. Bu çeşit tümörlerin çevresinde ayrıca fibröz birer kapsül de bulunur. Böylece tümör hücreleri çevre dokulardan kesin olarak ayrılmış durumdadır. Bundan ötürü de ekspansif büyüyen tümörlerin hücreleri çevre dokulara infiltre olamazlar. Hatta bu hücreler bazı hallerde kan veya lenf yolu ile taşınma imkanı bulsa da bunlar ulaştıkları yerlerde yaşamlarını sürdüremez. Kısacası bu çeşit tümörler metastaz yapamaz. Bunun sonucu olarak bu tümörler içi dolu lastik bir top biçiminde kalmak üzere ve komşu dokuları iterek, ayırarak, tıpkı patates gibi olan yumru köklü bitkilerin toprak içinde büyümesi gibi büyürler. Böyle bir tümör vücudun üst yüzünde bulunuyorsa dışarı doğru gelişebilir. Ayrıca kendilerini saran dokulara karşı ezici bir baskı sonucu basınç atrofisi de yaparlar. Ekspansif büyüyen tümör/er operasyonla ve kolayca yerinden çıkarılabilir. Özet olarak ekspansif büyüyen tümörler yavaş büyüyen, homoiotipik-iyi huylu, operasyonla alınabilen ve daha az korkulan tümörlerdir. 105 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN Resim: Kapsulalı ve ekspansif büyüyen bir tümör. Çevresinden kalın bir kapsula ile sınırlı (Resim:SeçkinSerdarARUN. 2. İnfiltratif Büyüyen Tümörler İnfiltratif olarak büyüyen tümörlerde, tümör hücrelerindeki üreme == çoğalma gücü, tümörün çevresine rastlayan hücrelerde yoğunlaşmıştır. Bundan dolayı da tümörün kıyı kesiminde bulunan tumör hücreleri aşırı bir canlılığa sahip olup hızlı ve düzensiz bir biçimde üreyip çoğalır. Bu hücrelerde çok sayıda mitoz olaylarına rastlanır. Böylece giderek sayıları aşırı derecede artan tümör hücreleri· ne daha çok yer, daha çok besin ve oksijen gerekir. Bundan ötürü çok sıkışık bir durum alan tümör hücreleri tek tek veya gruplar halinde olarak kendilerine yer bulmak üzere komşu hücreler ve tıpkı saçak köklü bitkilerin toprakta kök salması gibi dokular arasına sızarlar-infiltre olurlar. Bunun sonucu ev sahibi dokular sıkışır, hücreleri giderek basınç atrofisine uğrar veya değişen biçimlerde dejenere ve nekroze olarak gözden silinir. Bunların yerini ise tümör dokusu alır. Böyle tümör dokusu giderek büyümesini sürdürür. Bu durumda infiltratif büyüyen tümörler yolları üzerine çıkan her dokuyu, hatt'a kemik dokusu da olsa, yıkıma uğratır. Bu yıkıcı özelliğinden ötürü infiltratif tümörler kötü huylu-malign tümörler olarak sınıflandırılır. 106 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN . Bu arada infiltratif tümörlerin hücreleri er veya geç bu bölgede bulunan lenf veya kan damarlarına da infiltre olurlar. Tümör hücreleri damar lümenine ulaşınca lenf veya kan dolaşımında emboli biçiiminde dolaşmaya başlar. Bu hücre veya hücre grupları ulaştıkları yerlerde yaşamlarını sürdürüp ürerler ve kısaca metastazlar oluştururlar. Açıkça anlaşılacağı gIbi infiltratif büyüyen tümör dokusu ile ev sahibi doku arasında herhangi bir sınır, kesinlikle söz konusu değildir. Bundan dolayı da bu çeşit tümörler operasyonla ancak çok erken dönemlerde ve güçlükle alınabilirler. Özet olarak; infiltratif büyüyen tümörler, çabucak büyüyen, mitotik figürleri bololan, metastaz yapabilen, heterotipik-kötü huylu, operasyonla zor alınabilen ve çok korkulan tümörlerdir. Resim. Dalağı ve mesenteriumu kaplamış belli bir sınırı olmayan, infiltratif yayılan habis tümör. (Resim:SeçkinSerdarARUN.) 107 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN Tümörlerin Yayılması - Metastaz Yapması Tümörlerin vücutta yayılması yani metastaz yapması genellikle kötü huylu malign tümörler için söz konusudur. Tümörlerdeki yayılma olayı sadece bir organda olduğu gibi bütün vücut bölgelerinede olabilir. Malign tümörler aşağıda sıralanan yollardan biri veya birkaçı ile yayılır. 1. İnfiltrasyon - sızma yolu ile yayılma. . 2. Lenfogen - lenf damarları yolu ile yayılma. 3. Hematogen - Kan damarları yolu ile yayılma. 4. Retrograt • lenf ve kan damarları yolu ile geriye doğru yayılma ve tırmanarak yayılma. 6. Sinir kılıfları yolu ile - nöyro lenfogen yayılma. 7. Transplantasyon ve implantasyon - taşınma ve aşılanmayolu ile yayılma. 8. Değme ve baskı yolu ile yayılma. Bu yayılma yolları birer birer ele alındığında; 1. İnfiltrasyon - Sızma yolu Ile yayılma Daha önce de değinildiği gibi malign tümörler infiltratif büyüme özelliklerinden ötürü önlerine Çııkan her dokuya sızar. Böylece, örneğin; bir mide kanser giderek mide duvarının bütün katlarına, buradan peritona daha sonra mideye değmekte olan karaciğer ve diğer komşu organlara sızar. Tümörün bu· ilerleyişi dokular içinde bulunan lenf aralıkları yolu ile ve tabii yayılma yolları olan lenf ve kan damarları içine kadar uzanır 1. 2. Lenfogen - Lenf damarları yolu ile yayılma Lenf damarları içine ulaşan tümör, damar içinde de gelişmesini sürdürür. Lenf sıvısına değmekte olan tümör dokusundan giderek çözülen tümör hücreleri, tek tek veya gruplar halinde olmak üzere lenf sıvısı içinde, hücre embolileri halinde, dolaşmaya başlar. Bu hücre embolileri bir yerde takılıp kalana kadar yol alır. 108 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN Sonunda takıldıkları yerlerde üreyip ikinci derecedeki tümörleri - tümôr koloniilerini - tümör metastazlarını yaparlar. Böylece bazen vücudun çeşitli organlarında aynı biçimde birrçok tümörler oluşur. Lenf yolu ile oluşan metastazlar, lenf akımının ilk uğrak yeri olan bölge lenf düğümlerinde yer alır. Ancak bazen tümör hücreleri lenf düğümü engelini aşabilirr ve daha uzaktaki organlara ulaşıp yerleşebilir: Bu durumda ilk tümörün bulunduğu organın bölge lenf düğümünde metastaz oluşmadığı halde diğer bir organda bu tümöre ilgili metastaz görülebilir. Bu olay tümörden çözülen tümör hücrelerinin, lenf düğümü ile bağlantısı bulunmayan, direklenf akımı yolu ile yayıldıığına delalet eder. Lenfogen yayılma daha çok kanserlerde söz konusudur. 3. Hematojen-Kan damarları yolu ile yayılma Bu durumda da kan damarı içine ulaşan ve burada gelişmesini sürdüren tümör dokusundan tümör hücrelerinin çözülmesi ve hücre embolileri yapması ilk basamağı oluşturur. Kan içinde dolaşşmaya başlayan tümör hücreleri, genellikle bu damarların ilk kapillar damarlara ayrıldığı yerlerde takılır kalır ve burada üteyip çoğalır. Böylece hemen tümörün bulunduğu organda metastazlar oluşur. Venalara açılan tümörlerden kopan tümör hücreleri akciğerde metastaz yapar. Mide ve bağırsak kanserinde tümör vena porta yolu ile karaciğerde metastaz yapar. Akciğerde bulunan bir tümör akkciğer venalarına açıldığında kalbin sol karıncığından büyük dolaşıma ulaşır ve bu yol ile de generalizasyon biçiminde bütün vücuda yayılabilir. Ancak sayılan bu yayılma şekillerinde birçok farklar gösleren olaylar da vardır. Venöz yayılma daha çok sarkomlar için söz konusudur. Çünkü sarkornlar damardan zengin tümörlerdir. 4. Retrograd - geriye doğru veya tırmanarak yayılma Çok seyrek görülen bir durum olup metastaz olayının lenf ve kan akımının ters yönünde kendisini göstermesidir. Bunun sebebi lenf düğümündeki bir bozukluğa ilgili olarak lenf akımında baş gösteren durgunluk ile kan akımındaki durgunluktur. Ancak bu olaya ilgili gözlemler hayvanlarda henüz bildirilmemiştir. 109 VeterinerTümörBilimi-Ders Notu-2013 Prof.Dr.SeçkinARUN

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.