ebook img

Tamuli Cilt # 2 Parıldayan insanlar - David Eddings PDF

762 Pages·2014·2.31 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Tamuli Cilt # 2 Parıldayan insanlar - David Eddings

Giriş Cyrga Olayı: En Son Krizin İncelenmesi Böylesi bir derleme birçok bilginin çalışması sonucunda gerçekleştirilmiştir ve bu yüzden farklı görüşleri yansıtması kaçınılmazdır. Derlemenin bu bölümünün yazarının, önceki bölümü büyük bir başarıyla hazırlayan kıymetli meslektaşına çok büyük bir saygı duymasına rağmen, birçok yeni olayı yorumlarken meslektaşına göre farklılıklar gösterdiği konusunda okuyucunun samimi bir şekilde uyarılması gerekmektedir. Ben, Chyrellos Kilisesi görevlilerinin Gyrga Olayı’na hiçbir şahsi menfaat gözetmeden müdahale ettiklerini kesinlikle kabul etmiyorum. Bununla birlikte, Styricum’lu Zalasta’ya olan hayranlık ve saygımın dile getirişinde meslektaşıma katılmak zorundayım. Bu bilgili, sadık devlet adamının İmparatorluk’a yaptığı sınırsız hizmetler övülmekle bitmez. Bu yüzden, Cyrga Olayı, Majesteleri’nin hükümeti üzerinde bütün önemiyle patladığında bakanlarımızın Zalasta’ya danışmaları kesinlikle doğaldı. Styricum’un bu seçkin vatandaşına olan hayranlığımıza rağmen, yine de, Zalasta’nın aşın soylu düşünceleri yüzünden, diğerlerinin sahip olduğu daha düşük kaliteli düşünceleri algılamakta bazen yanıldığını da kabullenmeliyiz. Zalasta, krizin boyutları büyük bir hızla genişlerken, sorunun çözümünü arama uğraşımızda, dikkatimizi Tamuli sınırlarının dışına yöneltmeye teşvik ettiğinde Majesteleri’nin hükümetinin bazı bölümleri oldukça ciddi şüphelerle yaklaşmıştı. Zalasta’nın durumu çözmeye en uygun kişi olarak Pandion Şövalyesi Sör Sparhawk’i önermesi, İmparatorluk Meclisi’nin aşırı muhafazakâr üyelerini telaşlandırmıştı. Askeri deha olan bu kişi, yine de Chyrellos Kilisesi Askeri Tarikatlan’ndan birinin üyesiydi ve ihtiyath insanlar, bu özel kurumla işbirliği yapma mecburiyetinde kaldıklarında tedbirlerini azaltmazlardı. Sör Sparhawk, Zalasta’run ilgisini Chyrellos Kilisesi Şövalyeleri’yle Zemoch’lu Otha’nın köleleri arasında yapılan İkinci Zemoch Savaşı şırasında çekmişti. Bilgisi efsanevi olan Zalasta bile Sör Sparhawk’in Otha ve Zemoch Tanrısı Azash ile Zemoch Şehri’deki öldürücü yüzleşmeleri sırasında neler olduğunu tam olarak anlatamıyor. Sör Sparhawk’in bu mücadele sırasında “Bhelliom” olarak bilinen çok eski bir tılsımdan faydalanmış olabileceği hakkından birtakım karmaşık imalar var, ama hiçbir saygıdeğer bilgin bu tılsım ya da onun özellikleri hakkında herhangi bir ayrıntıyı ortaya çıkaramamıştır. Yine de, insanı şaşkınlık içinde bırakan bir yiğitlik göstereren Sör Sparhawk’in görevinde başarılı olduğu inkâr edilemez bir gerçektir ve Cyrga Olayı’nın ilk safhalarında yardım arayan Majesteleri’nin hükümetinin dikkatini İmparatorluk ile Chyrellos Kilisesi arasında kurulacak bir ittifakın görünmeyen tehlikelerle dolu olabileceğini gerçekten doğru bir şekilde işaret eden bazı oldukça saygın bakanların gizledikleri birtakım ciddi ihtilaflara rağmen, bu Pandion Şövalyesi’ne yöneltmesinde, bu dikkate değer başarının etkisi açıktır. Ama belki de maalesef, İmparator son zamanlarda Dışişleri Bakanı Oscagne’nin başını çektiği gruba kulak veriyordu ve Başbakanımız Pondia Şubat, böylesi bir eyleme kalkışılmasmdaki potansiyel tehlikeyi göstererek hükümeti engelleyemeyecek durumdaydı. Patrik Dolmant’tan, Sör Sparhawk’in kriz konusundaki yardımını rica etmek için Chyrellos’daki Elene Kilisesi makamına giden heyetin başında, bizzat Dışişleri Bakanı Oscagne vardı. Oscagne’nin diplomasideki yeteneğinden kimsenin şüphesi yoktur ama onun politik görüşlerinin bazı noktalarda sorgulanabileceği söylenir ve onun geçmişte Başbakan ile şiddetli bir uyumsuzluğa düştüğü herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Merkezi bir otorite olmadığı için Eosia Kıtası’nm politikaları bulanıktır. Chyrellos Kilisesi kendisini, oldukça sık bir şekilde, birbirinden bağımsız hüküm süren Elene krallıklarının hükümdarlarıyla arası açılmış olarak bulur. Bir Kilise Şövalyesi olarak Sör Sparhawk, kurallara göre Patrik Dolmant’m emri altındadır, ama bu basit ve açık komuta zinciri, Sparhawk’ın aynı zamanda Elenia KraHçesi’nin Naip Prensi olması ve bu yüzden onun kaprislerine bağlı olduğu gerçeği yüzünden biraz karışmıştı. Dışişleri Bakanı Oscagne diplomasi alanındaki ustalığını, işte bu noktada sergileme imkânı buldu. Patrik Dolmant, bu konuda İmparatorluk ile ortak çalışmanın faydasını açıkça görmüş ama Kraliçe Ehlana ikna olmamıştı. Elenia Kraliçesi gençti ve duygulan, hükümlerini bazen gölgeliyordu. Kocasından uzun süre ayn kalma düşüncesine büyük bir görüş eksikliğiyle baktığı açıktı. İşte bu anda, Dışişleri Bakam Oscagne, mükemmel bir hamleyle, Sör Sparhawk’in Daresian Kıtası’na yapacağı yolculuğun, Kraliçe Ehlana’nın Matherion’a yapacağı resmi bir ziyaretle kusursuz olarak maskelenebileceği önerisinde bulundu. Sör Sparhawk’ın, Naip Prens olarak, kansına eşlik etmesi oldukça doğal gözükecek ve böylece oradaki varlığı tamamen açıklanmış olacaktı. Bu öneri Sparhawk’ın kraliçesini yeterince yumuşattı ve sonunda onayladı. Çeşitli görevliler ve yüz Kilise Şövalyesi’nden oluşan uygun bir maiyetle yolculuğa başlayan Kraliçe Ehlana bir gemiyle doğu Ze-moch’daki Salesha limanına gitti. Kraliyet heyeti oradan kuzeye, kendilerine doğu Pelosialı atlı bir eşliğin katılmayı beklediği Basne’ye hareket edecekti. Böylece yeni güçlerle takviye alan Eleneler batı Daresia’daki Astel sınırını geçtiler. Kraliçenin yolculuğu hakkında edindiğimiz raporlar, birtakım göze çarpıcı tutarsızlıklar içermektedir. Bu durum, Elenelerin söylediklerini kabul edecek miyiz, edersek açıkça saçmalıkla yüz yüze geliriz şeklinde birçok itiraz doğurdu. Bir süre düşünüldükten sonra, bu satırların yazan, görünen uyumsuzlukların, onlara şiddetle karşı çıkanların Elene ve Tamul takvimleri arasındaki farklan incelemek zahmetine girmesiyle kolayca kabul edileceğine ikna olmuş durumdadır. Elenia Kraliçesi, elbette, birilerinin küçümsercesine belirttiği gibi kıtayı uçarak geçmiş gibi davranmadı. İlerleyiş hızı oldukça normaldi, Elene haftasının bizimkinden daha uzun olduğuna dikkat eden bilgili beyefendiler bunun farkına varacaklardır. Her neyse, kraliçenin heyeti, Astel başkenti Darsas’a ulaştı, ki Büyükelçi Fontan, orada Kraliçe Ehlana’nın Kral Alberen’i neredeyse tacım ona sunma eşiğine getirecek kadar etkilediğini komik bir şekilde bildirecekti. Bu arada Prens Sparhawk, Tamuli’ye yaptığı yolculuğun ardındaki asıl amacı hakkında, Elenelerin melodramik bir şekilde “komplo” dedikleri konu üzerinde bilgi toplamaya faal bir şekilde başlamıştı. Darsas’da kraliçenin maiyetine, Cenae’daki garnizonun kumandanı Engessa’nm yönetiminde iki Atan lejyonu da katıldı ve göçebe Peloilerle buluşmak için orta Astel’in steplerindeki Pela’ya yöneldiler. Oradan da kuzeybatı Astel’deki Styric şehri Sarsos’a doğru yola çıktılar. Bu yolculuğun kayıtlarında kaygılandıncı bir not gözükmektedir. Kandırılan ya da Elenelerle gizli bir ittifak kuran Dışişleri Bakanı, Sarsos’un batısında bir yerlerde, kraliyet heyetinin Cyrgai ile karşılaştığını bildirmiştir! Majestelerinin hükümetini aldatmaya yönelik amacm bu açık kanıtı, sadece Oscagne’nin sadakati hakkında değil, yanı sıra Elenelerin samimiyeti hakkında da ciddi kuşkular yaratacaktı. Başbakan Subat’ın da belirttiği gibi, Dışişleri Bakanı Oscagne, çok zeki olmasına rağmen, bazen tuhaflıklar sergiler, ki bu durum aşın yetenekliliğin yaygın bir özelliğidir. Üstelik, Başbakan, Prens Sparhawk ve arkadaşlarının Kilise Şövalyeleri olduğunu da sözlerine eklemiştir ki her şeyin ötesinde, Chyrellos Kilisesi’nin Eosia Kıtası üzerinde ruhani gücünün yanında politik bir gücünün de var olduğu yaygın bir gerçektir. Majestelerinin hükümetinin koridorlarında karardık kuşkular belirmeye başlamış ve birçok kişi gidişatımızın sağlığı hakkındaki ciddi şüphelerini dile getirmişlerdi. Hatta bazdan, Patrik Dolmant’ın bilinen casuslan olan Kilise Şövalyeleri’nin kıtayı istila etmeleri için mükemmel bir neden sağlayacağını belirterek, Tamuli’deki kanşıklığın Elene kökenli olabileceğini iddia edecek kadar ileri gittiler. Bu olaym, Tamuli’nin tamamını Elene Tanrısı’na tapınmaya zorlamak ve İmparatorluk’un politik kontrolünü eline geçirmek için Dolmant taramadan ayarlanmış olabileceğini sorguladılar. Başbakan Şubat, kişisel olarak, bu satırların yazanna, böylesi bir olasılıktan ciddi şekilde endişelendiğini bildirmiştir. Sarsos’da, Kraliçe Ehlana’nın heyetine eskiden Pandionlann Styricum Gizleri öğretmeni olan ama şimdi şehri yöneten meclisin, Bin’in bir üyesi olan Sephrenia da katıldı. Orada heyete Zalasta’nın kendisi de katılacaktı ki bu durum, Elenelerin davranışları karşısındaki endişelerimizin bir bölümünü yatıştırdı. Bütün Styricler üzerinde oldukça yaygın hissedilen ve kökü uzun süre öncesine dayanan Elene davranışlan üzerindeki haklı şüphelere rağmen onlara yardım etme kararı alan Bin’in bu yaklaşımında Zalasta’nın çabalarının büyük etkisi olduğu açıktır. Eleneler oradan Atan’a hareket ettiler ve Kraliçe Ehlana bir kez daha kral ve kraliçeyi büyüleyecekti. Bu olay çekici kızın kişiliğinin bir güç olarak ciddi bir şekilde göz önüne alınmasının gerekliliği açıkça ortaya sermektedir. Dışişleri Bakanı Oscagne’nin Cyrgai olduğu düşünülen kişilerle karşılaştıklarını bildiren raporunun ciddi şüpheler doğurmasına karşılık, konuklarımızın Atan’dan ayrılmalarının ardından gerçekleşenleri anlatan raporun doğruluğu hakkında hiçbir şüphe olamaz. Bu raporu Zalasta sunmuştu ve hükümetin içindeki hiçbir makul kişi, Styricum’un bir numaralı vatandaşının dürüstlüğünden bugüne dek herhangi bir kuşku duymamıştır. Tamul topraklan sınırının batısında uzanan dağlarda, heyet yeniden saldınya uğramıştı ve Zalasta saldırganlann insan olmadığı gerçeğini onaylamaktadır. Geçen yıl içinde de Atan dağlarında birtakım korkunç canavarlar görülmüş ama birçok kuşkucu insan, bu raporlan İmparator Majesteleri’nin hükümetini yıkmayı aklına koyan gücün aldatıcı çalışmaları içinde kabul ederek değerlendirmeye almamıştı. Ogre, vampir, kurtadam ve Panldayan İnsanların ustaca gerçekleştirilmiş bu yanılsamaları, Tamuli’nin sıradan halkını yıllardır korkutup dururlar. Bu dağ canavarları da bu yanılsamalardan başka bir şey değil diye varsayılmış olmalıydı. Ama Zalasta bizi, bu kocaman, kıllı yaratıkların, son zamanlara dek Eosia’daki Thalesia yarımadasında yaşayan ve muhtemelen İmparatorluk düşmanlarının emriyle kutup buzlannı geçerek Atan’ın kuzey sahiline göç eden troll’ler olduklan konusunda temin etti. Sör Sparhawk, Zalasta’nın onun hakkındaki düşüncelerini bir kez daha güçlendirecek şekilde, bu iri hayvanlan bozguna uğratacak taktikleri hızla geliştirmişti. Saldırının ardından Kraliçe Ehlana’nın maiyeti, sının geçerek Tamul topraklanna girdi ve kısa bir süre içinde İmparator Sarabian tarafından saygıyla karşılandıklan, imparatorluk başkenti ateş kubbeli Matherion’a ulaştılar. Başbakan Subat’ın itirazlarına rağmen, Elene ziyaretçilerin Majesteleri’nin huzuruna neredeyse engellenmeden çıkmalarına izin verildi. Elenia Kraliçesi, batının küçük hükümdarlarına yaptığı gibi, kısa süre içinde İmparatoru da büyüledi ve hızla yakın dost oldular. Açık sözlülük bizi, imparator Sarabian’ın karakterine üzücü derecede bir işgüzarlık ve başına buyruk davranma tavrının musallat olduğunu kabul etmek zorunda bırakmaktadır. Son zamanlarda İmparatorumuz, hükümetin işlerine karışmak ve uçsuz bucaksız topraklarını durmaksızın yönetmenin ayrıntılarıyla uğraşmak için ondan çok daha iyi şekilde donanmış meclisi umursamamak konusunda üzüntü verici bir eğilim göstermektedir. İçişleri Bakanı Kolata’mn tavsiyeleriyle hareket eden Başbakan, Prens Sparhawk’ı İçişleri Bakanlığı’nın emri altına yerleştirmeye karar vermişti. Kolata’mın doğru bir şekilde belirttiği gibi, bir Eosialı Elene olan Sör Sparhawk’ın Tamuli’nin karmaşık kültürünü anlaması beklenemezdi, bu yüzden düşmanlarımızın entrikalarına karşılık verme çabasında yönlendirilmeye ve rehberliğe ihtiyacı olacaktı. Buna rağmen İmparator Sarabian bu aşın hassas yaklaşımı reddetti ve bu yabancıya, ortaya çıkacak böylesi sorunlara yaklaşımında neredeyse tamamen sağduyusuna göre davranma hakkını bahşetti, Prens Sparhawk, kraliçesi ve arkadaşları hakkındaki sessiz kuşkularımıza rağmen, Matherion’daki varlıklarının çok önemli bir felaketin oluşmasını engellediğini, isteksiz de olsak kabul etmemiz gerekir. İmparatorluk sitesindeki diğer yapıların arasında, Elene ileri gelenlerinin kendilerini evlerindeymiş gibi hissetmelerini sağlamak için tasarlanan, bir Elene kalesinin kusursuz bir kopyası vardır. Kraliçe Ehlana ile heyeti bu kaleye yerleştiler ve bu durumun konuyla olan ilgisi birazdan aydınlatılacaktır. Bazılarının şu ana kadar saptadığı gibi, Sör Sparhawk ve yoldaşları Matherion’da hükümeti devirmeye yönelik bir entrikayı ortaya çıkardılar. Ama keşfettikleri bilgileri İçişleri Bakanlığı’na bildirmek yerine kendilerine saklamayı ve entrikacıların komplolarını sonuna dek sürdürmelerini izlemeyi tercih ettiler. Silahlı bir güruh o meşum gecede imparatorluk sitesine yaklaştığında, Prens Sparhawk ve arkadaşlarının yaptığı tek şey imparator ve hükümetiyle beraber Elene kalelerinin içine çekilmek oldu. Biz Tamullar, mimarinin bir silah olabileceğini tam olarak kavramamıştık. Sparhawk’ın Eleneleri, Majesteleri’nin hükümetinden habersizce, kaleyi bir dereceye kadar güçlendirdiler ve Elenelerin savaştığı türden insanlıktan uzak aletleri gizlice içeriye depoladılar. Hükümeti devirmeye kararlı güruh, hiçbir engelle karşılaşmadan imparatorluk sitesine daldı ve kısa bir talan coşkusunun ardından kendilerini, üslerini savunmak için âdet üzere kızgın zift ve ateş kullanan zalim Elene savaşçılarıyla dolu zaptedilemez bir kalenin karşısında buldular. O gecenin dehşeti her medeni insanın hafızasına sonsuza kadar kazılı kalacaktır. Âdet olduğu üzere, büyük Tamul ailelerinin genç oğullarının çoğu herhangi bir ciddi suç niyetinden çok eğlence için asilere katılmıştı. Geçmişte bu genç suçlular daima gerçek suçlulardan ayrılıp ciddi bir şekilde kınanır ve ardından ailelerine verilirlerdi. Mevkileri ve ailelerinin korumasında oldukları için otoritelerden korkuları azdır. Ama kızgın ziftin mevkiye bir saygısı yoktur ve neftle sırılsıklam ıslanmış ateşli genç aristokratlar mezbeleden çıkmış en pis üçkâğıtçı gibi hızla yanarlar. Üstelik güruh siteye girdiğinde, Eleneler ana kapılan kapatıp suçluları olduğu kadar masumları da içeri hapsettiler ve ardından Peloi atlılarının deliler gibi sağa sola koşturmasıyla talihsizlerin üstüne bir

Description:
"Dünyasını kaybedenler yeni bir dünya kurmak zorundadırlar." Her şey Daresia kıtasında sıradan bir kargaşa olarak başlayıp tüm dünyaya yayılmıştı. Krallar ve İmparatorlar, düşmanlarının kimliğini öğrenmeye çalışırken yeniden ortaya çıkan çağlar öncesinin kahramanla
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.