ŞİRKETLER TOPLULUĞUNDA HÂKİM TEŞEBBÜS DOMINANT UNDERTAKING IN GROUP COMPANIES Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ* ÖZET ABSTRACT Türk hukukunda ilk defa 6102 sayılı Türk The group of companies has been legally Ticaret Kanunu ile şirketler topluluğu kanuni bir regulated for the first time in Turkish law through düzenlemeye kavuşmuştur. TTK m. 195’te şirketler the Turkish Commercial Code (TCC) No. 6102. Article 195 of the TCC accepted as a rule that the topluluğunun kural olarak ticaret şirketleri arasın- group of companies can be established among com- da kurulabileceği kabul edilmiş, ancak aynı madde- mercial companies; however, in the fifth paragraph nin beşinci fıkrasında şirketler topluluğunun hâki- of the same article, a broad exception has been made minin bir teşebbüs olması halinde de şirketler toplu- by stating that the provisions of the group of compa- luğuna ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtilerek nies shall apply even if the controlling company of bu kurala geniş bir istisna getirilmiştir. Yine aynı the group of companies is an undertaking. The same maddede hâkim teşebbüsün tacir sayılacağı da article also set forth that the dominant undertaking öngörülmüştür. Bu çerçevede şirketler topluluğu is considered as merchant. In this context, the con- anlamında teşebbüs kavramının belirlenmesi ge- cept of undertaking in the sense of group of compa- rekmektedir. Zira bu düzenleme ile şirketler toplu- nies needs to be clarified. Because, in accordance luğunun hâkimi ticaret şirketlerine ek olarak, gerçek with this article, the controlling party of a group of kişiler, hangi kanun hükümleri uyarınca kuruldu- companies can be commercial companies as well as ğuna bakılmaksızın tüzel kişiler ve hatta kişiliği natural persons, legal entities regardless of according to which law provisions they were established, and bulunmayan birlikler de olabilecek ve kanun hükmü even associations without legal personality; and also uyarınca başka hiçbir şartın gerçekleşmesi aran- these persons or associations shall be deemed as maksızın bu kişi veya birlikler tacir kabul edilecek- merchants notwithstanding any other conditions. tir. Bu da uygulamada çeşitli sorunların ortaya This may lead to various problems in practice. In çıkmasına sebep olabilecektir. Çalışmada hâkim this regard, this study aims to examine the concept teşebbüs kavramı, doktrin ve uygulamada ortaya of dominant undertakings, taking into account of çıkması muhtemel sorunlar da göz önünde bulun- probable problems occurring in doctrine and prac- durularak incelenmeye çalışılacaktır. tice. Anahtar Kelimeler: Şirketler topluluğu, te- Keywords: Group companies, undertaking, şebbüs, hâkim teşebbüs. dominant undertaking. * Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ticaret Hukuku Ana Bilim Dalı Araştırma Görevlisi (e-mail : betü[email protected]) (Geliş Tarihi: 23.02.2018 / Kabul Tarihi: 10.05.2018) - 19 - TFM 2018; 4(1) Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ GİRİŞ I. GENEL OLARAK ŞİRKETLER TOPLU- LUĞU 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu dönemin- de, her ticaret şirketinin bağımsız bir tüzel kişiliğe A. DÜZENLEME AMACI sahip olması kuralından yola çıkılarak, şirketler Hukuken birbirinden bağımsız ve ayrı tüzel topluluğu bünyesinde bulunan bağlı şirketlerin, kişiliklere sahip bulunan ticaret şirketlerinin, aynı ekonomik olarak da bağımsız oldukları sonucuna ekonomik amaçlar çevresinde bir araya gelip eko- varılıyordu. Bu durum da, özellikle sorumluluk nomik bir birlik oluşturmaları durumunda şirket- hukuku açısından, hakkaniyete aykırı sonuçların ler topluluğu söz konusu olmaktadır1. 6762 sayılı doğmasına neden oluyordu. Bu nedenle, 6102 Türk Ticaret Kanunu döneminde, her ticaret şirke- sayılı Türk Ticaret Kanunu, ekonomik hayat ger- tinin bağımsız bir tüzel kişiliğe sahip olması kura- çeği ile hukuk kurallarının çelişmemesi gerektiği lından yola çıkılarak, şirketler topluluğu bünyesin- düşüncesiyle, şirketler topluluğunu kanuni düzen- de bulunan bağlı şirketlerin ekonomik olarak da lemeye kavuşturmuştur. bağımsız oldukları sonucuna varılıyordu. Bu du- 6102 sayılı TTK m. 195/1 ile şirketler toplu- rum da, özellikle sorumluluk hukuku açısından luğu kural olarak ticaret şirketleri üzerine inşa kurumsal yönetimin hakkaniyet, iç sorumluluk ve edilmiştir. Ancak TTK m. 195/5 ile bu kurala geniş hesap verebilirlik ilkelerine aykırı sonuçların orta- bir istisna getirilmiştir. Söz konusu düzenleme ya çıkmasına sebep oluyordu2. İşte bu nedenle, uyarınca, şirketler topluluğunun hâkiminin, mer- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, ekonomik ger- kezi veya yerleşim yeri yurt içinde veya dışında çeklik ile hukuk kurallarının çelişmemesi gerektiği bulunan, bir teşebbüs olması hâlinde de, 195 ilâ düşüncesiyle, şirketler topluluğunu kanuni düzen- 209 uncu maddeler ile bu kanundaki şirketler top- lemeye kavuşturmuştur3. Diğer bir deyişle TTK, luluğuna ilişkin hükümler uygulanır. Hâkim teşeb- şirketler topluluğu konusunu düzenleyerek, bir büs tacir sayılır. Bu düzenlemeyle, şirketler toplu- iktisadi olgu olarak şirketler topluluğunun tanın- luğunun hâkiminin yalnızca ticaret şirketleri değil, ması ve topluluğa dâhil olmanın şirket yönetimine bir teşebbüs de olabileceği hüküm altına alınmış ve etkilerinin göz önünde bulundurulmasını amaçla- şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin uygulama mıştır4. Buna göre, şirketler topluluğunun düzen- alanı oldukça genişletilmiştir. lenme amaçları aşağıdaki gibi gruplandırılabilir; Şirketler topluluğunda istisnai bir kurum olan hâkim teşebbüs kavramı incelemeyi amaçla- 1. Topluluk dışında kalan pay sahiplerini yan bu çalışmada, öncelikle genel olarak şirketler ve alacaklıları korumak: topluluğu ele alınmıştır. Daha sonra ise teşebbüs TTK’nın şirketler topluluğunu düzenleme- kavramının tanımı ve unsurları, Rekabetin Ko- sindeki temel amaç, kanaatimizce bağlı şirketin runması Hakkında Kanun’da yer alan tanım ve bu topluluk dışında kalan pay sahiplerini ve alacaklıla- konuda doktrin ile yargı kararları da göz önünde rını korumaktır. Zira şirketler topluluğu, bağlı tutularak belirlenmeye çalışılmıştır. Yine TTK m. şirket menfaatlerinin topluluk veya hâkim şirket 195/5 gereğince, hâkim teşebbüsün tacir sayılması- nın sonuçları, özellikle TTK m. 16/2’de sayılan 1 Susuz, Kağan (2012), “ Şirketler Topluluğuna İlişkin Hükümlerin kişiler bakımından, doktrindeki görüşler de dikka- Uygulama Alanı Bakımından Hâkim Teşebbüs Kavramı”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, S.2, C.18, te alınarak incelenmiştir. s.269. 2 Eminoğlu, Cafer (2014), Türk Ticaret Kanunu’nda Kurumsal Yönetim, 1. Baskı (Kurumsal Yönetim), s.160. 3 Gerekçe, 195- 209’uncu maddelerle ilgili genel açıklamalar. 4 Okutan Nilsson, Gül (2009), Türk Ticaret Kanunu Tasarısına Göre Şirketler Topluluğu Hukuku, 1. Baskı, İstanbul, s.13. - 20 - Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ TFM 2018; 4(1) menfaatleri uğruna feda edildiği, bu nedenle de B. HÂKİMİYET ARAÇLARI bağlı şirketin dolayısıyla da bu şirketin pay sahiple- Şirketler topluluğunda hâkimiyet araçları, rinin ve alacaklılarının zarara uğramasına müsait diğer bir deyişle, hâkimiyetin hangi durumlarda bir sistemdir. TTK, bu ekonomik gerçekliği dikkate var olacağı TTK m. 195’de düzenlenmiştir. Söz alarak, bağlı şirketi, bu şirketin pay sahiplerini ve konusu hükmün birinci fıkrasına göre; alacaklılarını özel dava haklarıyla korumak ama- “(1) a) Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şir- cıyla çeşitli hükümler öngörmüştür5. ketinin, doğrudan veya dolaylı olarak; 2. Bağlı şirket yönetim kurulu üyelerinin 1. Oy haklarının çoğunluğuna sahipse veya hakkaniyete aykırı bir şekilde, bağımsız şirket 2. Şirket sözleşmesi uyarınca, yönetim orga- yönetim kurulu üyesi gibi sorumlu tutulmasını nında karar alabilecek çoğunluğu oluşturan sayıda önlemek: üyenin seçimini sağlayabilmek hakkını haizse veya Şirketler topluluğuna ilişkin düzenlemelerin 3. Kendi oy hakları yanında, bir sözleşmeye bir diğer amacı da bağlı şirket yönetim kurulu dayanarak, tek başına veya diğer pay sahipleri ya üyelerini korumaktır. TTK m. 553 uyarınca, yöne- da ortaklarla birlikte, oy haklarının çoğunluğunu tim kurulu üyeleri, kanundan ve esas sözleşmeden oluşturuyorsa, doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine hem de b) Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şirketi- şirket alacaklılarına karşı sorumludur. Ancak bağlı ni, bir sözleşme gereğince veya başka bir yolla şirket yönetim kurulu, talimat altında çalışan, hâkimiyeti altında tutabiliyorsa, birinci şirket menfaatler çatıştığında, hemen daima hâkim şirket hâkim, diğeri bağlı şirkettir. Bu şirketlerden en az ve topluluğun menfaatlerini ön planda tutmak birinin merkezi Türkiye’de ise, bu Kanundaki şir- zorunda olan, aksi halde işini yitiren bir organdır6. ketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır”. Bu nedenle, bağlı şirket yönetim kurulunu bağım- Görüldüğü üzere, bir ticaret şirketi diğer bir sız bir şirketin yönetim kurulu gibi sorumlu tut- ticaret şirketinin oy haklarının çoğunluğuna sahip- mak hakkaniyete aykırı olacağından, TTK bağlı se veya şirket sözleşmesi uyarınca yönetim orga- şirket yönetim kurulu üyelerini korumak amacıyla nında karar alabilecek çoğunluğu oluşturan sayıda çeşitli düzenlemeler öngörmüştür7. üyenin seçimini sağlayabilmek hakkını haizse veya 3. Topluluğun yönetiminde kolaylık sağ- bir sözleşmeye dayanarak tek başına veya diğer pay lamak: sahipleriyle oy haklarının çoğunluğunu oluşturu- yorsa veya bir ticaret şirketi diğer bir ticaret şirke- Topluluk dışında kalan pay sahipleri ve ala- tini bir sözleşme gereğince veya başka bir yolla caklılar ile bağlı şirket yönetim kurulu üyelerinin hâkimiyeti altında tutabiliyorsa ilk şirket hâkim, korunmasının yanında, şirketler topluluğuna iliş- ikinci şirket bağlı şirket olacaktır. Kanun burada kin düzenlemelerin diğer amacı da ülke ekonomisi aksi ispatlanamayan bir varsayım, bir hukuki fara- için son derece önemli olan toplulukların yönetim- ziye öngörmüştür. Diğer bir deyişle, TTK m. lerinde kolaylık sağlamaktır. Gerçekten de 195/1’de sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, TTK’nın şirketler topluluğuna ilişkin hükümleri hâkimiyetin mevcut olmadığı, mevcut bulunsa bile incelendiğinde, topluluk lehine birçok düzenleme kullanılmadığı ileri sürülemez, aksi ispat edilemez9. bulunduğu görülecektir8. TTK’nın bu hükmünden anlaşıldığı üzere, Türk Ticaret Kanunu, kural olarak kontrol sistemini 5 Bkz. TTK m.202, m.206. 6 Gerekçe, 195- 209’uncu maddelerle ilgili genel açıklamalar. 7 Bkz. TTK m. 202, m. 205. 9 Tekinalp, Ünal (2013), Sermaye Ortaklıklarının Yeni Hukuku, 3. 8 Bkz. TTK m. 202, m. 203, m. 208. Baskı, İstanbul (Sermaye Ortaklıkları), s.552. - 21 - TFM 2018; 4(1) Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ benimsemiştir10. Zira kontrol sisteminde hâkimiye- topluluğunun aktörleri kural olarak ticaret şirketle- tin uygulanıp uygulanmadığına bakılmaz, hâkimi- ridir. Ancak TTK m. 195/5 ile bu kurala istisna yetin uygulanmadığının ispatına sonuç dahi bağ- getirilerek şirketler topluluğu kurallarının uygula- lanmaz11. ma alanı oldukça genişletilmiştir. Söz konusu Hâkimiyetin varlığını gösteren bir diğer du- hükme göre, “Şirketler topluluğunun hâkiminin, merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde veya dışında rum ise TTK m. 195/2’de düzenlenmiştir. Söz konusu hükme göre; bulunan, bir teşebbüs olması hâlinde de, 195 ilâ 209 uncu maddeler ile bu Kanundaki şirketler toplulu- “Birinci fıkrada öngörülen hâller dışında, bir ğuna ilişkin hükümler uygulanır”. Kanun koyucu, ticaret şirketinin başka bir ticaret şirketinin payla- bu hüküm ile şirketler topluluğuna ilişkin hüküm- rının çoğunluğuna veya onu yönetebilecek kararları leri dolanmanın yollarını kapatarak, topluluğun alabilecek miktarda paylarına sahip bulunması, tepesinde sadece bir ticaret şirketinin değil, vakıf, birinci şirketin hâkimiyetinin varlığına karinedir.” dernek, kamu tüzel kişisi, gerçek kişi ve hatta adi TTK m.195/2’den anlaşıldığı üzere, kanun ortaklığın olduğu durumları da kapsamayı amaç- koyucu, bir sermaye şirketinin paylarının çoğuna lamıştır14. sahip bulunmayı hâkimiyetin kurulması hususun- Dikkat edilmelidir ki, TTK m. 195/5 ile ön- da kesin bir ölçüt olarak kabul etmemiş, sermaye görülen, topluluğun hâkiminin teşebbüs olması çoğunluğunu hâkimiyetin varlığı yönünden sadece durumudur. Bu düzenleme uyarınca, hâkim şirket bir karine olarak görmüştür12. Diğer bir deyişle, bir teşebbüs (herhangi bir özel veya kamu tüzel hâkimiyetin varlığını tespit için önemli olan ser- kişisi, gerçek kişi veya ticari işletme) ya da bir tica- maye çoğunluğu değil oy haklarının çoğunluğudur. ret şirketi olabilecekken, bağlı şirket her zaman bir Sonuç olarak, Türk Ticaret Kanunu, hâki- ticaret şirketi olmak zorundadır. miyet araçlarını, aksi ispat olunamaz bir hukuki Şirketler topluluğunun süjelerinin incelen- faraziye ya da aksi ispat edilebilir bir karine olarak diği bu başlık altında bu yapının mevcudiyeti için iki farklı şekilde düzenlemiştir. en az kaç ticaret şirketinin bulunması gerektiği de irdelenmelidir. Zira bu hususta doktrinde görüş C. ŞİRKETLER TOPLULUĞUNUN SÜ- birliği bulunmamaktadır. Bir görüşe göre, şirketler JELERİ topluluğunun varlığı için hâkimin bir ticaret şirketi TTK m. 195/1’de “bir ticaret şirketi, diğer olması halinde en az iki15, teşebbüs olması halinde bir ticaret şirketinin” ifadesi kullanılarak hâkim ve ise en az üç ticaret şirketinin bulunması gerekecek- bağlı şirketlerin ticaret şirketi olması gerektiği tir16. Bu görüşteki yazarlar, görüşlerini TTK m. belirtilmiştir13. Bu düzenleme uyarınca, şirketler 195/4’de bulunan “bağlı bulunan şirketler” ifadesi- 10 Bazı yazarlar, TTK’nın, şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerinde hâkimiyetin tespiti açısından “genişletilmiş kontrol” sistemini ka- 14 Eminoğlu, Kurumsal Yönetim, s.163; Aker, Halit (2009) Türk bul ettiğini ileri sürmektedir, bkz. Eminoğlu, Kurumsal Yönetim, Ticaret Kanunu Madde 14 Hakkında Bazı Düşünceler ve Yeni Bir s.161; Okutan Nilsson, s.96 vd.; Eminoğlu, Cafer (2013), Kon- Tacir Türü Hâkim Teşebbüs” BATİDER, S.2, C.15, s.283. zern/Gesellschaftengruppe, Österreich-Türkei-EU, Ein Rechtsverg- leich, Ankara (Konzern), s.167 vd. 15 Tekinalp, Sermaye Ortaklıkları, s.542; Karaman Coşgun, Özlem (2015), 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda Teşebbüs Kavramı ve 11 Gerekçe, 195- 209’uncu maddelerle ilgili genel açıklamalar. Tacir Sayılmasının Sonuçları, Marmara Üniversitesi Hukuk Araş- 12 Gerekçe, TTK m. 195/2. tırmaları Dergisi, S.1, C.21, s.130. Yazarlar bu görüşlerini TTK m. 13 Tasarının ilk halinde şirketler topluluğu sermaye şirketleri toplu- 195/4’deki “bağlı şirketler” ifadesine dayandırmaktadır. Zira Yazar- luğu olarak düzenlenmiş, sadece 195/5’inci maddenin beşinci fık- lara göre, hüküm topluluğun hâkimi için tekil bir ifade kullanmış- rasında topluluğun tepesinde, herhangi bir gerçek veya tüzel ki- ken “bağlı şirket” yerine “bağlı şirketler” ifadesini kullanmıştır. şinin bulunmasına ilişkin bir hükme yer verilmişti. Ancak alt ko- misyondaki görüşmeler sırasında bu dar sistemin bazı sakıncalar 16 Tekinalp, Sermaye Ortaklıkları, s.542. Karaman Coşgun ise, doğurabileceği düşünülerek hükmün amacı ticaret şirketlerini de hâkimin teşebbüs olması halinde şirketler topluluğunun teşekkü- kapsayacak şekilde genişletilmiştir; bkz. Alt Komisyon Raporu, TTK lü için iki bağlı şirketin bulunmasının yeterli olduğunu ifade et- m. 195. mektedir, Karaman Coşgun, s.130-131. - 22 - Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ TFM 2018; 4(1) ne dayandırmaktadır. Zira yazarlara göre, hüküm- üzerinde hâkimiyet kurması halinde birinci şirke- de topluluğun hâkimi için tekil bir ifade kullanıl- tin hâkim, ikinci şirketin bağlı şirket olacağı ve bu mışken, “bağlı şirket” yerine “bağlı şirketler” ifade- şirketlerden en az birinin merkezi Türkiye’de ise, si kullanılmıştır17. TTK m. 195/4’e göre, hâkim şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin uygulana- şirkete doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunan cağı düzenlenmiştir. Diğer bir deyişle, şirketler şirketler, onunla birlikte şirketler topluluğunu topluluğunun teşekkülünü düzenleyen TTK m. 195 oluşturur. Görüldüğü üzere, bu hüküm ile şirketler için önemli olan, şirketler topluluğunun kaç şirket- topluluğunun en az kaç ticaret şirketinden oluşa- ten meydana geldiği değil, bir ticaret şirketinin cağı değil, bir topluluğun hangi şirketlerden oluşa- (veya teşebbüsün) başka bir ticaret şirketini TTK cağı düzenlenmiştir18. Bu nedenle, bu görüşe ka- m. 195’de sayılan yollardan biriyle hâkimiyet altın- tılmanın mümkün olmadığı kanaatindeyiz. da tutup tutmadığıdır. Buna karşın, 2013 yılında yayımlanan Ticaret Sicil Yönetmeliği’nin (TSY), Diğer bir görüşe göre ise, şirketler topluluğu 105’inci maddesindeki düzenleme ile kanaatimizce hükümlerinin uygulanabilmesi için hâkiminin bir ticaret şirketi olması halinde, bir bağlı şirketin TTK’ya aykırı bir hüküm getirilmiştir22. Söz konu- su hükme göre, şirketler topluluğundan bahsedile- bulunması yeterli iken, teşebbüs olması halinde bilmesi için, hâkim, ticaret şirketi ise buna bağlı en bağlı en az iki ticaret şirketinin bulunması gerek- mektedir19. Zira bu görüşe göre, şirketler toplulu- az iki, teşebbüs ise buna bağlı en az üç ticaret şirke- ti bulunmalıdır. Böylece, Yönetmeliğe göre, şirket- ğunun mevcudiyeti için en az iki ticaret şirketi bulunmalıdır20. ler topluluğu her durumda en az üç ticaret şirke- tinden meydana gelecektir. Başka bir deyimle, bir Bizim de katıldığımız hâkim görüşe göre ticaret şirketi diğer bir ticaret şirketini TTK m. ise; TTK anlamında, bir şirketler topluluğundan 195’de belirtilen kıstaslarla hâkimiyeti altında bahsedilebilmesi için hâkim şirket (veya teşebbüs) bulundursa dahi şirketler topluluğuna ilişkin hü- ve ona doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunan kümler uygulama alanı bulamayacaktır. bir bağlı şirketin bulunması yeterli olacaktır21. Diğer bir deyişle, şirketler topluluğunun hâkimi Şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin uygulama alanını önemli derece azaltan bir düzen- ister bir ticaret şirketi ister bir teşebbüs olsun bir bağlı şirketin bulunması bizi şirketler topluluğuna lemenin, Kanunda bunu destekleyen hiçbir hüküm ulaştıracaktır. Zira TTK m. 195/1’de bir ticaret bulunmamasına rağmen bir yönetmelikle düzen- lenmesi isabetli olmamıştır. Bu nedenle, TTK m. şirketinin sayılan kıstaslarla diğer bir ticaret şirketi 195’e açıkça aykırılık teşkil eden yönetmeliğin uygulanmaması gerektiği kanaatindeyiz23. Kanun 17 Tekinalp, Sermaye Ortaklıkları, s.542; Karaman Coşgun, s.130. koyucu şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerinin 18 Gündoğdu, s.114. yalnızca yönetmelikle belirlenen durumlarda uygu- 19 Okutan Nilsson, s.67; Şener, Oruç Hami (2017), Teorik ve Uygu- lamalı Ortaklıklar Hukuku Ders Kitabı, Ankara, (Ortaklıklar Huku- lanmasını arzu ediyor idi ise bunu kanun metninde ku), s.172. 20 Okutan Nilsson, s.67. 21 Eminoğlu, Kurumsal Yönetim, s.163-164; Pulaşlı, Hasan (2011), 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’na Göre Şirketler Hukuku Şerhi, 22 Aynı yönde, Gündoğdu, s.107; Eminoğlu, Kurumsal Yönetim, s. C.1, Ankara, (Şerh), s.284; Pulaşlı, Hasan, Yeni Türk Ticaret Kanu- 163. nu’na Göre Tek Ortaklı Sermaye Şirketleri ve Buna İlişkin Bazı Özel 23 Karşı yönde, Tekinalp, Sermaye Ortaklıkları, s.542; Poroy, Reha/ Durumlar, REGESTA (2011), S.1 (Tek Ortaklı Şirketler), s.13 vd.; Tekinalp, Ünal/ Çamoğlu, Ersin (2017), Ortaklıklar Hukuku II, İs- Kendigelen, Abuzer (2012), Türk Ticaret Kanunu, Değişiklikler, tanbul, s.693. Karaman Coşgun ise hâkimin bir ticaret şirketi ol- Yenilikler, İlk Tespitler, İstanbul, s.174; Bilgili, Fatih/ Demirkapı, ması durumunu düzenleyen TSY m.105/1’in kanuna uygun oldu- Ertan (2013), Şirketler Hukuku, Bursa, s.12; Aynı yönde, Gündoğ- ğunu belirtirken, hâkimin ticaret şirketi dışında bir teşebbüs ol- du, Gökmen (2014), Bir Şirketler Topluluğu En Az Kaç Bağlı Şirket- ması durumunda şirketler topluluğu hükümlerinin uygulanmasını ten Oluşur? -Ticaret Sicil Yönetmeliği m. 105 Hükmünün Türk Ti- üç bağlı şirketin varlığına bağlayan TSY m.105/2’nin kanuna aykırı caret Kanunu m. 195 Hükmü ile Uyumsuzluğu Sorunu, Legal Hu- olduğunu ifade etmektedir. Zira yazara göre kanun, hâkimin bir kuk Dergisi, S.133, C.12, s.115-119; Aydoğdu, Fatih (2012), Tek Kişi ticaret şirketi veya teşebbüs olması durumlarını farklı düzenle- Ortaklığı, İstanbul, s.276. memiştir (Karaman Coşgun, s.132). - 23 - TFM 2018; 4(1) Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ belirtmelidir. Nitekim Türk Ticaret Kanunu İle I. HÂKİM TEŞEBBÜS Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişik- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu tasarısının lik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Taslağı24’nın ilk halinde teşebbüs kavramı yerine işletme kavra- dördüncü maddesinde, TTK m.195’in yönetmeliğe mına yer verilmişti. Söz konusu hükme göre, “Şir- uygun bir şekilde değiştirilmesi öngörülmektedir. ketler topluluğunun tepesinde, merkezi veya yerle- Söz konusu maddeye göre, şim yeri yurt içinde veya dışında bulunan, sermaye “6102 sayılı Kanunun 195 inci maddesinin; şirketi olmayan, herhangi bir tüzel ya da gerçek kişinin veya işletmenin bulunması halinde, 195 ila a) Birinci fıkrasının son cümlesi “Bir ticaret şirketinin en az iki ticaret şirketinde doğrudan veya 209 uncu madde hükümleri ile şirketler topluluğuna dolaylı olarak hâkimiyet sağlaması ve hâkim veya ilişkin diğer hükümler de uygulanır. Tepedeki ger- çek kişi tacir sayılır.” Gerekçede böyle geniş bir bağlı şirketlerden en az birinin merkezinin Türki- ye’de olması halinde, bu şirketler hakkında Kanun- hükme yer verilmesinin nedeni, şirketler toplulu- daki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygula- ğuna ilişkin özel hükümlerin uygulanmasından nır.” şeklinde, kaçınmanın yollarını kapatmak olarak açıklanmış- tır25. Ancak Adalet Alt Komisyonu tarafından b) Beşinci fıkrasında yer alan “şirketler top- yapılan çalışmalar sonucunda işletme kavramı luluğunun hâkiminin merkezi veya yerleşim yeri yerine daha geniş bir kavram olan teşebbüs kavra- yurt içinde veya dışında bulunan bir teşebbüs olma- mı kabul edilmiş26 ve hükme şu şekildeki son hali sı halinde de” ibaresi “Ticaret şirketi olmayan ve verilmiştir; “Şirketler topluluğunun hâkiminin, merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde ya da dışında merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde veya dışında bulunan bir teşebbüsün, merkezi yurt içinde olan en bulunan, bir teşebbüs olması hâlinde de, 195 ilâ 209 az üç ticaret şirketinde hâkimiyet sağlaması halin- uncu maddeler ile bu Kanundaki şirketler toplulu- de, teşebbüs ile bağlı şirketler hakkında da” şeklin- ğuna ilişkin hükümler uygulanır. Hâkim teşebbüs de, değiştirilmiştir”. tacir sayılır”. Buna göre, TTK m. 195/1 ve 2’deki Bu Taslağın kanunlaşması halinde, şirketler şartları gerçekleştiren teşebbüs, şirketler toplulu- topluluğuna ilişkin hükümlerin uygulama alanı ğunun hâkimi sayılacaktır. oldukça daralmış olacaktır. Zira şirketler topluğu- na ilişkin hükümlerin uygulanabilmesi için hâki- A. TEŞEBBÜS KAVRAMI min bir ticaret şirketi olması halinde ona bağlı en az iki ticaret şirketinin, bir teşebbüs olması halinde Teşebbüs, şirketler hukuku açısından yeni ise ona bağlı merkezi yurt içinde bulunan en az üç bir kavram olduğundan, yorumlanırken rekabet ticaret şirketinin bulunması gerekecektir. Kanaa- hukukundan yararlanılabilir. RKHK m. 3’e göre timizce, şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin teşebbüs, “Piyasada mal veya hizmet üreten, pazar- uygulama alanının bu denli daraltılması isabetli layan, satan gerçek ve tüzel kişilerle, bağımsız ka- olmayacaktır. Zira üç ticaret şirketinden oluşan bir rar verebilen ve ekonomik bakımdan bir bütün şirketler topluluğunda var olan menfaat sahipleri- teşkil eden birimleri ifade eder”. nin korunması ihtiyacı iki şirketten veya bir teşeb- Doktrinde de teşebbüsle ilgili çeşitli tanım- büs ve bir şirketten oluşan bir yapıda da söz konu- lar yapılmıştır. Tekinalp’e göre teşebbüs, ilgili mal su olacaktır. veya hizmet piyasasında, mal veya hizmet üreten, bunları pazarlayan, aracılık eden, danışmanlıkta bulunan, organizasyon yapan, bütün gerçek ve 24 http://www.mergumder.org.tr/_yuklenenDosyalar/_dernek 25 Gerekçe, TTK m.195/5. Duyurulari/gum_kanununda_degisiklik_hk_ek_tasari2016.doc (26.03.2018). 26 Alt Komisyon Raporu, m.198; Kendigelen, s.148. - 24 - Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ TFM 2018; 4(1) tüzel kişiler ile tüzel kişiliği bulunmayan ancak amacı sürekli bir biçimde güden örgütlenmeler- hukuken bağımsız ve ekonomik açıdan bir bütün dir32”. oluşturan birimleri ifade eder27. Aslan ise teşebbü- Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde sü, üretim, dağıtım veya hizmet verme gibi eko- teşebbüsün temel unsurlarını ekonomik faaliyet ve nomik faaliyetlerde bulunan, bağımsız karar verme ekonomik bağımsızlık şeklinde tespit etmek özgürlüğüne sahip ekonomik varlıklar olarak ta- mümkündür. Kanunda ekonomik faaliyetin türü nımlamıştır28. Günay’a göre ise teşebbüs, piyasada açısından herhangi bir sınırlama öngörülmemiştir. mal veya hizmet üreten, pazarlayan, satan gerçek Dolayısıyla herhangi bir mal veya hizmet piyasa- ve tüzel kişiler ile bağımsız karar verebilen ve eko- sında üretim, satış, pazarlama ve dağıtım gibi eko- nomik bakımdan bir bütün teşkil eden birimler nomik sürecin herhangi bir aşamasında faaliyet olarak nitelendirilebilecektir29. göstermek ekonomik faaliyet yürütme unsurunun Çeşitli yargı kararlarıyla da teşebbüs kav- gerçekleşmesi için yeterlidir33. Ekonomik bağımsız- ramı tanımlanmıştır. Danıştay 2007 yılında verdiği lık ise işletmenin yönetim ile muhasebe özerkliğine bir kararında “rekabet hukuku anlamında bir te- sahip olması, üretim finansman ve sürüm politika- şebbüsten söz edebilmek için ekonomik faaliyet sının kendi ekonomik amaç ve çıkarları doğrultu- gösteren ve kararlarını bağımsız olarak verebilen sunda kendi bünyesi içerisinde belirlenmesi, bu bir gerçek veya tüzel kişinin varlığının gerektiğini, yoldaki ekonomik planlama ve karar yetkilerinin ekonomik faaliyet gösteriyor olmasına karşın ba- kendi bünyesi içerisinde kalması, kısaca başka bir ğımsız karar veremeyen bir gerçek veya tüzel kişi- işletmenin ekonomik egemenliği altında bulun- nin kararlarını hangi teşebbüsün yönlendirmesi maması olarak tanımlanabilir34. Bu unsurları taşı- veya kontrolü doğrultusunda veriyorsa bu teşeb- yan tüm gerçek ve tüzel kişiler, devlet işletmeleri ile büsle tek ekonomik birim oluşturduğunu ve reka- tüzel kişiliği bulunmayan adi şirketler büyüklükle- bet hukuku bakımından bu ana teşebbüs ile birlikte rine bakılmaksızın, rekabet hukuku anlamında tek bir teşebbüs olarak değerlendirileceğini, reka- teşebbüs sayılacaktır35. Diğer bir deyişle, teşebbüs bet hukukunda hukuki açıdan bağımsız olmanın olarak nitelendirilmede hukuki şekil veya faaliyet bir ölçüt olmayıp, pazarda ekonomik kararlarını bağımsız olarak verebilen birimlerin teşebbüs sa- yıldığını belirtmiştir30. Avrupa Birliği Adalet Diva- 32 C-19/61, Mannesmann v. Haute Autorite, ECLI:EU:C:1962:31, nı (ABAD)31 ise, Mannesmann kararında, Avrupa https://eur-lex.europa.eu/legal- content/FR/TXT/?uri=CELEX%3A61961CJ0019 (23.03.2018). Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) Antlaşma- 33 Rekabet Kurulu, 13.03.2001 tarihli ve 01-12/11429 sayılı kararı, sı’nın 80. maddesinde yer alan teşebbüs kavramını https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=c560ab01-e956-4629- baa4-637ea81281d9 (23.03.2018). şöyle tanımlamıştır: “teşebbüs, kişisel, somut ve 34 Rekabet Kurulu 13.03.2001 tarihli ve 01-12/11429 sayılı kararı, soyut unsurlardan oluşarak bir bütün teşkil eden, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=c560ab01-e956-4629- baa4-637ea81281d9 (23.03.2018). hukuken bağımsız bir özneye bağlı, belirli bir ticari 35 C-41/90, EuGH-Höffner u. Elser v. Macrotron, ECLI: :EU:C:1991:16; Rekabet Kurulu, 13.03.2001 tarihli ve 01-12/11429 sayılı kararı, https://www.rekabet.gov.tr/Karar?kararId=c560ab01-e956-4629- baa4-637ea81281d9 (23.03.2018). 27 Tekinalp, Ünal (1999), Grup İçi Teşebbüsler Arasındaki Birleşme https://eur-lex.europa.eu/legal- ve Devralmalar İçin Rekabet Kurulunun İznine Gerek Olup Olma- content/EN/TXT/?uri=CELEX%3A61990CJ0041 (26.03.20108); Arı, dığı Sorunu, Cumhuriyetin 75. Yılı Armağanı, İstanbul (Grup İçi Zekeriyya (2004), Rekabet Hukukunda Danışıklık Kavramı (Anlaş- Teşebbüsler), s. 781. ma, Karar, Uyumlu Eylem) ve Hukuki Sonuçları, Ankara, s.150; Öz- 28 Aslan, İ. Yılmaz (2007), Rekabet Hukuku, Teori-Uygulama- sunay, Ergun, Türk Kartel Hukukunda Teşebbüsler Arası Anlaşma- Mevzuat, 4. Baskı, s. 47. lar ve Teşebbüs Birliklerinin Kararları, Perşembe Konferansları, 29 Günay, Cevdet İlhan (2010), Rekabet Kanunu Şerhi, Ankara, s.92. s.50, http://www.rekabet.gov.tr/File/?path=ROOT%2F1%2FDocument 30 Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, T.07.06.2007, E.2004/2382, s%2FPer%25c5%259fembe K.2007/1544, http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htm %2BKonferans%25c4%25b1%2BYay%25c4%25b1n%2Fperskonfy (8.12.2017). yn74.pdf, (E.T. 22.05.2017); Topçuoğlu, Metin (2001), Rekabet 31 2009 tarihli Lizbon Antlaşması ile Avrupa Toplulukları Mahkeme- Hukuku Uygulamalarında Teşebbüs Birlikleri, Ankara Üniversitesi si’nin adı “Avrupa Birliği Adalet Divanı” olarak değişmiştir. Hukuk Fakültesi Dergisi, S.4, C.50, s.132; Günay, s.92. - 25 - TFM 2018; 4(1) Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ türü önemli değildir36. Buna karşın, ekonomik zın, bir defaya mahsus olarak yürütülen ekonomik bağımsızlığı bulunmayan bağlı şirketler, rekabet faaliyetlerin rekabet ortamını etkilemesinden bah- hukukuna göre ayrı birer teşebbüs olarak kabul sedilemez40. Bu nedenle bize göre de teşebbüsten edilmemekte, şirketler topluluğu bir bütün halinde bahsedilebilmesi için süreklilik unsurunun bulun- teşebbüs olarak değerlendirilmektedir37. Buna göre, ması gerekecektir. bağlı şirketin diğer şirketlerle yaptığı rekabet an- Rekabet hukuku anlamında teşebbüs için laşmalarından hâkim şirket sorumlu olmaktadır38. bulunması gereken bu unsurların TTK m. 195/5’de Doktrinde rekabet hukuku anlamında te- düzenlenmiş olan hâkim teşebbüs için de aranıp şebbüsten bahsedebilmek için bu iki unsura ek aranmayacağı hususu konumuz açısından önem olarak faaliyeti sürekli olarak yerine getirme arz etmektedir. Diğer bir deyişle, hâkimi bir teşeb- unsurunun da bulunması gerektiği ifade edilmek- büs olan şirketler topluluğundan bahsedilebilmesi tedir39. Gerçekten de, devamlılık amacı taşımaksı- için teşebbüsün ekonomik faaliyet yürütme, eko- nomik bağımsızlık ve süreklilik unsurlarını taşıma- 36 Güven, Pelin (2008), Rekabet Hukuku, 2. Baskı, Ankara, s.84. sının gerekip gerekmediğinin de belirlenmesi ge- Rekabet kanununda kamu – özel teşebbüs ayrımı yapılmamıştır. rekmektedir. Bu nedenle her üç unsuru şirketler Dolayısıyla kamu tüzel kişileri de RKHK kapsamında teşebbüs sa- yılmaktadır (Öztunalı, Aydın (2014), Rekabet Hukukunda Hâkim topluluğu anlamındaki teşebbüs bakımından ayrı Durumun Kötüye Kullanılması, Ankara, s.26). “4054 sayılı Rekabetin ayrı incelemek yerinde olacaktır. Korunması Hakkında Kanun, Rekabet Kurallarına uyma yükümlülü- ğü konusunda kamu kurum ve kuruluşları ile özel teşebbüsler ara- Rekabet hukuku anlamındaki teşebbüsten sında herhangi bir farklılık öngörmemiştir. Kanunun kapsamını belir- leyen 2. maddesinde kamu-özel ayrımı yapılmaksızın "Türkiye Cum- bahsedilebilmesi için bulunması gereken ekonomik huriyeti sınırları içinde mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren faaliyet yürütme unsurunun şirketler topluluğu ya da bu piyasaları etkileyen her türlü teşebbüsün"" rekabet kuralla- rına uymakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. Kanunun 2. maddesinin kapsamındaki teşebbüs için aranıp aranmayacağı gerekçesinde de rekabet kurallarının ekonomik faaliyette bulunan hususu doktrinde tartışmalıdır. Bir görüşe göre, her teşebbüse uygulanması gerektiği, teşebbüslerin kamu kurumla- rına veya özel kişilere ait olmasının öneminin bulunmadığı, her ne rekabet hukukunda olduğu gibi şirketler topluluğu kadar rekabet hukukunda da kamu yararı ve kamu düzeninin ko- bakımından da ekonomik bir faaliyet yürütme runması amaçlanıyorsa da genel ekonomik menfaatlere hizmet et- mekle görevlendirilmiş teşebbüslerin bu görevlerini yerine getirme- teşebbüs kavramının bir unsuru olarak aranmalı- lerinin rekabet kurallarıyla çatışmaması gerektiği vurgulanmıştır” dır41. Ancak bu görüşü savunan yazarlar yürütül- Danıştay 10.D., T.05.12.2003, E.2001/4817, K.2003/4770, http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htm (08.12.2017). mesi gereken ekonomik faaliyetin niteliği konu- 37 Topçuoğlu, s.133; Sanlı, Kerem Cem (2000), Rekabetin Korunması sunda farklı görüşleri savunmaktadır. Susuz’a göre, Hakkındaki Kanun’da Öngörülen Yasaklayıcı Hükümler ve Bu Hüküm- lere Aykırı Sözleşme ve Teşebbüs Birliği Kararlarının Geçersizliği, Anka- hâkim konumda bulunan ve şirketi yönlendiren ra, s.29; Günay, s.93; Danıştay, 10.D., T.12.11.2003, E.2002/4495, iradenin teşebbüs olarak nitelendirilebilmesi için K.2003/4374; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, T.07.06.2007, E.2004/2382, K.2007/1544, http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris. bağlı şirketin izlemek zorunda bırakıldığı iktisadi htm (8.12.2017); C-170/83, Hydrotherm Gerätebau GmbH v. Com- amacın kendisine yabancı olması gerekir42. Kara- pact del Dott. Ing. Mario Andreoli & C. Sas., ECLI:EU:C:1984:271, http://eur-lex.europa.eu/legal- man Coşgun’a göre ise şirketler topluluğunda te- content/EN/TXT/?uri=CELEX%3A61983CJ0170 (23.03.2018). şebbüsün varlığı için hâkim gücün şirket dışında 38 C-48/69, Imperial Chemical Industries Ltd. v. Commission of the European Communities, ECLI:EU:C:1972:70, https://eur-lex. euro- herhangi bir iktisadi faaliyete ve kendisine ait bir pa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=CELEX%3A61969CJ0048 iktisadi menfaate sahip olması yeterli sayılmalı, bu (26.03.2018); ayrıca lütfen bkz. Kocadağ, Nilgün (2015), Rekabet Hukuku Kapsamında Ana Şirketin Yavru Şirket İhlallerinden Do- menfaatin büyüklüğü, küçüklüğü, şirkete yabancı ğan Sorumluluğu, Ankara, s.47 vd. https://www.rekabet.gov.tr/ Dosya/uzmanlik-tezleri/137-pdf (26.03.2018). 39 Tekinalp, Ünal (1990), Avrupa Topluğunun Hukuki ve İktisadi Sorunları, Avrupa Ekonomik Topluluğu Antlaşmasının 85 ve 86. re ise; kısa süreli, geçici ve düzensiz faaliyetler de rekabeti sınırla- maddeleri Anlamında İşletme Kavramı, İktisap ve Maliye, S.11, C. yabilir. Amacın rekabeti sınırlayıcı faaliyetleri önlemek olması se- 26, (Avrupa Topluluğu), s.455; Ateş, Mustafa (2013), Rekabet Hu- bebiyle, devamlılık unsurunun aranması bu amaca getirilen bir sı- kukuna Giriş, Ankara, s.201; Ocak, Nazmi (2016), Rekabet Huku- nırlama olacaktır, Arı, s. 148. kunda Teşebbüsler ve Teşebbüslerin Hâkim Durumunun Tespiti, 40 Karaman Coşgun, s.116. İstanbul, s.29; Günay, s.92; Karaman Coşgun, s.116; Güven, 41 Susuz, s.274-275; Karaman Coşgun, s.122. s.86.Güven, Sürekli faaliyette bulunmanın teşebbüs için belirleyici kıstas olduğunu ifade etmektedir. Aksi görüşü savunan Arı’ya gö- 42 Susuz, s.275. - 26 - Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ TFM 2018; 4(1) olup olmaması teşebbüs sayılmaya etki etmemeli- bulundurduğu işletme dışında başka bir iktisadi dir43. Bizim de katıldığımız diğer bir görüşe göre menfaatinin bulunması gerekir49. Diğer bir deyişle, ise şirketler topluluğu anlamında bir teşebbüsten örneğin bir anonim şirketin oy haklarının çoğun- bahsedilebilmesi için teşebbüsün ekonomik faaliyet luğuna sahip bir gerçek kişi, başka bir iktisadi yürütmesi gerekmemektedir44. Zira ne kanun met- menfaati yoksa işletme olarak nitelendirilemeye- ninde ne de gerekçede bunu destekleyen herhangi cektir. Başka bir iktisadi menfaat kavramından bir hüküm bulunmaktadır. Şirketler topluluğuna kasıt hâkim olunan ticaret şirketi dışında, başka bir ilişkin hükümlerin uygulanabilmesi için önemli ticari işletme işletmek veya başka bir ticaret şirke- olan TTK m. 195/1 ve 2’deki koşulların sağlanma- tinin hâkim ortağı olmak gibi her türlü ticari faali- sıdır. Burada hâkimin bir ticaret şirketi veya bir yet yürütmektir. Bir görüşe göre, Alman hukukun- teşebbüs olması arasında bir ayrım yapılmamıştır. da işletme kavramı belirlenirken kullanılan bu Rekabet hukukunda geçerli olan ekonomik kıstas Türk hukukunda teşebbüs kavramını belir- bağımsızlık unsuru şirketler topluluğu hukuku lerken de kullanılmalıdır50. Ancak bu görüşe katıl- açısından da teşebbüs kavramının bir unsuru ola- mak mümkün değildir. İlk olarak hukukumuzda rak kabul edilmelidir45. Zira teşebbüs hâkim ko- “işletme” değil, teşebbüs kavramı kabul edilmiştir. numda olacağından, işin doğası gereği bağımsız Teşebbüs kavramı işletme kavramından daha geniş kararlar alabilmelidir. bir kavramdır ve bir kişinin veya kişi topluluğunun Rekabet hukuku kapsamındaki teşebbüste teşebbüs olarak nitelendirilebilmesi için TTK başka bulunması gereken süreklilik unsuru, TTK m.195/5 bir iktisadi menfaatinin bulunması ölçütünü ara- anlamındaki teşebbüs kavramının tespitinde belir- mamıştır. TTK için önemli olan m. 195/1 ve 2’de leyici niteliktedir46. Diğer bir deyişle, hâkim teşeb- gösterilmiş olan hâkimiyet araçlarından birinin büsten bahsedilebilmesi için hâkimiyetin sürekli gerçekleşmiş olmasıdır. Buna göre, bir ticaret şir- nitelikte olması gerekecektir. Zira şirket hisseleri- ketinin örneğin oy haklarının çoğunluğuna sahip nin kısa süreler içinde, hâkimiyet amacı olmaksızın bulunan bir gerçek kişi, tüzel kişi veya tüzel kişiliği yalnızca kâr elde etmek amacıyla, alım satımı du- bulunmayan adi ortaklık teşebbüs olarak nitelendi- rumunda şirketler topluluğu ilişkisinin kurulması gibi bu kurumun amacıyla bağdaşmayan sonuçlar 49 Okutan Nilsson, s.75. ortaya çıkabilecektir47. 50 Susuz, s.275-276. Yazara göre, teşebbüs kavramı belirlenirken önemli olan hâkimi olunan şirketin menfaatlerine aykırı bir tutum Teşebbüs kavramının kapsamı belirlenir- içinde olunup olunmayacağıdır. Bu nedenle şirketin dışında bir iş- ken, şirketler topluluğu hukukunu ayrıntılı olarak letme faaliyeti olan “işletmeci pay sahibi” açısından bu tehlike da- ha belirginken, faaliyetleri şirket ile sınırlı “özel pay sahibi” açısın- düzenleyen ilk ülke olan Alman hukukuna da dan söz konusu tehlike neredeyse yoktur. Dolayısıyla sadece iş- bakılması gerekir. Öncelikle belirtmek gerekir ki letmeci pay sahipleri için özel önlemler almak, diğer bir deyişle şirketler topluluğuna ilişkin hükümleri uygulamak gerekir. Şirkete Alman hukuku şirketler topluluğunun temeline hâkim olan özel pay sahipleri açısından da aynı tehlikeler ortaya “işletme” kavramını oturtmuştur. İşletme kavra- çıkabilecek olsa da şirketler hukuku kapsamında mevcut olan di- ğer önlemler (azlık hakları gibi) sayesinde şirketler topluluğuna mının kapsamı ise “başka iktisadi menfaat”in bu- ilişkin hükümlerin uygulanmasına gerek yoktur (Susuz, s.276). Ya- lunup bulunmamasına göre belirlenmektedir48. zarın pay sahiplerini gruplara ayırıp teşebbüs kavramını Kanunda hiçbir hüküm yokken bu kavramlara dayandırmasının isabetli ol- Buna göre, hâkim konumda olan kişinin işletme madığı kanaatindeyiz. Zira TTK m.195/5’de açıkça “şirketler top- olarak kabul edilebilmesi için hâkimiyeti altında lumunun hâkiminin… bir teşebbüs olması halinde de, 195 ila 209’uncu maddeler ile bu Kanundaki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır.” demektedir. Burada amacın yalnızca şirket faaliyetleriyle uğraşan hâkim pay sahiplerini korumak olduğu dü- şünülebilir. Ancak TTK m. 195 burada sadece şirketler topluluğu- 43 Karaman Coşgun, s.123. na ilişkin hükümlerin uygulanacağını öngörmektedir. Diğer bir 44 Aynı yönde, Okutan Nilsson, s.75. deyişle, hâkim konumda bulunan pay sahibinin örneğin, TTK m. 45 Okutan Nilsson, s.75; Karaman Coşgun, s.127. 202 kapsamında sorumlu olabilmesi için orada aranan şartların 46 Karaman Coşgun, s.117. yerine gelmesi gerekecektir. Teşebbüsün kendine bağlı konumda 47 Karaman Coşgun, s.117. bulunan bir şirketi herhangi bir kayba veya zarara uğratmaması 48 Okutan Nilsson, s.75. halinde sorumluluğu doğmayacaktır. - 27 - TFM 2018; 4(1) Fatma Betül ÇAKIR ÇELEBİ rilecektir. Bunun için ayrıca başka bir iktisadi miştir. Bu nedenle, yukarıda hâkimiyet araçlarına menfaatinin bulunması gerekmemektedir. ilişkin yapılan açıklamalar burada da geçerli ola- Bu açıklamalar ışığında, hâkim teşebbüsten caktır51. bahsedilebilmesi için söz konusu teşebbüsün eko- Daha önce de bahsedildiği gibi, kanaatimiz- nomik bağımsızlığı bulunmalı ve bağlı şirket üze- ce TTK m. 195’in metninden hâkimi teşebbüs olan rinde uygulanan hâkimiyet sürekli nitelikte olma- bir şirketler topluluğu için bir teşebbüs ve buna lıdır. Bunun dışında, kanaatimizce bir gerçek veya bağlı bir ticaret şirketinin bulunması yeterli olacak- tüzel kişinin yahut tüzel kişiliği bulunmayan olu- tır52. Ancak Türk Ticaret Kanunu İle Bazı Kanun şumların teşebbüs olarak nitelendirilmesi için Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması- ekonomik bir faaliyet yürütmesi gerekmeyecektir. na Dair Kanun Tasarısı Taslağı’nın dördüncü maddesi uyarınca, topluluğun hâkiminin teşebbüs olması halinde, şirketler topluluğuna ilişkin hü- B. TEŞEBBÜSÜN ŞİRKETLER TOPLU- kümlerin uygulanabilmesi için en az üç bağlı şirke- LUĞUNUN HÂKİMİ OLMASI tin bulunması gerekecektir. Tasarı taslağının yasa- Şirketler topluluğunun hâkiminin, bir te- laşması halinde bir teşebbüs ve bir ticaret şirketi- şebbüs olması halinde şirketler topluluğuna ilişkin nin bulunması şirketler topluluğuna ilişkin hü- hükümler uygulanır. Bir teşebbüsün şirketler top- kümlerin uygulanması için yeterli olmayacaktır. luluğunun hâkimi olabilmesi için TTK m. 195/1 ve Diğer bir deyişle, örneğin bir anonim şirketin oy 2’de bulunan hâkimiyet araçlarından birinin ger- haklarının çoğunluğuna sahip olan bir gerçek kişi çekleşmesi gerekir. Buna göre, hâkimiyetini bağlı şirketi kayba uğratacak şekilde (1) a) Bir teşebbüs, bir ticaret şirketinin, kullansa da ne bağlı şirkete ne de pay sahibi ve doğrudan veya dolaylı olarak; alacaklılara karşı sorumlu olacaktır. Bu durum da 1. Oy haklarının çoğunluğuna sahipse şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin düzen- veya lenmesine sebep olan pay sahiplerini ve alacaklıları 2. Şirket sözleşmesi uyarınca, yönetim koruma amacıyla çelişmektedir. Zira hâkim ko- organında karar alabilecek çoğunluğu numdaki bir gerçek kişi teşebbüs de kendisi dışın- oluşturan sayıda üyenin seçimini sağ- daki pay sahipleri ve alacaklıların zarara uğraması- layabilmek hakkını haizse, na neden olabilecektir. Yine hâkim ortağın talimat- 3. Kendi oy hakları yanında bir sözleş- larına göre hareket eden, aksi takdirde, işini kay- meye dayanarak, tek başına veya diğer bedecek olan yönetim kurulu üyelerini de bağımsız pay sahipleri ya da ortaklarla birlikte yönetim kurulu üyeleri gibi sorumluluğa tabi tut- oy haklarının çoğunluğunu oluşturu- mak da hakkaniyete aykırı olacaktır. yorsa, b) Bir teşebbüs, bir ticaret şirketini, bir söz- C. HÂKİM TEŞEBBÜSÜN TACİR SA- leşme gereğince veya başka bir yolla hâkimiyeti YILMASI altında tutabiliyorsa, TTK m.195/5’e göre, hâkim teşebbüs tacir teşebbüs hâkim, diğeri bağlı şirkettir. sayılır. Bu hüküm teşebbüsün tacir sayılması husu- (2) Birinci fıkrada öngörülen haller dışında, sunda TTK m. 12’deki sistemden ayrılınmış olun- bir teşebbüsün bir ticaret şirketinin paylarının duğunu göstermektedir53. Zira TTK m. 12’ye göre, çoğunluğuna veya onu yönetebilecek kararları alabilecek miktarda paylarına sahip bulunması, teşebbüsün varlığına karinedir. 51 Bkz. I, B. 52 Buna ilişkin açıklama ve görüşler için bkz. dn.15. Ayrıca TSY’deki Topluluğun hâkiminin ticaret şirketi veya düzenleme ve bunun eleştirisi için bkz. I,C. teşebbüs olması arasında bir farklılık öngörülme- 53 Aker, s.287. - 28 -
Description: