Safsatalar Ansiklopedisi Immanuel Tolstoyevski Yayın Yönetmeni: Aslı Tunç Editör: Cemil Üzen Düzelti: Burhan Yüksekkaş Kapak: Şükrü Karakoç Sayfa Tasarımı: Şükrü Karakoç 1. Baskı: Eylül 2020 ISBN 978-605-173-769-0 © Epsilon Yayınevi Ticaret ve Sanayi A.Ş. Baskı ve Cilt: Vizyon Basımevi Beylikdüzü O.S.B. Mah., Orkide Cad., No: 1/Z B eylikdüzü/İ stanbul Tel: (212) 671 61 51 Faks: (212) 671 61 50 Sertifika No: 28640 Yayımlayan: Epsilon Yayınevi Ticaret ve Sanayi A.Ş. Osmanlı Sok., No: 18/4-5 Taksim/İstanbul Tel: (212) 252 38 21 Faks: (212) 252 63 98 Internet adresi: www.epsilonyayinevi.com e-mail: [email protected] Sertifika No: 34590 Immanuel Tolstoyevski Fularsız Entellik SAFSATALAR ANSİKLOPEDİSİ Akıl Yürüt(eme)menin Kısa Tarihi ps i lon İnsanlık tarihini, yemekle ilişkisi üzerinden kabaca yedi döneme ayırabiliriz:1 1. Mücadele: “Nasıl yemek bulabilirim?” 2. Teknoloji: "Nasıl yemek üretebilirim?” 3. Estetik: “Nasıl rejim yapabilirim?” 4. Felsefe: “Neden yiyor, neden rejim yapıyorum?” 5. Keyif: ”Eee, öğlen nerede yiyoruz arkadaşlar?” 6. Qeyif: “Kocişimle qahvaltı qeyfındeyiz, layklarınızı alırım ©” 7. Twitter: “YEMEK YİYEN ŞEREFSİZDİR!” Biz dördüncü adımı biraz fazla hızlı geçtik sanki. 1 Douglas Adams’ın, Evrenin Sonundaki Restorari&i bahsettiği menüden aldığım ilhamla... Hakkında Ne Dediler “Bunu okumayan akademime giremez. Okuyan da giremez gerçi, çoktan yıkıldı, AVM yaptılar.” —PLATON “Hocam haklı, akademiyi açıköğretimden tamamladık ama finalde sorular hep buradan çıktı.” —ARİSTOTELES “Bu kitabı almak ya da almak. Ortada herhangi bir mesele yok.” —SHAKESPEARE “Sayesinde internette girdiğim her savaşı kazandım.” —SUN TZU “Açıp okuyana kadar kitap aynı anda hem iyi hem de kötüydü. Şimdi sadece iyi.” —ScHRÖDINGER “İki şey sonsuzdur: İnsanoğlunun yaptığı safsatalar ve evren. Ama İkincisinden emin değilim.” —EİNSTEİN “Böyle mükemmel bir kitap kendi kendine yazılmış olabilir mi? Ciddi soruyorum.” —DARWİN ‘Mantıklı. —MR SPOCK “Mantıklı ama Almanca yazılsa daha mantıklı olurmuş. Almanlık gibisi yok.” —LEİBNİZ “Alman olsan da olmasan da alman lazım. Kim olursan ol yine al.” —MEVLÂNÂ Hay yaşa kardeşim. Bu arada, hep sormayı unutuyorum, biz aynı kişi miyiz?” —YUNUS EMRE “Evet, kitabın sonunda aynı kişi çıkıyorsunuz.” —TYLER DURDEN Yerim ben bu kitabı. —HANNİBAL LECTER Kendi Hakkında Ne Dedi İsminden de anlaşılacağı gibi Türkiye doğumlu, Rus edebiyatı sevdalısı, Alman felsefesi meraklısı ve eser miktarda da Batı uşağıdır. İlk önemli tartışmasını ailesine karşı kazanarak ABD’ye elektronik mühendisliği okumaya gitti ve bugün standart olan çok antenli Wi-Fi teknolojisinin geliştirilmesinde önemsiz bir rol oynadı. Bir yandan da insanlık için yaptığı bu hayır hasenatı dengelemek için “Ekşi Sözlük” denen şer yuvasında felsefe, tarih, popüler bilim konularında yazdığı uzun ve kimsenin okumadığı yazılarıyla ta- nınmamaya başladı. Ne yazık ki akademide ve Ekşi’de umduğu kadar para, seks ve kaliteli viski bulamayınca özel sektöre atıldı. Yaklaşık 10 sene boyunca Los Angeles, Washington DC, Dubai ve İstanbul’da mühendis olarak çalışırken, bir defa bile kareli gömlek giymediği rivayet edilir. Bu noktada efendi gibi Porsche almak dururken, orta yaş krizi kavramını tamamen yanlış anlayıp işi gücü bıraktı ve gönüllülük yaparak seyahat etmeye başladı. Nepal köylerinde koyun güttü, Japon pazarlarında meyve sebze sattı, Endonezya okul balolarında şarkı söyledi. Bir müddet de Himalayalar’da hayatın anlamını aradıktan sonra, kutsal mühendis ukalalığı baskın çıktı ve “Ben demiştim, bu adamların bir şey bildiği yok, işleri güçleri poz,” diyerek medeniyete döndü. Zamanında teknik danışmanlık için gittiği şirketlerde, küçücük çocuklar gibi kavga eden o dev yönetici egolarının arasında arabu- luculuk yapmaktan aldığı ilhamla grup dinamikleri, karar verme psikolojisi, eleştirel düşünme gibi konularda çeşitli kurslara katıldı. Tahmin edeceğiniz gibi “Ben bunları biliyordum zaten,” diye diye sonunda kendi kurslarını hazırladı ve uluslararası komplo camiasının 1 numaralı ismi George Soros’un üniversitesinde davranışsal ekonomi seminerleri verdi. Şu anda bir yandan bu seminerleri liselere yaymakla meşgul, bir yandan da Fularsız Entellik podcasti ve bloğu aracılığıyla meraklı zihinleri zehirliyor. Normalde kendinden üçüncü tekil şahıs şeklinde bahsetmiyor ve her gün en az bir düzine safsata yapıyor.