ebook img

Roma İmparatorluğu'nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi - Cilt 1 (M. Ö. 100 - M. S. 324) PDF

734 Pages·2019·5.376 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Roma İmparatorluğu'nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi - Cilt 1 (M. Ö. 100 - M. S. 324)

ROMA İMPARATORLUGU'NUN GERİLEYİŞ VE ÇÖKÜŞ TARİHİ CİLT 1. (M.Ö. M.S. 324) 100 - indie İndi2e1 • Tari1h • RomaT ari1h i KitabAıdnı : Romaİ mparatorluGğue'rniulvnee yÇ iöşk üTşa ri(1h. iC ilt) YazaEr:d warGdi bbon ÇevirAens:ı Bma ltacıgil © 2019İ ndiYea yınları T.CK.ü ltBüark anlSıeğrıt ifiNkoa:3 5058 ISBN9:7 8-605-81953-9-4 SETI SBN9:7 8-605-81953-8-7 BasıTma rihHia:z ir20a1n9 EditöHra:l filcK ürşKaodp uzlu SonO kumaÖ: merŞ arlak KapaTka sarıSmaıi:A mk tan Baskı-CiAlntaB: asıMma tbaMear merciSlaenra ySii te1s0i.C adde No:1 5/B4e ylükdüzü/İstanbul indie RasimpaMşha.N uhB eyS kN.o :1 5A/ Kadıköy/İstanbul www .indie.c1oi mn.dtire @liberplus.com.tr Edward Gibbon � ROMA İMPARATORLUGU'NUN GERİLEYİŞ VE ÇÖKÜŞ TARi• Hi• 1. CİLT Çeviren: Asım Baltacıgil indie İÇİNDEKİLER EDWARD GIBBON'UN YAŞAM ÖYKÜSÜ. ........................ 7 1. BÖLÜM (M.Ö. 100 - M.S. 50) .................................... 25 Antoninus'lar Döneminde İmparatorluğun Genişliği ve Askeri Gücü il. BÖLÜM (M.S. 50) ..................................................... 57 Antoninus'lar Çağında Roma İmparatorluğu'nun İçerideki Birliği ve Refahı III. BÖLÜM (M.S. 50 M.S. 180) .................................. 95 - Antoninus'lar Çağında Roma İmparatorluğu'nun Yapısı iV. BÖLÜM (M.S. 180 M.S. 193) ............................... 127 - Commodus'un Kan Dökücülüğü Çılgınlıkları ve Cinayetleri Senatoda Reform Yapma Girişimi Muhafız Pretoryenlerce Öldürülmesi V. BÖLÜM (M.S. 193) ................................................. 153 Pretoryenler Herkesin Gözü Önünde İmparatorluğu Didius Julianus'a Satıyorlar Britanya'da Clodius Albinus, Suriye'de Pescennius Niger ve Pannonia'da Septimius Severus, Pertinax'ın Katillerine Karşı Olduklarını İlan Ediyorlar İç Savaşlar ve Severus'un Üç Rakibine Karşı Utkuları Yönetiminin Yeni İlkeleri VI. BÖLÜM (M.S. 193 M.S. 222) ............................... 183 - Severus'un Ölümü Caracalla'nın Tiranlığı Macrinus'un Zorbalıkla Ele Geçirmesi Elagabal us'u n Çılgınlıkları Alexander Severus'un Erdemleri Birliklerin Dağıtılması Romalılarda Maliyenin Genel Durumu VII. BÖLÜM (M.S. 222 M.S. 242) ............................. 235 - Maximinus'un Yükselmesi ve Zulmü Senatonun Kontrolüyle Afrika ve İtalya'da Ayaklanma İç Savaş ve Başkaldırmalar Maximinus ile Oğlunun, Maximus ile Balbinus'un ve Üç Gordiyonlunun Korkunç Ölümleri Philip'in Zorbalıkla Tahtı Ele Geçirmesi ve Secularis Oyunları VIII. BÖLÜM (M.S. 242) ............................................. 269 Artakserkses'in Yeniden Kurduğu Monarşiden Sonra Pers'in Durumu IX. BÖLÜM (M.S. 242 M.S. 250) ............................... 293 - İmparator Decius Zamanında Barbarların İstilasına dek Germanya'nın Durumu X. BÖLÜM (M.S. 250 M.S. 268) ................................ 323 - İmparatorlar Decius, Gallus, Aemilianus, Valerianus ve Gallienus Barbarların Genel Saldırısı Otuz Tiran XI. BÖLÜM (M.S. 268 M.S. 275) ............................... 377 - Claudius'un Hükümdarlığı Gotların Yenilgisi Aurelianus'un Zaferleri, Başarısı ve Ölümü XII. BÖLÜM (M.S. 275 M.S. 284) ............................. 419 - Aurelianus'un Ölümünden Sonra Ordunun ve Senatonun Tutumu Tacitus, Probus, Carus ve Oğullarının Saltanatları XIII. BÖLÜM (M.S. 285 M.S. 305) ............................ 461 - Diocletianus ile Üç Ortağı Maximianus, Galerius ve Constantius'un Saltanatı Düzenin ve Huzurun Yeniden Kurulması Pers Savaşı - Roma İmparatorlarının Utku ve Başarıları Yönetimde Yeni Biçim Diocletianus ve Maximianus'un Hükümdarlıktan Çekilmeleri xıv. BÖLÜM (M.S. 305 M.S. 323) ............................. 513 - Diocletianus'un Tahttan Çekilmesinden Sonraki Karışıklıklar Constantinus ve Maxentius'un Yükselişi Aynı Zamanda Altı İmparator Maximianus ve Galerius'un Ölümleri Constantinus'un Maxentius ve Licinius'a Karşı Zaferleri Constantinus'un Otoritesi Altında İmparatorluk Birliğinin Yeniden Kurulması XV. BÖLÜM (M.S. 323 M.S. 324) .............................. 571 - Hristiyan Dininin İlerlemesi, İlk Hristiyanların Duyguları, Töreleri, Sayı ve Durumları XVI. BÖLÜM (M.S. 324) ............................................. 653 Nero'nun Saltanatından Constantinus'un Saltanatına dek Roma Yönetiminin Hristiyanlara Karşı Tutumu EDWARD GIBBON'UN YAŞAM ÖYKÜSÜ Doğu.mu 27 Nisan 113 7, Ölümü 16 Ocak 1794 "Benim karakterim," diyor Gibbon anılarında, "hayranlığa az yat­ kındır ve denemediğim bir şeye özenmeyi reddetmişimdir. Aradan yirmi beş yıl geçtikten sonra Ölümsüz Kent e1 yaklaşırken ruhum­ da canlanan büyük heyecanları ne unutabilir ne de anlatabilirim. Uykusuz geçen bir geceden sonra, dışarı çıktım. Forum örenlerini kendini beğenmişlerin ayağı ile çiğnedim. Romulus'un durakladı­ ğı, Çiçero'nun konuştuğu, Sezar'ın düştüğü anılarla dolu bütün bu yerler o anda gözlerimin önündeydi. Serinkanlı ve dikkatli bir sınav halinden geçmeden önce, sarhoş gibi birçok gün yitirdim ... 15 Ekim 1764 günü Roma'da, Capitolium örenlerinin ortasında hayallere dalmıştım. O sırada aşağıdaki Jüpiter Tapınağı' nda keşiş­ ler akşam dualarını okuyorlardı. İşte o zaman Roma'nın gerileyişi­ ni ve çöküşünü kaleme almak düşüncesi ilk kez zihnimde belirdi, benliğimi sardı." Bu çok büyük kapsamlı düşünce onun bütün yaşamını kapladı ve bu yaşamın meyvesi olan Roma İmparatorluğu'nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi İngiltere'nin şanlı tarihsel triumvirasındaki onurlu yerini ona sağlamış oldu. İlk gençlik çağından beri Gibbon, bütün çalışmalarını tarih araş­ tırmaları üzerine yöneltmişti. 27 Nisan 1737'de, Londra yakın­ larındaki Putney'de doğdu. Dokuz yaşına basınca okula başladı. Ancak okul yaşamı ne sağlığına ne de ruh yapısına uygun düştü. Daha sonraları çok iyi bir eğitici onun yetişmesinde etken oldu. Anılarında belirttiği gibi, halalarından birisinin gözetimi altında, düşüncelerinin gelişimi adım adım yol aldı. "Sağlığımın olduğu kadar ruhumun da gerçek annesi olan bu çok 1. Roma kenti. (Villa Aeternalis) 7 değerli kadını, Bayan Catherine Porteus'ü, bugün de hüzünlü bir sevgiyle ve minnetle anıyorum. Ondaki doğal sağduyu, en güzel İngilizce kitapları okumakla daha da olgun hale gelmişti ve aklı kimi zaman birtakım köksüz inançlar, ikiyüzlülük ve yapmacıklar­ la bulandırılmış olsa bile, bunlar onun duygularını hiçbir şekilde değişikliğe uğratamamıştı. Hoşgörüsü, sevecenliği, açık yürekliliği ve benim her şeyi öğrenmek için gösterdiğim ilgi, bizi büsbütün birbirimize yaklaştırdı. Sanki aynı yaşta iki arkadaşmışız gibi, so­ mut ve soyut her tür konuyu rahatça konuşuyorduk. Onun en büyük zevki ve ödülü, bendeki yeni düşüncelerin filizlenmeye başladığını görebilmesiydi. Acı ve bitkin düşme, çoğu zaman eğ­ lenceyle ve öğrenmeyle çekilir hale getirilirdi. Bu tatlılıkla verilen dersledir ki okumak için bende erken ve yorulmak bilmez bir sev­ ginin doğmasına neden oldu. Büyükbabamın pek de ahım şahım olmayan kitaplığında bir kitabın adı gözüme çarpıyor, bir ozanın, bir romancının ve de bir gezginin yapıtını raftan alıyordum. Ba­ yan Porteus ise, birtakım ahlaksal ve dinsel kurgulara kapılmış bir çocuk için yaşının üstündeki merakı önlemek kadar onu cesaret­ lendirmek duyguları arasında kalırdı. On iki yaşına bastığım yılı, aydın düşüncelerin gelişmesinde en elverişli bir aşama olarak an­ mam gerekir." On iki ile on beş yaş arasında genel okulda okumak için babası harekete geçti. Ne var ki çocuğun pek de elverişli olmayan sağlığı sosyal yaşamın sertliklerine dayanacak güçte değildi Çeşitli okul­ ları boş yere denedikten sonra, 1752'de, tam on beş yaşındayken onu Oxford Üniversitesi' ne göndermeye karar verdi. "Oxford Üniversitesi' ne girişim," diyor Gibbon, "yaşamımda dö­ nüm noktası oluşturur ve kırk yıl geçmiş olmasına karşın, sevinçli ve sürprizli ilk heyecanlarımı on beş yaşımda, çocukluktan erkek­ liğe geçtiğimi birdenbire anladım. Kendimden yaşça ve sınıfça büyük olanlara saygılı davranıyordum, onlar da bana nazik ve se­ vecen davranıyorlardı. (Oxford ve Cambridge üniversitelerinde üç grup öğrenci vardı: Lordların çocukları, ki ipek elbise giyerler ve 8 başlarında püsküllü kordonu olan bere bulunurdu. Lord çocuğu olmayan fakat okul ücreti ödeyen öğrenciler de ipek giysi ve püs­ külsüz bere giyerlerdi. Parya durumunda olan burslu öğrenciler yün giysi giyerlerdi.) Kadife bere ve ipek giysi benim övüncümü okşuyordu. Bir öğrenciye hiçbir zaman verilmeyen bol para yerine yeterli ve uygun bir harçlık bana ayrılıyordu. Ama Oxford'daki satıcılardan sonsuz ve tehlikeli denecek rahatlıkla kredili alışveriş yapabilirdim. Çok sayıda bilimsel eserlerden oluşacak bir kitaplık düzenleme olanağı elime geçmiş bulunuyordu. Madeleine Kole­ ji' ndeki dairem üç güzel ve döşeli odayı kapsıyordu. Bitişik gezinti yerleri, Platon' un öğretilileriyle dolup taşacak olsaydı, llisus kıyıla­ rının eski gölgeli ağaçlığına dönüşebilirdi. İşte Oxford Üniversite­ si' ne girişimin parlak perspektifi bu oldu." Bu parlak perspektif pek uzun sürmedi. Ailesi içerisinde aldığı çok tutucu eğitime karşın, inceleme ve derin araştırma konularındaki özgürlük, kilisenin yerleşmiş ve değişmez tutumunun ve bağnaz bir inancın dar yolunda yürümesini olanaksız kılıyordu. Ruhun­ daki canlılık öğretmenlerin ilgisizliği ve öğrencilerin kayıtsızlığı yüzünden yaralanmış gibi oldu. Bütün bu eski kurumların or­ tak karakteri statükonun korunmasıdır. Yanılmış olabileceklerini kabul etmeksizin, gerçeğin varlığını algılar gibi olurlarsa da onu keşfetmeye yanaşmazlar ve çevrelerindeki dünya birçok değişikli­ ğe uğrayarak ilerlemeden ilerlemeye koşarken, onlar dayanaklarını geçmişte aramayı sürdürür ve çölün ortasında hareketsiz durumda kalırlar. Gibbon, anılarında, bütün bu yanlışları acı acı betimlemektedir. "Oxford ve Cambridge okulları yanlış ve barbar bilimin karanlık çağında kuruldular ve bugün de kökenlerindeki kusurların izini taşımaktadırlar. İlkel disiplinleri papaz ve keşişlerin eğitim düzeni­ ne göre oluşturulmuştur. Yönetim ise, bugün de tutumları çağdaş dünyanınkilerden uzak bulunan kilise ruhanilerinin ellerindedir ve bunların gözleri felsefenin canlı ışığıyla aydınlanacak yerde ka­ maşarak görmez olmaktadır. Papalar ve krallarca verilen imtiyaz 9

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.