ebook img

Ölüm Saatleri - Agatha Christie PDF

357 Pages·2013·1.14 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Ölüm Saatleri - Agatha Christie

AGATHA CHRISTIE ÖLÜM SAATLERİ Türkçesi: Gönül Suveren Altın Kitaplar Yayınevi 2009 Düzenleme: ORXXAN Eski dostum Mario'ya ve Caprice'de yediğimiz lezzetli yemeğin anısına Cinayetlerin Esrarını Çözmeye Çalışanlar Hercule Poirot: Belçikalı dedektif. Son zamanlarda canı çok sıkılıyordu. Colin Lamb: Hem bir casusun hem de bir katilin peşindeydi. Albay Beck: Onu sadece casuslar ilgilendiriyordu. Dick Hardcastle: Polis müfettişi. Onu yalnız katiller ilgilendiriyordu. Aynı Mahallede Oturanlar Millicent Pebmarsh: Gözleri görmüyordu, ama normal insanlardan farksızdı. Josaiah Bland: İyi bir işadamı olduğu söyleniyordu. Valerie Bland: Amcasının mirasına konmuştu. Bay Waterhause: Sessiz, pasif bir adamdı. Miss Waterhause: Ağabeyisini ezmekten zevk alıyordu. Bayan Hemming: Kedilerinden başka hiçbir şeyle ilgilenmiyordu. Bayan Ramsay: Çocuklarıyla uğraşmaktan yorulmuştu. Bay Ramsay: Uzun bir yolculuğa çıkmıştı. Angus McNaughton: Vaktiyle tanınmış bir profesördü Bayan McNaughton: Yalnız kalmaktan yakmıyordu. Aynı Yerde Çalışanlar Miss Martindale: Yanındakiler kendisine "Kızıl Kedi" adını takmışlardı. Sheila Webb: Son derecede güzel ve alımlı bir kızdı. Edna Brent: Ne güzel ne de zekiydi. Ayrıca: Bayan Lawton: Sheila’nın teyzesi. Geçmişteki bir günahı saklamaya çalışıyordu. Bayan Merlina Rival: Gazetede gördüğünün kocasının resmi olduğunu iddia ediyordu. Geraldine: Cinayetin işlendiği evi dürbünle seyretmekten hoşlanıyordu. Hercule Poirot'nun Elinde Şu İpuçları Vardı • Koskocaman bir çamaşır sepeti... • Komşuların söylediği iki cümle... • Topuğu kırılan bir ayakkabı... • Bir telefon konuşması... • Katilin tanınmasını istemediği bir ceset... • "Rosemary" adı... • Madeni bir para... • Klor Hidrat... • Eski bir macera... Neden? • NEDEN odada o kadar saat vardı? • NEDEN bunların çoğu 16.13'te durmuştu? • NEDEN maktulü kimse tanımıyordu? • NEDEN Edna o kadar telaşlıydı? • NEDEN o yol saati çalınmış, diğerleri bırakılmıştı? • NEDEN Bayan Ramsay o kadar mutluydu? • NEDEN Bayan Rival çok sinirlenmişti? • NEDEN polis bir yara izinin üzerinde duruyordu? • NEDEN Sheila'ya esrarengiz bir kart gönderilmişti? Giriş Eylülün dokuzuncu günü tıpkı diğer günlere benziyordu. O gün meydana gelen olaylara karışanlardan hiçbiri felaketi daha önceden sezdiklerini iddia edemezlerdi. (Yalnız Wilbraham Crescent 47 numarada oturan Bayan Packer dışında...) Bayan Packer önsezisinin son derece kuvvetli olduğunu iddia eder ve olaylardan sonra hissetmiş olduğu olağanüstü şeyleri anlatıp dururdu. Fakat Bayan Packer'in evi 19 numaraya bir hayli uzaktı ve bu yüzden kadının önceden bir şeyler sezmesine de imkân yoktu. Dokuz eylül günü Miss Martindale'in sekreter ve daktilo bürosunda her zamanki gibi tatsız bir çalışma devam ediyordu. Telefon çalıyor, daktiloların sesleri duyuluyordu... Normal bir iş günüydü. Üstelik yapılan işlerin hiçbiri de ilginç değildi. Saat 14.35'e kadar geçen zaman göz önüne alınırsa dokuz eylül günü de diğer günlerden farksızdı. Saat 14.35'te Miss Martindale zile basınca dışarıdaki odadan Edna Brent cevap verdi. Kız ağzındaki karamela yüzünden nefes nefese ve biraz da hım hım bir sesle konuşuyordu. "Evet, Miss Martindale." "Edna, telefona cevap verirken böyle konuşulmayacağını sana söylemiştim. Kelimeleri açıkça söylemelisin. Derin derin nefes aldığın da duyulmamalı." "Affedersiniz, Miss Martindale." "Şimdi sesin daha iyi, istediğin zaman doğru dürüst konuşabiliyorsun. Sheila Webb'i bana yolla." "Sheila daha yemekten dönmedi, Miss Martindale." "Yaa?" Miss Martindale masasının üstündeki saate bir göz attı. 14.36... Kız tam altı dakika geç kalmıştı. Son günlerde Sheila Webb tembelliğe başlamıştı zaten. "Geldiği zaman kendisini bana yolla." "Peki, Miss Martindale." Edna karemalasını zevkle emerek Armand Levine'in son romanı Çıplak Aşk'ı temize çekmeye devam etti. Yazarın büyük bir özenle yazmış olduğu aşk sahneleri kızı hiç ilgilendirmiyordu. Açık saçık kapak resimlerine, iç gıcıklayıcı roman adlarına rağmen Bay Levine'in kitaplarının satışı gitgide düşmekteydi. Hatta daktilo faturasını kendisine üç defa yolladıkları halde adamdan henüz ses çıkmamıştı. Kapı açılarak Sheila Webb nefes nefese içeriye girdi. Edna, "Kızıl Kedi, seni soruyor," dedi. Sheila Webb yüzünü buruşturdu. "Şu şansa bak! Bir gün geç kaldım... Tam o zaman beni aramış." Kız saçlarını düzeltip defteriyle kalemini alarak Miss Martindale'in kapısını vurdu. Miss Martindale başını kaldırıp baktı. Kendisi kırkını geçmiş son derece becerikli bir kadındı. Tepesine toplayıp kabarttığı kızılımsı saçlarından dolayı kendisine "Kızıl Kedi" diyorlardı. "Geç kaldınız, Miss Webb." "Affedersiniz, Miss Martindale. Trafik çok sıkışmıştı da." "Günün bu saatinde trafik daima sıkışıktır... Zamanınızı buna göre ayarlamanız gerekirdi." Kadın defterine bir göz attı. "Miss Pebmarsh adında biri telefon etti. Saat on beşte bir stenograf istiyor. Özellikle sizi sordu. Daha önceden onun yanında çalışmış mıydınız?" "Böyle bir şey hatırlamıyorum, Miss Martindale. Daha doğrusu son zamanlarda bu isimde biriyle çalışmadım." "Adresi, Wilbraham Crescent 19 numara." Kadın susup soru sorar gibi baktı. Fakat Sheila Webb başını salladı. "Oraya gittiğimi hatırlamıyorum."

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.