ebook img

Ölüm Çığlığı - Agatha Christie PDF

244 Pages·1992·1.09 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Ölüm Çığlığı - Agatha Christie

AGATHA CHRISTIE ÖLÜM ÇIĞLIĞI 2. baskı Dilimize Çeviren: Gönül Suveren Dizgi Baskı: Sıralar Matbaası, 1982 Sakin Köydeki Cinayetle İlgisi Olanlar Len Clement: Köyün rahibi. Bazen bir din adamına yakışmayacak şeyler düşünüyordu. Griselda Clement: Rahibin genç karısı. Hiç de iyi bir ev kadını değildi. Dennis Clement: Rahibin yeğeni. Cinayetin eğlenceli bir şey olduğunu düşünüyordu. Mary: Rahibin hizmetçisi. Ondan daha kötü bir hizmetçi olamazdı. Lucius Prothero: Aksi bir adam. Dostlarından çok düşmanları vardı. Ann Prothero: Prothero'nun genç karısı. Kocasını sevmiyordu. Lettice Prothero: Prothero'nun kızı. Daima dalgın dururdu. Lawrence Redding: Genç ressam. Bir film yıldızı kadar yakışıklıydı. Dr. Stone: Ünlü arkeolog. Onu kazılardan başka bir şey ilgilendirmiyordu. Gladys Cram: Stone'un sekreteri. Köydekiler onun adamla evlenmek niyetinde olduğunu söylüyorlardı. Estelie Lestrange: Güzel bir kadın. Herkes onun sırrını çözmeye çalışıyordu. Dr. Baydock: Köy doktoru. Gizli bir derdi var gibiydi. Hawes: Rahibin yardımcısı. Sinirleri çok bozuktu. Martha Price Ridley: Yaşlı bir kadın. Telefon konuşmasına sinirlenmişti. Amanda Hartnell: İhtiyar bir kız. Fakirler kendisinden nefret ediyorlardı. Caroline Wetherby: Yaşlı bir komşu. Dedikoduya bayılıyordu. Slack: Polis Müfettişi. Rahibin sinirine dokunuyordu. Albay Melchett: Polis Müdürü. Durumun çok karışık olduğundan emindi. Ve Miss Marple Miss Marple'ın Elinde Şu İpuçları Vardı İki telefon konuşması Bir tabanca Bir bavul Bir pusula İmzasız bir mektup Bir saat Bir küpe Bir portre Aksırık sesi Yarıda kalmış bir pusula Miss Marple’ın Cinayetleri Çözebilmek İçin Şu Soruları Cevaplandırması Lâzımdı Yedi şüpheli şahıs kimdi? Mrs. Price Ridley'e telefonda kim küfretmişti? O aksırık sesi neydi? Koruda kim ateş etmişti? Gladys gece yarısı ormanda ne arıyordu? Yağlı boya tablo neden parçalanmıştı? Lettice sarı beresini nerede unutmuştu? Ann'den nefret eden kimdi? Lawrence'e neden düşmanlık etmeye çalışıyorlardı? Antika gümüşler değiştirilmiş miydi? Aslında bu hikâyeye neresinden başlamam lâzım geldiğini kestirmek biraz güç. Fakat ben başlangıç noktası olarak o çarşamba gününü seçtim. Öğle yemeğindeydik. Haşlama dana etini dikkatle kestikten ve yerime oturduktan sonra sırtımdaki rahip cüppesine hiç de yakışmayan bir şey söyledim. “Albay Prothero'yu öldüren bütün dünyaya iyilik etmiş olur” dedim. Yeğenim Dennis hemen, “Adamı kan içinde buldukları zaman bu sözlerini hatırlayacaklar” diye cevap verdi. “Mary de bu konuda şahitlik edecek. Öyle değil mi, Mary? Üstelik et bıçağım da kinci bir tavırla nasıl salladığını da tarif edecek.” Daha iyi aylıklı, kibar bir yere girmeden önce benim gibi bir rahibin evinde hazırlık devresi geçirmekte olan Mary yüksek ve ciddi bir sesle, “sebze” dedi ve öfkeli bir tavırla çatlak servis tabağını Dennis'e uzattı. Karım anlayışlı bir tavırla sordu. “Albay Prothero canını çok mu sıktı?” Hemen cevap vermedim. Zira sebze tabağını fırlatırcasına masaya koymuş olan Mary, görünüşleri bile iştah kapamaya yetecek, biçimsiz birtakım börekleri burnuma sokarcasına uzattı. “Hayır, teşekkür ederim” dedim. Kız, tabağı gürültüyle masaya bırakarak dışarı çıktı. Karım sesinde hakiki bir üzüntüyle, “Ne yazık ki, iyi bir ev kadını değilim” diye mırıldandı. Bu konuda ben de aynı fikirdeydim. Karımın adı Griselda'dır. Tam bir rahibin karısına uygun bir isim bu. Ama karakteriyle bu ad arasında da hiçbir benzerlik yoktur. Ben rahiplerin evlenmemeleri lâzım geldiğini düşünürdüm. Griselda'yla tanıştıktan sonra ona benimle evlenmesi için neden ısrar ettiğimi, bunun sebeplerini hâlâ bilmiyorum. Griselda benden hemen hemen yirmi yaş küçüktür, insanın aklını başından alacak kadar güzeldir. Hiçbir şeyi de ciddiye almaz. Her bakımdan beceriksizdir. İnsanın sabrını da taşırır. Onun kafasını yoğurup şekil vermeye çalıştım, fakat bunu da başaramadım. Şimdi rahiplerin hiç evlenmemeleri gerektiğine her zamankinden daha çok inanıyorum. Hatta bunu birkaç kez Griselda'ya ima da ettim. O gün de denedim bunu. “Yavrum” dedim. “Biraz dikkat etsen...” Griselda “Bazen dikkat ediyorum” diye yanıt verdi. “Fakat genel olarak elimden geleni yaptığım zaman işler daha karışıyor. Ben bir ev kadını olarak yaratılmamışım. Her şeyi Mary'e bırakmanın, rahatsızlığa katlanarak, tatsız tuzsuz şeyler yememin daha iyi olacağını da anladım.” Sitemle, “Peki kocan ne olacak?” diye sordum. O, “Şimdi bunları bırak” dedi. “Bana Albay Prothero'yu anlat.” Dennis homurdandı. “Ukalanın biri. Hissiz de. Tevekkeli ilk karısı onu bırakıp kaçmamış.” Karım atıldı. “Kadın başka ne yapabilirdi?” Sert bir sesle, “Griselda” dedim. “Bu şekilde konuşman hiç hoş değil.” Karım sevgiyle gülümsedi. “Hayatım. Bana adamı anlat. Mesele nedir? Bunun sebebi bizim Mr. Hawes'in dakikada bir eğilmesi, kaşıyla gözüyle işaretler ederek, haç çıkarması mı?” Hawes yeni papaz yardımcımız. Yanımıza geleli üç hafta kadar oldu. Adam daha ziyade Katolik eğilimli ve cumaları da oruç tutuyor. Kilise mütevellilerinden olan Albay Prothero ise böyle şeylerin aleyhinde. “Bu seferki meselenin sebebi o değil. Prothero laf arasında ondan da bahsetti tabii. Bütün kargaşalığın sebebi Mrs. Price Ridley'in o kahrolasıca sterlini. Mrs. Price Ridley dindar bir kadındır. Oğlunun ölüm yıldönümünde ayine geldiği zaman tepsiye de bir sterlinlik bir banknot atmış. Fakat daha sonra iane listesini okuduğu zaman verilen en fazla paranın on şilin olduğunu görmüş. Tabii kadın bana şikâyette bulundu. Ben de ona makul bir şekilde hata yapmış olabileceğini söyledim. İşi idare için, “Artık hiç birimiz de genç sayılmayız” dedim. “İlerleyen yılların cezasını çekmemiz lâzım.” İşin garibi bu sözlerim kadını daha da kızdırdı. Durumun pek acayip olduğunu, bunu fark etmemiş olmama şaştığını söyledi. Öfkeyle yanımdan ayrıldı. Anlaşılan ondan sonra da gidip meseleyi Albay

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.