Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 Nuriye ÇELMEÇE1 Abdullah IŞIKLAR2 SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA ALGILANAN LİDERLİK ve İŞ YAŞAM KALİTESİ İLİŞKİSİ Özet Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşam kalitesi artıkça sağlık kurumlarının da önemi ön plana çıkmıştır. Artan rekabet ortamının şartları düşünüldüğünde diğer işletmeler gibi sağlık kurumlarının da kendisini rakiplerinden üstün tutacak ve piyasa koşullarında ayakta kalmasını sağlayacak güçlü liderlere ihtiyacı vardır. Bu araştırmanın amacı, hastane çalışanlarının yöneticilerini otokratik, demokratik, katılımcı, liberal, karizmatik, paternalist, işlemsel ve dönüşümcü liderlik tiplerinden hangileriyle ilişkilendirildiklerine dair algılarını ve iş yaşam kalitelerini ve algılanan liderlik tipleriyle iş yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma, bir eğitim ve araştırma hastanesinde farklı meslek gruplarından oluşan 130 kişiye anket formu uygulanarak gerçekleştirilmiştir. Cinsiyete, eğitim durumuna göre sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi ve liderlik algılarında bir farklılık olmadığı görülmüştür. Koreleasyon analizi sonuçlarına göre ise çalışanların iş yaşam kalitesini etkileyen en önemli liderlik özelliğinin görev odaklı, dönüşümcü liderlik olduğu belirlenmiştir. Elde edilen bu bulgular literatür ışığında yorumlanarak tartışılmış ve araştırmadan elde edilen sonuçlara göre önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Liderlik, iş yaşam kalitesi, sağlık çalışanları. EXAMINATION of THE RELATIONSHİP BETWEEN HEALTHCARE WORKERS’ LEADERSHİP PERCEPTIONS and WORK LİFE QUALITY Abstract Since the life quality increased in developed and developing countries, the importance of health institutions appeared. These institutions have the power to influence economic and social base. Considering the increased competition in business environment, as the other organizations health institutions need powerful 1 South Russian University, Instıtute of Management, Busıness and Law, [email protected] 2 Doç.Dr., Erciyes Üniversitesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı, [email protected] 203 Sağlık Çalışanlarında Algılanan Liderlik ve İş Yaşam Kalitesi İlişkisi leaders who has the capability to compete with rivals and keep the organization in accordance with the market conditions. This study’s purpose is to investigate that hospital staff’s perceptions on their managers leadership styles who are autocratic, democratic, participative, liberal, charismati c, paternalist, transactional and transformational, their work life quality and the relationship between their perceptions on leadership types and work life quality. A questionnaire is designed and administered to 130 employees working at different branches in a training and research hospital. It had been found that the gender, education status are no differences according to work life quality. According to the results of the regression analysis, the most important leadership characteristics that affect job satisfaction is task oriented leadership and transformational leaderships follow it.The findings were interpreted and discussed by means of litterateur. Here are some suggestions resulted from the data that was obtained from the research. Keywords: Leadership, work life quality, healthcare workers’. GİRİŞ Liderlik, insanlık tarihi kadar eski bir kavramdır (Eren, 2006). Liderlik kavramına ilişkin farklı birçok tanım yapılmıştır (Bakan, 2008). Koçel (2010) lideri, bir grup insanı belirli bir amaç doğrultusunda davranmaya sevk eden ve bu insanların kişisel ve grup amaçlarını gerçekleştirmek üzere takip ettikleri, onun isteği, emirleri ve talimatları doğrultusunda davrandıkları kişi olarak tanımlarken, Slavkin (2010), ahlâklı davranan, kendisine güvenilen, bağlı bulunduğu organizasyonun misyon ve vizyonu için çalışan, astlarıyla iyi iletişim kurabilen, onları organizasyonun hedeflerine ulaşmada motive eden ve işletmenin kârını yükselten kişiler olarak tanımlamıştır. Bazı araştırmacılar “bir tane en iyi” liderlik tipi olduğunu ileri sürmüşlerdir. Bu tip, bütün durumlarda gelişme ve ilerleme sağlayan, verimlilik ve tatmini maksimum yapan yaklaşımdır. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar en iyi bir tane liderlik tipi olmadığını açıkça desteklemektedir. Yönetim-organizasyon ve örgütsel davranış alanında ortaya çıkan gelişmeler ve yeni kavramlar aynı zamanda liderlik alanında da yeni liderlik tiplerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. (Sayın, 2008). Liderlik tipleri bazı başlıklar altında sınıflandırılmıştır. Etkileşimci Liderlik Etkileşimci liderlik, ekibindeki çalışanların performanslarına göre ödül ya da ceza vermesiyle etkili sonuçlar üreten bir liderlik tarzıdır. Koşullu ödüllendirme ve istisnalarla yönetim, iki temel boyutudur. Etkileşimci liderler, kurallara uyuma verdikleri önemle, çalışan sağlığı ve güvenliği konusunda politika ve sistemlerin gelişmiş olduğu işletmelerde olumlu sonuçlar elde etmektedirler (Kelloway, Mullen ve Francis, 2006). Dönüşümcü Liderlik Yönetim tarzları ve çalışanların güvenliği arasındaki ilişkiyi anlamaya yönelik çalışmalardan biri olan, Kelloway ve ark. (2006)’nın araştırmasında, dönüşümcü liderliğin doğasında olan çalışana yönelik ilginin işletmede olumlu bir sağlık ve güvenlik kültürü yaratılmasında etkili olduğu görülmüştür. Clarke ve Ward (2006), dönüştürücü liderlik ile The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 Nuriye Çelmeçe - Abdullah Işıklar 204 ilişkili etkileme taktiklerinin, güvenlik iklimi aracılığı ile çalışanların güvenlik paylaşımını olumlu yönde etkilediğini ortaya koyan bulgular sunmaktadır. Babacan Liderlik Türkiye gibi, yüksek güç aralığının olduğu bazı ülkelerde, babacanlık tarzı yönetim ast- üst ilişkilerine yön vermektedir. Çin, Japonya, Kore, Tayvan ve Hindistan başta olmak üzere Asya, Ortadoğu ve Latin Amerika ülkelerini babacan liderlik tarzının etkin olduğu ülkeler arasında sayabiliriz (Aycan, 2006). Toplulukçu kültürlerde; itaat etmek, başkaları için sorumluluk almak, başkasına bağımlı olmak kabul edilen davranışlar olduğu için, babacan liderlik tarzı olumlu olarak algılanır (Kağıtçıbaşı ve Cemalcılar, 2014 ). Otokratik Liderlik Liderler ellerinde bulundurdukları pozisyonel güçlerine (yasal güç, cezalandırma gücü, ödüllendirme gücü) güvenirler. Otokratik liderlere sahip gruplardan başlarında lider bulundukça performans alınabilir. Ancak çalışanlar bu sıkı otoriteye karşı düşmanlık beslerler (Güner, 2002). Otokratik liderler esas itibarıyla izleyicileri yönetimin dışında tutan; amaçların ve vizyonun belirlenmesinde onlara hiçbir söz hakkı tanımayan liderlerdir (Sarı, 2007). Demokratik Liderlik Demokratik liderlik tipinde lider, karar alma sürecinde organizasyon üyeleri ile birlikte hareket eder (Leithwood, Louis, Anderson ve Wahlstrom, 2004; Van Vugt, Jepson, Hart ve De Cremer, 2004). Lider herhangi bir kriz durumunda ortaya çıkan negatif enerjiyi dönüştürebilme ve organizasyonun çıkarlarına uygun olarak kullanabilme yeteneğine sahip olmalıdır. Demokratik lider krizi hem kendi organizasyonu için hem de bütün paydaşlar için bir fırsat olarak görmeli ve bu yönde yönetmelidir (Brown, Beckett, Gooden ve Hawkıns, 2001). Katılımcı Liderlik Katılımcı liderlik tarzı, güven, saygı ve bağımlılık yaratır. Bu tip liderlere göre, insan için çalışmak, oyun oynamak kadar doğal ve keyiflidir. Eğer insanlar doğru yönlendirilirlerse, yaratıcılıklarını organizasyonel amaçlar doğrultusunda kullanabilirler (Ertürk, 2008). Bu kişiler yönetim yetkisini izleyicilerle paylaşma eğilimi taşırlar. Bu nedenle amaçların, plan ve politikaların belirlenmesinde, iş bölümü yapılmasında ve iş emirlerinin meydana getirilmesinde lider daima astlarından aldığı fikir ve düşünceler doğrultusunda liderlik davranışını belirler. Karizmatik Liderlik Karizmatik lider kaynağını ilahi bir makamdan alır ve bu kişiler lider olarak toplum tarafından kabul edilir. Karizmatik liderler, kendi inançları çerçevesinde güvenilir ve çok farklı amaçlara sahip kişiler olarak kendilerini görürler (Judge, Woolf, Hurst ve Livingston, 2008; Yavuz, 2009). Karizmatik lider rol tanımlamalarını ve performans güçlendirmesini iyi yaparak iş doyumunu ve kollektif çalışma hevesini organizasyonel vatandaşlık davranışını güçlendirir (Choi, 2006). Çalışanların liderlik özellikleri ile ilgili yapılan çalışmalarda liderlik algıları ile, iş üretkenlik düzeyleri (Uysal, 2012; Uysal, Keklik, Erdem ve Çelik,2012), iş doyumu (Arslan, 2015; Mete, 2014; Taş ve Önder, 2010; Tengilimoğlu ve Yiğit, 2005), performans (Akman, Haroğlu ve Kızıl, 2015), tükenmişlik (Telli, Ünsar ve Oğuzhan, 2012), motivasyon The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 205 Sağlık Çalışanlarında Algılanan Liderlik ve İş Yaşam Kalitesi İlişkisi (Büyükyavuz, 2015), örgütsel bağlılık (Diker, 2014), iş tatmini (Bozkır, 2014) kavramları arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur. Liderlik ve lider kavramına örgütün türü ne olursa olsun gereksinim duyulmaktadır. Sağlık hizmetlerinde liderlik, yenilikleri takip edebilme ve mevcut durumlara adapte olabilme açısından büyük önem taşımaktadır. Bu durumda sağlık çalışanlarının kaliteli sağlık hizmeti üretebilme ve verimli çalışabilmeleri için yeni likçi, bilgiye önem veren işbirlikçi, kollektif çalışan, iyi iletişim kurabilen, otoriteyi astlarına dağıtan ve onların kendisine güvenmesini sağlayabilecek liderlere ihtiyaç vardır (Scott, 2010). Başarılı bir lider personelini güçlendirir, karşılıklı bir güven iklimini oluşturur, iş doyumunu yükseltir, hasta bakım ve çalışan yaşam kalitesini yükseltir ve sağlık hizmetlerini kolaylaştırmak gibi organizasyonel hedeflere ulaşmak için organizasyonel bağlılığı oluşturur. İş doyumu yükselen, güven iklimi içinde çalışan sağlık çalışanlarının da iş yaşam kalitesi yükselir. İş yaşam kalitesi, personelin işteki etkinlik ve verimliliğini doğrudan etkiyen faktörleri içeren önemli bir yönetim sürecidir. Literatürde, iş yaşamı kalitesi ile ilgili olarak çok sayıda tanıma rastlanmakla birlikte, bu tanımlarda tam bir uzlaşma sağlanamadığı dikkati çekmektedir (Campos ve Souza, 2006). Nanjundeswaraswamy ve Swamy (2013)’e göre iş yaşam kalitesi; çalışanların yükselme imkânları, iş güvenliği, ödül sistemi gibi konularla desteklenen olumlu iş çevresidir. Kılıç ve Keklik (2012)’e göre ise çalışma koşullarının değerlendirilmesi, çalışanın memnuniyeti ve memnuniyetsizlikleri, verimlilik, iş yerindeki sosyal çevre, yönetim şekli, iş yaşamının ve iş dışı yaşamın birbiriyle ilişkisi; kısaca iş çevresinin tamamındaki güçlü ve güçsüz yönleri içine alan bir kavramdır. İşin demokratikleştirilmesi, endüstriyel demokrasi, işin insancıllaştırılması, işyeri demokrasisi ve katılımcı iş gibi terimlerle anılan (Saklani, 2004) iş yaşam kalitesi, örgütsel bağlılık (Erdem, 2010; Farid, Izadi, Ismail ve Alipour, 2014), örgütsel güven (Martins ve Van der Berg, 2012), işte kalma niyeti ve devamsızlık (Demir, 2011), işten ayrılma eğilimi (Sezici, 2014; Yıldız, 2013), yabancılaşma (Erdem, 2014), örgütsel adalet ve liderlik (Gillet, Foukuereau, Bonnoud-Antıgnac, Mokounkolo ve Colombat, 2013), motivasyon (Kılıç ve Keklik, 2012), sağlık ve refah (Rathi, 2009), verimlilik (Nayeri, Salehı ve Noghabi,2011) gibi örgütsel sonuçları olan önemli bir kavramdır. Algılanması ve tanımlanmasındaki farklılıklara karşın, iş yaşamında kalite anlayışı, özellikle son yıllarda çalışanların fiziksel ve psikolojik refah düzeyini yükselten, örgütsel kültürde değişim meydana getiren ve tüm çalışanların değerini artıran bir yönetim felsefesi olarak görülmektedir (Shain ve Suurvali, 2001). İş yaşam kalitesi ile ilgili olarak literatürde iki önemli teorik yaklaşım bulunmaktadır. Bunlar ihtiyaçların giderilmesi ve yayılma etkisi (spillover effect) yaklaşımlarıdır. İhtiyaçların giderilmesi yaklaşımı, Maslow tarafından geliştirilen ihtiyaçların karşılanması modeline dayanmaktadır. Bu yaklaşıma göre, insanların iş aracılığıyla yerine getirilmesini istediği temel ihtiyaçları bulunmaktadır ve çalışanlar, yapmakta oldukları iş onların ihtiyaçlarını karşıladığı ölçüde işlerinden doyum sağlamaktadırlar. Yayılma etkisi yaklaşımı ise yaşamın bir alanındaki memnuniyetin yaşamın diğer alanlarındaki memnuniyeti etkileyebileceği varsayımına dayanmaktadır (Chan ve Wyatt, 2007). Çalışanların iş yaşam kalitesini etkileyen etmenler üzerine yapılan çalışmalarda da belirtildiği gibi iş yaşam kalitesi, demografik faktörler, çalışma ortamındaki, ücretler, kazançlar, The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 Nuriye Çelmeçe - Abdullah Işıklar 206 çalışma ortamı ve şartları, işlerin yönetimi ve organizasyonu, liderler, işte kullanılan teknoloji, endüstriyel ilişkiler, katılım, istihdam güvenliği, sosyal güvenlik ve sürekli eğitim gibi nesnel koşullar tarafından etkilenmektedir. (Aba, 2009; Adıgüzel, Erdoğan, Batur, Oğlakkaya ve Yalçın, 2014; Çatak ve Bahçecik, 2015; Çavuş ve Çelik, 2014; Erat, 2010; Erat, Korkmaz, Çimen ve Yahyaoğlu, 2011; Dikmetaş, 2006; İnce, Gül, Oktay ve Candan, 2015; Sirgy, Efraty, Siegel ve Lee, 2001; Sirgy, Reilly, Wu ve Efraty, 2008; Ssesanga ve Garrett, 2005; Winter, Taylor ve Sarros, 2000; Yüksel, 2004). Her işletmede, insan kaynaklarını işletme amaçları doğrultusunda etkili bir şekilde yönlendirebilecek güçlü bir lidere ihtiyaç vardır. Sağlık kurumlarında da bu ihtiyaçtan söz etmek mümkündür. Sağlık çalışanlarının örgüte bağımlılıklarını, iş doyumunu ve dolaylı olarak iş yaşam kalitesini arttıran bir diğer unsurda, değişen rekabet koşullarına zamanında ve yeni yöntemlerle cevap verebilecek ve yönetim bilgilerini sürekli geliştirebilecek liderlerdir (Lazarus, 2009; Uno ve Zakariasen, 2010). Liderliğin iş yaşam kalitesini etkilediği ve liderin ne denli dönüştürücü (transformasyonel) olursa kalite algısının o derece arttığı, Gillett, Foukuereau, Bonnoud-Antıgnac, Mokounkolo ve Colombat (2013) tarafından hemşireler üzerine yapılan alan araştırması ile ortaya koyulmaktadır. Kara, Uysal, Sırgy ve Lee (2013) de konaklama işletmeleri çalışanlarının algıladıkları iyilik/iyi olma üzerinde transformasyonel liderliğin pozitif etkileri olduğunu tespit etmektedir. Sirgy, Efraty, Siegel ve Lee (2001) iş yaşamı kalite algısının girdileri/öncülleri olarak iş çevresi, iş gereklilikleri, yönetici davranışları ve destekleyici programlar konusundaki doyum ihtiyacını öne çıkarmaktadır. Bu araştırmanın amacı, sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışlarını bazı değişkenler açısından incelemektir. Bu amaç doğrultusunda; 1- Sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışları farklılaşmakta mıdır? 2- Sağlık çalışanlarının eğitim durumlarına göre iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışları farklılaşmakta mıdır? 3- Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışları arasında nasıl bir ilişki vardır? sorularına cevap aranacaktır. Yöntem Araştırma, sağlık çalışanlarının iş yaşam kaliteleri ile algıladıkları liderlik davranışları arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla ilişkisel tarama modelinde yapılmıştır. Araştırmanın çalışma evreni Gazi Osman Paşa Üniversitesi Hastanesinde çalışmakta olan sağlık çalışanlarından oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise çalışanlardan tesadüfi örnekleme yöntemiyle belirlenen 76 kadın (% 58.4), 54 erkek (% 41.6) olmak üzere toplam 130 sağlık çalışanından oluşmaktadır. Ölçme Araçları: 1. Sosyodemografik Veri Formu: Yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, meslek, çalışma yılı gibi sosyo- demografik ve mesleki özelliklerle ilgili toplam 6 soru içermektedir. 2. İş Yaşam Kalitesi Ölçeği: İş Yaşam Kalitesi Ölçeği, Sirgy, Efraty, Siegel ve Lee tarafından 2001 yılında geliştirilmiştir. Ölçek 16 ihtiyacın tatminiyle ilişkili 16 maddeden oluşmaktadır. Ölçeği oluşturan maddelerin hepsi işyerindeki iş yaşam kalitesini ölçmeyi amaçlamaktadır. Ölçeğin ilk üç maddesi (1., 2., 3.) sağlık ve güvenlik ihtiyacının tatminini ölçmeye yöneliktir. 4, 5 ve 6. The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 207 Sağlık Çalışanlarında Algılanan Liderlik ve İş Yaşam Kalitesi İlişkisi maddeler ailevi ve ekonomik ihtiyaçların tatminini ölçmeye yöneliktir. 7 ve 8. maddeler sosyal ihtiyaçların tatminini ölçmeye yöneliktir. 9 ve 10. maddeler saygı ihtiyacının tatmin edilme düzeyini ölçmeye yöneliktir. 11 ve 12. maddeler kendini gerçekleştirme ihtiyacının ne derece tatmin edildiğini ölçmeye yöneliktir. 13 ve 14. mad deler bilgi ihtiyacının ne derece tatmin edildiğini ölçmeye yöneliktir. 15 ve 16. sorular ise estetik ihtiyaçların tatmin edilme düzeyini ölçmeye yöneliktir. Özgün ölçeğin yapı geçerliğinin test etmek üzere, Sirgy, Efraty, Siegel ve Lee (2001) tarafından doğrulayıcı faktör analizi yapılmış ve 16 maddenin yedi faktörden geldiği ve bu yedi faktörün de tek bir faktörden geldiği ortaya konmuştur. İş Yaşam Kalitesi Ölçeği’nin Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0.78 olarak hesaplanmıştır. 3. Liderlik Davranışları Ölçeği: Liderlik davranışlarına ilişkin Ekvall ve Arvonen (1991) tarafından geliştirilen liderlik davranış ölçeği kullanılmıştır. Ölçek 3 tip liderlik davranış özelliklerini belirlemeye yönelik hazırlanmış olup, toplam 36 maddeden oluşmaktadır. Ölçekteki 14 madde iş gören odaklı liderlik davranışını, 12 madde görev odaklı liderlik davranışını ve 10 madde ise değişim odaklı liderlik davranışını ifade etmektedir. Ölçek Türkçeye Tengilimoğlu (2005) tarafından uyarlanmış ve geçerliliği ve güven analizi yapılarak Cronbach Alpha değeri 0.96 bulunmuştur. Araştırmada Liderlik Davranışı Ölçeğinin güvenirlik analizi Güvenirlik katsayısı, Cronbach alpha=0,822 değerinde bulunmuştur. Bulgular Araştırmaya katılan sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışlarına ilişkin ortalama, standart sapma, N değerleri ve t testi ile ilgili betimsel istatistikler Tablo-1’de yer almaktadır. Tablo 1. Sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kalitesi ve liderlik davranışlarına ilişkin t testi sonuçları Cinsiyet N Arit. Ort. Ss t P İş Gören Odaklı Kadın 76 3.498 .684 Liderlik Erkek 54 3.854 .666 .948 .623 Görev Odaklı Kadın 76 4.287 .543 Liderlik Erkek 54 4.228 .533 .613 .541 Değişim Odaklı Kadın 76 2.450 1.048 Liderlik Erkek 54 2.430 1.026 .109 .914 İş Yaşam Kadın 76 2.735 .998 Kalitesi Erkek 54 2.338 .993 .941 .537 Tablo 1 incelendiğinde “Liderlik Davranış Ölçeği’nin” iş gören odaklı liderlik alt boyutunda kadın sağlık çalışanlarının puan ortalamaları 3.498, erkek sağlık çalışanlarının puan ortalamaları ise 3.854 olarak hesaplanmıştır. Grupların puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan t değerine göre (t=.948, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Görev odaklı liderlik alt boyutunda kadın sağlık çalışanlarının puan ortalamaları 4.287, erkek çalışanların puan ortalamaları ise 4.228 olarak hesaplanmıştır. Grupların puan The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 Nuriye Çelmeçe - Abdullah Işıklar 208 ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan t değerine göre (t=.613, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Değişim odaklı liderlik alt boyutunda kadın sağlık çalışanlarının puan ortalamaları 2.450, erkek çalışanların puan ortalamaları ise 2.430 olarak hesaplanmıştır. Grupların puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan t değerine göre (t= .109, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi puanlarına bakıldığında ise kadın çalışanların puan ortalamaları .998, erkek çalışanların puan ortalamaları .993 olarak hesaplanmıştır. Grupların puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan t değerine göre (t=.941, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bu bulguya göre sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kalitesi puanlarında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Tablo 2’de çalışanların liderlik algıları ve iş yaşam kalitesi puanları ile eğitim durumu değişkeni arasında anlamlı fark olup olmadığına ilişkin bulgulara yer verilmiştir. Tablo 2. Eğitim durumuna göre sağlık çalışanlarının liderlik algıları ve iş yaşam kalitesine ilişkin puan ortalamaları, standart sapmaları, F değerleri ve önemlilik düzeyleri Eğitim Ortalama S F p İş Gören Odaklı Lisans 3.61 0.49 Liderlik Önlisans 3.63 0.51 .214 .899 Lise 3.75 0.49 Görev Odaklı Lisans 4.10 0.66 Liderlik Önlisans 4.08 0.63 1.121 .571 Lise 4.50 0.52 Değişim Odaklı Lisans 3.62 0.54 Liderlik Önlisans 3.67 0.50 .363 .948 Lise 3.58 0.45 Lisans 4.07 0.66 İş Yaşam Kalitesi Önlisans 4.11 0.63 .122 .989 Lise 4.18 0.67 Tablo 2 incelendiğinde Liderlik Davranış Ölçeğinin iş gören odaklı liderlik alt boyutunda sağlık çalışanlarının eğitim değişkeni gruplarının puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan F değerine göre (F=.214, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Görev odaklı liderlik alt boyutunda sağlık çalışanlarının eğitim değişkeni gruplarının puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan F değerine göre (F=1.121, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Değişim odaklı liderlik alt boyutunda sağlık çalışanlarının eğitim değişkeni grupların puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan F değerine göre (F= .363, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi puanlarına bakıldığında ise grupların puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlılığını test etmek amacıyla hesaplanan F değerine göre (t=.122, p>.05) anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bu bulguya göre sağlık çalışanlarının eğitim durumuna göre iş yaşam kalitesi puanlarında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi ile liderlik davranışları arasındaki korelasyonlara ilişkin bulgular Tablo 3’de verilmiştir. The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 209 Sağlık Çalışanlarında Algılanan Liderlik ve İş Yaşam Kalitesi İlişkisi Tablo 3. Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi düzeyi ile liderlik davranışları arasındaki ilişkiye ait korelasyon değerleri Variables 1 2 3 4 1. İş Gören Odaklı - 2. Görev Odaklı .488** - 3. Değişim Odaklı .554** .505** - 4. İş Yaşam Kalitesi .527** .633** .460** - Tablo 2 incelendiğinde Liderlik Davranışları Ölçeği’nin iş gören odaklı liderlik alt boyutu ile görev odaklı liderlik alt boyutu arasında r=.488 (p<.01) , iş gören odaklı liderlik alt boyutu ile değişim odaklı liderlik alt boyutu arasında r=.554 ( p<.01), iş gören odaklı liderlik alt boyutu ile iş yaşam kalitesi arasında r=.527 (p<.01) düzeyinde pozitif bir ilişki bulunmuştur. İş gören odaklı liderlik davranışları arttıkça çalışanların diğer alanlardaki liderlik davranışları da artmaktadır. Ayrıca iş gören odaklı liderlik davranışları arttıkça çalışanların iş yaşam kalitelerini de arttırmaktadır. Görev odaklı liderlik alt boyutu ile değişim odaklı liderlik alt boyutu arasında r=.505 (p<.01), görev odaklı liderlik alt boyutu ile iş yaşam kalitesi arasında r=.633 (p<.01) düzeyinde pozitif bir ilişki bulunmuştur. Çalışanların görev odaklı liderlik davranışları arttıkça değişim odaklı liderlik ve iş yaşam kalitesi düzeyleri de artmaktadır. Liderlik davranışlarının değişim odaklı alt boyutu ile iş yaşam kalitesi düzeyi arasında r=.460 (p<.01) pozitif korelasyon bulunmuştur. Sağlık çalışanlarında liderlik davranışları arttıkça iş yaşam kalitesi düzeyi de yükselmektedir. Tartışma ve Yorum Araştırmaya katılanlara cinsiyete göre liderlik algısının değişip değişmediğini test etmek amacıyla t testi yapılmış, kadınların ve erkeklerin liderlik algılamalarında bir fark olmadığı gözlenmiştir. Keklik (2012) )’in sağlık çalışanları üzerinde yaptığı araştırmada da çalışanların cinsiyetlerine göre liderlik algı düzeylerinde anlamlı bir fark olmadığı bulunmuştur. Bakan (2008)’ın çalışanların demografik özellikleri ile liderlik türlerine ilişkin algılamaları arasındaki ilişkiyi incelediği çalışmasında araştırmamızla benzer sonuçlara ulaşarak, çalışanların cinsiyetlerinin liderlik algı düzeylerinde bir farklılık yaratmadığı fakat eğitim seviyeleri, çalışma süreleri, iş deneyimleri ve yöneticilik tecrübeleri arttıkça; liderlik tarzları açısından daha katılımcı, destekleyici ve yönlendirici liderliği tercih ettikleri bulunmuştur. Sağlık çalışanlarının iş yaşam kalitesi ölçeğinden aldıkları puanlar cinsiyetlerine göre incelendiğinde sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kalitesi puanlarında anlamlı bir fark bulunamamıştır. İnce, Gül, Oktay ve Candan (2015) tarafından sağlık çalışanları üzerinde yapılan bir araştırmada sağlık çalışanlarının cinsiyetlerine göre iş yaşam kaliteleri arasında da anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bu bulgu literatürdeki araştırmaların bazıları tarafından da desteklenmektedir ( Adıgüzel, Erdoğan, Batur, Oğlakkaya ve Yalçın, 2014; Avcı ve Pala,2004; Burke, 1999; Kravina ,Falco, Gırardı ve De Carlo, 2010 ) ancak Erkıral (2014) ve Vural (2010)’ın yaptıkları araştırmalarda ise erkeklerin yaşam kalitelerinin kadınlardan daha yüksek olduğu bulunmuştur. The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 Nuriye Çelmeçe - Abdullah Işıklar 210 Araştırmaya katılanlara eğitim durumlarına göre liderlik algıları ve iş yaşam kaliteleri değişip değişmediğini test etmek amacıyla f testi yapılmış, kadınların ve erkeklerin liderlik algılamalarında ve iş yaşam kalitelerinde bir fark olmadığı gözlenmiştir. Bu bulgu literatürdeki araştırmaların bazıları tarafından da desteklenmektedir (Büyükyavuz, 2015; Dalgın, 2008;Erdoğan, 2010; Tengilimoğlu , 2005; Telli, 2012 ). Keklik (2012)’in sağlık çalışanları üzerinde yaptığı çalışmada ilkokul mezunlarının işlemsel liderlik algılarının yüksek olduğu, Yiğit (2004)’in yine hastanelerde çalışanlar üzerinde yaptığı çalışmasında da ilkokul mezunlarının katılımcı liderlik algılarının yüksek olduğu bulunmuştur. Bakan (2008)’ın, çalışanların demografik özellikleri ile liderlik türlerine ilişkin algılamaları arasındaki ilişkiyi incelediği çalışmasında, çalışanların eğitim seviyeleri, çalışma süreleri, iş deneyimleri ve yöneticilik tecrübeleri arttıkça; liderlik tarzları açısından daha katılımcı, destekleyici ve yönlendirici liderliği savunmaya başladıklarının söylenebileceğini belirtmiştir. Tengilimoğlu (2005)’nun yaptığı çalışmada da araştırmamızla benzer bulgular belirlenmiş iş yaşam kalitelerinin eğitim durumlarına göre farklılaşmadığı bulunmuş ancak Duyan (2012)’ın yaptığı çalışmada ise ilkokul mezunlarının yaşam kalitesinin düşük olduğu bulunmuştur. Araştırmaya katılan sağlık çalışanlarının liderlik algıları ile iş yaşam kaliteleri arasındaki ilişki incelendiğinde görev odaklı liderlik algısı ile iş yaşam kalitesi arasındaki ilişki katsayısı daha yüksek bulunmuştur. Sağlık çalışanları; çalışanlarına saygı duyan, iyi çalışmaları takdir eden, astlarına güvenen, güven veren, çalışan fikirlerine önem veren, çalışan haklarını savunan mesleğini geliştirmesine izin veren liderleri tercih etmiştir. Üstleri tarafından desteklenen, üstlerinden maddi ve manevi destek gören, iyi çalışmaları takdir edilen astların, yönetim ve işletmeye bağlılıklarının yüksek olacağı dolaysıyla da iş yaşam kalitelerinin yüksek olacağı söylenebilir. Yine araştırmamızla paralel olarak Hamidifar (2009), iş tatmini ve benimsenen liderlik arasındaki ilişkiyi incelediği çalışmasında, dönüşümcü ve işlemsel liderlik tarzlarının çalışanları daha çok tatmin ettiğini ortaya çıkarmıştır. Bass (1999)’ın dönüşümcü liderlik üzerine yaptığı bir çalışmada, dönüşümcü liderliğin hastanelerde, eğitim kurumlarında, sanayi kuruluşlarında, askeri birimlerde daha etkili olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Liderlik ve ekip çalışması arasındaki ilişkiyi araştırdığı çalışmasında Chen (2010) dönüşümcü liderlik ile ekip çalışması arasında pozitif, işlemsel liderlik ile ekip çalışması arasında ise negatif bir ilişki tespit etmiştir. Molero, Cuadrado, Navas ve Morales (2007)'in yaptığı araştırmada dönüşümcü liderlik ile demokratik, otokratik ve görev odaklı liderlikler arasındaki ilişki araştırılmıştır. 147 katılımcıya uygulanan bu çalışmada dönüşümcü liderlik tipinin demokratik liderlikle güçlü bir ilişkisinin olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca dönüşümcü liderlik tipinin işletmenin çıktılarındaki değişim yüzdesini önemli oranda pozitif olarak etkilediği görülmüştür. Bu araştırmaya göre denilebilir ki performans, tatmin ve iş yaşam kalitesi gibi işletme çıktıları dönüşümcü liderlik tipinde artmaktadır. Lievens, Van Geit ve Coetsier (1997)'in yaptığı araştırmada üç işletmeden 319 çalışana ulaşılmış ve kendilerine amirlerinin liderlik tipini ölçecek sorular yöneltilmiştir. Buna göre algılanan en yüksek liderlik tipi dönüşümcü liderlik çıkmış ve bunu işlemsel liderlik ve liberal liderlik izlemiştir. Sağlık kuruluşları temel olarak “hizmet sektörü” esaslı organizasyonlardır. Ancak sağlık kuruluşları, yapısı gereği insanın en kıymetli unsuru hayatı ile ilişkili olduğundan, diğer ticari hizmet sektörlerinden farklı bir konumdadırlar. Hizmet sektöründe iradesi olmayan unsurlar The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216 211 Sağlık Çalışanlarında Algılanan Liderlik ve İş Yaşam Kalitesi İlişkisi (mali kaynak, araç gereç vb.) yönetilir, insan unsuruna ise liderlik edilir. Bir hastanenin başında olan kişi, hastanesi için mevcut şartlardan hareketle belirlediği bir vizyona sahip olup, bunu birlikte çalıştığı kişilere inandırmalıdır. Sağlık kurumları işleyiş açısından daha kompleks yapılar olduğu için özellikle problem çözme konusunda yöneticilerin yetenekli olması gerekir. Sağlık sektörü aynı zamanda teknoloji ile birlikte sürekli yenilenen bir yapıya sahiptir . Bu açıdan yönetici konumundaki liderlerin yeniliğe açık ve uyumlu, değişen koşulları adapte etmekte hızlı ve kararlı olması beklenir. Ayrıca sağlık kurumlarında insan odaklı bir işleyiş söz konusu olduğu için hem hastaların hem de çalışanların motivasyonu ve huzuru açısından hümanistik bir liderlik tarzı benimsenmeli, hastaların ve çalışanların beklentileri göz ardı edilmemelidir. Bu araştırmadan elde edilen bulgular sonucunda ise aşağıdaki önerilerde bulunulmuştur. Çalışanın iş yaşam kalitesi düzeyini yükseltmek için, liderlik tarzı yanında etkili olan diğer faktörlere de ağırlık (takdir, ödüllendirme, yeterli ücret. vb.) verilmelidir. Liderlerin, sağlık personelinin iş ve iş dışı sorunlarına duyarlı olması, iş tanımlarının belirlenmesi, rol çatışmalarının azaltılması, iş basitleştirme, iş rotasyonu ve kararlara katılmalarının sağlanması personelin iş yaşam kalitesini artıracağı düşünülmektedir. Yöneticilerin liderlik tarzlarını belirleyen faktörlerin analiz edilmesi ve olumsuz olarak görülen tarzların uygulanmasını gerektiren olumsuz koşulların giderilmesinin yararlı olacağı söylenebilir. Alt üst ilişkilerinde yöneticinin; nazik ve samimi olması, bireylerin iş ve iş dışı sorunlarıyla ilgilenmesi, güven ve önem vermesi, sözlerini dikkate alması, yapılanları takdir etmesi, olayları açıklayıcı olması, bireyin ve işin gerekliliğini hissettirmesinin personelin iş yaşam kalitesini artıracağını düşünülmektedir. İyi bir yöneticinin aynı zamanda iyi bir lider olması, yöneticilik yeteneğinin gelişmiş olduğunu ortaya koyar. Bu ise yöneticilere liderlikle ilgili eğitim verilmesi ile olasıdır. Dolayısıyla yöneticilik konusunda formal eğitim almamış hastane başhekimlerinin, liderlik kapasitelerini geliştirmek için düzenli eğitim programlarına tabi tutulmalarının yararlı olacağı söylenebilir. Yöneticilerin, ekip çalışması, sorun çözme yöntemleri, çalışanları motive etme, yazılı-sözlü iletişim, yetki devretme, risk alabilme, yaratıcılık, konularda eğitim alırlarsa personel iş yaşam kalitesinin artırılmasında faydalı olacağı düşünülmektedir. KAYNAKLAR ABA, G. (2009). İş yaşam kalitesi ve motivasyon ilişkisi: Sağlık sektöründe bir uygulama. Yüksek Lisans Tezi, Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. ADIGÜZEL, O., ERDOĞAN, A., BATUR, Z., OĞLAKKAYA, D. ve YALÇIN, B. (2014). Sağlık çalışanlarında iş yaşam kalitesi ve örgütsel çekicilik.2. Örgütsel davranış kongresi bildiriler kitabı,621-632. AKMAN, V., HANOĞLU, M. ve KIZIL, C. (2015). Liderlik ile personel performansı arasındaki ilişki üzerine bir şirket incelemesi. Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, 14(52), 130-145. ARSLAN, B. (2015). Hastane yönetiminde liderlik ve iş doyumu. Yüksek lisans tezi, Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. The Journal of Academic Social Science Yıl: 3, Sayı: 20, Aralık 2015, s. 202-216
Description: