ebook img

Nasreddin Hoca Fıkraları - sanal-kitap.com PDF

174 Pages·2011·0.45 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Nasreddin Hoca Fıkraları - sanal-kitap.com

qNwearstyrueiodpdasindf gHhjoklczxac vFbınkmrqawlaerrtıy uiopasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopasd fghwjkwlzxwcv.bSnamnqwael-rt yKuiitoapaps.dcfgohmjkl z x cvbnmqwertyuiopasdfghjklzxcvbnmq (Kütüphanemizdeki çok sayıda kitabı wertyuiopasdfghjklzxcvbnmqwertyui ücretsiz okuyabilirsiniz.) opasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopasdfg hjklzxcvbnmqwertyuiopasdfghjklzxc 13-20.ci yüzyıl vbnmqwertyuiopasdfghjklzxcvbnmq wertyuiopasdfgAhnjoknlzixmc vbnmqwertyui opasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopasdfg hjklzxcvbnmqwertyuiopasdfghjklzxc vbnmqwertyuiopasdfghjklzxcvbnmq wertyuiopasdfghjklzxcvbnmqwertyui opasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopasdfg hjklzxcvbnmrtyuiopasdfghjklzxcvbn mqwertyuiopasdfghjklzxcvbnmqwert yuiopasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopas df h kl b df h kl Arkadaşsızlık Zengin, yaşlı bir adam ölünce bütün parası tek oğluna kalmış. Oğlan, ahmak bir delikanlıymış, çok geçmeden bütün parasını harcamış. Bu vaki olduğu zaman bütün arkadaşları onu terketmiş. Ahmak oğlan gitmiş nasihat almak için Hoca ile görüşmüş. "Fakirim şimdi ve hiç arkadaşım yok! Ne yapayım?" diye sormuş. "Merak etme," demiş Hoca. "Çok geçmeden her şey düzelir. Bekle, tekrar mutlu olursun." Oğlan heyecanlanarak: "Tekrar zengin mi olacağım?" diye sorunca Hoca: "Hayır, onu demedim. Fakirliğe ve arkadaşsızlığa alışırsın demek istedim." diye cevap vermiş. Balık ile Kedi Hoca evine birkaç kez et yada balık götürmüş ama, hiçbir zaman yiyememiş. Karısı eti pişirip kendisi yer, ya da eşine dostuna yedirmiş Nasrettin Hoca, akşam yemeği için yine biraz balık satın alır. Akşamleyin karısı, ona akşam yemeği olarak çorba ile pilav verir. "Balık nerede?" diye sorar Hoca. Karısı yine — Bizim kedi senin getirdiğini balığı kapıp kaçtı. Arkasından koştum ama yetişemedim, demiş. Nasrettin Hoca çok kızar. Kedi ile karısını, evinin yanındaki dükkana götürür ve kediyi dikkatle tartar. Sonra karısına döner ve, "Balığım, iki okka ağırlığındaydı. Bu kedi de iki okka geliyor. Balığım buradadır, diyorsunuz. O halde kedim nerededir?" der. Boş Tas Nasrettin Hoca, hemen her akşam, evine birkaç arkadaşını çağırır, Allah ne verdiyse yerlermiş. Birgün gene böyle yapmış. Ama karısı: -Aman Hocam, demiş. Evde yiyecek tek bir lokma bile yok… Karısının söyledikleri üzerine Nasrettin Hoca, eline boş bir tas alarak yemek odasında oturan arkadaşlarının yanına gelmiş. -Dostlarım, demiş.Kusura bakmayın, evde yağ, pirinç ve odun olsaydı, çorba pişirecek ve şu gördüğünüz koca tasla sizlere sunacaktık, demiş… Bu Bebek başka bebek! Nasrettin Hoca'nın karısı öldüğü zaman tekrar evlenmiş. Yeni karısı, bir dulmuş. Onunla evlendikten bir hafta sonra, onun bir çocuğu olmuş. Hoca hemen çarşıya koşar biraz kağıt birkaç kurşun kalem ile çocuk kitapları satın alır. Bu şeylerle eve döner ve onları yanına koyar. Karısı şaşrıp kalmış. "Ne yapıyorsunuz" demiş. "Bebek, onları daha uzun bir sure kullanamayacak. Neden bu kadar acele ediyorsunuz?" "Siz tamamen yanılıyorsunuz," diye cevap vermiş kocası. "Bizim bebeğimiz, alelale bir bebek değil. Dokuz ay yerine bir haftada geldi. Anlıyorsunuz ya, bundan iki hafta sonra oluyup yazmayı öğrenir duruma gelecek." Çömleğin bebekleri Nasrettin Hoca, komşusundan ödünç olarak bir çömlek aldı. Bir iki gün sonra. içerisinde başka küçük bir çömlek olduğu halde onu geri götürdü. "Çömleğinizin bir bebeği oldu bizdeyken," dedi. Komşu, çok memnun olmuş. Nasrettin, tekrar aynı çömleği ödünç aldı. Bu sefer onu geri götürmedi. Komşu, Nasrettin'in evine gitmiş, "Benim büyük çömleğime ne oldu?" diye sormuş. "Neden onu bu zamana kadar geri getirmediniz?" "Oo, size uzun ömürler...Bizdeyken öldü o!" dedi Nasrettin Hoca. "Aman Hocam, nasıl olur? Çömlekler ölmez ki!" diyen komşuya Hoca şöyle cevap vermiş: "Neden böyle söylüyorsunuz? Çömleğin bir bebeği oldu dediğim zaman inandınız. Bebeği nasıl olduysa çömlek öyle de ölür tabii, değil mi?" Hoca'nın sözü Bir gün Nasrettin Hoca bazı arkadaşlarıyle sohbet ederken ona kaç yaşında olduğunu sormuşlardı. "Kırk yaşındayım," diye cevap vermişti. Aradan on yıl geçer. Arkadaşlar bir gün Nasrettin Hoca'ya aynı soruyu sormuşlar. Hoca soğukkanlılıklayine: "Kırk yaşındayım," diye cevap vermiş. Arkadaşlar hep bir ağızdan: "Nasıl olur, Hoca? Olamaz! On yıl önce kırk yaşındayım demiştin!" Nasrettin Hoca gülerek: "Erkek olan sözünü inkar etmez! Benim tek bir Allahım var ve tek bir sözüm var... Yirmi yıl geçerse de sorunuza aynı cevabı vereceğim..." Sesimin Arkasından Koşuyorum Hoca öğle ezanını okumağa başlamış. O sırada bazı komşuları evlerinin önlerinde birbirleriyle konuşuyorlar, sanki ezan sesini duymuyor gibi davranıyorlarmış. Aslında O komşular camiye de pek sık gelmiyorlarmış. Hoca sesini biraz daha yükseltmiş, amma bakmış ki fark eden bir şey yok. O tarafa doğru koşmağa ve koşarken de ezanı okumağa devam etmiş. O komşulardan birkaç kişi Hoca’ya bir şey olduğunu düşünerek yanına koşuşup sormuşlar : - “Ne oldu Hoca Efendi, niçin koşarak ezan okuyorsun.?” - “Sesimin nerelere kadar gittiğini merak ettim de; arkasından koşuyorum” demiş.

Description:
Nasrettin Hoca'nın arkadaşlarından birisi, parayı çok seviyordu. Hiç kimseye asla birşey vermezdi. Bir gün bu adam arkadaşları ile nehit boyunda
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.