ebook img

Muhammed Ali Es-Sabuni - Safvetü’t Tefasir PDF

2412 Pages·2013·16.43 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Muhammed Ali Es-Sabuni - Safvetü’t Tefasir

Bismillâhirrahmânirrahîm Tefsirci Prof. Muhammed Ali es-Sâbûnî'nin Kısa Hayat Hikayesi: 1. Muhammed Ali, Şeyh Muharanıed Cemil'in oğlu olup 1930 yılında Hleb'de dünyaya geldi. Suriye vilâyetlerinden biri olan Halep, ilim ve âlimleri ile meşhur bir şehirdij. 2. Sâbûnî, ilim ehli olarak tanınan bir ailedendir. Babası Şeyh Muhammed Cemil, fıkıh ve ferâiz bilgini, dil ve dinî ilimlerde söz sahibi idi. Sâbûnî'nin ataları arasında da, seçkin ilim adamları vardır. 3. Müellif, Osmanlılar döneminde de aynı adla anılan Hüsreviyye İlahiyat Lisesi'nde dinî ve modem ilimleri okudu. Kendisi karma bir kültüre sahip; olup dinî ve pozitif ilimleri bu kültür içerisinde birleştirmiştir. 4. İlahiyat Lisesi'ni başarı ile bitirince, Suriye Vakıflar Bakanlığı adına, bir ilim heyeti içinde Ezher Üniversitesi'ne' gönderildi. Ezher, Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde tahsilini yapıp yüksek derece ile, diploma alarak 1952 yılında buradan mezun oldu. Sonra, konu ihtisası ve hâkimlik üzerine mastır yaptı ve 1954 yılında mezun oldu. 5. Sonra Suriye'ye döndü ve genel liseler, devlet okulları ve bazı dinî okullarda, "Din Eğilimi" derslerine öğretmen tayin edildi. Daha sonra, Mekke-i Mükerreme'deki İlahiyat ve Eğitim Fakültelerine öğretim üyesi olarak davet edildi. Bunun üzerine, 1962 yılında, Kur'an İlimleri, tefsir ve hadis dersleri profesörü olarak Hicaz'a gitti. Burada 25 sene öğretim üyeliğinde buludu ve birçok eğitici ve öğretici yetiştirdi. 6. Üç yıl önce, Mekke-i Mükerreme Ünımü'l Kura Üniversitesi'nde, "İlmi Araştırmalar ve İslâm Kültürünü İhya" merkezinde yeni bir göreve atandı. Hâlen bu göreve devam etmektedir. 7. Eserleri: Müellifin, Kur'an ilimleri, tefsir ve hadis alanında 25 den fazla eseri vardır. Bazıları şunlardır: Revâiu'l-beyân fî tefsîr-i âyâti'l-ahkâm (2 cilt), Safve-tu't-tefâsîr (3 cilt), et-Tibyân fî ulûmi'l-Kur'ân, en-Nubuvve ve'l-enbiyâ, Muhta-sar-ı İbn Kesîr (3 cilt), Muhtasaru't-Taberî, el-Mevâris fi'ş-Şerîati'1-Tslâmiyye, Tenvîru'I-ezhân min tefsîri ruhi'l-beyân ve diğerleri.1[1] Bismillahirrahmanirrahim "Tefsirin tercüme ve basımına izin" Ben, aşağıdaki imzanın sahibi, Ümmü'I - Kura Üniversitesi profesörü Şeyh Mıihammed Ali es-Sâbunî " Safvetü't-Tefâsîr" adındaki kitabımın İstanbul'da bulunan Ensar Vakfı tarafından Türkçeye terceme ettirilmesini uygun gördüm ve buna izin verdim. Tercüme, kardeşim Kerim Aytekin hocanın gözetiminde, bittikten sonra da Muhterem Emin Saraç hocaya arzedilmek şartıyla yapılacaktır. Mekke-i Mükerreme 1[1] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/5. 14- Rebîu'1- Evvel- 1407/ 16- Kasım - 1986 Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî Ümmü'I - Kura Üniversitesi İmza2[2] Takdim Hz. Peygamber (s.a.v.)e, Cebrail (a.s.) vasıtasıyla yirmi üç senede gönderilen Kur'ân-ı Kerim, İslam inanç ve ibadetlerinin, onun getirmiş olduğu sosyal, iktisadîye hukukî sistemin, kısacası en geniş anlamıyla İslam Dininin temel kaynağıdır. Kur'ân-ı Kerim, müteaddit âyetlerde de ifade edildiği gibi, sadece Araplara değil, bütün insanlığa gönderilmiştir. Bu sebeple ilk asırlardan itibaren müslümanlann en büyük mesâileri, Kur'ân'ııı getirdiği mesajı anlamaya yönelik olmuştur. Bu, bir taraftan bu ilâhî kitabın diğer dillere çevrilmesi, diğer taraftan da başta Arapça olmak üzere, çevrildiği bütün dillerde irili ufaklı çeşitli tefsirlerin yazılması neticesini doğurmuştur. İlâhî vahiy eseri olan ve benzerini yapmaktan bütün asırlardaki insanların âciz kaldığı Kur'ân-ı Kerimin, esasında her asırda yeni bir tefsirine ihtiyaç vardır. Onun, her asrın insanına vereceği mesajlarda o asrın anlayış ve seviyesine göre birtakım farklılıkların olması tabiidir. Nitekim birçok âyet bugün klasik tefsirlerden daha farklı olarak yorumlanmakta ve bu şekilleriyle insanlara yeni mesajlar vermektedirler. Bu sebeple dünya durdukça, âlimlerin, çeşitli dillerde yazdıkları tefsirlerle bu ilâhî kitaba yeni yorumlar getirecekleri bunun da Kur'anı Kerim üzerinde yazılan tefsirleri çoğaltacağı ve zenginleştireceği tabiidir. Bu yeni tefsir ihtiyacının, bütün diller ve kültürler için olduğu kadar Türk kültürü için de var olduğu aşikârdır. Türk okuyucusu Kur'ân tefsirine büyük bir alâka göstennektedir. Bu alâkanın temelinde, Kur'ân'ı anlamaya duyulan bitmez tükenmez iştiyak yatmaktadır. Vakfımız bir süre önce, Profesör Muhammed Ali es-Sâbûnî'nin alâka ile karşılanan "Safvetü't-Tcfâsîr" İnin Arapça metnini, bu dili bilenlerin istifadesine sunmuştu. O günden bugüne bu Tefsirin Türkçe tercümesine de büyük bir talep vaki olunca, konunun uzmanı iki ilim adamından bu hususta yardım islenmiş ve Doç. Dr. Sadreddin Gümüş ile Dr. Nedim Yılmaz'ın uzun ve titiz çalışmaları sonucu eser Türkçeye kazandırılmış, tercümenin redaksiyonu da Doç. Dr. M. Akif Aydın tarafından yapılmıştır. Muhterem Profesör Muhammed Ali es-Sâbûnî tarafından yazılan ve eserin tercüme ve basımına müsaade veren yazıdaki isteği üzerine tercüme son olarak da Kerim Aytekin tarafından okunarak basıma hazır hale getirilmiş ve eser bu son şekliyle yine müellifin isteğine uygun olarak Muhterem Emin Saraç Hoca efendinin tedkikine arzedilmİş böylece son şeklini almıştır. Ayrıca eserin yayınlanmasında Ahmet Şişman kardeşimizin de büyük katkıları olmuştur. Sahasında büyük bir boşluğu dolduracağına inandığımız eserin Türk okuyucusuna faydalı olmasını dilerken, Türkçeye kazandırılmasından ve yayınlanmasında emeği geçenlere teşekkürü bir borç biliriz. 2[2] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/11. 1 Mayıs 1990 ENSAR VAKFİ3[3] Takriz Muhterem Üstad Muhammed Ali es-Sâbûnî, ilmiyle âmil, takva sahib: değerli bir insandır. Kendisini uzun zamandan beri tanımakta, Kur'âh-ı Kerîm'ir tefsiri ve İslamî ilimlerdeki çalışmalarım takdirle okuyup takib etmekteyim. tjjstad Sâbûnî, Mckke-i Mükerreme'de, Harem-i Şerifte, sabah namazların müteakip üç cüz Kurân-ı Kerîm okur, Beytullah'ta Allah'ın Kitabını tilâve etmekten büyük haz duyar. Onu, ilmi, ibadeti ve takvâsıyla, Örnek Müslümar şahsiyetine misal göstermek mümkündür. Cenab-ı Hak'tan kendisine uzun ömü ve daha nice eserler hazırlamayı nasibetmesini niyaz ederim. İşte bu Muhterem Üstad1 in "Safvetü't-Tefâsîr" adlı tefsiri kısa bir zamand; her tarafta müslümanlann teveccühünü kazanmıştır. Bu kıymetli eserin, Pakis tan Hindistan ve Endonezya'da ders kitabı olarak okutulduğunu, oralardan geleı kardeşlerimizden öğrenmiş bulunuyorum. Bu kıymetli esere Türkiye'de de büyük alâka gösterilmiş Arapça aslında] istifade edilmesi yanında Türkçesi de aranır olmuştur. Bu sebeple bu esc ENSAR Vakfı yetkilileri tarafından Türkçeye tercüme ettirilmek istenmiş h istekle Üstad'a müracaat ettiklerinde, kendileri, yapılacak tercümede bizim d görüşümüzün alınmasını arzu ederek müsaade vermiştir. Bana, eserin tei cümesinin gösterildiği kısımlarından edindiğim intiba, Ensar Vakfı yetkilileri nin, eserin kıymetine lâyık bir şekilde tercümesi üzerinde titizlikle durduk 1 andır. Kur'ân-ı Kerîm bizim hayat düsturumuzdur. Muamelelerimizi onun emir v yasaklarına göre tanzim etmeli, ahlâkımızı onun emir ve tavsiyelerine gör düzene koymalıyız. Hz. Aişe (r. anhâ) validemize, Peygamberimizin (s.a.v ahlâkının nasıl olduğu sorulduğunda: "Onun ahlâkı Kur'ân'dan ibaretti." Buyuı muştur. Biz Mü'minler, Kur'ân-ı Kerîm'in lafzını ibadet maksadıyla okı duğumuz gibi Mealini de okurken onun bütün emir ve yasaklarının bizim içi gönderilmiş olduğu inancıyla okumalı, o emir ve yasaklara harfiyyen uymalıyı; Böyle inanıldığı ve bu inançla okunduğu takdirde Kur'ân-ı Kerîm bi: karanlıklardan kurtarıp aydınlığa kavuşturacaktır... Bu vesile ile tercümeyi yapan kardeşlerimiz ile birlikte eserin neşrine emeği geçen herkese bundan sonraki çalışmalarında da muvaffakiyetler dil* bütün çalışmalarının Cenab-ı Hakk'm rızasına muvafık olmasını temennî edı rim. M. Emin SARA Fatih-Mayis 19904[4] Takriz Bismillahirrahmanirrahim 3[3] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/12. 4[4] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/13. Âlemlerin Rabbİ Allah'a hamdolsun. Peygamberlerin en şereflisi, efendimiz Muhammed (s.a.v.)'e, onun aile efradına, Ashabm'a ve kıyamete kadar onun yo- lundan gidenlere salât ve selâm olsun. İmdi: Kardeşim Üstad Muhammed Ali es-Sâbûnî Safvetû't-Tefâsîr adlı yeni kitabından bir bölümünü bana getirdi. Müellif bu kitapta, Kur'an'ın tefsirinde mevcut olan görüşlerin en sağlamını seçmiş, özetlemiş ve tefsiri kolay anlaşılır bir hale getirmiştir. Kişinin tercihi onun aklî derecesini gösterdiğine göre, bu eser, müellifin bu ilimdeki üstün bilgisini gösterir. Çünkü başvurduğu ana tefsir kitaplarından bilgi ve basiretle tercihte bulunmada büyük bir basan sağlamıştır. Bu eser, müellifin Kur'an konusunda ilk eseri değildir. Bundan önce de tbn Kesir tefsirini özetlemişti. Onun bu büyük kitaptan özetlediği eseri de faydalı ve yararlı olup her türlü güçlükten uzaktır.Müellif aynı zamanda Kur'ân-ı Ke-rim'deki ahkâm âyetlerini de "Revâiu'l- beyan fî tefsîr-i âyâti'l ahkâm" adını verdiği müstakil bir kitapta toplamıştı. Bu kitap, hükümleri ilk kaynak olan Kur'ân-ı Kerim'den alarak açıklamaktadır.Yine bundan önce "et-Tibyân fî Ulûmi'l-Kur'an" ismi altında Kur'ân ilimlerine dair bir eser telif etmiştir. İşte nefis bir kitap halinde ortaya koyduğu bu son çalışması diğer çalışmasının tacı mahiyetindedir. Bu kitap, tefsir alanında seleflerimizin zekâlarının ürünü olan birçok çalışmanın parlak çiçekleridir. Yüce Allah'tan kendisine başarılar diler, kullarını bu kitaba iletmesini ve bununla doğru yola ulaştırmasını niyaz ederiz. Şüphesiz Allah herşeyi işitendir, herkese yakındır ve duaları kabul edicidir. Mekke-i Mükerreme Dr.Abdulhalim Mahmud 27 Safer 1396/ 27 Şubat 1976 Câmiu'l- Ezher Şeyhi5[5] Takriz Hamd, bir olan Allah'a mahsustur. Melik Abdulaziz Üniversitesine bağlı, Mekke-i Mükerreme'deki "Şeriat ve İslamî Araştırmalar Fakültesi" nde öğretim üyesi olan muhterem kardeşim Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî, Safvetü't-Tefâsîr adlı kitabından bazı yerlerini bizzat kendisi bana okuduktan sonra eserine bir takriz yazmamı istemesine binâen bu takrizi yazdım. Kitabın hepsini dinlemeye vaktim müsait olmadı. Dinlediğim yerlerde müellif, Allah ona hayır ihsan etsin, faydalı ve güzel biı tefsir yapmıştır. Kitabı telif ederken çok gayret göstermiş, Allah kelâmının tefsirinde sözlerin en doğrusunu ve tercihe şâyân olanını seçmiştir. Bu tefsirde açık bir üslup,'kolay ve modern bir metodla aklî ve naklî tefsiri birleştirmiştir, Müellif sûrelerin başında, sûrenin asıl maksatlarım açıklamakta, sonra kelimelerinin manalarını ve türeyiş şekillerini, Önceki âyetlerle sonraki âyetleı arasındaki münasebetleri ve âyetlerin iniş sebeblerini anlatmakta ve irab vecih-lerine temas etmeksizin âyetlerin tefsirine başlamaktadır. Ayrıca âyetlerle alâkası olan ve âyetlerden çıkarılan faydalı bilgileri ve edebî sanatlar ile belâğa nüktelerini de 5[5] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/14. açıklamaktadır. Hem bizim için hem de onun için Allah'tan muvaffakiyeti ve doğru yolda de vam nasip etmesini, bu kitaptan herkesin faydalanmasını ve-çalışmasına karşılı! müellifi mükâfatlandırmasını dileriz. Basan Allah'tandır. Allah Muhammed (s.a.v.)'e, onun aile efradına ve As habina rahmet ve selâmet ihsan eylesin. 7.4.13971ı Abdullah b. Humeyt Yüksek-Mahkeme Kurulu Başkan Mescid-i Haram Dini Yönetimi Genel Başkan6[6] Takriz Âlemlerin Rabbi Allah'a hamdolsun. Peygamberlerin efendisi Hz. Muham-med'e onun aile efradına ve bütün Ashabm'a salat ve selâm olsun. İmdi: İlk İslâmî telif asırlarında hâkim olan ilmî anlayış, bir konu ile ilgili söylenilen ve rivayet edilen herşeyi bir araya toplamaktı. Tefsir, hadis, siyer ve tarih kitapları ilmî ansiklopedilere benziyordu. Yaygın olan bu üslup ve anlayışın, başta ilmî servetleri zayi olmaktan korunması ve okuyucuya zevkine en uygun ve en yakın olanım seçme imkânı -sağlaması bakımından faydaları olsa da, özellikle bu asırda problem çıkarmıştır. Problem şudur: İlme yeni başlıyan ve orta dereceli öğrenci, doğruya en yakın görüşü seçerken tereddüd etmekte ve zihni dağılmakta, dolayısıyla tek görüş onun zihnine yerleşmemekte ve kendini karmakarışık görüşler, fikirler ve mezhepler ormanında bulmaktadır. Bundan dolayı, her asırda müelliflerin birçoğu bu ansiklopedik kitaplardan seçme ve bu görüşlerin en yakını ve sağlamını tercih etme yoluna gitmiştir. Bu muhtasar kitapların, ilim talebeleri için büyük faydası olmuştur. Bu asırda zamanın az, azimlerin zayıf ve zihinlerin dağınık olması sebebiyle bu tür teliflere, diğer asırlardan daha çok ihtiyaç vardır. Bundan dolayı değerli arkadaşımız Muhterem Üstad Muhammed Ali es-Sâbûnî, "Safvetü't-Tefâsîr" adlı kitabını yazmada tam manasıyla başarılı olmuştur. Çünkü tefsiri öğrenmek isteyenlere uzun bir zaman kazandırmış ve ellerinden tutarak, onları araştırma- larının Özüne ve tefsirlerin özetine ulaştırmıştır. Böyle bir çalışmayı ancak geniş araştırma yapmış, zevk-i selîm sahibi ve öğretme sanatında başarılı kimseler ya- pabilir. Bu çalışmasıyla es-Sâbûnî, ilim talebelerinin ve tefsir ilmiyle meşgul olanların teşekkürüne hak kazanmıştır. Allah ona hayırlar ve bol sevaplar ihsan etsin ve bu çalışmasını kabul buyursun. 9.4.1396 h. Ebu'l Hasen Ali el-Huseynt en-Nedvî Mekke-i Mükerreme Luktıov Alimler Konseyi Başkanı Hindistan7[7] 6[6] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/15. Takriz Hamd, bir olan Allah'a mahsustur. Salât ve selâm, onun kulu ve rasulü. âlemlere rahmet olarak gönderilen peygamberimiz el-Emin Muhammed b. Abdullah (a.s.)'in ailesinin ve bütün ashabının üzerine olsun. İmdi: Araştırmacıların çalışmalarında takdim ettikleri ve müelliflerin telif etmeye gayret ettikleri en şerefli şey, Kur'an- Kerim'e ve onun parlak ve yüce ilimlerine hizmet için yapılan çalışmadır. İnsanın şerefi, yüklenmiş olduğu görevin vt gerçekleştirmeye çalıştığı gayenin şerefine bağlıdır. Alimlerin gayretine denl hiçbir gayret yoktur. Çünkü onlar, her zaman ve her yerde nur ve ziya meşaleleridir. Bundan dolayı Yüce Allah, şu âyet-i kerime ile onların değerini ve şanını yüceltti. De ki, "bi lenlerle bilmeyenler bir olurmu? Doğrusu ancak akıl sahipleri öğüt alır." (Ztime sûresi: 39/9) Mekke-i Mükerreme'deki Şeriat ve İslamî Araştırmalar Fakültesi'nde Tefsi ve Kur'an İlimleri profesörü olan Muhterem kardeşim Şeyh Muhammed Ali es Sâbûnî'nin yapmış olduğu bu iş, Allah'ın müellife nasip ettiği büyük bi başarıdır. O, bu eserini, hem ilim adamlarının hem de ilim öğrenmek isteyen ta lebelerin el kitabı olması için , birçok büyük müfessirin yazmış olduğu Kur'an-Kerim tefsirlerinden özetleyerek meydana getirmiştir. Araştırmacıların Allah'ı: kitabını anlamalarını kolaylaştırmak maksadıyla, Yüce Allah ona bu büyük ha zineleri bir tek kitapta "Safvetü't-Tefâsîr"de sunma imkanını verdi. Yüce Allah'tan, bu kıymetli müellife, ameline karşılık sevap vermesini, bütün müslümanları bundan faydalandırmasını ve bunun karşılığında ona hayırlı mükafat vermesini dilerim. Çünkü bu mükafatı vermeye lâyık olan odur ve o buna kadirdir. Son maksat Allah rızasıdır. Doğru yola ileten odur. 15Saferl400/3Ocak I98< Dr. Abdullah Ömer Nas Cidde Melik Abdulaz Üniversitesi Rektörü8[8] Takriz Hamd, âlemlerin Rabbı olan Allah'a mahsustur. Salât ve selâm, nebilerin ve rasullerin en şereflisi Peygamberimiz Efendimiz Muhammed (s.a.v.)'in, aile ef- radının ve bütün ashabının üzerine olsun.Imdi: Muhterem üstad Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî'nin Safvetü't-Tefâsîr adındaki kitabını gördüm ve bazı sahifelerini okudum. Onu, büyük tefsircilerin söylediklerinin özetini ihtiva eden değerli bir kitap olarak buldum. Bu tefsiri, ilim talebelerinin kolayca anlamalarını sağlamak için, dil ve edebiyat inceliklerine önem vererek basit bir üslup, kolay bir ibare ve güzel açıklamalarla yazmıştır. Tefsir, bu şekliyle, herkesin faydalanması içirj, basılmaya ve yayınlanmaya lâyık güzel bir 7[7] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/16. 8[8] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/17. kitaptır. Yüce Allah onun müellifini hayırla mükafatlandırsın ve İslam'ı ve müslümanlan bundan faydalandırsın. Allah bunu yapmaya layık ve buna muktedirdir. O bize yeter, O ne güzel vekildir. 15.10.1396 h. Râşid h. Râcih eş-Şerîf Mekke-i Mükerreme Şeriat ve İslamî Araştırmalar Fakültesi Dekanı9[9] Takriz Ben, ilim talebelerinin el kitabı olacak bir Kur'an-ı Kerim tefsirine içimde sürekli olarak bir istek duyuyordum. Bu kitabın, muteber tefsii kitaplarında dağınık bulunan konuları özetleyen, geniş kaynaklara başvurma ihtiyacını gideren, talebeye Kur'an hakkında açık fikir veren, nüzul sebebini anlatan ve mânâları anlamasını kolaylaştıran ve böylece talebenin azığı ve malzemesi olabilecek bir kitap olmasını istiyordum. Safvetü't-Tefâsîr aranılan yitik ve giderilmesi gereken bir eksiklik idi. Çünkü onun müellifi Muhterem Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî benim işaret ettiğim arzulan gerçekleştirecek ve ihtiyaçları gide -recek her konuya özen göstermiştir. Allah'tan bunu faydalı kılmasını, çalışmalarına ve fedakârlığa karşılık müellifini mükafatlandırmasını dilerim. Allah, mahlukatmın en hayırlısı olan Muhammed (s.a.v.)'e, onun aile efradına ve ashabına rahmet eylesin. H. 25 Şevval 1395 Abdullah Hayyât Mescid-i Haram Hatibi10[10] Takriz Hamd, azabından sakmılmaya ve mağfiretine sığınılmaya lâyık olan Allah'a mahsustur. Salât-u selâm, dünya ve ahirette ilim hidayet nurunun kaynağı olan Hz. Muhammed (s.a.v.)'in üzerine olsun. İmdi: Şüphesiz Kur'an kültürü ibaresi kolay, üslubu akıcı, ilmî ıstılahlardan ve felsefî münakaşalardan uzak bir kaleme muhtaçtır. Bu kalemin en yüce gayesi semavî vahyi açıklamak ve onu güçlük ve zorluk olmaksızın bütün ruhlara ulaş- tırmaktır. Muhterem Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî bu gayeyi gerçekleştirmek hususunda başarılı olmuştur. Çünkü o, bu yüce kitabın tefsirini kolaylaştırmış ve kitabında tefsir imamlarının sözlerinden cümleler toplamıştır. Bu cümleler, hakikatler ve faydalı hikmetlerle tefsiri zenginleştiren ilmî ve edebî özetleri kapsamaktadır. Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî'nin tefsirinde, önceki âlimler- den nakledilen bilgilerle sonrakilerin içtihatlarından birçoğunun yani herkesin dediği gibi, naklî tefsir ile aklî tefsiri birleştirdiğini görmekteyiz. Böylece okuyucu önünde her iki tür tefsiri de 9[9] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/18. 10[10] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/19. görmekte ve her ikisinin en iyi yönlerinden faydalanabil-mektedir. Diğer tefsirlerin şu iki, yoldan birine meylettiklerini, yani ya aşırı derecede kısa ya asrımızın tahammül edemeyeceği kadar uzun olduklarını görmekteyiz. Fakat Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî -Allah ona hayır versin- bu ilmi çalışma- sında orta yolu tutabilmiş ve faydalı bir özet yapabilmiştir. Bazılarının ilmî nazariyeleri ve mutlaka araştırılması ve incelenmesi gereken hadisleri düşünmeden ve ölçüp biçmeden nakletmek suretiyle düştükleri hatalardan uzak kalmıştır. Allah bunu faydalı kılsın ve insanların kalblerini buna açsın. Ümmet adına her türlü hayrı ona ihsan etsin. 4.6.1397 h Şeyh Muhammed Gazâlî Mekke-i Mükerreme Şeriat Fakültesi Davet ve Din Usulü Bölümü Başkanı11[11] Önsöz Yüce Kitabının nuruyla, takva sahibi kullarının kalblerini aydınlatan, Kur'an'ı kalblere şifa ve müminler için bir rahmet ve hidayet kaynağı kılan Allah'a hamd olsun. Salât ve selâm nebilerin sonuncusu ve peygamberlerin en şereflisi, Arap soyundan gelen Peygamber Efendimiz Muhammedu'l-emîn'in üzerine olsun. Allah o Peygamberle kör gözleri, sağır kulakları ve kapalı kalble-ri açmış ve onunla insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarmıştır. Kıyamete kadar devamlı olarak salat ve selam onun üzerine, onun tertemiz aile efradının, hidayete ermiş olan seçkin ashabının ve kıyamete kadar güzellikle onların peşinden gidenlerin üzerine olsun. İmdi: Kur'an-ı Kerim daima, çeşitli ilimler ve bilgilerle dolu bir denizdir. Bu denizin incilerini elde etmek isteyen kimsenin, onun derinliklerine dalması gerekir. Kur'an ileri gelen edebiyatçılara ve yüksek seviyedeki âlimlere, sürekli olarak kendisinin mu'ciz bir kitap olduğunu, doğruluğuna şahit olarak o Ümmî Peygambere indirildiğini söyleyerek meydan okur. İki kapağı arasında kemaline, i'cazma ve kendisinin Allah tarafından indirildiğine dair delil taşımaktadır... "Onu Ruhu'l - emin indirdi. Senin kalbine; uyarıcılardan olman için. Apaçık Arapça bir dil ile" (Şuarâ, 26/ 193-195) Alimlerin yazdıklarının ve telif ettiklerinin çokluğuna ve İslam kütüphanelerinde bulunan, Allah'ın bu yüce kitabına hizmet maksadıyla âlimlerin meydana getirdiği büyük ve nefis kitapların çok olmasına rağmen, Kur'an, enteresan bilgilerle; inci ve mücevherlerle dolu olarak kalmakta ve zaman zaman bunları bize açmaktadır. O, akıllan ve fikirleri hayrete düşürecek şeylerle, ilâhi nurlarla, kudsî feyizlerle, nuranî hediyelerle, insanlığı bedbaht hayattan ve onun yakıcı ateşinden kurtarmaya kefil olacak şeylerle doludur. Tefsir ilminin dışında, her ilmin suyu kurudu. Tefsir ilmi ise halâ, engin bir denizdir. Onun kıymetli hazinelerini çıkarmak, parlak hükümlerini ve esrarım ortaya koymak için, onun derinliklerine dalabilecek kişilere ihtiyaç vardır. Alimler, halâ onun kıyısında dolaşmakta, onun saf suyundan azar 11[11] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/20. azar içmekte, fakat kanamamak-tadırlar...İzzet sahibi Yüce Allah'ın kelamını kimin ilmi kuşatabilir? Kimin ilmi onun sırlarını, inceliklerini ve i'cazını idrak edebilir?!.. Kim o ilmi bitirdiğini veya onda kemal derecesine ulaştığını iddia edebilir?!.. O mu'ciz bir kitaptır. İnsanlığa, ondaki ilimlerden, bilgilerden, sırlardan ve hikmetlerden, onların imanlarını arttıracak şeyleri bahşetmeye ve kendisinin Ümmî Arap Peygamber Muhammed b. Abdullah (s.a.v.)'in ebedî mucizesi ve Allah tarafından indirilmiş olduğunu bildirmeye devam edecektir. Dünya hayatı, müslümanın vaktini maişet temininde harcamaya zorlayıp, önceki âlimlerimizin -Allah onlardan razı olsun- Allah'ın kitabına hizmet etmek, onun âyetlerini açıklamak, edebî üstünlüğünü göstermek, icazını açıklamak, bu şerefli kitabın ihtiva ettiği kanun hükümlerini ve ahlâk kurallarını, terbiye ve yönlendirme usullerini izah etmek maksadıyle yazmış oldukları büyük tefsirlere müracaat etmeye zaman bulamadığı için, günümüz âlimlerinin açık bir üslup, parlak bir ifade ile, lüzumsuz bilgilere ve uzatmaya girişmeden, zorlaştırma ve güçleştirme olmaksızın, Kur'an'ın insanlar tarafından kolayca anlaşılması için gayret sarfetmeleri gerekir. Bu âlimlerin, Kur'an'daki parlak i'caz ve beyanı modern çağın ruhuna uygun, Kur'an ilim ve bilgilerine susamış kültürlü gençliğin ihtiyacına cevap verecek şekilde ortaya koymaları icab eder. Yüce Allah'ın kitabını, anlattığım şekilde tefsir eden bir esere ihtiyaç olmasına, insanların bunu araştırmalarına ve istemelerine rağmen böyle bir kitap bulamadım. Dolayısıyla, her türlü güçlük ve meşakkate ve bu zamanda bulunamayacak bu işi yapmaya azmettim. Kerim olan Allah'tan yardım isteyerek , ona güvenerek, bu görevi tamamlamak için bana yardım etmesini ve Allah'ın kita- bina yakışır bir şekilde onu ortaya çıkarmaya beni muvaffak kılmasını dileyerek bu işe giriştim. Bu eseri, Kur'an âyetlerini anlama ve onun beyanından müslünıanın imanını ve kesin inancını artıracak, onu Allah'ın rızasına uygun a- mel işlemeye sev-kedecek şeyleri kazanma konusunda müslümana yardımcı" ola- cak bir kitap kılmasını isteyerek işe başladım. Kitabıma Safvetü't-Tefâsîr adını verdim. Çünkü o kısa, düzenli ve açıklığı ile birlikte, büyük ve geniş tefsirlerde bulunan kaynaklan ihtiva etmektedir. Benim bütün isteğim onun isminin müsemmasına uygun olması ve İslâm ümmetine en doğru ve en sağlam yolu açıklaması suretiyle, onların-bu kitaptan istifade etmesidir. Bu yüce kitabı tefsir ederken aşağıdaki üslubu takip ettim: 1. Sûreyi takdim. Burada o mübarek sûreyi ve asıl maksatlarını özet olarak açıkladım. 2. Önceki ve sonraki âyetlerin birbirleriyle olan münasebeti . 3. Kelimelerin izahı. Burada kelimelerin türeyişlerini açıkladım ve Arap dilinden bununla ilgili şahitler getirdim. 4. Nüzul sebebi. 5. Ayetlerin tefsiri. 6. Edebî sanatlar. 7. Faydalı bilgiler ve nükteler. Bu tefsiri, geceyi gündüze katarak beş senede meydana getirdim. Güvenilir temel tefsir kitaplarında tefsircilerin yazdıklarını okumadan, herhangi bir şey yazmadım. Bunu en doğru ve tercihe şayan görüşü inceden inceye araştırarak yaptım. Bu işi bana kolaylaştırdığı için yüce Allah'a şükrediyorum. Çünkü benim için zamanın hızla geçtiğini hissediyordum. Bütün bunlar, Beytullah'm komşuluğu bereketiyle oldu. Hicrî 1381 yılında, Mekke-i Mükerreme'deki Şen- at ve İslamî Araştırmalar Ösretîm iivfili&ine atandığım zamandan beri Beytullah'm Allah'tan, beni doğru hareket ettirmesini ve kıyamet gününde bana bolca sevap vermesini diliyorum. Ben bunu sadece onun rızasını kazanmak için yaptım. Bu amelimi, onun yüce nzasına has bir amel kılmasını ve bunu kıyamet gününe kadar bana bir azık yapmasını umuyorum. Bunu -okuyup da istifade edenlerin, kıyamette fayda verecek iyi bir dua ile bana dua etmelerini bekliyorum. Allah'ın çokça salât ve selâmı efendimiz Muhammed (s.a.v.)'in, aile efradının ve ashabının üzerine olsun. 1 Zilhicce. 1399 h. Muhammed Ali Sâbûnî Melik Abdulaziz Üniversitesi Mekke-i Mükerreme Şeriat ve İslamî Araştırmalar Fakültesi Profesörü12[12] Mütercimlerin Önsözü Yüce Allah'a hamdolsun. Onun şerefli peygamberi Muhammed (s.a.v.)'e, aile efradına ve ashabına salât ve selâm olsun. İnsanlığın dünya ve ahiret saadetini sağlamak amacıyla gönderilmiş olan Kur'an, üstün bir ifâde gücüne sahip bulunan Arap diliyle indirilmiş bir kitaptır. Ancak o sadece Araplara değil, bütün insanlara gönderilmiştir. Bu kitabı insanlığa duyurma ve açıklama görevi ise Muhammed (s.a.v.)'e verilmiştir: "Ey Rasul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursun." (Maide, 5/67) "Sana da Kur'an'ı indirdik ki, kendilerine ineni insanlara açıklayasm. Belki düşünüp ibret alırlar." (Nahl, 16/43) "Biz sana Kitab'ı, sırf ayrılığa düştükleri şeyi onlara açıklayasm diye ve inanan bir topluluğa yol gösterici ve rahmet olmak üzere gönderdik." (Nahl, 16/64) "Biz, gönderdiğimiz her peygamberi kendi toplumunun diliyle gönderdik ki onlara açıklasın" (İbrahim, 14/4) İşte bu emirlere binaen Rasulullah (s.a.v.) Kur'an-ı Kerim'i tebliğ ve tefsir etmiştir. Ondan sonra sahabe, tabiîn ve daha sonraki müslüman âlimler de bu yolu takip etmişler, böylece Kur'an'ın gerek Arap dilinde, gerekse diğer dillerde binlerce tefsiri veya tercemesi yapılmıştır. Bu tefsirlerin çok genişleri olduğu gibi, çok kısaları ve orta halli olanları da vardır. Günümüz insanının çok geniş tefsirleri okumak için zaman bulamayacağını göz önünde tutan değerli tefsirci üstad Muhammed Ali es-Sâbûnî Vâhidî'nin Esbâb- ıNuzûlu ile Taberî, Keşşaf, Râzî, Kurtubî, Beyzâvî, İbn Kesîr, el-Bahru'l-Muhît, et- 12[12] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t-Tefasir, Ensar Neşriyat: 1/21-23.

Description:
Muhammed_Ali_Es-Sabuni_-_Safvetü’t_Tefasir.pdf pc
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.