ebook img

Kurgudan da Garip - Chuck Palahniuk PDF

277 Pages·2015·1.05 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Kurgudan da Garip - Chuck Palahniuk

Asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazların, günahkârların, beyaz zencilerin, aşağı tırmananların, yola çıkmaktan çekinmeyenlerin, uçurumdan atlayanların... dili, sesi Yeraltı Edebiyatı... CHUCK PALAHNIUK: Gerçek adı Charles Michael Palahniuk olan yazar 21 Şubat 1962’de Burbank, Washington’da doğmuştur. Annesi ve babası Chuck on dört yaşındayken ayrılır. Chuck ve kardeşleri annelerinin ebeveyninin sığır çiftliğine yerleşir ve burada büyür. 1980’de Columbia High School’u bitirdikten sonra Oregon Üniversitesi’nde gazetecilik öğrenimi görür. Üniversite yılları boyunca yazar olmayı aklından geçirmez. Geçimini Freightliner adlı şirkette otomobil tamirciliği yaparak sağlamaktayken, 1996’da, arkadaşlarıyla birlikte bir edebiyat grubuna katılır ve burada Project Mayhem (Kargaşa Projesi) adlı kısa hikâyeyi yazar. Söz konusu hikâye üç ay gibi kısa bir süre içinde Fight Club’a (1996) [Dövüş Kulübü, çev. Elif Özsayar, Ayrıntı Yay., 2001] dönüşür. İlk romanını yayımlatması kolay olmaz. Pek çok kez reddedilir. Chuck Palahniuk her reddedilişinde daha da “karanlık” yazmaya başlar. Nihayet yayımlanan ilk romanı Dövüş Kulübü, özellikle de 1999 yılındaki film uyarlamasının ardından büyük ses getirir ve Pacific Northwest Booksellers Association Award ve Oregon Book Award ödüllerine değer bulunur. Survivor (1999) [Gösteri Peygamberi, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2002]; Invisible Monsters (1999) [Görünmez Canavarlar, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2004]; Choke (2001) [Tıkanma, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2003]; Lullaby (2002) [Ninni, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2007]; Fugitives and Refugees (2003) [Kaçaklar ve Mülteciler, çev. Esra Arışan. Ayrıntı Yay., 2005]; Diary (2003) [Günce, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2005]; Haunted (2005) [Tekinsiz, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2009]; Rant (2007) [Çarpışma Partisi, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2010]; Snuff (2008) [Ölüm Pornosu, çev. Funda Uncu. Ayrıntı Yay., 2011]; Pygmy (2009) [Pigme, çev. Gökçe Çiçek Çetin. Ayrıntı Yay., 2012]; Tell-All (2010) ve Damned (2011) adlı kitapları kaleme alan Palahniuk, halen Oregon’un Portland şehrinde yaşamını sürdürüyor. Ayrıntı Yayınları Yeraltı Edebiyatı Kurgudan da Garip Chuck Palahniuk Ayrıntı: 697 Yeraltı Edebiyatı Dizisi: 67 Kurgudan da Garip Chuck Palahniuk Kitabın Özgün Adı Stranger Than Fiction İngilizce’den Çeviren Ahmet Ergenç Yayıma Hazırlayan Gökçe Çiçek Çetin Originally published in the English language under the title Stranger Than Fiction by Chuck Palahniuk © 2004, Chuck Palahniuk Bu kitabın yayın hakları Ayrıntı Yayınları’na aittir. Kapak İllüstrasyonu Sevinç Altan Kapak Düzeni Gökçe Alper Dizgi Hediye Gümen Baskı Kayhan Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti Davutpaşa Cad. Güven San. Sil. C Blok No: 244 Topkapı/İst. Tel: (0212) 621 31 85 Sertifika No: 12156 Birinci basım 2013 İkinci basım 2013 Baskı adedi 2000 ISBN 978-975-539-724-5 Sertifika No: 10704 AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No:3 Cağaloğlu - İstanbul Tel: (0212) 512 15 00 - Fax: (0212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & [email protected] Mick, Chick ve Chimp için, Gerçek ve Kurmaca: Giriş Eğer fark etmediyseniz, söyleyeyim; bütün kitaplarım diğer insanlarla bağlantı kurmanın yolunu arayan yalnız bir insanla ilgili. Bu bir bakıma Amerikan rüyasının tersidir: Yükselip, bütün ayaktakımının, otobanlardaki ya da daha kötüsü, otobüslerdeki bütün o insanların üzerinde bir yerde konumlanabilecek kadar zengin olmanın tersidir. Amerikan rüyası ücra bir köşede yalnız duran büyük bir evdir. Howard Hughes’unki gibi bir çatı katıdır. Ya da William Randolph Hearst’ünki gibi dağ başında bir şatodur. Sadece sevdiğiniz güruhu davet edebileceğiniz güzel, yalıtılmış bir yuvadır. Kontrol edebileceğiniz, çatışma ve acıdan uzak bir çevredir. Hâkim olduğunuz yerdir. Bu ister Montana’da büyük bir çiftlik, ister binlerce DVD’nin ve en hızlı internet bağlantısının bulunduğu bir bodrum katı olsun, sonuç değişmez. Oraya gideriz ve artık yalnızızdır. Yapayalnız. Yeterince dibe vurduktan sonra –Dövüş Kulübü’nün, apartman dairesine tıkılmış ya da Görünmez Canavarlar’ın, kendi güzel yüzünden ötürü yalıtılmış anlatıcısı gibi– o güzel yuvamızı yok eder ve kendimizi tekrar, daha büyük dünyanın parçası olmaya zorlarız. Aslında birçok açıdan roman yazmak da böyledir. Plan ve araştırmalar yaparsınız. Yalnız vakit geçirip, her şeyi ama her şeyi kontrol ettiğiniz bu güzel dünyayı kurarsınız. Telefonları açmazsınız. E-postalar birikir. Ta ki onu yok edene kadar kendi hikâye dünyanızda kalırsınız. Sonra, diğer insanların arasına karışmak için geri dönersiniz. Eğer hikâye dünyanız yeterince iyi satarsa, kitap turnesine çıkarsınız. Röportajlar verirsiniz. Gerçekten insanlarla birlikte olursunuz. Çok sayıda insanla. İnsanla, insanla, ta ki insanlardan mideniz bulanana kadar. Ta ki kaçmaya, uzaklaşıp... ...başka bir güzel hikâye dünyasına gitmeye can atana kadar. Bu böylece sürer gider. Yalnız. Beraber. Yalnız. Beraber. Bunları okuduğunuza göre muhtemelen bu döngüyü biliyorsunuzdur. Kitap okumak bir grup aktivitesi değildir. Filme ya da konsere gitmeye benzemez. Yalnız olma halidir bu. Bu kitaptaki bütün hikâyeler diğer insanlarla birlikte olmakla ilgili. Benim diğer insanlarla olmamla ya da insanların beraber olmasıyla ilgili. Şato inşa edenler için, aynı rüyaları paylaşan insanları cezbedecek kadar büyük bir yer mozaiği sallamak demektir bu. Biçerdöver parçalama yarışlarına katılanlar için, bir araya gelmenin bir yolunu; çiftlik malzemelerini parçalayarak topluluklarını yeniden inşa ederken kuralları, amaçları ve insanların yerine getireceği rolleri olan bir toplumsal yapı bulmak demektir. Marilyn Manson için ise yüzmeyi bilmeyen Ortabatılı bir çocuğun, toplumsal yaşamın okyanusta cereyan ettiği Florida’ya taşınması demektir. Burada, o çocuk halen diğer insanlarla bağlantı kurmaya çalışmaktadır. Bu kitapta, romanlar arasında yazdığım, kurgusal olmayan hikâyeleri ve denemeleri bulacaksınız. Benim döngüm şöyle işliyor: Gerçek. Kurmaca. Gerçek. Kurmaca. Yazmanın dezavantajlarından biri de yalnız olmaktır. Yazma kısmıdır. Yalnız-çatı-katı kısmıdır. İnsanlara göre, yazar ile gazeteci arasındaki fark budur. Gazeteci, muhabir, hep koşuşturur, avlanır, insanlarla tanışır, gerçekleri bulup çıkarır. Hikâyeyi pişirir. Gazeteciler hep insanlar arasında ve kısıtlanmış bir zamanda yazarlar. Kalabalık ve telaşlı. Heyecan verici ve eğlenceli. Gazeteciler dış dünyayla bağlantı kurmanız için yazarlar. Bir iletişim kanalıdırlar. Ama yazar olan bir yazar farklıdır. Kurmaca yazan herkes –diye düşünür insanlar– yalnızdır. Belki bunun nedeni kurmacanın sadece başka insanın sesiyle bağlantı kurmanızı sağlıyor gibi görünmesidir. Belki de okumanın yalnız bir eylem olmasıdır. Bizi diğer insanlardan ayıran bir hobidir okumak. Gazeteci, hikâyeleri araştırır. Yazar ise hayal eder. İşin garip yanı şu ki, bir romancının bu tek, yalnız sesi, bu güya yalıtılmış dünyayı yaratmak için diğer insanlarla geçirmek zorunda olduğu süreyi bilseniz, afallayıp kalırsınız. Romanlarıma “kurmaca” demek zor. Yazmamın sebebi, büyük ölçüde, yazmanın beni haftada bir diğer insanlarla bir araya getirmesiydi. Kitapları yayımlanmış bir yazarın, Tom Spanbauer’in Perşembe geceleri mutfak

Description:
Şurası gerçek ki Chuck Palahniuk, ister kafasının içinde ister hayatın içinde olsun, garip şeyler bulma konusunda inanılmaz becerikli bir yazar. Kurgudan da Garip adlı kitabında Chuck Palahniuk bizi herkesin sahnede çırılçıplak istediğiyle istediği biçimde sevişmekte özgür old
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.