ebook img

Kur'an Yolu Türkçe Meâl ve Tefsir III PDF

761 Pages·2020·86.558 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Kur'an Yolu Türkçe Meâl ve Tefsir III

Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları / 590 Kaynak Eserler / 32 Sertifika No: 12930 2020-06-Y-0003-590 ISBN 978-975-19-3376-8 (Tk. No) ISBN 978-975-19-3379-9 (3. c.) 8. baskı, 2020 Hat Kayışzâde Hâfız Osman Nûri (ö. 1894) Kitap tasarımı Ersu Pekin Grafik uygulama Recep Kaya Hüseyin Dil Havva Taylan Grafik-Tasarım güncelleme Emre Yıldız Dizin Prof. Dr. Metin Yurdagür İmlâ Dr. İsa Kayaalp Tashih Hilmi Kurtulmuş Osman Sevim Mustafa Kaya Ali Osman Parlak Hacı Duran Namlı Dizgi Ender Boztürk Baskı kontrol İletişim Mehmet Ali Soy © Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü Baskı - cilt Basılı Yayınlar Daire Başkanlığı Özgün Mat. San Tic. A.Ş. Tel: (0 312) 295 72 93 - 94 Tel: (0312) 419 01 75 e-posta: [email protected] Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları Kur’an Yolu TÜRKÇE MEÂL ve TEFSİR III Prof. Dr. Hayreddin Karaman Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı Prof. Dr. İbrahim Kâfi Dönmez Prof. Dr. Sadrettin Gümüş Ankara 2020 Bu eserin basımı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun 01/09/2005 tarih ve 141 sayılı kararı ile uygun görülmüştür. İÇİNDEKİLER 7 – 78 9 / TEVBE SÛRESİ 38-129 79 – 141 10 / YÛNUS SÛRESİ 1-109 142 – 208 11 / HÛD SÛRESİ 1-123 209 – 267 12 / YÛSUF SÛRESİ 1-111 268 – 299 13 / RA‘D SÛRESİ 1-43 300 – 327 14 / İBRÂHİM SÛRESİ 1-52 328 – 374 15 / HİCR SÛRESİ 1-99 375 – 455 16 / NAHL SÛRESİ 1-128 456 – 531 17 / İSRÂ SÛRESİ 1-111 532 – 585 18 / KEHF SÛRESİ 1-110 586 – 621 19 / MERYEM SÛRESİ 1-98 622 – 662 20 / TÂHÂ SÛRESİ 1-135 663 – 706 21 / ENBİYÂ SÛRESİ 1-112 707 – 760 22 / HAC SÛRESİ 1-78 9 Tevbe Sûresi 9 / TEVBE SÛRESİ · 38 – 41 38 – 41 38 39 40 41 Meâli 38. Ey iman edenler! Size ne oldu ki, “Allah yolunda seferber olun” denilince yerinize çakılıp kaldınız; yoksa âhiretten vazgeçip de dünya 7 9 / TEVBE SÛRESİ · 38 – 41 hayatıyla yetinmeye razı mı oldunuz? Halbuki dünya hayatının sağla- dığı fayda âhiretinkine göre pek azdır. 39. Eğer toplanıp seferber ol- mazsanız Allah sizi elem veren bir azapla cezalandırır, yerinize başka bir topluluk getirir ve siz O’na zerrece zarar veremezsiniz. Allah’ın her şeye gücü yeter. 40. Siz Peygamber’e yardımcı olmasanız da Allah ona mutlaka yardım edecektir. Nitekim inkârcılar iki kişiden biri olarak onu yurdundan çıkardıklarında Allah ona yardım etmişti: Hani onlar mağaradaydılar; arkadaşına “Tasalanma! Allah bizimle beraberdir” diyordu. Derken Allah ona kendi katından bir güven duygusu indirdi, sizin göremediğiniz askerlerle onu destekledi ve inkârcıların sözünü değersiz hale getirdi. Allah’ın sözü ise en yücedir. Çünkü Allah mutlak galiptir, hikmet sahibidir. 41. Kolay da olsa zor da olsa sefere çıkın ve mallarınızla canlarınızla Allah yolunda cihad edin. Bilirseniz, bu sizin kendi iyiliğinizedir. Tefsiri 38-41. Bu âyetlerden itibaren sûrenin sondan ikinci âyetine kadarki bölümün ana konusu Tebük Seferi’dir. 29. âyetin tefsiri sırasında belir- tildiği üzere, bu sûrenin nâzil olduğu dönemde müslümanlarla Suriye bölgesinde ve Medine-Şam yolu üzerinde bulunan Bizans hâkimiyetin- deki hıristiyan Araplar arasında gergin bir durum yaşanmaktaydı. Siyer, tarih ve tefsir kaynaklarındaki yaygın bilgilere göre 630 yılının son- baharında, Bizans’ın bazı hıristiyan Arap kabilelerini de yanına alarak Medine’yi kuzeyden istilâ edeceği haberi Resûlullah’a ulaşmıştı. Şam- Medine arasında gidip gelen tâcirler vasıtasıyla bu haber öylesine yay- gınlık kazanmıştı ki, Medine’de büyük bir gürültü kopsa müslümanlar birbirlerine, “Yoksa Gassânîler mi saldırdı?” diye sorar hale gelmişlerdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber sefer hazırlığına başladı. O sırada mev- sim sıcaktı, kıtlık ve kuraklık yaşanmaktaydı. Şartların ağırlığı sebebiyle Hz. Peygamber –daha önceki seferlerde alışılandan farklı olarak– hedefi açıklamayı tercih etti ve Bizans’la savaşın söz konusu olabileceğini bil- dirdi. Kıtlık ve benzeri sıkıntılardan dolayı bu seferin hazırlık dönemi- ne “zorluk zamanı” (sâatü’l-usra), hazırlanan orduya da “zorluk ordu- su” (ceyşü’l-usra) denmiştir (Tebük Seferi’nin gerekçesiyle ilgili yaygın kanaati eleştiren bir yaklaşım için bk. Hüseyin Mûnis, “el-İtârü’t-târîhî 8 9 / TEVBE SÛRESİ · 38 – 41 li sûreti Berâe”, Mecelletü Mecmai’l-lugati’l-Arabiyye, Kahire 1411/1990, LXVII, 152, 160-161). Tebük Seferi’nin hazırlık aşamasında, –müteakip âyetlerde değinilece- ği üzere– münafıklar halk arasında olumsuz propaganda yaparak hazır- lıkları baltalamaya çalışıyorlardı. İşte bu âyetlerde şartların zorluğun- dan ve bu tür propagandalardan etkilenerek başlangıçta yavaş davranan müslümanlara bir uyarıda bulunulmuştur. 38. âyette hitap genel olmakla beraber daha ileride gelen âyetlerden, burada eleştirilenlerin, iman zaafı içinde bulunan bazı yeni müslüman olmuş kimseler, bedevîler ve müna- fıklar olduğu anlaşılmaktadır. Kur’an’da belli bir kesimi ifade etmek üzere genele hitapta bulunma tarzındaki mecazların kullanımı yaygındır (Râzî, XVI, 60). İbn Atıyye’ye göre, buradaki kınama ifadesi sadece kasten sefere katılmayanlar hakkındadır (II, 36). İlâhî ikaz üzerine müslümanlar bu tür bozgunculuklara aldırış etme- den Resûlullah’ın çağrısına yürekten icâbet edip orduya büyük bir malî destek sağladılar. Kaynaklar özellikle Hz. Ebû Bekir, Ömer, Osman, Abdurrahman b. Avf, Talha, Abbas ve Âsım b. Adî gibi sahâbîlerin özve- rili ve Kur’an’ın çağrısına gönülden uyma hususunda diğer müslüman- lara örnek olan davranışları hakkında ayrıntılı olaylar nakletmektedir; bu bilgiler arasında kadınların süs ve takılarını vererek bu bağış yarışına katıldıkları da yer almaktadır. Bu hazırlık esnasında yüreklerinde ilâhî çağrıya koşmanın heyecanını yaşayan ve orduya maddî destek sağlama veya bizzat sefere katılma arzusu ile yanıp tutuşan fakat imkânsızlıkları sebebiyle bunu gerçekleştiremeyen samimi müminlerin hüzünlenmeleri ve göz yaşı dökmeleri Resûlullah’ın ve ashabının duygulu anlar yaşamala- rına yol açmıştır. Bu hazırlıklardan sonra Hz. Peygamber yaklaşık 30.000 kişilik bir orduyla hicretin 9. yılı Receb ayında (Ekim 630) bir perşembe günü Medine’nin kuzeybatı istikametinde, bugün Suudi Arabistan sınırları içinde ve Ürdün’ün güney sınırına yakın bir yerde bulunan Tebük’e doğru hareket etti. Bu onun büyük bir ordunun başında kumandan olarak katıl- dığı son seferdir. Tebük’e ulaşan ordu orada yirmi gün kaldı. Bu süre içinde Bizans ordu- su ve müttefikleri görünmediler. Hz. Peygamber, Dûmetülcendel ve 9

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.