MAKALE (Tezden) / ARTICLE (Thesis) MEGARON 2015;10(3):365-388 DOI: 10.5505/MEGARON.2015.02486 Kentsel Dokuda Mekânsal Yönelme Üzerine Bir Algı-Davranış Çalışması: Kadıköy Çarşı Bölgesi A Perceptual Behavior Study on Spatial Orientation in Urban Fabric: Kadıköy Bazaar District Eren KÜRKÇÜOĞLU, Mehmet OCAKÇI ÖZ ABSTRACT Morfolojik açıdan doluluk ve boşlukların geometrik kompozisyon- Urban fabrics, which can be morphologically defined as geometric ları olarak tanımlanan kent dokuları, aynı zamanda konum, sosyo- compositions of solids and voids, are also unique patterns includ- kültürel yapı ve kullanıcı kitlesine bağı farklı sosyal ve psikolojik ing different social and psychological layers depending on loca- katmanları da içeren eşsiz örüntülerdir. Bu örüntülerin ana omur- tion, socio-cultural structure and user profile. The main backbone gasını, bireylerin yaya olarak farklı güzergâhlar ile hareket edebil- of these patterns is the network of open spaces, which individuals diği açık alan ağları oluşturmaktadır. Kentsel açık alan ağları içinde can move through different route possibilities. Movements and yaya hareket ve yönelmeleri, bireylerin hedef ve tercihlerine bağlı orientations of pedestrians diversify in accordance with their own olarak farklılaştığı gibi, mekânsal algı ve dikkatin uyarılması süreç- goals and preferences, as well as alter with spatial perception and leri ile de değişkenlik göstermektedir. Algıya bağlı dikkati uyaran stimulation of attention processes. Basically, the stimulating fac- unsurlar temel olarak biçimsel, işlevsel ve hareketsel olarak sınıf- tors of attention can be classified as morphological, functional lanabilmekte, yoğunluk ve etki güçleri doku içinde veya dokular and motional and also their intensities and impacts differentiate arası farklılaşabilmektedir. Bu çalışmanın amacı, kent dokularına within or between urban fabrics. The purpose of this study is to ait çeşitli niteliklerin yaya hareket ve yönlenmelerini nasıl etkile- investigate how various attributes of urban fabric influence pedes- diğini fiziksel ve psikolojik boyutlarıyla irdelemektir. Çalışma kap- trian movements and orientations with physical and psychological samında İstanbul’un önemli kentsel alt merkez alanlarından biri aspects. In the scope of the study, the relationship between pe- olan Kadıköy’ün ızgara doku biçimlenmesine sahip çarşı bölgesin- destrian movements and perceptual decision-making mechanisms de yaya hareketlerinin algı-karar mekanizmaları ile ilişkisi ince- has been examined in the grid-shaped bazaar district of Kadıköy, lenmiştir. İlk etapta alanın fiziksel doku özellikleri ile açık alan ağ which is one of the most important urban sub-centres of Istanbul. sisteminin topolojik yapısı analiz edilmiştir. İkinci etapta, açık alan Initially, physical and topological properties of the fabric / open ağı bütününde yaya hareketlerine bağlı yoğunluklar tespit edil- space network were analyzed. Secondly, the densities of pedes- miştir. Üçüncü olarak bireylerin davranış ve yönelmelerini etkile- trian movements were detected. Thirdly, the stimulating factors yen algı unsurları, psiko-mekânsal katmanlar halinde ifade edilmiş were represented as psycho-spatial layers and their relevance with ve yaya hareketleri ile ilişkileri irdelenmiştir. Son etapta ise, algıya pedestrian movements were investigated. Finally, a perception- bağlı davranış sürecinin birey temelli olası farklılıklarını incelemek orientation pilot study was performed with subjects without any adına, daha önce mekân deneyimi bulunmayan denekler ile bir spatial experience in Kadıköy to examine the possible individual- algı-hareket-yönelme pilot çalışması gerçekleştirilmiştir. Elde edi- based variability of perception-behaviour process. Consequently, len bulgular doğrultusunda, genel yaya hareketleri ve yönelmeleri it was determined that there is a descriptive relationship between ile psiko-mekânsal katmanlar arasında açıklanabilir bir ilişkinin general movements and orientations of pedestrians and psycho- bulunduğu; ancak bireyler özelinde, mekânsal deneyime de bağlı spatial layers; however, the perceptual decision-making process olarak farklı algı-karar süreçlerinin var olabildiği tespit edilmiştir. may alter individually with depending on the spatial experience. m o Anahtar sözcükler: Kadıköy; kent dokusu; yaya hareketleri; mekânsal Keywords: Kadıköy; urban fabric; pedestrian movements; spatial per- c algı; dikkatin uyarılması; mekânsal yönelme. ception; stimulation of attention; spatial orientation. . l a n • Bu çalışma, İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir ve Bölge Planlama Doktora Programında, birinci yazar tarafından hazırlanmakta ve ikinci yazar tarafından yürütülmekte olan r “Kentsel Dokuda Yaya Hareketlerinin Mekânsal ve Psikolojik Etki Değerlendirmesi” başlıklı doktora tez çalışmasından üretilmiştir. u o İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlaması Bölümü, İstanbul. j Department of Urban and Regional Planning, Istanbul Technical University Faculty of Architecture, Istanbul, Turkey. n o Başvuru tarihi: 11 Şubat 2015 (Article arrival date: February 11, 2015) - Kabul tarihi: 07 Temmuz 2015 (Accepted for publication: July 07, 2015) r a İletişim (Correspondence): Eren KÜRKÇÜOĞLU. e-posta (e-mail): [email protected] g © 2015 Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi - © 2015 Yıldız Technical University, Faculty of Architecture m CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 365 Giriş Morfolojik Analizler Kentsel açık mekânlar; kent dokusu içinde dolulukla- Doku Analizi, Arazi Kullanım, rın (binaların) dışında kalan ve bireylerin yaya olarak da Açık Alan Analizleri FİZİKSEL hareket edebildikleri sokak, cadde gibi doğrusal veya BOYUT meydan, park, kavşak noktası gibi geometrik boşlukla- Topolojik Analizler rın oluşturduğu bir ağ sistemidir. Bu ağ sistemi içinde Ağ Analizleri yaya hareketleri; bireylere özgü amaç ve tercihler doğ- rultusunda bir noktadan başlayıp diğer bir noktada son bulan dinamik bir süreçtir. Yaya hareketleri sürecinde Algı Ölçme harekete başlangıç-bitiş noktaları arasındaki güzergâh Mekânın Ortalama Değeri Ortalama tercihleri; bireylerin tercih ve kararlarının yanı sıra fi- İzlenim (Uyarıcıların Tespiti) ziksel doku özellikleri ile de ilişkilidir (mekân genişliği, PSİKOLOJİK mekânın doğrusallığına bağlı akıcılığı, sınırlayıcı öğeler BOYUT vb). Ancak bireyler, mekân içindeki hareket amaçlarına Psiko-Mekânsal Katman ve bağlı olarak hareket ve yön değiştirebilmekte oldukla- Dikkat Haritaları rı için, doku bütününde yaya hareketleri devingen ve Özellik Entegrasyon Teorisi (FIT) karmaşık olabilmektedir. Bu noktada bireylerin fizyolo- jik ve psikolojik yapılarına bağlı mekân algısı da etkili olmaktadır. Yaya Hareketleri Psikoloji biliminin araştırma alanlarından biri olan Yaya Hareket ve Akışları En Çok Tercih Edilen Güzergâhlar “Algılama” ve algıya bağlı “Dikkatin Uyarılması”, bu DAVRANIŞSAL Yaya Yoğunlukları noktada önem kazanmaktadır. Bireyler, içinde bulun- BOYUT Mekânsal Yönelmeler dukları çevrelerden sürekli olarak uyarıcılara ait sin- yaller almakta, bu sinyaller duyu organları ve sinir sis- Şekil 1. Çalışmanın kapsamı, yöntemi ve uygulama modeli. temi yardımıyla beyne iletilmekte ve kodlanmaktadır. Kodlanan bilgi beyin tarafından vücudun çeşitli organ- larına iletilmekte ve organlar tarafından “tepki” veya nışları bazı durumlarda grup psikolojisi ekseninde kit- “davranış”a dönüşmektedir.1,2 Bu bağlamda kentsel lesel bir hareket haline dönüşebilmektedir.4 Kalabalık mekân içinde büyük bir çoğunluğu görsel olarak3 algı- etkisi ve bireylerin çoğunlukla hangi yöne gittiği yayala- lanan uyarıcı etkenler, bireylerin kararlarını, davranış- rın psikolojisini etkilemektedir. Tüm uyarıcı unsurların larını ve yönelimlerini etkileyebilmektedir. temel değişkeni ise “zaman”dır; gün/saat ve mevsime bağlı olarak uyarıcı yoğunlukları değişebilmektedir. Kentsel mekân içinde uyarıcıları “üreten” unsurla- rın başında mekânın morfolojik özellikleri gelmektedir. Çalışmanın Amacı ve Kapsamı Mekânın biçimi, sınırları, açıklık / kapalılık oranları, mal- Uyarıcı etkenlerin yaya psikolojisini ve buna bağlı zeme, renk, doluluk-boşluk özellikleri gibi yapılaşmış davranış ve yönlenmelerini etkilediği, uyarıcı yoğun- çevreye ait uyarıcılar, bireylerin mekân hakkında imge luğu ile yaya yoğunluğu arasında doğrusal ve anlamlı oluşturulmasına olanak tanımaktadır. Bir diğer uyarıcı bir ilişki olduğu temel araştırma hipotezi olarak be- üreten unsur ise, mekândaki işlevlerdir. Mekânın kul- lirlenmiştir. Bu kapsamda çalışmanın amacı, kentsel lanım amacına bağlı olarak bir mekânda var olan uya- mekânın biçimsel ve işlevsel unsurlarına bağlı olarak rıcı miktarı, hatta bazı durumlarda mekânın morfolojik oluşan uyarıcı etkenlerin yaya hareket ve yönelmeleri- özellikleri dahi bu bağlamda farklılaşmaktadır. Bir diğer ne etkisini fiziksel ve psikolojik yönleriyle irdelemektir. unsur, mekân morfolojisi ve işlevi gibi sabit olmayan Çalışma üç boyut üzerine yoğunlaşmaktadır: (I) Morfo- ancak bu iki unsura bağlı olarak şekillenen “hareket”, lojik yapı, işlevsel ilişkiler ve açık mekân ağının okun- yani mekân içinde yer değiştiren öğelerdir ve bu öğe- ması (Fiziksel boyut), (II) Kentsel mekân içinde yer alan lerin başında diğer hareket eden bireyler gelir. Sosyal ve bireylerin algı ve davranışlarını etkileyen uyarıcı et- psikolojinin araştırma konularından biri olan “Kitle Psi- kenlerin okunması (Psikolojik boyut) ve (III) Fiziksel ve kolojisi” bu durumu açıklamaktadır: Bireylerin davra- psikolojik unsurlar etkisinde yaya hareket ve yönelme- lerinin okunması (Davranışsal boyut) (Şekil 1). Çalışma- nın yukarıda belirtilen kapsamı dâhilinde; biçimsel ola- 1 Linaraki ve Voradaki, 2012. yusu (%60), diğer duyulara göre 2 Cüceloğlu, 1991. (işitme %30, temas ve koku %10) 3 Kentsel mekâna yönelik imgeler daha ön planda yer almaktadır oluşturma konusunda görme du- (Hall, 1966). 4 Freud, 1922. 366 CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 Kentsel Dokuda Mekânsal Yönelme Üzerine Bir Algı-Davranış Çalışması: Kadıköy Çarşı Bölgesi rak tipik bir ızgara doku özelliği gösteren, yanı sıra işlev nekler ile bir algı-hareket pilot çalışması yapılmış, kent- çeşitliliği nedeniyle de uyarıcı etkenlerin yoğun miktar- sel mekân içinde gerçekleşen yaya hareketlerinin birey da bulunduğu, yayalar için önemli bir çekim noktası ve temelli nasıl farklılaşabildiği hususunda ipuçları arana- İstanbul’un önemli merkez alanlarından biri olan Kadı- rak gelecek araştırmalara atıfta bulunulmuştur. köy çarşı bölgesi örneklem alanı olarak seçilmiştir. Yu- Kent Dokusu ve Yaya Hareketleri karıda belirtilen üç boyut, örneklem alanı çerçevesinde karşılaştırmalı olarak irdelenmiş ve bu bağlamda kent- Kentsel doku en genel tanımıyla, iki ve üç boyutlu sel mekânda yaya hareket ve davranışlarının fiziksel ve kentsel mekân elemanlarının oluşturduğu, zaman, psikolojik etkilere bağlı çözümlemeleri adına literatüre mekân, kültür, iklim, coğrafya gibi değişkenler doğrul- katkı sağlanması hedeflenmiştir. tusunda farklılaşan ve değişen bir örüntü bütünüdür. Bu örüntüyü oluşturan ve birbirinden ayrıştıran di- Çalışmanın Yöntemi namikler arasında doğal yapı unsurları, yapı adası bi- Çalışmanın yöntemi; Şehir ve Bölge Planlama, Kent- çimlenişleri, bina tipolojileri, sokak ağı, bina biçimleri, sel Tasarım, Matematik, Psikoloji ve Sinirbilim gibi fark- bina malzeme ve renkleri, bina yükseklikleri gibi çeşitli lı disiplinlerde yer alan çeşitli kavramlar ve uygulama kentsel mekân unsurları yer almaktadır. Trancik;5 kent modellerinin disiplinler arası bir ara kesiti olarak kurgu- dokusunu oluşturan mekân unsurlarını genel hatlarıyla lanmıştır. Uygulama çalışmasından önce, yukarıda yer kentsel doluluklar (kamusal yapılar, yapı adaları, sınır alan disiplinler çerçevesinde kent dokusu, ağ sistem- tanımlayan yapılar) ve kentsel boşluklar (geçitler, yapı leri, ağ sistemlerinin topolojik analizleri, yaya hareket- adası ortaları, cadde-sokak ve meydan örüntüsü, park- leri, yaya davranışları, mekânsal algılama ve dikkatin lar ve bahçeler, doğrusal açık mekânlar-promenatlar) uyarılması gibi kavramlar hakkında geniş bir literatür şeklinde sınıflamaktadır. taraması yapılmıştır. Daha sonra, örneklem alanı üze- Kentsel doluluk ve boşlukların farklı birleşimler ile rinde bu kavramların ilişkisi irdelenmiştir. İlk aşamada bir araya gelmesi ile eşsiz doku tipolojileri ortaya çık- seçilen örneklem alanının fiziksel doku analizleri (do- maktadır. Her ne kadar kent dokuları coğrafî ve sosyo- luluk-boşluk analizi, açık alan ve ulaşım ilişkileri, arazi kültürel açıdan birbirinden ayrışsa da, biçimsel olarak kullanım) yapılmıştır. Bu bağlamda dokuyu oluşturan belli alt başlıklar halinde sınıflanabilmektedir. Unwin,6 bina, sokak, kavşak noktası gibi doku elemanlarının kent dokularını düzenli / düzensiz olarak iki başlıkta nitelikleri ve biçimsel özellikleri incelenmiştir. İkinci tanımlamakta ve düzenli kent doku tiplerini doğru- aşamada, örneklem alanında yer alan açık alan ağ sis- sal, dairesel, diyagonal ve ışınsal olarak alt başlıklara temi, matematik ve geometride kullanılan bir analiz / ayırmaktadır. Abercrombie7 ise, ızgara, altıgen, ışınsal hesaplama yöntemi olan topoloji kavramı ile derinle- ve örümcek ağı doku tipolojileri şeklinde bir sınıflama mesine incelenmiş ve seçilen kent dokusunun topolo- yapmaktadır. Lynch8 farklı olarak yıldız, uydu, barok- jik analizleri yapılmıştır, bu sayede yaya hareketlerinin eksenel, dantel, içe dönük (örneğin Ortaçağ ve İslam gerçekleştiği ağ yapısının özellikleri bağlantı ve düğüm şehirleri), iç içe geçmiş doku gibi tipolojiler de betim- noktası ölçeğinde tespit edilmiştir. Üçüncü etapta do- lemektedir. Bunlar dışında; hücresel, ağaç biçimli, or- kuyu oluşturan her bir bağlantıdaki yaya hareketleri, ganik, planlı, konsantrik doku gibi tipolojiler de mev- yoğunlukları ve buna bağlı olarak gündelik hayatta en cuttur.9 çok tercih edilen güzergâhlar, en yoğun kullanılan za- man dilimlerinde yerinde gözlem ve dijital kayıt teknik- Doku tipolojisini belirleyen en önemli unsurlardan leri ile tespit edilmiştir. Dördüncü etapta yaya hareket biri, kuşkusuz ki kentsel açık mekân ağıdır. Binalar dı- ve davranışlarını yönlendiren uyarıcı unsurlar ve yo- şında kalan “boşluk” alanlar, geometrik olarak nok- ğunlukları, psikoloji biliminde kullanılan Özellik Enteg- tasal (toplanma-dağılma mekânları) ve çizgisel (geçiş rasyon Teorisi (Feature Integration Theory) ve “Ortala- mekânları) olmak üzere iki ana başlıkta toplanmakta- ma İzlenim – Mekânın Ortalama Değeri” yöntemleri ile dır. Kentsel mekân ve kent dokusu kavramları çerçeve- puanlamaya dayalı bir anket çalışması ile belirlenmiştir. sinde noktalar, Lynch’in10 tanımladığı kentsel mekânın Bu bağlamda doku genelinde yaya davranışlarını etki- imaj unsurlarından düğüm noktaları (nodes), noktaları leyen uyarıcı unsurların mekânsal dağılımları, harita- birbirine bağlayan çizgiler ise bağlantılar (links) olarak lama teknikleri ile görselleştirilmiştir. Fiziksel, psikolo- tanımlanmaktadır.11,12 Düğüm noktaları; ikiden fazla jik ve davranışsal boyutlara yönelik tüm bu mekânsal katmanlar bir arada incelenerek neden-sonuç ilişkileri 5 Trancik, 1986. 9 Marshall, 2005. sorgulanmıştır. Son etapta ise, mekânsal algıya bağlı 6 Unwin, 1920. 10 Lynch, 1960. davranışların bireye özgü olası farklılıklarını irdelemek 7 Abercrombie, 1933. 11 Hillier,1996. adına, örneklem alanında daha önce bulunmamış de- 8 Lynch, 1981. 12 Peponis ve Wineman, 2002. CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 367 bağlantının kesişme noktası olması durumunda kesiş- meler / kavşaklar (junctions) olarak da ifadelendiril- mektedir.13 Kent dokularını oluşturan açık alan sistemleri, geo- metrinin bir dalı olan Topoloji14 çerçevesinde, düğüm noktaları ve bağlantıların gerçek uzunluk ve büyüklük- A B C D lerinden bağımsız olarak ardışık ifade edilmesi ile soyut Doku Diyagram Topolojik Diyagram diyagramlar şeklinde ifade edilebilmektedir. “Esnek (Composition) (Configuration) (Test Configuration) Madde Geometrisi” olarak da tanımlanan topolojide, esnek bir maddeden yapıldığı düşünülen objeler de- forme edilerek birbirine dönüştürülebilmektedir.15 Bu A noktada objelerin / şekillerin köşe noktaları “düğüm”, kenarları ise “bağlantı” görevi üstlenmektedir. Geomet- rik şekillerin ölçülebilir özelliklerinden bağımsız olarak birbirine dönüşebilmesi, topolojik dönüşüm olarak ad- landırılmaktadır ve birbirine dönüşebilen şekiller topo- lojik açıdan eşdeğerdir.16 Kent dokularını oluşturan açık B alan ağları da topolojik birer biçim özelliği göstermek- tedir: Toplanma-dağılma noktaları (kavşak, meydan ve kesişmeler) düğüm noktaları, geçiş mekânları (cadde, sokak ve yaya yolları) bağlantılardır ve bu bileşenlerin farklı alternatifler ile bir araya gelmesi ile de farklı to- polojik diyagramlar oluşmaktadır. Biçimsel olarak farklı C özellikler gösteren kent dokuları, topolojik olarak eşde- ğer nitelikte olabilirler. Bu durumu belirleyen etkenler, doku içindeki yapı adası ve çıkmaz sokak oranları ile üç yol (T-kesişme) ve dört yol (X-kesişme) kavşak oran- larıdır. Bu bağlamda, bir kent dokusunun hücre veya ağaç tipolojilerinden hangisine daha yakın olduğu tes- D pit edilmektedir (Şekil 2). Ayrıca, bir doku içinde kaç farklı rota alternatifi olduğunu da topolojik analizler ile tespit etmek mümkündür. Rotaların çeşitli özellikleri de bu kapsamda ölçülebilmektedir:17,18 Süreklilik (rota- Yapı Adası Oranı yı oluşturan bağlantı sayısı ve bağlantılarla ölçülebilen T-Ağaç 0.1 0.2 0.3 0.4 0.5 0.6 0.7 0.8 0.9 T-Hücre rota uzunluğu), Bağlantısallık (rotanın bağlandığı diğer D C rota sayısı) ve Derinlik (Bir rotanın diğer rotalarla olan 0.9 0.1 yakınlığı).19 A 0.8 0.2 Kent dokularının topolojik ifadelerinde yer alan 0.7 0.3 düğüm noktaları ve bağlantılar, aynı zamanda günlük nı nı Ora 0.6 0.4 Ora hayatta yayaların içinde hareket ettikleri mekân unsur- me 0.5 0.5 me larıdır. “Yaya hareketleri” kavramı temel olarak bir ya- esiş 0.4 B 00..56 esiş yanın bulunduğu noktadan başka bir yere gitmeye ka- K K rar vermesiyle başlayan ve gitmeyi hedeflediği noktada T- 0.3 0.7 X- son bulan sürecin tamamıdır. Bu süreç içinde yayanın 0.2 0.8 kişisel özellikleri ve tercihleri, zaman faktörü, kentsel 0.1 0.9 mekân nitelikleri ve çevre/iklim koşullarına bağlı olarak X-Ağaç 0.9 0.8 0.7 0.6 0.5 0.4 0.3 0.2 0.1 X-Hücre Çıkmaz Sokak Oranı 13 Buhl ve diğ., 2006. 15 Fomenko, 1990. 14 Topoloji, geometrik şekillerin ni- 16 Lewin, 1936. telikleriyle ilgili bağıl konularını 17 Hillier, 1999. Şekil 2. Farklı biçimsel özelliklere sahip dokuların kompozisyon, biçim ve büyüklüklerinden ayrı diyagram ve topolojik ifadeleri, kesişme ve hücre değerleri bağ- olarak alıp inceleyen geometri- 18 Turner, 2007. lamında dokuların karşılaştırması (Marshall, 2005). nin bir dalıdır (TDK). 19 Marshall, 2005. 368 CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 Kentsel Dokuda Mekânsal Yönelme Üzerine Bir Algı-Davranış Çalışması: Kadıköy Çarşı Bölgesi Bilgi Varış Güzergah Yerel Yaya Edinme Noktası Seçimi Hareket Davranışı Süreci Seçimi Başlangıç Bitiş Noktası Noktası Erişilebilirlik, Zaman ve Yaya Ağındaki Mekansal Etkenlere Bağlı Değişimler + Güzergah Değişimler Görsel Etkenler Değişimi Şekil 3. Yaya hareketleri süreci (Kitazawa ve Batty, 2004). Tablo 1. Yaya hareket, davranış ve yönelimlerini etkileyen faktörler (Bradshaw, 1993; Özer, 2006) İNSAN ve TOPLUM FAKTÖRÜ • Yayaların kişisel tercihleri • Kalabalık oranı / gürültü oranı • Diğer yayaların hareket hızı FİZİKSEL YAPIYA BAĞLI FAKTÖRLER • İşlev / zemin kat kullanımı • Kapalılık / bina yüksekliği – yol genişliği oranı • Aktarma noktalarına yakınlık • Ergonomik & estetik kalite (aydınlatma, peyzaj unsurları, zemin kaplaması vb.) • Yönlendirici – bilgilendirici öğeler • Engeller (bariyer, tümsek, yürümeyi kısıtlayan diğer unsurlar) DOĞAL YAPIYA BAĞLI FAKTÖRLER • Topografya / Eğim • Güneş, rüzgâr, yağmur vb. hava durumları • Doğal peyzaj ve manzara ZAMAN FAKTÖRÜ • İşlevlere bağlı olarak günün hangi saati, haftanın hangi günü vb. zamansal olgular sürekli değişimler gözlenebilmektedir. Her an değişebi- ğişimlerine daha açıktır. “En kısa güzergâh”, “en kon- lir bu süreç doğrultusunda kentsel mekân içinde farklı forlu güzergâh” veya “en ilginç güzergâh” seçimleri ile davranışlar ve yönelmeler sergileyen yayalar, bütüncül mekândaki sürpriz ve gizem etkisi,21 yayaların tepki, olarak karmaşık bir ağ oluştururlar. Kitazawa ve Batty’e hareket ve tercihlerinde önemli rol oynamaktadır. göre,20 yaya hareketleri süreci dört temel bölümden (4) Yerel Hareket: İlk üç süreç sonunda yayanın ha- oluşmaktadır (Şekil 3): reket esnasında karşılaştığı engellere göre hareketini (1) Bilgi Edinme Süreci: Ulaşılması hedeflenen nok- yönlendirmesi sürecidir. Belirlenen güzergâh içinde ta hakkında önceden bilgi edinmeyi kapsamaktadır. Bu karşılaşılan doğal ve yapay engeller (duvarlar, yüksel- sayede tercih edilecek rota ve yayanın hareket halinde tiler, diğer yayalar vb.) karşısında yayanın hareket doğ- geçireceği süre önceden belirlenebilmektedir. rultusunun ve hızının değişmesi söz konusudur. (2) Varış Noktası Seçimi: 1. Süreçte elde edilen bil- Yayaların hareket ve yönlenmesini etkileyen başka giler doğrultusunda, yayanın ulaşmayı hedeflediği faktörler de bulunmaktadır22 (Tablo 1): Yayanın başka noktanın belirlenmesidir. Hedeflenen noktanın belir- bireylerden yön tarifi alması, işaret tabelalarını takip lenmesinde; erişebilirlik, süre, maliyet gibi faktörler de etmesi, nirengi noktalarını (anıtsal yapılar, aktarma etkili olmaktadır. noktaları, kent mobilyaları vb.) algılayıp yön tayin et- (3) Güzergâh Seçimi: Hedeflenen noktaya han- mesi veya harita / şema yardımıyla güzergâh boyun- gi güzergâh kullanılarak erişileceğinin belirlenmesini ca ilerlemesi de mümkündür. Bunlarla birlikte hareket kapsamaktadır. İlk iki sürecin daha kararlı ve istikrarlı esnasında kalabalığın gittiği yöne doğru gitmek, başka seçilebilmesine karşın, güzergâh seçimi ani karar de- bir bireyi takip etmek, en aydınlık güzergâhı seçmek, 20 Kitazawa ve Batty, 2004. 21 Nasar ve Çubukçu, 2011. 22 Carpman ve Grant, 2004. CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 369 FİZİKSEL BİREYİN BİREYİN ÇEVRE FİZİKSEL SOSYO-PSİKOLOJİK KOŞULLARI ÖZELLİKLERİ ÖZELLİKLERİ ALGILANAN Beklentiler Doğal/Yapay Boyut MEKÂN Öğrenme Süreçleri Göz Özellikleri Çevre Mekânsal Deneyimler Yaş & Cinsiyet + Hafıza Algı/Duyu Kültürel Yapı İhtiyaçlar Özellikler Şekil 4. Fiziksel çevre koşullarına bağlı uyarıcıların birey özelliklerine bağlı süzgeçlerden geçerek algı sürecini oluşturması (Rapoport, 1977). eğim açısından konforlu güzergâhları tercih etmek gibi Bu bağlamda görsel algıya bağlı algısal örgütlenme, çeşitli eylemler de gerçekleşebilmektedir. algı süreci genelinde önemli bir yere sahip olmaktadır. Mekânsal deneyim ve tanıdıklık algısı da güzergâh İnsan-çevre etkileşimi çerçevesinde bireylerin dış seçiminde etkili rol oynamaktadır: Mekânda daha dünyayı algılaması ve buna bağlı olarak tepki vermele- önce bulunmuş ve bulunmamış bireylerin davranış ve ri; teori ve uygulama alanlarında geçmişten günümü- yönelmeleri farklıdır. Ayrıca kapalılık, gürültü, aydın- ze birçok araştırmaya konu olmuştur. Bireylerin çevre lık, yoğunluk ve güvenlik hissi gibi etkenler; bireylerin ile etkileşimleri geniş çaplı bir duyu-algılama sürecinin sosyo-psikolojik yapısını, tercihlerini ve mekân içindeki ürünüdür. Lewin’e27 göre (B = (f) I, E) davranış (B), birey hareketini etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır. (I) ile çevrenin (E) bir fonksiyonudur ve davranış sadece Yukarıda belirtilen doğal, fiziksel, beşeri ve sosyo-psi- bireye bağlı bir olgu değildir; içinde bulundukları sosyal kolojik yapıya bağlı tüm etkenler ve buna bağlı davra- veya fiziksel, hayali veya gerçek bir çevre ile bir bütün- nışların gerçekleşmesinde; mekân algısına bağlı uyarıcı dür. Duyu ve algı sistemleri insan beyninin yönetim me- unsurların tür, yoğunluk ve baskınlığı da esas olmak- kanizmasının bir alt koludur ve vücut beynin verdiği ko- tadır. mutlar doğrultusunda hareket etmektedir. Ancak duyu ve algı sistemleri; bellek, duygu, dikkat ve biliş gibi kar- Mekânsal Algılama ve Dikkatin Uyarılması maşık sinirbilimsel sistemler ile birlikte işlemektedir.28 Algılama; temel olarak insanın çevreden bilgi alma Sinirbilim alanında yapılmış birçok çalışma neticesin- süreci, çevreden gelen bilgilerin insan zihninde grup- de, insanların sinir sistemleriyle davranışları arasında lanarak organize edilmesi ve anlamlandırılması şeklin- doğrudan bağlantı olduğu ve bu doğrultuda duyular de tanımlanmaktadır.23 Çevreden alınan uyarıların ilk (görme, işitme, koku alma, dokunma) yoluyla algılanan tespiti duyumdur (fizyolojik süreç), buna karşın algı ise uyarıcıların bireylerde hormonsal değişikliklere ve farklı duyusal bilginin yorumlanması için gerçekleşen daha tepkilere yol açtığı tespit edilmiştir (Şekil 5). yüksek düzeyde bir bilişi kapsamaktadır (psikolojik sü- Bu noktada algıda dikkatin uyarılması önem kazan- reç), bir diğer deyişle duyum uyaranın, yani nesnele- maktadır. Algı sürecinin Şekil 5’te belirtildiği gibi bir gir- rin bireylere gönderdiği mekanik, ısısal, kimyasal vb. di-çıktı süreci (aşağıdan yukarıya işleme)29 olduğu kabul bilginin ilk tespiti, algı ise hissedilenin yorumlanması edildiğinde, dikkatin uyarılması ile davranışın birebir sürecidir.24 Fiziksel çevre koşullarına bağlı uyarıcılar; ilişkili olduğu açıktır. Dikkati uyaran uyarıcılar sadece kullanıcının fizyolojik ve sosyo-psikolojik özellikleri ola- görsel algı ile sınırlı değildir; işitsel, kokusal ve temassal rak tanımlanabilen süzgeçlerinden çeşitli biçimlerde olmak üzere diğer duyular tarafından algılanabilen uya- geçerek, her bir kullanıcı için özgün mekân algısının or- rıcılar da mevcuttur. Sinir sistemi tarafından algılanan taya çıkmasına imkân sağlamaktadır25 (Şekil 4). Algıla- nan mekân sınırlarını belirleyen ve diğer duyulara göre herhangi bir uyarıcının bireyin duygu durumunu ve dav- daha geniş kullanım alanına sahip olan görme duyusu, ranışlarını etkilediği bilimsel deneylerle de kanıtlanmış, uzaklığa bağlı olarak görsel mekân algısını ve kullanıcı uyarıcıların tür ve yoğunluklarının bireyler arası farklı eylemlerini farklı biçimlerde yönlendirebilmektedir.26 davranışlara yol açtığı gözlenmiştir. Bunun dışında, aynı anda birden fazla uyarıcının etkin olduğu ortamlarda, 23 Norberg-Schulz, 1966. 25 Rapoport, 1977. 24 Solso, Maclin ve Maclin, 2011. 26 Gehl, 1987. 27 Lewin, 1936. 28 Banasiak, 2012. 29 Goldstein, 2013. 370 CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 Kentsel Dokuda Mekânsal Yönelme Üzerine Bir Algı-Davranış Çalışması: Kadıköy Çarşı Bölgesi FARKLI HORMONSAL DEĞİŞİMLER Vücuda Gönderilen Komutlar ÇEVRE / DIŞ uyarıcılar Beyin Tepki / DÜNYA Davranış Duyu ve Algı Sistemleri Sinir Sistemi (Filtreleme ve İletim) (Kodlama, Yorumlama ve Üretim) Şekil 5. Çevreden alınan uyarıcıların duyu ve sinir sistemleri yoluyla davranışa dönüşme süreci (Linaraki ve Voradaki, 2012; Cüceloğlu, 1991; Banasiak, 2012). Tablo 2. Algı sürecinde dikkati uyaran başlıca etkenler Temel (Birincil) Etkenler Renk, Hareket, Yöneliş (oryantasyon), Büyüklük (uzunluk ve mekânsal yoğunluk ile birlikte) İkincil Etkenler Aydınlık oranı, Derinlik, Biçim, Yakınlık, Topolojik Statü, Eğrisellik Üçüncül Etkenler Işık-Gölge, Parlaklık, Genişleme, Sayı/Adet, En-Boy Oranı Diğer Etkenler Şekil-Zemin, Süreklilik, Sıra, Tekrar, Ritim, Oran Dengesi (Proporsiyon), Hiyerarşi, Baskınlık / Dominantlık, Doku, Geçirgenlik, Doğrultu, Benzerlik, Kapalılık, Ses, Koku, Çeşitlilik, Düzen uyarıcıların bazılarının ön planda olduğu (dikkati daha Psikoloji literatüründe dikkati uyaran birincil, ikincil çok uyardığı),30 diğer uyarıcıların arka planda kaldığı ve üçüncül unsurlar33 ile bu uyarıcılar dışında, kent do- veya depolandığı da, özellikle işitsel uyarıcıların yoğun kusuna özgü / kentsel mekânda yer alan olası uyarıcı olduğu ortamlardaki çeşitli gündelik hayat deneyimleri etkenler Tablo 2’de sıralanmıştır. Bu uyarıcı etkenler, ile kanıtlanmıştır.31 Bu noktada uyarıcıların çevresinden algı sürecinde birer katman olarak dikkatin uyarılma- ayrışması, belirgin veya üstü kapalı olması ve frekansı / sı sürecinde rol oynamaktadır. Psikoloji biliminde, bu şiddeti de önem kazanmaktadır. katmanların tekil veya bütünleşik olarak algı ve dikkat Uyarıcıların algılanmasına yönelik psikoloji bilimin- sürecini nasıl etkilediği konusunda birçok kuram, mo- de en yaygın kullanılan yöntem, mekânın ortalama de- del ve yöntem de geliştirilmiştir. ğerini ölçen “ortalama izlenim” deneyidir.32 İnsanlar bir Özellik Entegrasyon Teorisi (FIT – Feature Integrati- mekâna bakar bakmaz ortalama bir fikir sahibi olurlar. on Theory), objelerin ve objelere ait uyarıcı unsurların Bir sokaktan geçen insan, sokağın sonuna geldiğinde, algılanması çerçevesinde Treisman ve Gelade34 tarafın- dikkatini yoğunlaştırmasa bile o sokağın ortalama ren- dan geliştirilmiştir. Algılama sürecinde bir objeye (veya gi, kokusu ve biçimini belirleyebilir. Bu duruma “uya- araştırmanın kapsamına göre bir ortama) ait uyarıcı ranların ortalaması” adı verilir ve mekânlar ve bireyler unsurlarının katmanlara ayrıştırılması, incelenmesi ve arası farklılık gösterir. Bu bağlamda mekân genelinde değerlendirilmesi; bu yöntemin temelini oluşturmak- yer alan uyarıcıların türleri ve yoğunlukları saptanabil- tadır. Uyarıcı unsurlar; bu teori çerçevesinde renk, yö- mektedir. nelme (oryantasyon) ve büyüklük olarak tanımlanmış- tır.35 Bu katmanlar, herhangi bir odaklanma ve dikkat gerekmeksizin, algı sürecinde otomatik olarak kodlan- 30 Broadbent, 1958. beyli (Boğaziçi Üniversitesi Psi- koloji Bölümü) ile 16.04.2013 ve 31 Solso, Maclin ve Maclin, 2011. 30.04.2013 tarihlerinde yapılan 32 “Ortalama İzlenim Deneyi” ile görüşmeler sonucunda elde edil- 33 Wolfe ve Horowitz, 2004. 35 Wolfe, Cave ve Franzel, 1989. ilgili bilgiler, Prof. Dr. Reşit Can- miştir. 34 Treisman ve Gelade, 1980. CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 371 maktadır.38 Bu deneylerde en dikkat çeken unsur şudur: Çoğul özelliği (uyaranı) bulunan bir objeyi bulmak, tekil Ortam Özellek / Katman Dikkat Haritası özelliği bulunan bir objeyi bulmaya göre daha çok süre Haritaları ve daha yoğun dikkat gerektirmektedir. Tekil özellikli un- surlar dikkat çekme konusunda, özellikle de yer tespiti açısından daha etkindir, bu duruma Dikkate Yönelik Be- Renk lirme Etkisi (Attentional Pop-Out Effect) adı verilmekte- dir.39 Tekil olarak ayrışan unsurlar otomatik olarak belire- rek dikkate yönelik bir yoğunlaşma gerektirmemektedir. Yöneliş Özellik Entegrasyon Teorisi ile kent dokusu – dav- ranış ve algı süreci arasında benzerlik kurmak müm- Boyut kündür. Deneylerde kullanılan ortamlar gibi kentsel mekân örüntüleri de farklı uyarıcılar içermektedir. Bu bağlamda Şekil 6 ile birlikte düşünüldüğünde, mekân örüntüsü ortam (stimulus veya display / set) olarak Renk değerlendirilerek mekânlarda yer alan uyarıcıların kat- man haritalarını çıkartmak mümkündür. Bu haritaların çakıştırılması ile mekâna yönelik dikkat haritası (atten- Yöneliş tion map) elde edilebilir. Bu bağlamda kent dokularının psiko-mekânsal katmanlarının tespit edilmesi ile kent dokusu içindeki yaya hareket ve davranışlarını farklı bir Boyut boyutta irdelemek mümkün olacaktır. Kadıköy Çarşı Bölgesi’nde Algıya Bağlı Şekil 6. Özellik Entegrasyon Teorisi çerçevesinde uyarıcıların Mekânsal Davranışların Analizi katman haritalarının oluşturulması ve bu haritaların çakıştırıl- ması ile elde edilen dikkat haritası (Wolfe, Cave ve Franzel, 1989). Doku ve İşlev Özellikleri Kadıköy, İstanbul’un tarihsel gelişim süreci içinde maktadır. Her katman algı ve dikkat sürecinde önemli en eski yerleşimlerden biri olmuştur. Yerleşmenin kö- rol oynadığı için, kullanılan ortamın ayrı katman harita- kenleri M.Ö. 1000 civarına dayanmaktadır, ilk yerleş- ları oluşturulmaktadır – renk haritası, yönelme haritası me izleri Fikirtepe yakınlarında ortaya çıkmıştır. M.Ö. ve büyüklük haritası. Bir ortamda katmanlardan birden 685-680 yılları arasında Megara’lılar tarafından bulu- fazlası aynı anda yer alabilmektedir, bu durumda kat- nan ‘Chalcedon (Khalkedon)’ isimli bir yerleşmeye ev manların üst üste birleşme (konjonksiyon) haritaları in- sahipliği yapmıştır. Roma ve Osmanlı dönemlerinde celenmektedir.36 Bütün katmanların kodlandığı harita- de gelişimini sürdürerek sayfiye yeri kimliği kazanmış ların üst üste çakıştırılması ile temel bir dikkat haritası olan Kadıköy, 1930 yılında Üsküdar’dan ayrılarak ilçe (attention map / master map) elde edilmektedir (Şe- olmuş ve günümüzde İstanbul’un önemli ticaret mer- kil 6); diğer bir deyişle, ortamda bulunan bütün uya- kezlerinden ve aktarma noktalarından biri konumuna rıcıların “dikkate ve algıya yönelik” bir kompozisyonu ulaşmıştır.40 oluşturulmaktadır. Bu kompozisyon, bireyin uyarıcıları Kadıköy’ün günümüzdeki çarşı41 alanını kapsayan algılama ve buna bağlı tepki verme sürecinde bir yol bölgenin sahip olduğu ızgara dokunun biçimlenmesi gösterici olarak nitelendirilmektedir. tarihsel açıdan oldukça eskiye dayanmaktadır ve farklı Özellik Entegrasyon Teorisi daha çok klinik deney- zaman dilimlerinde de varlığını sürdürmüştür. Osman- lerinde, deneğe gösterilen bir “ortam”37 üzerinden bir lı Devleti’nin son dönemlerinde (1922) ve Pervititch “hedef”e yönelik algı-zaman ölçümleri üzerine yoğun- haritalarında (1930)42 bu ızgara doku, bir bölgesi bağ- laşmaktadır. Deneğin istenilen hedef(leri) ne kadar süre içinde tespit edebildiğine (reaksiyon süresi) bağlı 38 Treisman, 1986. kez alanlarının çoğunda yer alan, olarak, ortam niteliklerinin basitten karmaşığa doğru 39 Julesz, 1971. perakende satış yapan (tuhafiye, 40 Kadıköy Belediyesi “Kadıköy’ün giyim, gıda, zücaciye vb.) vitrinli gittiği bir dizi deneyi içeren çalışmalara altlık oluştur- tarihçesi” - http://www.kadikoy. dükkânlar ile yeme-içme birim- bel.tr lerinin yoğunlaştığı, yaya erişimi- 41 Çarşı: Dükkânların bulunduğu nin öncelikli olduğu geleneksel 36 Styles, 2006. yutlu bir düzlem veya bilgisayar alışveriş yeri (TDK). Çalışma kap- alt bölgeler ile ilişkilendirilerek 37 Bu ortam, içinde farklı nitelikte ekranında gösterilen bir sahne samında çarşı kavramı, sözlük kullanılmaktadır. uyarıcıların bulunduğu iki bo- olabilmektedir. anlamının yanı sıra İstanbul mer- 42 Pervititch, 2001. 372 CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 Kentsel Dokuda Mekânsal Yönelme Üzerine Bir Algı-Davranış Çalışması: Kadıköy Çarşı Bölgesi bostan olmasına rağmen belirgin bir biçimde okunabil- mektedir. Doku değişim sürecinde de görüldüğü üzere, yaklaşık bir asırlık dönemde temel ızgara biçimlenme- si kaybolmadan süregelmiş ve özellikle 80’li yıllardaki doku biçimlenmesi korunarak günümüze kadar ulaş- mıştır (Şekil 7). Büyük oranda düzgün geometrik biçimli yapı adala- rına sahip olan Kadıköy çarşı bölgesinde doku etüdü ve algı çalışması yapılan alan, ızgara dokunun en belirgin görüldüğü ve yoğun / çeşitli ticari işlevlerin yer aldığı yaklaşık 9 hektarlık bir alandır ve en düşük kot – en yüksek kot arasındaki eğim oranı yaklaşık %6,7’dir. Do- kunun genel yönelişi kuzeybatı (kıyı) yönüne doğrudur ve eğim güneydoğu yönüne doğru artmaktadır. Birbi- rini tekrar eden biçim ve büyüklükteki yapı adalarının ortalama büyüklüğü 0,35 hektardır. Yapı adalarının çoğunluğunda küçük ölçekli yapı adası ortası boşluğu bulunmaktadır ancak bu boşluklara yapı adası dışından erişim söz konusu değildir. Izgara dokuyu oluşturan bağlantılar da, düzgün geometrik yapı adaları netice- sinde sürekli ve büyük oranda doğrusaldır. Dokunun ana omurgasını yatayda Mühürdar Caddesi, düşeyde Şekil 7. Kadıköy çarşı bölgesinin tarihsel süreç içerisindeki ise Yasa Caddesi, Muvakkithane ve Mukadderhane doku değişimi (Pervivitch haritası ile İBB uydu fotoğrafları üzerinden incelenmiştir). Caddeleri oluşturmaktadır (Şekil 8). Güneşli Bahçe So- Şekil 8. Kadıköy Çarşı Bölgesi’nde sokakların doku genelindeki yerleri. CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3 373 Şekil 9. Kadıköy örneklem alanı doku etüdü ve topolojik diyagramı (küçük daireler T-kesişimleri, büyük daireler X-kesişimleri ifade etmektedir). kak, Neşet Ömer Sokak ve Tavus Sokak da konum ve daha yakın olduğunu göstermektedir. T-hücre dokular süreklilik açısından doku genelinde önem teşkil etmek- ile X-hücre dokularda yaya hareketleri ve algıya bağlı tedir. yönelmeler, yukarıda belirtilen algı unsurları doğrultu- Doku genelinde toplam 32 adet düğüm noktası sunda farklılaşabilmektedir. (node) bulunmaktadır, bunlardan 19 tanesi T-kesişme, Izgara dokularda bir düğüm noktasına bağlanan 12 tanesi ise X-kesişme noktasıdır. Bu düğüm noktala- bağlantı sayısı ortalama 3 veya 4’tür, organik dokular- rını birbiri ile ilişkilendiren toplam bağlantı (link) sayısı da bu oran, bağlantıların doğrusallığı ve düğüm nok- 46’dır. Toplam 16 yapı adasından oluşan doku örnekle- tasının niteliğine bağlı olarak artabilmektedir. Bir doku minde çıkmaz sokak bulunmamaktadır. Şekil 9’da yer genelinde, düğüm noktalarına çok sayıda bağlantı bağ- alan topolojik haritada, yaya hareketleri ve mekânsal lanması ile ilişkili olarak toplam bağlantı – düğüm sayısı yönelme bağlamında birer karar verme noktası olan farkının az olması; doku içindeki rota alternatiflerinin düğüm noktaları 1’den 31’e kadar numaralandırılmıştır fazla olmasına imkân sağlamaktadır. Kadıköy örneklem ve bu doğrultuda bağlantılar 1-2, 2-3, 3-4, vb. şeklinde alanında, aşağıdaki bağıntı sonucunda çıkan rota sayısı ifade edilmiştir. 15’tir. Bir diğer deyişle, doku içinde aynı düğüm nok- Kusursuz ve simetrik ızgara dokuların topolojik ana- tasına tekrar uğramamak şartı ile birbirinden farklı 15 lizlerinde X-kesişme oranının T-Kesişme oranına göre güzergâh alternatifi izlenebilmektedir. daha fazla olduğu gözlemlenir; bunun en temel nede- R = ∑L - ∑J ni, düzgün dörtgen biçimli yapı adalarının düzenli ko- numlanma biçimine göre kesişim noktalarının genellik- (R: Rota sayısı, L: Bağlantı sayısı, J: Düğüm sayısı) le dört yol ayrımı şeklinde olmasıdır. Ancak Kadıköy’de Yaya hareketlerine bağlı farklı güzergâh alternatif- de görüldüğü gibi, bazı doku örneklerinde bağlantı lerinin oluşmasında; dokunun biçimsel özelliklerinin sürekliliğinin başka yapı adaları tarafından kesintiye yanı sıra yayaların kullandığı bağlantıların nitelikleri uğraması nedeniyle T-kesişme oranı, X-kesişme oranın- ve bağlantılar üzerindeki yapıların işlevsel özellikleri dan fazla olabilmektedir (Şekil 10). Bu durum, bağlan- de etkili olmaktadır. Örneklem alanının ulaşım ilişkileri tıların süreklilik ve doğrusallık algılarını azaltıcı, ancak incelendiğinde; ızgara dokuyu oluşturan bağlantılarda doku içindeki sürpriz ve gizem etkisini de arttırıcı so- yaya yolları (%63), dokuyu çevreleyen ve çarşı bölge- nuçlar doğurmaktadır. Bununla birlikte dokuda çıkmaz sini sınırlayan bağlantılarda araç erişiminin bulunduğu sokak bulunmaması, dokunun T-Hücre tipolojisine43 (%37) gözlemlenmektedir (Şekil 11). Alanın kuzeydoğu ve kuzeybatısında bulunan bağlantılar, Kadıköy’ü diğer 43 Marshall, 2005. alt bölgelere bağlayan 1. derece ana yollardır. Doku ge- 374 CİLT VOL. 10 - SAYI NO. 3
Description: