T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ FELSEFE VE DİN BİLİMLERİ ANABİLİM DALI FELSEFE VE DİN BİLİMLERİ BİLİM DALI KANT’IN FELSEFî TEODİSELERİ ELEŞTİRİSİ VE TEODİSE ANLAYIŞI Yüksek Lisans Tezi ZEHRA ARSLANBOĞA İSTANBUL, 2015 T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ FELSEFE VE DİN BİLİMLERİ ANABİLİM DALI FELSEFE VE DİN BİLİMLERİ BİLİM DALI KANT’IN FELSEFî TEODİSELERİ ELEŞTİRİSİ VE TEODİSE ANLAYIŞI Yüksek Lisans Tezi ZEHRA ARSLANBOĞA DANIŞMAN: PROF. DR. RAHİM ACAR İSTANBUL, 2015 ÖZET Evrendeki mevcut kötülük olgusu ile alîm-i mutlak, kâdir-i mutlak ve salt iyi olan Tanrı’nın varlığının çelişki arz ettiği görüşü kötülük problemini oluşturmaktadır. Problem hakkında tarih boyunca süregelen mülâhazalar beraberinde Tanrı’nın kötülüğe neden izin verdiği ya da kötülüğün neden var olduğuna dair açıklamaları getirmiştir. Kötülüğe karşı Tanrı’nın haklılığını ya da adaletini savunan bu türden açıklamalara “teodise” denilmiştir. Kant Tanrı’nın gayesinin, saf akıl ile tecrübenin nesnesi olan dünya üzerinden açıklamaya çalışan felsefî teodiselerin başarısız olduğunu vurgulamış ve teodiseye pratik akıl çerçevesinde farklı bir yaklaşım getirmiştir. Çalışmamızda Kant’ın epistemik ve ahlakî çerçevede geleneksel felsefî teodislere eleştirilerini açıklamak ve “otantik teodise” yaklaşımını ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu noktada “Kant’ın Bütün Felsefî Teodise Denemelerinin Başarısızlığı Üzerine” adlı makalesi çerçevesinde görüşlerinin teşrihi ve kendi eserleriyle desteklenmesi suretiyle çalışmamız şekillenmiştir. Kant’ın kritik felsefesinin mantıksal bir sonucu olarak teorik boyutta bir teodise düşüncesinin imkansız olduğu görülmüştür. Kant, geleneksel felsefî teodiselerin başarısız ve tutarsız ve gayri ahlakî olduğu görüşünü taşır. Ayrıca Kant, teodise yazarlarının öne sürdüğü gibi Tanrı’nın gayesinin bilgisine vakıf olabileceğimiz varsayılmış olsa dahi bunun ahlâken bir felakate sürükleyeceğini vurgulamıştır. Pratik akıl çerçevesinde teodiseye bir inanç meselesi olarak yaklaşan Kant’ın alternatif teşkil eden otantik teodise anlayışının antroposentrik nitelikte olduğu gözlemlenmiştir. Kötülüğün varlığını yadsıyan ya da Tanrı- insan ilişkisini daha büyük bir teolojik çıkmaza düşüren teodiselerin yerine Kant’ın hesaplaşmayı bu dünyaya bırakan ameli ve ahlaki teodise anlayışının insanoğlunun kötülüğü kabullenmesi ve üstesinden gelmesi açısından bize yeni bir kapı aralamıştır. Bu sebeple konu hakkında yapılacak daha kapsamlı çalışmalarla Kant’ın yaklaşımının dikkat çekeceği kanaatindeyiz. Anahtar sözcükler: kötülük problemi, teodise, Kant, kritik felsefe, teodise eleştirisi, otantik teodise. ABSTRACT The view that the existing evil fact in the universe conflicts with the existence of God the who is omnipotent, omniscient, and perfectly good leads us to the problem of evil. The ongoing discussions through the history on this problem brings along explanations on why God allows evil or why the evil exists. Explanations which advocate God's rightfulness or justice are called "theodicy". Kant emphasizes that philosophical theodicies which try to explain the purpose of God through the world being an object of pure intelligence and experience and he brings a different approach to theodicy within the framework of practical mind. This study aims to reveal Kant's epistemic and moral critics towards traditional philosophical theodicies and his "Authentic Theodicy" approach. At this point, this study has been shaped by the analysis of Kant's ideas within the framework of the article titled "On the Failure of All Attemped Philosophical Theodicies” and the support of his own works. As a reasonable result of Kant's critical philosophy, it has been seen that a theodicy perspective in theoretical dimension is impossible. Kant believes that traditional philosophical theodicies are inconsistent and unethical. In addition, it is emphasized that although it is considered that we can obtain the knowledge of God's purpose as stated by theodicy authors, it can lead us to a moral disaster. It is observed that as an alternative, the authentic perspective of Kant who approaches theodicy as a faith issue within the framework of practical mind is anthropocentric. Kant's practical and moral theodicy approach which brings judgement day to this world instead of theodicies which ignore the presence of evil or lead God-human relationship into a bigger theological dead-end has opened a new door for humanbeing to accept the evil and overcome it. For this reason, we believe that further studies to be conducted on this issue will attract attention to Kant's approach. Key Words: problem of evil, theodicy, Kant, critical philosophy, theodicy critics, authentic theodicy. ii ÖNSÖZ Kötülüğün varlığının insan deneyimde evrensel olduğunu ne yazık ki en derinden hissederiz. Bireysel düzeyde çekilen acıdan insanlık olarak kendimizi vareste kılamayız. Yine yaşadıkları karşısında adalet arayışında olan insanoğlu için adaletin müphemliği derinden rahatsız edici bir duygu olmuştur. İnancım çerçevesinde bu iki mühim mezvuyu -kötülük ve adaleti- Tanrı ile uzlaştırmanın zorluğunun filozoflarca öne sürelen teodiselerle aşılabileceğini düşünürken; teodiselerin kötülükler karşısında kifâyetsiz kaldığı ve insanı daha büyük bir teolojik çıkmaza düşürdüğü ve sonu gelmez bir iç savaşa sürüklediği kanaatine vardım. Bu sebeple Kant’ın felsefî teodiseleri eleştirerek saf aklı bir kenarda bırakan; yalnızca inanca ve ahlâka yönelen yaklaşımı, felsefî bir izah arayışımı sonlandırdığı için bu konuyu çalışmaya karar verdim. Umarım Kant’ın kötülükler karşısında Tanrı’nın gayesni bilmenin imkânsız olduğu ve bu bilginin ahlâkîliği ortadan kaldıracağı eleştirilerine; inanç ve ahlak üzerine inşa ettiği teodise anlayışına dayalı -şahsım adına istifade ettiğim- bu çalışmanın din felsefesi çalışmalarına katkı sağlamasını temenni ederim. Çalışmam boyunca azimle beni desteklemeye devam eden canım aileme, içten desteği ve cesaretlendirmelerinden dolayı sevgili eşim Kadir ARSLANBOĞA’ya, tezin son aşamalarında hayatıma dahil olarak bana umut veren minik kızım’a teşekkür ederim. Çalışmamda bana destek veren ve yardım eden kendisini daima minnet ve takdir ile hatırlayacağım değerli tez danışmanı hocam Prof. Dr. Rahim ACAR’a, nezaketle gerekli değerlendirme ve hatırlatmalarla katkılarda bulunan değerli jüri üyeleri Yrd. Doç. Dr. Hikmet YAMAN ve Yrd. Doç. Dr. M. Nedim TAN’a, kaynaklara ulaşmamda yardımcı olan İSAM Kütüphanesi’ne şükranlarımı sunarım. Zehra ARSLANBOĞA Çanakkale,2015 iii İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER ............................................................................................... İV KISALTMALAR ............................................................................................ Vİ GİRİŞ ................................................................................................................. 1 BİRİNCİ BÖLÜM9 TEODİSE DÜŞÜNCESİNİN TEŞEKKÜLÜ OLARAK KÖTÜLÜK PROBLEMİ VE TEODİSE KAVRAMI9 I. KÖTÜLÜK VE KÖTÜLÜK PROBLEMİ ................................................. 9 A. Kötülük ........................................................................................... 14 1. Fiziksel Kötülük.............................................................................. 17 2. Ahlâkî kötülük ................................................................................ 19 B. Kötülük Problemi ............................................................................ 21 I. TEODİSE ................................................................................................ 25 A. Teodise Kavramı ............................................................................. 25 B. Küresel Teodiseler .......................................................................... 31 1. Augustinuscu Teodise ..................................................................... 32 2. Irenaeuscu Toedise ......................................................................... 35 3. Leibnnizci Teodise.......................................................................... 37 C. Teodiseler Hakkında Genel Bir Değerlendirme ............................. 43 İKİNCİ BÖLÜM KANT’IN FELSEFÎ TEODİSELERE ELEŞTİRİSİ VE TEODİSE ANLAYIŞI I. KANT VE TEODİSE ............................................................................... 48 II. KANT’TA SAF AKLIN SINIRLARI DÂHİLİNDE TEODİSENİN İMKÂNI VE TEODİSE ELEŞTİRİSİ ..................................................... 56 A. Kant’ta Saf Aklın Sınırların Dâhilinde Teolojik Bir Bilgi Olarak Teodisenin İmkânı Üzerine ............................................................. 56 B. Kant’ın Saf Aklın Sınırları Çerçevesinde Felsefî Teodiselere iv Eleştirisi .......................................................................................... 64 III. KANT’IN AHLÂKÎLİK ÇERÇEVESİNDE FELSEFÎ TEODİSELERE ELEŞTİRİSİ ............................................................ 72 IV. KANT’IN TEODİSE ANLAYIŞI: “OTANTİK TEODİSE” .............. 83 A. Kant’ın Teodise Düşüncesine Dair Çalışmalara Göre Kantçı Bir Teodisenin Temelleri ...................................................................... 88 B. Otantik Teodise ............................................................................... 91 SONUÇ .......................................................................................................... 101 KAYNAKÇA ................................................................................................. 110 v KISALTMALAR bk. b a k ı n ız co. corporation çev. ç e v i r en D. D o ğ um drl. d e r l e yen ed. Editör H. Hicri M.S. M i l a ttan Sonra OMÜİFD Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Ö. Ö l ü m pp. Sayfa aralığı. s Sayfa ss sayfa sayısı SBE Sosyal Bilimler Enstitüsü trans. Translated Vol. V o lume vi GİRİŞ Bireysel olarak ya da büyük kitleler halinde insanlığın akıl almaz felaketlere, dayanılmaz acı ve ıstıraplara duçar kaldığını müşahede etmekteyiz. Fiziksel olarak acıyı yalnızca bir kişi hissedebilir; ama o acı, insanlık olarak hepimizindir. Kötülüğün varlığının kozmik ve insan deneyiminde evrensel olduğunu ne yazık ki en derinden kavrarız. Bu ise bazı anlarda varoluşsal problemlere ve inandıklarımızı sorgulamamıza neden olmaktadır. Evrendeki kötülük olgusunu nasıl anlayacağımız, içimizdeki acıya nasıl bir dayanak noktası bularak metanetli olacağımız ve kötülüğü rasyonelleştirerek onunla nasıl başa çıkabileceğimiz sorularıyla bizi karşı karşıya bırakır. Hem kutsal metinlere hem de rasyonel teolojiye göre alîm-i mutlak, kâdir-i mutlak ve salt iyi olan Tanrı, kullarını seven ve onları kollayıp gözetendir. Ancak bu sıfatları haiz Tanrı’nın yarattığı ve idare ettiği evrende; iyi-kötü, suçlu-suçsuz, haklı- haksız pek çok kimse ıstırap içerisindedir. Tanrı’nın evrendeki acıya, kedere ve bunlara sebep olan olgulara -teknik bir ifadeyle- kötülüğe neden ve nasıl müsaade ettiği sorusu, azımsanamayacak sayıda insanın Tanrı hakkında kalıcı, kronik bir şüpheye düşmesine, O’na olan inancının sarsılmasına hatta ciddî iman krizlerine yol açmakta ve kötülük problemini karşımıza çıkarmaktadır. Akıl burada sorgulamasını yaparken yalnızca teolojik bir çıkmazda değil; aynı zamanda acı içindedir, bu ise gerçek anlamda aklın tökezlediği yer olmuştur. Tanrı hakkında ortaya konulacak her felsefî mülahaza bizi bir şekilde kötülük probleminin içine çekmektedir. Şüpheler, sınırlı olarak bireysel bir inkâr düzeyinde kalmamakta; felsefî ve mantıksal açıdan türlü teknik formülasyonlar içerisinde sunularak problem daha çetrefilli hale getirilmektedir. Neticede kötülük sorunu yalnızca teist için imanî bir problem olarak kalmamış, septik ve ateistler için de Tanrı’nın varlığı aleyhine kullanılan en dikkat çekici ve etkileyici kanıt haline gelmiştir. Evrendeki mevcut kötülük ile kadir-i mutlak, salt iyi bir Tanrı’nın varlığının bağdaşamayacağı tezine dayanan kötülük problemine karşı tarih boyunca pek çok teist Tanrı hakkındaki şüphe perdesini kaldırmak üzere türlü açıklamalar, çözümlemeler geliştirmeye çalışmıştır. Bu şekilde kötülüğe karşı Tanrı’nın adaletini ve haklılığını 1
Description: