ISSN 1306-2867 Basım Tarihi Haziran, 2015 – ANKARA, 3.000 Adet Sahibi Ankara Barosu adına ...

82 Pages·2015·7.99 MB·Turkish

ISSN 1306-2867
Basım Tarihi Haziran, 2015 – ANKARA, 3.000 Adet
Sahibi Ankara Barosu adına Başkan Avukat Hakan CANDURAN
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Av. Cemalettin GÜRLER
Genel Yayın Yönetmeni Av. Mustafa KÖROĞLU, Av. Fatma ÖNAL, Av. Meral TANYERİ ÖZALP
Yayın Alt Kurulu Başkanı Av. Fatma ÖNAL, Stj. Av. Kaan SAYIN
Yayın Alt Kurulu Stj. Av. Berkay YILMAZ, Stj. Av. Çağrı KALKAN,
Başkan Yardımcıları Stj. Av. Pınar KOÇYİĞİT
Yazman Stj. Av. Aysu KUZU
Grafik – Tasarım Ali Kemal ÇERŞİL
Fotoğraflar Baro Arşiv, HG Arşiv.
Basım Yeri Salmat Bas. Yay. Amb. San. ve Tic. Ltd. Şti.
Sebze Bahçeleri Cad. (Büyük Sanayi 1. Cad.)
Arpacıoğlu İşh. No: 95-1 İskitler/ANKARA
Tel: [phone] • Faks: (0312) 341 30 50
Yönetim Yeri ABEM Ihlamur Sk. No: 1 Kızılay / ANKARA
Dağıtım Ankara Barosu Bilgi Belge Merkezi
T: 0.312 416 72 37 • [email protected]
İletişim Adresi Ankara Barosu Başkanlığı
Adliye Sarayı Kat: 5 Sıhhiye / ANKARA
T: 0.312 416 72 00 • F: 0.312 309 22 37
www.ankarabarosu.org.tr
Yayın Danışmanları Av. Fatma ÖNAL, Av. Meral TANYERİ ÖZALP
Redaksiyon Birimi Av. Fatma ÖNAL, Stj. Av. Saime Naz YILANCIOĞLU,
Stj. Av. Berkay YILMAZ, Stj. Av. Fatih ÇELİK,
Stj. Av. Davut UĞUR, Stj. Av. Pınar KOÇYİĞİT
Yayın Alt Kurulu Stj. Av. Aysu KUZU Stj. Av. Hazal ATEŞ
Stj. Av. Berfin Olga KAPLAN Stj. Av. Hazar Kaan ÖZKONAK
Stj. Av. Berna YANAR Stj. Av. Kaan SAYIN
Stj. Av. Berkay YILMAZ Stj. Av. Ilgaz TÜMER
Stj. Av. Buse SOYYILMAZ Stj. Av. Muhammed Taha YÜCEL
Stj. Av. Çağrı KALKAN Stj. Av. Saime Naz YILANCIOĞLU
Stj. Av. Davut UĞUR Stj. Av. Özlem KOÇAK
Stj. Av. Esma ŞEN Stj. Av. Pelin ATIGAN
Stj. Av. Fatih ÇELİK Stj. Av. Pınar KOÇYİĞİT
Stj. Av. Hasan Hüseyin KOCAOĞLU Stj. Av. Seher GENÇ
İletişim [email protected]
5 6 7
ÖNSÖZ İLKSÖZ BİR BARDAK SICAK KAHVE
AV. HAKAN CANDURAN AV. MUSTAFA KÖROĞLU ELİMDE, GÖZÜMDE ANKARA, BİR
DE VEGA-ANKARA…
8 13 14
AV. HAKAN CANDURAN “ADAM ARIYORUM, ADAM!” TOPLUM GÜVENLİĞİ
İLE RÖPORTAJ İÇİN Mİ? DEVLET GÜVENLİĞİ İÇİN
Mİ? : BİR İÇ GÜVENLİK HİKAYESİ
19 22 24
DEMOKRASİNİN ÖNÜNDEKİ RIZA TÜRMEN YRD. DOÇ. DR. OZAN ERGÜL İLE
BARAJ: YÜZDE ON ULUSAL SEÇİM İLE RÖPORTAJ RÖPORTAJ
BARAJI
29 31 32
PROF. DR. AHMET MUMCU İLE KARDA KAHVE KOKUSU HUKUK TARİHİNE AÇILAN KAPI:
RÖPORTAJ HUKUK MÜZESİ
36 39 44
AÇ KAPINI BAHAR, MÜELLİF İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
BEN GELDİM (CEMRE DÜŞME
NOTLARI)
2 Hukuk Gündemi | 2015/1
46 50 61
HUKUKTA YENİ BİR ALAN: HAYVAN ÇİFTLİĞİ ADLI ESER SANATA VE İNSANA DAİR
SOSYAL MEDYA HUKUKU ÜZERİNE KONUŞMALAR
64 66 69
SAVUNMANIN AVUKATI:
İNSANLIĞIN HAFIZASININ SAVUNMANIN AVUKATI: 2015 YILINDA ADADA
KODLARI: NOTALAR AVUKAT ÖMER KAVİLİ HALEN BARIŞ ARAMAK
74 76 79
CLARENCE DARROW: YAŞASIN DELİLİK! BİZDEN KARELER
HAKKINIZI SAVUNAN BİRİNİ
GÖRMEK YÜZÜNÜZÜ GÜLDÜRECEK
82
ÖZÜR DİLERİM İLE KUSURA
BAKMA ARASINDAKİ 7 FARK
2015/1 | Hukuk Gündemi 3

2015 yılının 1. sayısında sizlerle olmanın kapısına kadar çok soğuk ve karlı bir havada yürü-
anlatılmaz mutluluğunu yaşamaktayız. Bu dük. TBMM önünde basın açıklaması okuduk ve ‘İç
sayının hazırlanmasından önce yaşanan ve Güvenlik’ paketinin yasalaşması halinde;
baroların müdahil olduğu bir sürecin özetlenmesi
Herhangi bir toplantı ve yürüyüşe katılmakla
gerektiğini düşünmekteyim.
terörist olarak yargılanabilirsiniz !
Ülkemiz bir ‘İç Güvenlik Yasası’ hikayesi yaşadı.
Polis, gösteri ve yürüyüşlerde üç gün çıkma-
Sandıkta çoğunluğu eline geçirenin yönetirken
yacak özellikte boyalı su sıkabilir; biber gazından
hukukun üstünlüğünden uzaklaşması, evrensel
korunmak için yüzünüzü kapatırsanız 5 yıla kadar
hukuk kurallarını tanımaması, insan hakları kav-
hapis cezası ile yargılanabilirsiniz !
ramından bihaber olması karşısında Barolar ses-
siz kalmadı. Anayasanın rafa kaldırılması, huku- Yargı denetimi olmaksızın telefonlarınız 24 saat
kun siyasallaştırılması, bir ülkenin kaderinin ‘iki boyunca dinlenebilir !
dudak’ arasına sıkıştırılması, biz avukatlar tarafın-
Hakkınızı aradığınız gösteri yürüyüşüne katıl-
dan kabullenilmedi. Tarihte hep yaptığımız gibi
dığınız için polis sizi vurabilir !
hukuktan ve adaletten yana olmayı seçtik.
Ve iktidar bu düzenlemenin adına İç Güvenlik
Herkesin korkutulduğu, sindirildiği, sessiz kal-
Paketi diyebilir !
maya mahkum edildiği yıllarda, artan baskılara
rağmen yılmadı stajyer avukatlar, avukatlar ve Dedik.
barolar.
O dönemin siyasi iktidarı söylediklerimizi ve
Sokağa çıkmanın, toplantı ve yürüyüş hakkının eylemlerimizi çok ciddiye almadı. Ve söz konusu
kısıtlanması; devletin polis devletine dönüştürül- tasarının büyük bir bölümünü yasalaştırdı.
mesi; mahkeme kararı olmadan evimizin, üstü-
Ancak siyasi iktidar baroların ve hukukun üstün-
müzün, aracımızın aranabilmesi; sorgusuz sualsiz
lüğüne inanmış avukatların örgütlenmiş gücünü
gözaltı sürelerinin artırılarak uygulanması; yargı
dikkate almamanın sonuçlarını, 7 Haziran 2015’de
organlarının yerine idare organlarının getirilmesi;
yapılan milletvekili genel seçimlerinde yaşadı.
polisin silah kullanmasının kolaylaştırılması için,
yani özgürlüklerin yok edilmesi ve yargının orta- Vatandaşlar gücünü hukukun üstünlüğünden,
dan kaldırılması için hazırlanan ‘HİÇ GÜVENLİK’ insan haklarından ve demokrasiden almayan ikti-
yasa tasarısına karşı Ankara Barosu’nun öncülü- darın ezici üstünlüğünü sandıkta elinden aldı.
ğünde etkili eylem planları yapılmıştır.
Özet olarak söyleyeceğimiz şudur; baroların ve
Sokağa inmek zorunda bırakılan baro olduk. avukatların örgütlü gücü; hukukun üstünlüğüne,
insan haklarına, cumhuriyete ve demokrasiye ina-
Önce 10.02.2015 tarihinde İstanbul Barosu
nan yapısı, her zaman ve her konumda vatandaşlar
ile Çağlayan Adliyesi’nde ‘Adalet Nöbeti’ tuttuk.
adına iktidarları hep denetleyecek ve hukukun
16.02.2015 tarihinde ise Baromuzun öncülüğünde
sınırları içinde tutacaktır.
birçok baronun ve binlerce avukatın katılımı ile
Ankara Adliyesi’nin önünden TBMM Çankaya
Avukat Hakan CANDURAN
Ankara Barosu Başkanı
2015/1 | Hukuk Gündemi 5
“Rüzgâr Bizi Sürükleyecek”
Avukat Mustafa KÖROĞLU
“Rüzgar Bizi Sürükleyecek” İranlı yönetmen Dünyanın en güzel, en iyi kurgusunun “Hayat”
Abbas Kiorostami’nin 1999 yılında çektiği bir olduğunu düşünürüm ve Tanrı’nın bu kurguda
filmin adı olup, vefatından beri kendimi daha da parmağı olduğu kuşkusuz. Yoksa “tesadüf” deni-
eksik hissettiğim yönetmen Seyfi TEOMAN’ın en len şeyi açıklayamazsınız. Zamana ve mekâna
sevdiği filmlerden biridir. Filmde yaşlı bir kadının bağlı birlikteliklerin kaçınılmaz kaderidir, biter.
ölüm ihtimali üzerine yapılacak matem törenini Biterse bişey olmaz, yani bundan kimse ölmez
çekmek için Siyah Dere köyüne giden, köylülerin ama kaçırılan bir fırsat olabilir bu. Belirsizlik, güzel
mühendis bey diye çağırdığı Behzad ve arkadaş- ve sırlarla dolu bir kelimenin adıdır. Bu yüzden
larının hikâyesi anlatılır (ki arkadaşlarının hiçbiri- sizin gibi pek fazla referans noktası olmayan
nin yüzünü göremeyiz). Seyfi, filmin en etkileyici bir kuşağın içinde yetişenler ancak birbirine ve
sahnesi olarak: Behzad’ın mezarlıkta tanıştığı hayata tutunarak ilerleyen yakın bir grup insan
ama yüzünü hiç görmediği (çünkü adam tele- olmanın gerekliliğini fark etmelidir. Bachmann’ın
kom idaresi için derin bir çukur kazmakta olup o “Faşizm, atılan ilk bombalarla başlamaz, her gaze-
anda çukurun içindedir) bir köylünün nişanlısını tede üzerinde bir şeyler yazılabilecek olan terörle
merak ettiği için, bir evin karanlık mahzenine de başlamaz. Faşizm, insanlar arasındaki ilişki-
girdiği sahneyi tarif eder. O sahnede genç kız lerde başlar, iki insan arasındaki ilişkide!” diye
onun için süt sağarken, o da kıza ezberden ünlü tanımladığı faşizme en üst seviyede maruz kaldı-
İranlı kadın şair Furuğ Ferruhzad’ın “Rüzgar Bizi ğınız bir ülkede, hukukçu olmanın sorumluluğu
Sürükleyecek” şiirini okur. Karanlık ve rüzgarlı elbette üzerinizdeyken yapabileceğiniz bişey var!
bir gecede âşık bir kadının tedirgin, yalnız ve O şeyi de, insanlara ve hayata dokunmak konu-
hüzünlü ruh halini ve tüm iyi şiirler gibi başka sunda aynı şeyleri düşündüğümüzü sonradan, o
birçok şeyi aynı anda anlatan bu etkileyici şiir, gidince fark ettiğim, bu yazıya adı ile başladığım
böylece filme de adını vermiş olur. Seyfi TEOMAN aracılığı ile söyleyeyim. 8 Mayıs
Çekmeyi planladığı son filmi “Evliya”yı proje 2012’de öldüğünde (daha 35 yaşındayken) henüz
aşamasında tanıtmak için yaptığı söyleşilerin senaryo aşamasında olan ve çekmeyi planladığı
birinde şöyle demişti Seyfi: “…kusursuz bir anlatı “Evliya” filmine şöyle bir replik koymuştu:
oluşturmak için kullanılacak senaryo yazma tek- “ölmek insanoğluna ağır gelir, anladın mı!”
nikleri; filmin öyküsünü gerçek hayatın tesadüf- Mesleğinize ve birbirinize sahip çıkın…
lerle örülmüş karmaşıklığından uzaklaştırır” Çünkü…
“Gerçek hayatın tesadüflerle örülmüş karma- “Rüzgâr Bizi Sürükleyecek”
şıklığı”. İşte farkındalığı gösteren tamlama budur.
6 Hukuk Gündemi | 2015/1
U
ĞL
O
NCI
A
Naz YIL
S.
Bir Bardak Sıcak Kahve Elimde,
Gözümde Ankara,
Bir de Vega-Ankara…
Stj. Av. Ekin Dilara COŞKUN
Öyle bakmayın entel filan değilim, Ama yine de istiyorum.
üstümde ayıcıklı pijamalarım, aya- Bir gece yine ‘ama deniz yok’ diyip
ğımda pofuduk terliklerim, hava uyuyakalıyorum.
soğuk burnum akıyor. Sümüklü kadından Gerçek sanıyorum, meğer rüyadaymışım.
entel mi olur? Bir kayığın içindeyim, küçük bir gölde.
Kahve ve soğuk en çok Ankara’yı hatırlatı- Gölün etrafı kocaman binalar.
yor, dışım üşüyor ama Ankara’yı düşündükçe Sudan bir yunus balığı çıkıyor, irkiliyorum.
içim ısınıyor. Ben iliklere kadar üşüten soğu- Hayvanlarla aram iyi değil.
ğunu seviyorum Ankara’nın. Gayri ihtiyari
üşüyünce kahve fincanıyla ısıtıyorum elle- Yunus balığı diyor ki, şimdi bir yer iste seni
rimi. Ancak biliyorum ki, aslında kahvenin oraya götüreyim…
içimi ısıtan kısmı avuçlarımla fincana dol- <sevinemiyorum içim burkuluyor, Neden
durduğum duygularım anılarım, özlemlerim, mi? Ben Ankara’ya gitmek istiyorum,
hayallerim. Onun içindir üşüdüğümde kahve Ankara’da deniz yok.>
fincanını almam avuçlarıma… ‘Ankara’ diyorum ama ekliyorum, sen
Nasıl mı sevdim Ankara’yı götüremezsin ‘Ankara’da deniz yok’
Öss dönemindeyim bütün arkadaşlarım ‘Sen istersen her yer senin denizin olur
İstanbul hayali kurarken ben hiç görme- diyor’
diğim bilmediğim bir şehri hedefliyorum. Yunus balığına sarılıyorum, biz yüzdükçe
‘Kızım saçmalama deniz yok ya orda yaşanılır etrafımız açılıp deniz oluyor, kocaman bina-
mı’ diye bitiyor bütün cümleler. lar yıkılıyor deniz oluyor, biz yüzüyoruz deniz
İçime dert olmuş, niye kimse istemiyor oluyor.
Ankara’yı diyorum. Hiç bilmediğim Ankara’ya geliyorum, her
Günlerce düşünüyorum, yaşanmaz mı yeri deniz.
gerçekten? Hem de kimsenin görmediği bana ait
Deniz yok diyorum, deniz yok diyorum, kocaman deniz.
her gün her gece deniz yok diyorum.
2015/1 | Hukuk Gündemi 7
A N K A R A B A R O S U B A Ş K A N I
HAKAN CANDURAN
ile Röportaj
Stj. Av. Davut UĞUR – Stj. Av. Fatih ÇELİK
Stj. Av. S. Naz YILANCIOĞLU – Stj. Av. Pınar KOÇYİĞİT
Merhabalar, Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? yıllarında stajyer avukatların gözetmenliğini yap-
1966 Ankara doğumluyum. İlkokulun bir tım. Yani şimdi danışmanların yaptığı görevi o
kısmını Ankara’da okudum. Ondan sonra 4 yıl zaman gözetmenler yapıyordu. Böylece baroyla
Diyarbakır’da, daha sonra Bursa’da kaldım. Bursa tanıştım. 2002 yılında Ankara Barosu yönetimine
Anadolu Lisesi mezunuyum. Ankara Hukuk Fakül- seçildim. Sayın Semih Güner’in başkanlığında
tesini kazanınca tekrar Ankara’ya geldim ve bir Ankara Barosunun Genel Sekreteri oldum. Her-
daha da Ankara’dan hiç ayrılmadım. halde Ankara Barosunun en genç sekreterlerin-
O zaman üniversiteye girişte sistem şimdi- den biri de bendim. Çok yoğun bir dönem geçir-
kinden farklıydı. Meslek tercihleri hususunda o dim. Sonra 2010 yılında, Metin Feyzioğlu’nun
zamanlar bu kadar bilinçli değildik. Tercihlerimin ilk başkanlık döneminde, başkan yardımcılığı
arasında tıptan mühendisliğe, radyo televizyon- yaptım. 2 yıl da öyle çalıştım. Sayın Sema Aksoy
dan hukuka kadar birçok tercih vardı. Fakülteye Hanım’ın döneminde de baronun yönetilmesi
girdikten sonra hukuk eğitimini sevdim. Üni- konusunda bazı eksiklerin olduğunu düşünü-
versiteyi bitirmemin akabinde ise herhangi bir yordum. Yaptığım, izlediğim şeyde herkesten
sınava girmeden doğrudan avukatlığa başladım. biraz farklı bir yöntem vardı. Herkes “Bir baro
23 yıldır sürekli avukatlık yapıyorum başka hiçbir nasıl yönetilir?” diye düşünür. Ben “Bir baro nasıl
şeyden anlamam. Bugün bana pazarda limon sat yönetilmez?”i takip ettim. Başkan olmak için
deseniz herhalde satamam diye düşünüyorum. değildi. Benim öyle geçmişten “Ben bu baro-
Tek yapabildiğim iş avukatlık. nun başkanı olmalıyım.” diye bir beklentim yoktu.
Benim spora da bir düşkünlüğüm vardır. Sadece hizmet için yaptım. Ama bu arada bir
Çocukluğumdan beri basketbol oynuyorum. baronun nasıl yönetilmeyeceği konusunda çok
Ayrıca motosiklet tutkum da vardır. Evet, ciddi düşündüm.
şekilde bir motosiklet binicisiyim. Biraz da gitar Arkadaşlarımın da desteği ve yönlendirmesiyle
gibi telli çalgılara ilgim var. 1 Mart 2014 tarihinde Demokratik Sol Avukatlar
Grubundan Ankara Barosu Başkan Adayı olmaya
Baro başkanlığına giden süreci anlatır mısınız? Baro
karar verdim. Biliyorsunuz grubumuzda bir ön
başkanı olmaya nasıl karar verdiniz?
seçim yapılır. Adaylar ön seçime girerler ve Baro
Şuna hep inanmışımdır, bir avukatın avukatken seçiminde bu adaylar, ön seçimi kazanan adayı
gelebileceği en iyi yer, en yüksek makam, bağlı desteklemeye devam ederler. Bizim grubumu-
bulunduğu baronun başkanlığıdır. 2000- 2002 zun 47 yıllık başarısı da bundan kaynaklanır.
8 Hukuk Gündemi | 2015/1
Arkadaşlarımla beraber birlikte yönetmek adına hazırlanırken boş zamanı değerlendirmek ama-
“Ben “ değil “Biz “ dedik ve seçimi kazandık. cıyla, nasılsa para ödemiyorum gideyim bir
Bugün itibarıyla herhalde en az 1500 meslek- avukatlık ruhsatı sahibi olayım diye gelenlerle,
taşımı ismen tanıyor ve onlara hitap edebiliyor gerçekten avukat olmaya çalışanların bir arada
durumundayım. Bu durum geçmiş yıllardan bu bulunduğu bir ortam. Yani ben arada kalan süreyi
arkadaşlarımla baro vesilesiyle iletişim içinde değerlendireyim böylece ruhsatı da duvara asa-
olmamdan kaynaklanıyor diye düşünüyorum. yım demek benim kanaatimce avukatlığı küçüm-
semektir. Avukatlık bu kadar küçük bir meslek
Avukatlık Sınavı ile ilgili fikirlerinizi alabilir miyiz?
değildir. Avukatlık her hakim ve savcının eninde
Sınav sisteminin staj yapan ama avukatlık düşünme-
sonunda ulaşacağı mertebedir. Altını çizerek söy-
yen kişilerin avukatlık stajı yapmasını engelleyeceğini
lüyorum hukukçuluğun ordinaryüslüğü avukat-
düşünüyor musunuz? Sınava alternatif başka bir sis-
lıktır. Böyle bakmak gerekiyor buna.
tem getirilebilir mi?
Biz burada bir nevi hakim veya savcı ola-
Maalesef hukuk fakültesini bitiren her kişi cak stajyer avukatların, avukatların yaşadıkları
buraya avukat olmak için gelmiyor. Burası sorunları bir de kürsünün bu tarafından gör-
resmi kurum veya Hakimlik-Savcılık Sınavlarına melerini sağlamaya çalışıyoruz. Zaten benim
2015/1 | Hukuk Gündemi 9
kişisel düşüncem şudur: Hiçbir zaman bir hakim O günden bugüne stajın geçirdiği evreyi çok iyi
ve savcı, avukatlık yapmadan hakim ve savcı biliyorum. Biz staj danışmanlığı yaptığımızda
olmamalı. Yani 23-24 yaşında hakim veya savcı bugünkü adliyede 2. Katta 2. Çocuk Ceza Mahke-
olunduğunda hayata ilişkin yeterince bilgi ve mesinin olduğu salonda staj eğitimi veriliyordu.
görgü olmadığı için arkadaşlarımız kürsüde çok Yani böyle, ABEM gibi eğitim binaları, dersler,
zorlanıyorlar. Beş yıl zorunlu olarak fiilen avukat- benzeri şeyler yoktu. Biz giderdik, adliyede arka-
lık yapıp akabinde sınava girip hakim veya savcı daşlarımızla sohbet ederdik. Ama artık Ankara
olsalar inanın hayata çok daha hazırlıklı olurlar Barosu eğitim konusunda bir marka. Şunu çok
diye düşünüyorum. açık söylüyorum. Türkiye’de en iyi staj eğitimi
Ancak Avukatlık sınavı Ankara Barosunda veriliyor.
köklü yasal değişiklik gerek- Yüzde yüz katılıyorum. Ama
tiren bir husus. Yani Baronun yeterli mi? Hayır. . Fakülte-
kendi adına alacağı kararlarla, nin beşinci sınıfı gibi okuyo-
Yönetim Kurulu kararlarıyla ruz burada stajı. Stajın en iyi
veya Genel Kurul kararlarıyla yapıldığı yerin Ankara oldu-
ulaşılacak bir nokta değil. ğunu her zaman söylerim.  
Evet, staj günden güne geli- Birçok ilin stajına baktım.
şiyor ve gelen stajyer sayısı Birçok ilde zaten staj eğitimi
artıyor. 137 hukuk fakültesi, yok. İstanbul’da bile staj eği-
46.000 öğrencinin olduğu timi çok az.  Neden? Çünkü
bir yerde ideal sistemi uygu- onlarda da stajyer sayısı çok
lamak mümkün mü ? Yüksek fazla.   Yetişmek mümkün
Öğrenim Kurumu’nun bir değil.  İstanbul’un genelinde
kararı var, sınava alternatif bir inanılmaz bir dağınıklık var.
sistem değil ancak ben de şid- İnsanların staj eğitimine gel-
detle destekliyorum. Bu karar melerinin bile iki, üç saatle-
diyor ki; ilk 150.000.öğrenci rini aldığı bir ortamda nasıl
ancak hukuk fakültesi öğren- vereceksiniz eğitimi?  İşte
cisi olabilir. 150.001. öğrenci başta söz ettiğim yeknesaklığı
hukuk fakültesine giremez. sağlayabilmek adına Ankara
Çünkü şu anda hukuk fakülte- Barosu stajı önceleri teori
sine 350.000. sıradaki öğrenci haline dönüştürme yolunu
de girebiliyor. Bir anda siz seçmiş. Doğru değil. Çünkü
200.000 öğrenciyi eleyerek bir stajyer avukat akademik eği-
kenara koyuyorsunuz. Ama ilk timini tamamlayıp gelmiş-
150.000 öğrenci kriterini kaç tir. Ben burada işin sanatını
tane fakülte karşılayabiliyor? öğretmeye çalışırım.   Biz onu
Sadece 17 hukuk fakültesi bu kriteri karşılayabili- şimdi şu hale getirmişiz; yeknesak eğitim seviye-
yor. Yani şu anda yaklaşık 120 fakülte YÖK’ün kri- sini sağlayalım, sonra avukatlık sanatını üzerine
terini karşılayamayacak düzeyde eğitim veriyor. koymaya çalışalım.  Buna ne zamanımız var ne
de kaynaklarımız yeterli. Zaten bu yönden de
Ankara  Barosu’nda stajyer avukatlar için 120 saatlik
Staj Kurulu’ndaki arkadaşlarımız işi daha pratik
bir staj eğitimi öngörülmüş. Ancak  burada verilen
yöne çevirmek anlamında meseleye biraz daha
eğitimin de  fakültede olduğu gibi teoriden ibaret
farklı bakmaya çalışıyorlar. İşin pratiğini burada
olmasından yakınılıyor.  Bu teorik eğitim süreci uygu-
Ankara Barosunun vermesinden çok işin prati-
lamalı eğitime dönüştürülemez mi? 
ğinin, yanında staj yapılan avukatın dosyaları ile
Bundan yirmi iki,  yirmi üç yıl önce Ankara’da mahkeme ve icra daireleri aşamasıyla öğrenil-
staj eğitimi tekli odada yapılırdı. Sizi ne mülakata mesi lazım. Ankara Barosu’nun staj eğitiminde iki
alırlardı ne de doğru dürüst bir eğitim olurdu. noktaya dikkat etmek gerektiğini düşünüyorum.
10 Hukuk Gündemi | 2015/1