Tarih Okulu Dergisi (TOD) Journal of History School (JOHS) Haziran 2018 June 2018 Yıl 11, Sayı XXXIV, ss. 1-24. Year 11, Issue XXXIV, pp. 1-24. DOI No: http://dx.doi.org/10.14225/Joh1248 Geliş Tarihi: 19.03.2018 Kabul Tarihi: 09.07.2018 HELLEN POLİSLERİNİN TOPOGRAFİK TASNİFİ Ahmet GÖZLÜ Öz Bu çalışma; Hellen (Antik Yunan) uygarlığının en özgün oluşumlarından biri olan polis (kent-devleti=city-state) kavramının tarihi gelişimini ve bu gelişim sürecini şekillendiren topografik özelliklere değinmektedir. Yeryüzü şekilleri anlamına gelen topografya tarih boyunca bir kentin kurulmasında en önemli etken olagelmiştir. En eski çağlardan bu yana, elverişli araziler, nehir kenarları ve iklim, kentin oluşum ve gelişim sürecindeki ana unsurlar olmuştur. Hellen uygarlığında kent-devletine “Polis” adı verilirdi. Hellas’ın (Yunanistan) dağlık, verimsiz ve parçalı bir topografyaya sahip olması Hellen polislerinin bir araya gelmesini engellemekteydi. Polis denilen kent- devletlerinin doğuşuna topografyanın arızalı yapısı zemin hazırlamıştır. Hellen uygarlığının yaşam alanı olmasının yanı sıra birçok anlamı ihtiva eden polislerin ilk oluşumu genellikle M.Ö. X.yy’a tarihlendirilmektedir. Hellas’ın kuzeyinden gelen Dor kabilelerinin istilaları, dağlık verimsiz bir topografya ve kimi sosyo-politik olumsuz şartlar, Hellas’da yaşayan Hellen topluluklarını göçe zorlamıştır. Bu göçler, farklı coğrafyalarda özellikle de Ege Bölgesi’nde birçok polisin kurulmasını sağlamıştır. Herhangi bir bölgeye yerleşme faaliyetinde en temel olan, korunaklı alanlar, bereketli ovalar ve su kenarları gibi olumlu unsurlara sahip olan Ege bölgesi ilk polislerin ortaya çıktığı coğrafyalarından biridir. Topografyanın bir sonucu olarak Hellen polisleri genellikle tepe, ova, kıyı ve tepe eteklerinde kurulmuştur. Bu makale, Hellen polislerini topografik alt yapıları üzerinden bir tasnife tabi tutma amacı taşımaktadır. Anahtar Kelimeler: Hellas, Hellen, polis (kent-devleti), topografya. Dr. Öğr. Üyesi, Çankırı Karatekin Üniversitesi Tarih Bölümü. Ahmet Gözlü Topographic Classification Of Hellen City-States Abstract This study; refers to the historical development of the concept of police (city- state), one of the original forms of Hellen civilization, and the topographic features that shape this development process. Throughout the history of topography, which came with the forms of the earth, it became the most important factor in establishing a trunk. Since the earliest times, favorable land, riverside and climate have been elements of the city's formation and development process. In the Hellenic civilization the city-state was called the "Police". The fact that Hellas (Greece) had a mountainous, inefficient and fragmented topography prevented the Hellenic police from coming together. At the birth of the city-states called Police, the faulty structure of the topography is grounded. The first formation of the police, which included many meanings as well as being the habitat of Hellenic civilization, It is dated to the X th century. The invasions of the Dorian tribes from the north of Hellas, mountainous ineffectual topography and some socio- political adverse conditions have forced the Hellenic communities living in Hellas to worship. These immigrations have led to the establishment of police in Aegean Region in different geographical regions. The Aegean region, which has positive elements such as protected areas, sheltered plains and water borders, is one of the geographies of primary policemen. As a result of the topography, the Hellenic police were established on the general hill, plains, coastal and hilltop skirts. This article, intends to classification the Hellenic policies to a deposition on topographic insfrastructure. Key words: Hellas, Hellen, police (city-state), topography. Giriş Tarih boyunca bir uygarlığın gelişmesi onların coğrafi yerleşimlerinin sunduğu imkânlara ya da imkânsızlıklara bağlı olmuştur. Eğer doğa insan tarafından karşı gelinemez güçte ise o uygarlık ya göçe ya da yok olmaya zorlanacaktır. Dağlık bir bölgenin sunduğu şartlar ile denizin sunduğu şartlar hiçbir zaman aynı olmamıştır. Uygarlıkların gelişimini sağlayan en önemli etkenlerden biri yerleştikleri bölgenin yeryüzü şekillerinin uygunluğudur.1 Hellenler, engebeli koyların ve körfezlerin çevrelediği Hellas’da (Yunanistan) yaşıyorlardı. Hellas, Anadolu yönünden yüksekliği 2500 metreyi bulan dağlar ile sarılmış olup, parçalı ve engebeli bir topografyaya sahiptir.2 Ülkenin derinliklerine sokulan körfezler, Hellas’ı parçalara böler ve her yönde bir vadi 1 Emel Kefeli, Coğrafya Merkezli Okuma, Turkısh Studies İnternational Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, Vol. 4/1, Winter 2009, s.423-432. 2 Arif Müfid Mansel, Ege ve Yunan Tarihi, Türk Tarih Kurumu, Ankara, 2014, s. 4. [2] Helen Polislerinin Topografik Tasnifi ve ovayı diğerinden ayıran yükseltiler bulunur. Böyle bir topografya ise insanların bir arada yaşamasına izin vermez ve onları küçük gruplar halinde yaşamaya mecbur bırakır. Hellen polislerinin (kent-devletleri) oluşumu Hellas’ın arızalı topografik özelliklerinin bir sonucu olmuştur.3 Doğanın parçalanmışlığı küçük ve bağımsız kentlerden yana olduğu için polisler (kent- devletleri) birbirinden bağımsız olarak tarih sahnesinde yerini almıştır.4 Hellas’ın topografik yapısından dolayı polisler, siyasal ve ekonomik olarak hiçbir zaman merkezi ve tekbir devlet anlayışı sistemini benimseyememişlerdir.5 Hellen Polislerinin Topografik Tasnifi adlı bu çalışmada; Hellen uygarlığında polis ismini alan kent-devletlerinin temel karakteri ve oluşum süreçleri ele alınmaktadır. Hellen uygarlığında polis sözcüğü en genel anlamıyla hem bir kenti hem de devleti tanımlamaktadır. Hellas’ın dağlık topografik özellikleri, Dor istilaları ve birtakım sosyo-politik sebepler, Hellas’da yaşayan Aioller ve İonlar gibi kimi boyları Anadolu yarımadasına özellikle de Batı Anadolu kıyılarına yerleşmeye mecbur bırakmıştır. M.Ö. 1200 yıllarında Dor kavimleri Hellas’ı işgal ettikleri zaman uygarlık yönünden kendilerinden çok daha üstün olan Akha merkezlerini tahrip ettiler. Bu sebepten ilk polisleri Akha ve Hitit etkisiyle daha çabuk gelişen İonia da kuruldu. Hellas’ın işgalinden sonra bu ülkenin doğal kaynaklarının yetersiz olması nedeniyle Dorlar, Anadolu, Mısır, Libya, İspanya, Fransa, İtalya gibi ülkelere yayıldılar.6 Eskiçağda Akdeniz kıyılarındaki kentler siyasi hizmetlerin merkezi durumunda olup, devleti meydana getiren kuvvet de kentten etrafa doğru yayılıyordu.7 Ege ve İonia kıyılarında kurulan polislerin oluşumuna bakıldığında ise; kentin istilalara karşı güvenli alanda bulunması, verimli arazinin önem teşkil etmesi ve ticari kaygı gibi nedenlerden dolayı polisler genellikle tepelerde, ovalarda, kıyılarda ve tepe eteklerinde kurulmuştur. Özgül topografik koşullar ve bir takım sosyo-politik tarihsel olgular sonucu ortaya çıkan bu yerleşimler, Hellen polislerinin topografik anlamda sınıflandırılmasını sağlamış ve polislerin 3 A.W.F. Blunt, Batı Uygarlığının Temelleri, Çev: Müzehher Erim, İstanbul Ünv. Edeb.Fak. Yayınları, İstanbul, 1984, s. 4. 4 R.E.Wycherley, Antik Çağ’da Kentler Nasıl Kuruldu?,(Çev: Nur Nirven- Nezih Başgelen) Arkeoloji ve Sanat Yayınları, İstanbul, 2011, s. 21. 5 Esma Reyhan- Tülin B.Cengiz, Eski Çağ Tarihi ve Uygarlığı, Grafiker Yayınları, Ankara, 2015, s. 195. 6 Belkıs Mutlu, Mimarlık Tarihi: “Ders Notları 1”, Mengitan Matbaacılık ve Ambalaj Sanayi, (y.y.), 1996, s. 45. 7 Süha Göney, Şehir Coğrafyası 1, Beta Yayınları, İstanbul, 2017, s.234. [3] Ahmet Gözlü incelenmesinde kolaylıklar sunmuştur. Coğrafi Bir Terim Olarak Topografya Topografya, etimolojik olarak Yunanca yer anlamına gelen –topos ile yazmak, çizmek anlamına gelen -graphia sözcüklerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Topografya, nehir, vadi, ada, yarımada, tepe, yükselti gibi bir bölgenin fiziksel şekillerinin tümünü içermektedir.8 Coğrafi anlamda topografyanın en genel tanımı yeryüzü şekillerinin incelenmesidir.9 Daha özelde ise topografya, bir yer veya bölgedeki arazi yüzeyinin fiziksel niteliklerinin (şekil, yükseklik ve derinlik gibi) üç boyutlu düzenlemesidir. Bir alanın topografyasını oluşturan fiziksel özellikler arasında dağlar, vadiler, ovalar ve su cisimleri bulunur. Yollar, demiryolları ve düzenli depolama alanları gibi insanın yapmış olduğu faaliyetler aynı zamanda bir bölgenin topografyasının bir parçası olarak da düşünülmektedir.10 Topografya bir bölgenin gelişimini önemli ölçüde etkiler. Bir kentin büyümesi ve gelişmesi topografik yapının elverdiği ölçüde olmaktadır.11 Bu bağlamda İonia’nın ilk polisleri yer seçimi olarak, Ege denizinin kıyı kesimlerinde yoğunlaşmışlardır.12 Çoğu polisin Ege bölgesinde kurgulanmış olması ve inceleyeceğimiz polislerin daha iyi anlaşılması için Ege bölgesinin genel topografik karakterinden bahsetmek gerekirse; Eğe bölgesi Ege deniziyle çevrilen, Yunanistan, Makedonya ve Trakya’nın doğu, Anadolu’nun ise batı ve güney-batı kıyılarını kapsayan bir bölgedir. Kuzeyi Trakya kıyıları, boğazlar ve Truva Bölgesi, güneyi Rodos, Girit gibi adalarla sınırlanmıştır.13 Ege bölgesi genişliği hiçbir yerde 400 km’yi aşmayan dörtgen şeklinde olup, bölgenin en göze çarpan özelliklerinden biri kıyılarının girintili çıkıntılı ve çok sayıda adalara sahip olmasıdır. Bölgedeki vadiler ve düzlükler, aradaki vadiler nedeniyle birbirinden ayrılmıştır. Anadolu’nun Batı kıyıları, iyi korunmuş liman ve koylara sahiptir. Bölgedeki dağlar denize dik uzanır ve birbirlerinden kopuktur. Dağların arasında Hermos (Gediz), Kaistros (Küçük Menderes) ve Maindros (Büyük Menderes) nehirleri ile sulanan verimli araziler 8 https://www.collinsdictionary.com/dictionary/english/topography (Erişim Tarihi: 16.01.18) 9 Jason Finch, E.M. Forster and English Place: A Literary Topography, Âbo University Press, Finland, 2011, s. 58. 10 http://www.dictionary.com/browse/topography (Erişim Tarihi: 22.01.18). 11 Abdullah Ugur-Alparaslan Aliağaoğlu, Şehir Coğrafyası, Nobel Yayınları, Ankara, 2013, s. 123. 12 Sevgi Aktüre, Anadolu’da Bronz Çağı Kentleri, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, (1997/a), s. 69. 13 Mansel, a.g.e., s.3-5. [4] Helen Polislerinin Topografik Tasnifi bulunmaktadır. Sıradağların konumu araziyi parçalara ve korunaklı küçük alanlara dönüştürmüştür. Bölge dik yamaçlar, yarımadalar ve burunlarla şekillenmiştir.14 Polisin Tanımı ve Tarihi Gelişimi Çoğu polis, bir akropolis ya da kaya çıkıntıları üstüne inşa edilmiş tunç çağı kalelerinin çevresinde gelişmiştir.15 En genel tarihi soyutlamayla; “Hellen polislerinin hem yavaş bir doğal gelişimin sonucu olarak hem de bilinçli bir planlamayla ortaya çıkmışlardır.” şeklinde ifade edebiliriz. İlk grup, kökeni bilinmeyen ve muhtemelen geçmişi Antik dönemlerden epey gerilere giden yerlerden oluşmaktadır. İkinci grup ise, yeni topraklarda yaratılmış yahut stratejik veya siyasi nedenlerle eski yerlerinden taşınmış koloni ve kentleri kapsamaktadır. İlk grup sıklıkla geç tunç çağına yani Akha dünyasına kadar geri gitmekte fakat bazı durumlarda erken tunç çağı hatta neolitik döneme kadar uzanmaktadır.16 Bu bağlamda Dor kavimlerinin geç tunç çağının sonunda (M.Ö.1200) Hellas’ı işgal ve tahribatından sonra, M.Ö. VIII. yy’da Akhalar yarı göçebe ve çoban topluluk halinde yaşıyorlardı. Aynı soydan gelen insanların bir arada yaşaması şeklinde Ataerkil bir toplumsal örgütlenme formunda şekillenmişlerdi. Polis terimi bu dönemde çevreye hâkim olan fiziki konumda sur duvarları ile çevrili tepe için kullanılıyordu. Basileus denen yöneticiler bu tepelerde, halk ise bu tepelerin eteklerinde dağınık bir biçimde yaşıyorlardı Polis ilk başlarda “yüksek kent” için kullanılıyor, aşağı kente ise asty deniyordu. M.Ö. VI. yy’da polis kelimesi ilk kez tüm kentler için kullanılmaya başlanmış ve eski tepelere ise Akropolis adı verilmiştir.17 Akha uygarlığının düşüşünden sonra gelen dönem Karanlık çağ (M.Ö.1100-750) olarak adlandırılmaktadır.18 Karanlık çağlardan itibaren Hellas’da sosyal yaşam oikos, genos, phratria, phyle denen küçük sosyal gruplar şeklinde süregelmiştir. Özellikle arkaik dönemde beliren oikos kavramı, aile ile birlikte yaşayan ve çalışan tüm kişileri ifade etmekteydi. Aynı soydan 14 Mine Tanaç, Batı Anadolu Antik Yerleşmelerinde Kentsel Mekân Kurgusu Araştırması, Dokuz Eylül Üniversitesi, (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), İzmir, 2000, s.34-36. 15 Leland M. Roth, Mimarlığın Öyküsü, Kabalcı Yayınları, İstanbul, 2006, s.297. 16 R.A. Tomlinson, Yunan Mimarlığı, (Çev: Rıfat Akbulut), Homer Kitabevi, İstanbul, 2012, s.117. 17 Tanaç, a.g.t., s.26-27. 18 Franziska Lang, The Greek Polis and City: İts Origins, Conceptual Definition and Development, O Arqueologo Portugues Series IV,16,1998, Page 131. [5] Ahmet Gözlü gelen ve aralarında kan bağı bulunan birliktelik genos sözcüğü ile genos’un devamı niteliğindeki grup phatria olarak, phyle ise, boy veya kabile şeklinde ifade edilirdi. Kökeni ve gelişimi hakkında kesin bilgiler olmayan bu oluşumlar zamanla oikos=genos<phratria<phyle<polis şeklinde devam ederek Antik Yunan uygarlığına özgü bir oluşum olan polisi (kent-devleti) oluşturmuştur.19 Hellen tarihinde sistemli olarak ilk kentler Arkaik dönemde (M.Ö.750-550) kurulmuştur. Hellen polisleri fiziksel ve soyut anlamlarının bir sonucu olarak, yerleşme ve halk anlamında olmak üzere temelde iki farklı biçimde kullanılmıştır. Yerleşme anlamında kullanılan polis, genellikle evlerden oluşur, toplum anlamında kullanılan polis ise insanlardan oluşurdu. Birçok farklı anlama gelen polis sözcüğü kullanım alanına göre şekillenirdi. Mesela devlet anlamındaki polis chora (toprak-arazi) için genel bir terim olarak kullanılır veya arazi anlamında chora’da polis için genel bir terim olarak kullanılırdı.20 Fakat her yerleşme ya da halk bir polis niteliğini taşımayabilirdi. Yerleşme anlamında ki polis akropolis ile benzerdi. Genellikle küçük, yüksek yer üzerine sağlamca yerleştirilmiş ve asty (birkaç kent merkezinin bir araya gelmesi) ile oluşturulurdu. Bir kasaba anlamında kullanılan polis ise chora (kentsel kesimden uzak yerler) ile benzerdi. Toplum halk anlamında kullanılan polis ise politika ile bağdaştırılırdı. Hellenlerde polis kavramı tek başına bir kentten ya da halktan oluşan bir kurum olmayıp halkın, kentin ve devletin ortak bir yaşam alanıydı ve devletin sahibi halk idi.21 Akha uygarlığı, Ege Göçleri çerçevesinde Hellas'ın kuzeyinden güneye inen Dorlar tarafından M.Ö. 1200/ 1150 yılları civarında yıkılmıştı.22 Bu düşüşün sebebi Orta Asyalı demir silahlı Dor kavimlerinin devasa akınları idi. Bu saldırgan kabileler, kapalı vagonlu, öküzler tarafından çekilen arabalarla ve başlarında kasklarıyla bir terör akımına benzeyen akınlar ile bütün Akha medeniyetini silip süpürmüşlerdi.23 M.Ö. 1100’lerde aşırı nüfus artışı ve bu 19 Sultan Deniz Küçüker, Arkhaik Öncesi Grek Devlet Yapısını Şekillendiren Politik Gruplar, 2013, s.108-113. 20 Mogens Herman Hansen, Polis: An Introduction to the Ancient Greek City-State, Oxford University Press, New York, 2006, s. 56-57. 21 Herman, a.g.e., s.55-57. 22 Oğuz Tekin, Eski Yunan Tarihi, İletişim Yayınları, 1995, İstanbul, s. 39. 23 Marshall Cavendish, Ancient Greece-An Illustrated History-, Marshall Cavendish Reference, New York, 2011, s.40. [6] Helen Polislerinin Topografik Tasnifi baskılara dayanamayan Hellenler, ülkelerinden göç etmeye başladılar.24 Göç eden Hellen topluluklarının en önemli üç ana lehçe grubunun temsilcileri olan, Aioller, Lesbos Adası ve Çanakkale’nin kuzeyine, İonlar, Symrna (İzmir) sahilinin merkezinden Miletos (Milet) ’a kadar olan bölgeye, Sakız adaları ve Samos’a, Dorlar ise Halikarnassos (Bodrum)’un güneyine inerek en güneydeki sahillere Rodos ve Kos (İstanköy) adalarına yerleştiler.25 İonia kıyılarına yerleşen istilacı, kolonist ya da mülteciler böylece ilk polisleri kurmuş oluyorlardı.26 Polisler ilk olarak Anadolu’nun batı kıyıları, Ege adaları, İtalya kıyıları ve Sicilya’nın belli bölgelerini kapsayan bir alanda kurulmuş, önemli toplumsal ve siyasal bir birliktelik biçimi olmuştur.27 Aristo polisin yapılandırılmasında kimi ön koşullara değinmiştir: Bu ön koşulları da temelde mutedil bir iklim, verimli araziler ve jeostratejik bir topografya şeklinde ifade etmektedir.28 Polis çevre köyleri içine alan ve genelde doğal sınırları olan bir topluluk olup, synoikism denilen, birbirine yakın birkaç köyün bir araya gelmesiyle oluşturulurdu.29 Polisler, Hellenlerin temel politik sistemi aynı zamanda da sosyal yaşam alanları idi.30 Kesin olarak bir tarih üzerinde anlaşılamamakla birlikte Polislerin orta çıkışı ile ilgili en genel tarih olarak M.Ö. X. yy. kabul edilmektedir.31 İonia’nın elverişli iklimi, verimli arazileri ve korunaklı limanları Hellenleri burada yaşamaya ikna etmeye yetmiş ve İonia’ya büyük ölçüde yerleşen Hellenler, burada birçok polis kurmuşlardır.32 Hellen polislerinde, ethnos/Demos (halk)’un tüm üyeleri ister merkezde ister kırsal kesimde yaşasın, poliste hep birlikte yaşıyorlarmış gibi polisin üyeleri olarak kabul edilir ve bir statü ayrımına gidilmezdi. Polis (devlet) 24 John Boardman- N.G.L. Hammond, The Expansion Of The Greek World, Eight to Sixth Centuries B.C., Vol.III, Campridge University Press, Campridge 2008, Page. 202. 25 Cavendish, a.g.e., s. 40-41. 26 M.B. Sakellarıou, The Polis-State Definition and Origin, Diffusion De Boccard-11 Rue De Medicis, Athens, 1989, page. 436. 27 Tanaç, a.g.t., s.22. 28 Aristoteles, Politika: VII:5: 205. 29 Michael E. Smith, The Founding Of Cities İn The Ancient World: Rewiew Of Concept, 1/1/2006, Page. 2.http://www.public.asu.edu/~mesmith9/1-CompleteSet/MES-06-SEEM- Fundacion-Engl.pdf (Erişim Tarihi: 13.01.18). 30 Agnieszka Bielawska, Polis in an Ancient Greek Literature and Philosophy, Adam Mickiewicz University, Faculty of Political Science and Journalism, s. 1. 31 Adolfo J. Dominquez, The Ancient West&East, Peeters Puplishers, Vol ,10 (2011), Page, 199. 32 J.B. Bury-S.A. Cook- F.E. Adcock, The Campridge Ancient History, The Egyptian and Hittite Empires, The Cambridge Ancient History, Volume II, Cambridge at the University Press, 1931, s. 548. [7] Ahmet Gözlü ve Polis (kent) neredeyse aynı anlama gelen oluşumlardı.33 Polislerin Topografik Tasnifi Bir kentin gelişmesi için doğal ve ekonomik şartların uygun olması gereklidir. Hellen polisleri için yerleşilen arazinin ziraata elverişli bir bölge olması en önemli şartlardan biriydi. Hellas ve Ege’de doğal şartlar uygun olmadığı için Hellen kentleri genellikle tepe eteklerinde kurulurdu. Topografik koşulların bir sonucu olarak verimli araziler ve ovalar ise çok azdı. Tepelerin yerleşim yeri olarak belirlenmesi Arkaik döneme kadar tarihlenir ve Arkaik dönemde de genelde siyasi güvensizlik ve savunma endişesi sonucunda polisler tepelerde kurulmuştur. Deniz aşırı göçler ile birlikte kıyı yerleşimleri de oluşmaya başlamış ve savunma endişesi ile polisler kıyıdan biraz içerde kurulmuşlardır. Hellen polisleri yeryüzü şekillerinin elverdiği biçimde genellikle tepe, ova, tepe eteği ve kıyıları tercih etmişlerdir.34 1- Tepe Polisleri: Pergamon (Bergama) Topografik bir terim olarak tepe, çevresine göre yüksekte kalan yeryüzü şekillerine denilmektedir.35 Pergamon antik kenti, Bergama şehrinin yakınlarında, Kaikos (Bakırçay) ile Selinos (Bergama Çayı) arasında kalan 330 m. yüksekliğindeki tepe üzerinde kurulmuştur. Tepenin üzerinde bulunan prehistorik buluntular, kentin Hellen öncesinde, prehistorik dönemde var olduğunu göstermektedir.36 Kent, mitolojik kaynaklara göre Arkadia’dan gelen bir grup kolonist tarafından kurulmuş ve adını Pergamos adında bir koloni liderinden almıştır. Pergamon’un, Teuthrania’lı37 yerli halk ile Hellen göçmenlerinden oluşan çok eski bir kent olduğu bilinmektedir.38 Etimolojik olarak Pergamon adı; Luwice Pargama, “Parga-(u)ma” Yüksek Yerin 33 Sarah B. Pomeroy, A Brief History of Ancient Greece: Politics, Society, and Culture, Oxford University Press, New York, 2014, s.61-62. 34 Selçuk Gür, İlk İnsandan Selçukluya Anadolu Uygarlıkları ve Antik Şehir, Alfa Yayınları, İstanbul, 2007, s. 41-42. 35 Hayati Doğanay, Coğrafya’ya Giriş 1: Metodlar-İlkeler ve Terminoloji, Gazi Büro Kitabevi, Ankara, 1993, S.246. 266, 258. 36 Gür, a.g.e., s.160. 37Teuthrania Adı: Antik Mysia Bölgesi yerleşimlerinden biridir (http:// arkeo denemeler. blogspot.com.tr/2014/03/ teuthrania-antik-kenti-i-kalarga-tepe.html). 38 Hasan Malay, Batı Anadolu’da Aristonikos Ayaklanması (İ.Ö. 133-129), E.Ü. Edebiyat Fakültesi: Tarih İncelemeleri Dergisi, III-1987, s.14. [8] Helen Polislerinin Topografik Tasnifi Halkı”(nın kenti) anlamına gelmektedir.39 Ksenophon’dan ilk kez geçici bir şekilde duyduğumuz Pergamon kentinin tarihi M.Ö. IV.yy’a tarihlenmekte olup kentin adı, M.Ö. 399 yılında Batı Anadolu hâkimiyeti için mücadele eden Spartalılar ve Persler arasında yapılan savaşlarda geçmiştir.40 Mysia bölgesi, Anadolu’nun kuzeybatısında olup kuzeyde, Bithynia ve Propontis (Marmara Denizi) güneyde Lydia, batıda Ege Denizi ve doğuda Phrygia ile sınırlandırılmıştır.41 Pergamon, Mysia’da Eleia (Kazıkbağları) körfezine yakın bir yerde denize dökülen Kaitos (Kestel) ve Kaikos (Bakırçay) nehirlerinin birleştiği yerin üst tarafındaki tepe üzerinde kurulmuş antik bir kent olup, eteklerinde verimli ovaları barındırmaktadır.42 Kent, koni şeklinde ve yüksek yamaçlı bir dağın tepesinde kurulmuştur.43 Pergamon’un, 26 km. güneybatısında Eleia kenti bulunmaktadır.44 Pergamon kenti denizden yaklaşık 392 m. yüksekte, Kaikos’un iki kolu arasına yerleşmiş muntazam bir tepe kentidir. Kentin etrafı dik yamaçlar ve uçumlar ile sarılmaktadır.45 39 Berna Şirvan, Pergamon, Ephesos ve Sardes Antik Kentlerin Tarihsel Gelişim Süreci, Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir,2009,s.13- 16.https://www.academia.edu/30520078/Historical_Development_Process_of_Ancient_Cities _Pergamon_Ephesos_and_Sardes_1.Pergamon_ _(Erişim Tarihi: 15.01.18). 40 Ksenophon, Anabasis: Onbinlerin Dönüşü, VII. III.274. 41 Strabon, Antik Anadolu Coğrafyası, XII.1.10. 42-46. 42 Hüseyin Üreten, Neşredilmiş Yazıtlar Işığında Hellenistik Dönem’de Pergamon Kenti Tanrı ve Kültleri, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara, 2010, s. 24-26. 43 Strabon, Antik Anadolu Coğrafyası, XIII. 1.129. 44 Seeliger, Martin, Elaia, the maritime harbour city of ancient Pergamon (Turkey) – Coastal evolution and human impact over the past eight millennia. PhD thesis, Universität zu Köln, 2016, s.48. 45 George E.Bean, Eski Çağda Ege Bölgesi, (Çev: İnci Delemen), Arıon Yayınları, İstanbul, 2001, s.47. [9] Ahmet Gözlü Figür 1) Pergamon Antik Kentini Gösteren Kroki 2- Ova Polisleri: Atina Topografik terminolojide ova; çevresine göre çukurda kalmış, genellikle tabanı alüvyal materyalle örtülü, eğimi az ve akarsular tarafından yarılmış çukurlara denir.46 Silik topografyada, özellikle ovalık bölgelerde polislerin topografik konumu ile yer şekilleri arasındaki bağıntı daha da azalmaktadır.47 Atina, Attika bölgesinin merkezinde bulunan büyük bir ovada kurulmuş en eski polislerden biridir. Kentin yer aldığı ovanın yükseltisi 339 m`dir. Atina bu ovada, yükseltisi 156 m olan Akropolis`in çevresinde gelişmiştir.48 Antik Atina polisi Hellas anakarasından güneydoğuya doğru, Ege Denizi'ne uzanan geniş, üçgen bir yarımada olarak bilinen bölge ile bitişikti. Atina kenti Attika'nın batı açısında, dört dağ ile çevrili bir kıyı ovasında (Hymettos, Pentelikon, Parnes ve Aigaleos) bulunmaktadır. Atina topografik çalışmaları, Akropolis'i çevreleyen yaklaşık 3 km2 lik alan üzerine yoğunlaşır çünkü antik Atina ilkin Akropolis 46 http://cografya.sitesi.web.tr/sorular/boyun-nedir/ (Erişim Tarihi: 22.01.18). 47 Göney, a.g.e., s.248. 48 Strolling Through Athens, From Antiquity Until Today, Archaeology, Architecture, Museums, Athens 2004, City Of Athens, s.12. [10]
Description: