ebook img

BENİM ADIM GRİMALKİN Joseph Delaney PDF

256 Pages·2015·3.93 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview BENİM ADIM GRİMALKİN Joseph Delaney

B enîm adim grimalkîN DİKKAT: KARANLIK BASTIKTAN SONRA OKUNMAMALI! ‘‘Ben Grimalkin, öldüreceğim kişileri çoktan seçtim." Grimalkin’in hayattaki tek amacı Şeytan’ı yok etmekti. Ortak düşmanlarını alt etmek için Hayalet ve yardımcılarına katıldı; şimdi de yakalanmamaya çalışıyor. Görevi ise ölümcül. Şeytan ı sonsuza dek ortadan kaldırmak için uyanık olmak zorunda. Onu takip eden kim ya da ne olursa olsun... Wardstone Günlükleri nden kanınızı donduracak bir hikâye daha: Katil Cadı Grimalkin. ISBN: 978-9944-69-715-6 9789944697156 789944'697156 www.tudem.com WARDSTONE Q GÜNLÜKLERİ 7 BENİM ADIM GRİMALKİN Joseph Delaney © 2011, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. • 1476/1 Sok. No: 10/51 Alsancak-Konak/İZMİR metin haklan © 2011, Joseph Delaney İlk basım 2011 yılında, İngiltere’de I am Grimalkin adı ile Random House Children’s Books’un bir markası olan The Bodley Head tarafından gerçekleştirilmiştir. Yazar: Joseph Delaney Türkçeleştiren: Kerem Işık Kapak Resmi: David Wyatt Editör: Burhanettin Düzçay Baskı ve Cilt: Ertem Basım Yayın DağıUm San. Tie. Ltd. Şti. Eskişehir Yolu 40. Km. Başkent OSB 22. Cadde No:6 Malıköy/Ankara 0 312 284 18 14 Birinci Basım: Temmuz 2013 (3000 adet) İkinci Basım: Mart 2014 (2000 adet) ISBN: 978 - 9944 - 69 - 715 - 6 Yayınevi sertifika no: 11945 Matbaa sertifika no: 26886 Tüm hakları saklıdır. Bu yayının hiçbir bölümü, telif hakkı sahibinin önceden yazılı izni olmaksızın tekrar üretilemez, bir erişim sisteminde tutulamaz, herhangi bir biçimde elektronik, mekanik, fotokopi, kayıt ya da diğer yollarla iletilemez. www.tudem.com BENİM ADIM GRİMALKİN Joseph Delaney Otudem Joseph Delaney eşiyle birlikte Lancashire’da yaşamaktadır. Uç çocuğu ve yedi torunu vardır. Wardstonc Günlükleri, Katil Cadı Grimalkin’in, Şeytan’m hizmetkârlarına karşı nefes kesen mücadelesiyle devam ediyor. Grimalkin, bu son derece tehlikeli katil cadı; Torn, Hayalet ve 5 Alice le bir güç birliği oluşturdu. Elinizdeki anlatı. Hayalet in \ Kaderi'nin kaldığı yerden devam ediyor. Grimalkin’in taşıdığı şey, her ne pahasına olursa olsun düşmanlarının eline geçmemeli... Marie için Grimalkin. Bölgesini belirlemek ve yaklaşanları uyararak uzaklaştırmak için makas sembolünü ağaçlara kazır... Halihazırda Malkin klanının ‘katil cadısı, Grimalkin’dir. Son derece hızlı ve güçlü olan bu katil cadının bazı prensipleri vardır: Asla hileye başvurmaz. Zorlu rakipleri tercih eder. Her ne kadar onurlu bir yapısı olsa da Grimalkin’in karanlık bir yanı da vardır ve işkenceye başvurduğu söylenir. Makasının çıkardığı tak-tak seslerinden herkes korkar. Düşmanlarının etlerini kemiklerinden sıyırıp almak için bu makası kullanır... Grimalkin’in en sevdiği silah, uzun bıçaktır ve o aynı zamanda kendi silahlarını kendi yapan maharetli bir demirci ustasıdır. (John Gregory’nirı defterinden alınmıştır.) HAYALET İN YARATIKLAR KİTABI BÖLÜM 1 İRİ, YEŞİL VE EKŞİ BİR ELMÂ Önündeki düşmanı iyice bak. Pörtlemiş gözlerini, kudurmuş hiddetini görebiliyor musun? Peki ya kıllı göğsünü? Teke gibi koktuğunu duyuyor musun? Sakin ol. Neden korkasın ki? Kazanabilirsin. Ne de olsa o sadece bir insan. Bana inanmayı öğren. Benim adım Grimalkin. Ormanın ortasına varınca ağır deri heybeyi omzumdan indirip yere bıraktım. Sonra diz çöküp heybenin ipini çöz­ düm... Ve içindeki şeyin leş gibi kokusuyla karşılaştım. Suratımı ekşitip yağlı, kir içindeki saçlarından kavradığım gibi onu heybeden çıkardım. Ağaçların altı karanlıktı ve ayın doğmasına daha bir saat vardı. Fakat cadı görüşüne sahip gözlerim sayesinde ka­ ranlığa rağmen etrafı net bir şekilde görebiliyordum. Elim­ de tuttuğum şeye, yani Şeytan’ın başına baktım. Bu korkunç bir görüntüydü. Etrafı göremesin diye göz kapaklarını dikmiştim; konuşamasın diye gül dikenleriyle kaplı iri, yeşil ve ekşi bir elmayı ağzına tıkmıştım. Düşma­ nıma iyi bakılmıştı; tam hak ettiği gibi... Kokuya rağmen 8 ne başı ne de elma çürümüştü; ilki onun gücü, İkincisiyse yaptığım büyü sayesindeydi. Heybeyi yere serip başı üzerine yerleştirdim, karşısına geçip bağdaş kurarak düşmanımı dikkatlice inceledim. Her nasılsa kesildikten sonraki halinden daha ufak gö­ rünüyordu, ama yine de normal bir insan başının iki katı büyüklüğündeydi. Bedeninden ayrıldığı için sahiden kü­ çülmeye mi başladı acaba, diye düşündüm. Alnından çıkan boynuzlar tıpkı koçlarınki gibi kıvrıktı; burnuysa kartal gagasını andırıyordu. Bu acımasız bir yüzdü ve gösterdi­ ğim acımasızlığı hak ediyordu. Bedenimi çepeçevre saran deri kayışlar, içinde silahla­ rımla aletlerimi taşıyan kınlarla kaplıydı. En küçüklerin­ den ince, keskin bir kanca çıkardım. Kancayı Şeytan’ın açık ağzına sokup yeşil elmaya sapladıktan sonra çevirip sıkıca çektim. Bir an için zorlandıysam da meyveyi ve be­ raberinde gül dikenlerini çıkarmayı başardım. Bu engel­ den kurtulan ağız yavaşça kapandı. İçindeki kırık dişleri görebiliyordum: Hayalet ve Tom Ward’la birlikte Şeytan’ı bağlarken bu dişleri çekicimle ben kırmıştım. Bu anı öyle canlıydı ki zihnimde yeniden yaşadım. Can düşmanım Şeytan’ı bağlamak ya da yok etmek için uzun süredir fırsat kolluyordum. Daha çocukken bile ondan tiksiniyordum. Klanımı kontrol altına almak için başvurduğu kurnazlıkları, cadılar meclisinin ona yaptığı dalkavuklukları görebiliyordum. Yıl boyu Cadılar Bayramı arifesini, yani onun ziyarete gelme olasılığının en yüksek 9 olduğu günü iple çekerlerdi. Bazen yaktıkları ateşin tam ortasında belirirdi ve cadılar çıplak kollarını dağlayan alev­ lere aldırış etmeden, ellerini uzatıp onun tüylü gövdesine dokunmaya çalışırlardı. Gitgide artan tiksintim içgüdüsel bir durumdu -do­ ğuştan gelen bir nefret- ve harekete geçmediğim takdirde hayatımı zehir edeceğini, kara bir gölge gibi yaptığım her şeyin üzerinde dolaşacağını biliyordum. Zekiydi, kurnazdı ve hilebazdı; hedeflerine çoğu zaman yavaş yavaş ulaşırdı. Hepsinden öteyse günün birinde ona karşı gelen diğer ca­ dılar gibi kölesi haline gelmekten korkuyordum. İşte buna dayanamazdım ve her ne pahasına olursa olsun buna engel olmak için bir şeyler yapmalıydım. Ve tam olarak ne yapmam gerektiğini biliyordum: Bir cadının Şeytan’ı kendisinden uzak tutabilmesini sağlaya­ cak kesin bir yöntem vardır. Bu son derece uç bir yöntem olsa da sonsuza dek ondan kurtulmasını sağlar. Şeytanla bir kez yatmalı ve ona çocuk vermelidir. Ardından -çocu­ ğunu dikkatle inceledikten sonra- cadıya bir daha yaklaş­ mayabilir. Tabii cadı istemediği müddetçe... Şeytanin çocuklarının çoğu ‘insanat’ idi; Karanlık’a ait, korkunç bir güce sahip, şekilsiz varlıklar... Bir kısmıysa güçlü cadılardı. Ama kötülüğün es geçtiği az, son derece az bir bölümü mükemmel insan bebekleri olarak dünyaya geliyordu. Karanlık bir varlık doğurma riskini aldığımı bi­ liyordum ancak Şeytan’dan kurtulmak için buna değerdi. Gerçekten de çok şanslıydım. Son derece güzel ve her bakımdan narin bir oğlan dünyaya getirdim.

Description:
ri yerine getirmişti bile. “Paramı kabul edecek misin? .. olacağına dair kehanette bulunmamı ister misin? Kendimi .. biraz zaman tanı. Yolda Agnes'a
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.