ebook img

ARTHUR C. CLARKE 1917'de ingiltere'de Minehead, Somerset'te doğdu. King's Koleji'ni fizik ve ... PDF

561 Pages·2007·4.25 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview ARTHUR C. CLARKE 1917'de ingiltere'de Minehead, Somerset'te doğdu. King's Koleji'ni fizik ve ...

ARTHUR C. CLARKE 1917'de ingiltere'de Minehead, Somerset'te doğdu. King's Koleji'ni fizik ve matematik dallarında birinci olarak bitirdi. British Interplanetary Society'nin eski başkanı, Academy of Astronaııtics, Royal Astronomical Society ve başka bir çok bilimsel organizasyonun üyesidir. 2. Dünya Savaşı'nda Kraliyet Hava Kuvvetleri subayı olarak ilk kez radar yoluyla kör iniş yaptırma denemelerinde görevliydi. Bilim kurgu olmayan tek romanı Glide Path bu çalışmalar hakkındadır. Elli kitap yazmış, bu kitaplar otuzun üzerinde dile çevrilmiş ve yirmi milyondan fazla satmıştır. Aldığı ödüller arasında, 1961 Kalinga, AAAS-Westinghouse bilim yazısı, Bradford Washburn, Hugo, Nebula ve John W. Campbell ödülleri vardır. 1968'de, 2001: Bir Uzay Efsanesi için Stanley Kubrick ile birlikte Oscar'a aday gösterildi ve on üç bölümlük TV dizisi; "Arthur C. Clarke'ırı Gizemli Dünyası", birçok ülkede yayınlandı. CBS'in Apollo uçuşları hakkındaki programlarında ise Walter Cronkite ile çalıştı. 1945'te iletişim uydularını icat etmesi, Clarke'a aralarında Marconi Uluslararası Dostluk Ödülü, Franklin Enstitüsü'nden bir altın madalya ve Londra King's Koleji Dostluk Ödülü'nu kazandırdı. 2001: BĐR UZAY EFSANESĐ içindekiler "TMA-1" diye açıkladı Dr Michaels, neredeyse Önsöz y saygıyla eğilerek. "Oldukça yeni görünüyor değil mi? 2001'e Dönüş 9 Onun birkaç yıllık olduğunu sanan ve 1998'deki 1 Eski.Çağlarda Bir Gece 27 üçüncü Çin Keşif Seferi ile bağlantı kurmaya 2 T.M.A.-1 65 çalışanları suçlayamam. Ancak ben buna hiç 3 Gezegenler Arasında 133 inanmadım. Ve şimdi, yerel jeolojik bulgulardan 4 Sonu Olmayan Boşluk 177 cismin gerçek yaşını ortaya çıkardık 5 Satürn'ün Uyduları 243 Meslektaşlarım ve ben, Dr Floyd, bütün şerefimizi 6 Yıldız Kapısı'ndan Geçiş 283 ortaya koyarak diyoruz ki TMA-1'in Çinlilerle hiçbir Gözcü 323 ilgisi yoktur Aslında bunun insan ırkıyla hiçbir ilgisi Şafakta Karşılaşma 341 yok Çünkü bu kaya buraya dikildiğinde, henüz insanoğlu varolmamıştı. www.kitap.perisi.com "Gördüğünüz gibi, bu kaya yaklaşık üç milyon yaşında Şu anda bakmakta olduğunuz şey, dünyanın ötesindeki akıllı canlıların ilk kanıtıdır." ÖNSÖZ Şimdi hayatta olan her insanoğlunun ardında otuz hayalet duruyor, çünkü bu aynı zamanda yaşayanların ölenlere oranıdır. Zamanın başlan- gıcından günümüze kadar Dünya gezegeninde aşağı yukarı yüz milyar insan yaşamıştır. Bu sayı ilginçtir, çünkü şaşılası bir rastlantıyla bizim yerel evrenimiz Samanyolu'nda yaklaşık yüz milyar yıldız olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yaşayan her insan için evrende bir yıldız parlamaktadır. Fakat bu yıldızların herbiri bir güneştir, çoğunlukla bizim Güneş olarak isimlendirdiğimiz daha yakında bulunan küçük yıldızdan daha parlak ve görkemlidir. Ve birçoğunun -belki de tamamına yakınının- kendi etrafında dönen gezegenleri vardır. Maymun adamlardan günümüze insan türünün her üyesine kendine ait, dünya büyüklüğünde cennet ve cehennemi verecek kadar yer vardır kuşkusuz gökyüzünde. Şu potansiyel cennet ve cehennemlerin şimdi kaç tanesinde yaşanıldığım ve hangi türden yaratıkların bulunduğunu tahmin edemeyiz-, en yakını Mars veya Venüs'ten bir milyon kat daha uzak olan bu yerler, gelecek kuşakların da ulaşmaya çalışacakları uzak hedefler olarak kalacaktır. Fakat uzaklık engelleri parçalanıyor; bir gün bizim 2001: Bir Uzay Efsanesi denklerimizle veya efendilerimizle karşılaşacağız 2001'E DÖNÜŞ yıldızlarda. insanoğlunun bu olasılıkla yüzyüze gelmesi uzun 1964'ün ilkbaharında, Stanley Kubrick'in, "dillere zaman almıştır; bazıları hala asla gerçek destan bir bilim kurgu filmi" yapabileceği bir fikrimin olamayabileceğini umut ediyor. Artan bir çoğunluk ise olup olmadığını soran mektubunu alalı çeyrek daima şunu soruyor.- "Neden biz uzaya gitmeye yüzyıldan fazla oluyor. Şimdi 2001, birkaç yıl ötede cesaret ettiğimizden beri bu tür buluşmalar olduğu halde o yıllarda -bugün yaşayan birçok gerçekleşmedi?" insanın henüz doğmamış olduğu o yıllarda- bu kadar Gerçekten de, neden? Đşte bu çok makul sorunun olası uzak bir geleceğin ruhunu yakalayabilmek cevaplarından biri elinizde. Fakat lütfen unutmayın: Bu neredeyse imkansızdı... yalnızca kurmaca bir eserdir. Gerçek, her zaman Bu duruma biraz boyut kazandırması açısından, olduğu gibi, çok daha tuhaf olacaktır. izin verirseniz her şey kafamda yeni oluşmaya başladığı sıralarda, 1971'de yazdığım (büyük ölçüde) Arthur C. Clarke kurgusal olmayan girişimlerimizden biri olan The Stanley Kubrick Lost Worlds of 200T den (2001'in Kayıp Dünyaları) şöyle bir alıntı yapmak istiyorum: ''64'ün ilkbaharında... Ay'a iniş uzak bir geleceğe ait psikolojik bir hayal gibi görünüyordu hala. Kuramsal yönden bunun kaçınılmaz olduğunu biliyorduk; duygusal yönden ise buna gerçekten inanamıyorduk.. Đlk çift kişilik Gemini uçuşu (Grissom ve Young) başka bir yıl ger- çekleşmeyecekti ve Ay yüzeyinin doğası hakkındaki tartışmalar şiddetlenerek sürüyordu... NASA filmimizin bütün bütçesini karşılıyordu (10.000.000 Amerikan Dola-rı'ndan fazla) ancak her geçen gün uzay keşiflerinde ilerleme kaydedilemiyordu. Ancak belirtiler açıktı: Sık sık Stanley'ye filmin ilk kesintisiz gösterimde olduğu sırada insanoğlunun da gerçekten Ay'da yürüyeceğini söylüyordum... O halde, en önemli meselemiz önümüzdeki birkaç yılda olacak olaylar yüzünden modası geçmeyecek, ya da 2001: Bir Uzay Efsanesi 2001'e Dönüş kötü ve gülünç hale gelmeyecek bir hikaye şntıcıdır; bazı sonuçlar (aşağıya bakınız) ise durumu yaratmaktı. Geleceği önceden tahmin etmek daha kanşık hale getirmektedir. Bu yüzden en başa zorundaydık. Bunu yapabilmenin yollarından biri, içinde bulunduğun zamanın oldukça ilerisini düşünerek, olay dönüp bütün bunlann nasıl başladığını hatırlatmak ve olguların bizi sollayıp geçmesi tehlikesini ortadan istiyorum... kaldırmaktı. Diğer yandan, eğer aşın derecede Nisan 1964'te Seylan'dan ayrıldım ve TIME/LI-FE'ın düşünecek olsaydık, bu sefer de seyircimizle Man and Space (Đnsan ve Uzay) kitabının yayım iletişimimizi kaybetmek gibi korkunç bir tehlikeyle işlerini tamamlamak üzere New York'a gittim. O güne karşılaşırdık..." ait yazılı anılarımdan şu alıntıyı yapmaktan kendimi Evet, 2001: A Space Odyssey (2001: Bir Uzay alamıyorum: Efsanesinin başarısı tarihe geçti; öyle ki film, şimdiye Seylan'ın tropik cennetinde geçirdiğim birçok yıldan dek çekilmiş en etkili filmlerden biri olarak anılıyor ve sonra tekrar New York'a dönmek oldukça tuhaf geldi. "tüm zamanların ilk on filmi" listesindeki sabit yerini Filler, mercan kayalıkları, musonlar ve batık define neredeyse hep koruyor. Eğer bu listenin son halini gemileri arasındaki tekdüze bir hayattan sonra ev ile görmek isterseniz, hem filmin tamamını, hem de iş arasındaki geliş gidiş -IRT'deki sadece üç istasyon yapıma ilişkin geniş bir arşivi içeren muhteşem arasında olsa da-alışılmadık bir yenilik olmuştu Voyager-Criterion video-diski-ne bakabilirsiniz. Bu benim için. Gizemli işlerine giden Manhattan'lılann diskte çekim aşamasından görüntüler, yapımda emeği tuhaf bağırtıları, insana mutluluk veren güler yüzleri geçen oyuncular, bilim adamları ve teknisyenler ile ve hiç kaybolmayan kibar hareketleri; ayrıca tertemiz yapılan konuşmaları bulabilirsiniz. Aynca burada genç yeraltı istasyonlarında işleyen rahat trenleri, Levy'nin Arthur C. Clarke'ın birkaç yıl sonra Ay yüzeyine yerleş- ekmeğinin, New York Post'un, Piel'in birasının ve tirilecek araçların bulunduğu, Grumman Airc- birbirleriyle yarışan ve ağız yoluyla alınan raft'taki Ay Modülü toplantı salonunda yapılan kanserojen madde içeren markaların (amatör röportajını seyredebilirsiniz. Bu bölüm film ve son sanatçılar tarafından genellikle güzelce süslenen) Apollo, Skylab ve Shuttle uçuşlarının -ki bu uçuşların tuhaf ürünlerinin reklamları bende sürekli bir bazıları Stanley'nin öngörüleri kadar inandırıcı hayranlık uyandırıyordu. Ancak insan zamanla her görünmüyordu - arasında kurulan ilginç karşılaştırma şeye alışıyor ve bir süre sonra (yaklaşık on beş dakika) ile sona eriyor. o büyüleyicilik kayboluyordu. (Repon on Flanel Three. Dolayısıyla benim kafamda bile, kitap ve filmin "Son of Dr. Strange- birbirine ve gerçeğe karışmış olması oldukça şa- 10 11 2001'e Dönüş 2001e Dönüş la öğrenmez, çünkü Kubrick'e çok geçmeden love"dan -Gezegen Üç Raporu: Dr. Strangelo- Clarke'ın başka insanların fikirlerini geliştirmekle pek ve'm Oğlu-). ilgilenmediği söylenmişti. Bu konu kapandıktan Man and Space adlı çalışmam pek aksaklık olmadan sonra tamamen yeni birşeyler yaratmaya karar ilerledi; çünkü her ne zaman TIME/ LIFE'ın bağnaz verdik. araştırmacılarından biri bana "Bunu hangi kaynağa ya da Şimdi, bir film yapmadan önce bir senaryonuzun kişiye dayanarak söylediniz?" diye sorduğunda ona ve senaryonuz olmadan önce de bir hikayenizin Basilikos* bakışımı yöneltip "Şu anda o kaynağa olması gerekiyor. Bazı avangard yönetmenler son bakıyorsunuz" diye cevap verirdim. Stanley ile ek bir iş söylediğim olmadan da birşeyler yapmaya çalıştılar yapmak için oldukça fazla enerjim vardı. Ve ilk ancak onların çalışmalarını sadece birkaç sanat karşılaşmamız 23 Nisan'da Trader Vic's'da oldu (Orada tiyatrosunda görebilirsiniz. Stanley'ye kısa bulunduğumuza dair bir tabela koymalılar). Stanley hala hikayelerimi vermiştim ve birinin, "The SentineP"in son filmi Dr. Strangelove'da elde ettiği başarının tadını (Gözcü), üzerine konuyu kurabileceğimiz temel çıkarıyor, bu arada daha ihtiraslı bir tema arıyordu. düşünceye sahip olduğuna karar verdik. Đnsanoğlunun evrendeki yeri hakkında bir film "Gözcü", 1948 Noeli'ndeki bir enerji patlaması yapmak istiyordu. Bu türden projeler eski ya da yeni sırasında yazılmıştı. BBC'nin düzenlediği kısa hikaye ekoldeki öncü stüdyoları bile kalp sektesine yarışmasına girmek için yazmıştım. Dereceye bile uğratabilecek nitelikteydi. Bugün bile, Plollyv/ood'un girememişti ve neyin kazandığını bazen merak bu projeyi kabul ettiğini hayal etmek çok zor. ediyorum (muhtemelen Tunbridge Wells'deki bir Đlgilendiği konu üzerinde anında uzman olabilen epikti). Şu anda bu o kadar sık * antolojilere Stanley, çabucak birçok kütüphanedeki bilim ve bilim- koyuluyor ki konusunun, Ay'da yabancı varlıklar kurgu dokümanlarını yutmuştu. Ayrıca adı merak tarafından yapılmış, insanoğlunun oraya gelmesiyle uyandıran Sbadow on the Sun (Gü-neş'teki Gölge) adlı çalışmayı bekleyen bir çeşit hırsız alarmının keşfi bir kitabın telif haklarını dahi almıştı. Onun hakkında olduğunu söyleyebilirim. pek bir şey hatırlamıyorum; yazarının adını bile 200Tin genellikle "Gözcü" üzerine kurulduğu hatırlayamıyorum; sanırım bilim-kurguculardan değildi. söylenir ancak bu oldukça basite indirgemek olur. Her kim idiyse, umarım kendisinin kariyerini baltaladığımı Bu ikisi arasında meşe palamudu ve meşe ağacı as- arasındaki gibi bir ilişki var daha çok. Fil- * (nefesi ve bakışlarıyla canlıları öldürebilme gücü olan yılana benzer yaratık, ç n.) * Đlk antolojim "Expedition to Earth -Dünya'ya ,, Yolculuk"ta tekrar basıldı. 12 2001'e Dönüş 2001'e Dönüş mi yapmak içinse daha fazla malzeme gerekti; önerdi (Ve tabii ki biraz da nakit para ümidiyle). bunların çoğu da "Encounter in the Dawn" (Şafakta Olaylar aşağı yukarı böyle gelişti Ancak sonlara Karşılaşma) (a.k.a. Expedition to Earth) ve diğer dört doğru, roman ve senaryo aynı anda, iki yönde de kısa hikayeden alınmıştı. Ancak ortaya çıkan eserin geri besleme yapmak suretiyle yazıldı. Biraz pahalı çoğu tamamen yeniydi; ve Stanley ile aylar boyu bir edebi yaratım yöntemi olsa da, birkaç yazarın yaşadığım beyin fırtınası sonucu ortaya çıktı. Bu da bunun tadını çıkarttığı gibi ben de bazı beyin fırtınasını daha sonra yalnız başıma -tamamen bölümleri film gösterildikten sonra tekrar yazdım. yalnız- 222 Batı 23. Cad-de'deki ünlü Hotel "Tadını çıkartmak" deyiminin doğru bir kullanım Chelsea'nin 1008 numaralı odasında yaşadım. olup olmadığından pek emin değilim. Burası romanlarımın birçoğunun yazıldığı yerdir ve O heyecanlı zamanların tadını biraz olsun ve- bu zorlu sürecin detaylarının bulunduğu günlük "The rebilmek için, sabahın birkaç boş saatinde hızlıca Lost Worlds of 2001 "de bulunabilir. Film yapmayı yazmış olduğum günlükten birkaç alıntı sunmak hedeflemişken, neden bir roman yazdığımı istiyorum. sorabilirsiniz. "Roman uyarlamalarTnın (iğ!) genellikle 28 Mayıs 1964. Stanley'ye, "Onların" organik hayatı kor- sonradan yapıldığı doğrudur; bu durumda kunç bir hastalık olarak kabul eden makineler Stanley'nin işlemi tersine çevirmek için mükemmel olabileceğini teklif ettim. Stanley bu fikrin hoş olduğunu söyledi. sebepleri vardı. 2 Haziran. Günde ortalama bin ya da iki bin kelime Çünkü bir senaryo en ufak ayrıntıyı dahi açıkça yazıyoruz Stanley, "elimizde bir çok-satar var" diyor. belirtmelidir, ayrıca onu okumak en az yazmak kadar 11 Temmuz. Olaylar dizisinin gelişimi üzerine Stanley yorucu ve bıktırıcıdır. John Fowles'un şu sözü bunu ile tartıştık ancak neredeyse tüm zamanımızı oldukça iyi açıklamaktadır: "Roman yazmak denizde Cantor's Transfînite Groups hakkında tartışarak geçirdik Onun gizli bir matematik dehası olduğuna yüzmek gibidir; senaryo yazmak ise pekmez içinde karaı verdim kıvranmak gibi bir şeydir" Belki de sıkıcılığa karşı 12 Temmuz. Artık herşey kararlaştırıldı, olaylar tahammülünün olmadığını anladığı için Stanley dizisi hariç. senaryo yazımı gibi zor bir işe başlamadan önce, 26 Temmuz. Stanley'nin (36.) doğum günü Köye senaryoya çevirebileceğimiz bir roman yazmak için gittiğinde üzerinde şu notun yazılı olduğu bir kart buldu bütün hayal gücümüzü sonuna dek serbest "Butun dünya herhangi bir dakikada patlayabilecekken, bırakmamızı nasıl mutlu bir doğum günü geçirebilirsin'" 28 Eylül. Tekrar yapılan bir robot olduğumu hayal ettim Bana güzel bir biftek pişiren Stanley'ye iki bolum 14 daha götürmüştüm ve bana "Joe Levıne yazarları için 15 bunu yapmıyor" dedi. 2001'e Dönüş 2001 'e Dönüş 17 Ekim. Stanley, kahramanlarımızı rahatlatmak maması gerektiğini öğrenmiş. Benzer nedenlerden için Victoria tarzı bir çevre yaratan cinsel robotların dolayı, 1956'da Avustralya, Sydney'deyken (zar olabileceği yolundaki çılgınca fikri önerdi. zor) geçtiğim sürücü testinden bu yana kesinlikle 28 Kasım. Vejeteryanları et oburlara çevirme direksiyona geçmedim. Ben de travmatik bir üzerine biyokimya hakkında tartışmak için Isaac Asimov'a telefon ettim. deneyimle hayata dönmüştüm çünkü. 10 Aralık. Stanley, H.G. Wells'in Things to Come'ın Stanley filmi çekerken, ben romanın son kısmını gösteriminden sonra beni arayıp, bir daha benim tamamlamaya çalışıyordum. Yani basılmadan önce tavsiye ettiğim bir filmi asla izlemeyeceğini söyledi. onun takdisini alması gereken romanın son halini 24 Aralık. Son sayfalar üzerinde düşünüyorum; tamamlamak için çalışıyordum. Bunu yapmak son bunu Stanley'ye noel armağanı olarak götürebilirim. derece zordu; çünkü stüdyoda o kadar meşgul oluyordu ki, benim el yazımla gönderdiğim Bu başlangıç, romanın artık tamamen bittiği bölümlere dikkatini vermek için hiç zamanı konusunda umutlarımı kaydetmektedir. Aslında olmuyordu. Ağırdan almadığına yemin ediyordu; elimizdeki tek şey, ilk bölümün üçte ikilik kaba bir filmin kitaptan önce çıkması için uğraşıyordu. Zaten taslağıydı. Ve taslak en heyecan verici yerindeydi; öyle oldu, 1968'in baharında çıktı. çünkü bir sonraki olayın ne olacağı konusunda en ufak Bu acı verici doğum sancılarını düşününce, romanın bir fikrimiz yoktu. Ancak bu kadarı bile, adı Joumey birçok yönden filmle farklılık göstermesi şaşırtıcı Beyond the Stars (Yıldızların Ötesine Yolculuk.) olarak değil. Daha da önemlisi -ve ne terslik ki zamanında ilan edilen çalışma için Stanley'nin M.G.M. ve Cinerama düşünemediğimiz bir şekilde- Stanley Jüpiter ile ile bağlantı kurması için yeterliydi (Diğer bir seçenek; buluşmaya karar vermişti. Ancak romanda uzay Houı the Solar System Was Won -Güneş Sistemi Nasıl gemisi Discovery, hızını arttırması için Jüpiter'in Kazanıldı). Kötü bir isim değil ve artık zamanı geldi. yerçekimsel alanını kullanarak Satürn'e gidiyordu. Beni arama, ben de seni aramayacağım.) Doğrusu bu "başka bir gezegenin çekim alanını 1965 boyunca Stanley, inanılmaz zor bir yapımda kullanma manevrası" on bir yıl sonra Voyager uzay görev aldı; hatta o hala New York'tayken, filmin aracı tarafından kullanılmıştır ve ben 24 Ağustos Đngiltere'de çekiliyor olması işi daha da 1989 akşamında bu kelimeleri daktilo ederken, zorlaştınyordu; çünkü o katiyen havayoluyla seyahat Voyager II, yıldızlardan önceki son durak olan etmeyi sevmezdi. Onu eleştirecek değilim ama pilot Neptün gezegeni ile nihai buluşmasını lisansı aldığı sırada, Stanley nasıl uçul- 16 17 2001'e Dönüş 2001'e Dönüş gerçekleştiriyor. Huzur Denizi'ne ayak basmasından hemen sonra bu Peki neden Satürn yerine Jüpiter ile buluşması dönüm noktasını aşmış olduk. Artık tarih ve gibi bir değişiklik yapıldı' Çünkü bu çok daha basit ve kurgunun yollan engellenemez şekilde çakışmış oldu. anlaşılması kolay bir olay dizişiydi; ancak daha da Apollo'daki astronotlar Ay'a yollandıklarında filmi önemlisi, özel efekt bölümü Stanley'nin inandırıcı çoktan seyretmişlerdi. 1968 No-eli'nde Ay'ın bulduğu bir Satürn yapamadılar Eğer öyle yapılmış enginliklerine bakabilen ilk insanoğlu olan Apollo 8 olsaydı film feci bir şekilde kohne-miş olacaktı; çünkü mürettebatı bana, her an telsizle büyük siyah bir Voyager'ın elde ettiği görüntüler Satürn'ün halkalarını tektaşın keşfedildiğini bildi-recekmiş gibi hiç kimsenin hayal bile edemeyeceği bir inanılmazlıkla hissettiklerini söylediler. Heyhat, sağduyu buna gösterdi. engel olmuştu. Romanın basıldığı yıldan (Temmuz 1968) yaklaşık on Nasıl olduysa, Apollo 13 uçuşunun, 2001 ile yıl boyunca, herhangi bir hikayenin olanaklı esrarengiz bir bağlantısı oldu. HAL'ın AE 35 üni- olabileceğini öfkeyle reddettim veya bunlardan birini tesindeki "arıza"yı bildirdiği zaman kullandığı kelimeler yazmak niyetinde değildim Ancak Voyager'ın elde "Eğlenceyi bozduğum için üzgünüm; ama bir ettiği muhteşem başarılar fikrimi değiştirdi, Stanley ile sorunumuz var" olmuştu. ben çalışmaya başladığımızda haklarında kesinlikle bir Apollo 13'ün Kumanda Modülü'nün adı Odyssey şey bilinmeyen uzak gezegenler birdenbire inanılmaz idi. Ve bir oksijen deposu patladığında Apollo 13'ün yüzey şartlarıyla bilinen yerler haline geldiler. Buz Kumanda Modülü'nün adı Odyssey idi. Ve bir oksijen kütleleri ve uzayın yüz kilometre derinliğine sülfür deposu patladığında mürettebat daha yeni ünlenmiş fışkırtan volkanlarla çevrili olan uyduların var bir film müziği olan Za-rathustrdyı dinliyordu. Ve olabildiğini kim hayal edebilirdi? Bilim-kurgu artık Dünya'ya ilettikleri ilk kelimeler, "Houston, bir bilimsel gerçeklik sayesinde çok daha inandırıcı sorunumuz var" olmuştu. yapılabilir. Ay Modülü'nü "cankurtaran sandalı" olarak 2010- Odyssey Two (2010- Efsane iki) gerçek Jüpiter kullanarak müthiş bir yaratıcılık gösteren astro- uydu sistemiyle ilgilidir. notlar Odyssey"m içinde sağ salim eve dönmüşlerdi Bu iki kitap arasında da son derece büyük NASA Müdürü Tom Paine bana görevin raporlarını farklılıklar vardır. 2001 insanlık tarihinin büyük gönderdiğinde, kapakta şöyle yazıyordu: "Her dönüm noktalarından birinin öncesindeki bir tarihte zamanki gibi senin dediğin oldu yazılmıştı, Neil Armstrong ve Buzz Aldrin'in 18 19 2001'e Dönüş 2001'e Dönüş Aıthur" lı güzel kitabının bir kopyasını aldım ve içinde Başka şeyler de var tabu Bunların en dikkat çekici şunların yazdığı bir mektup vardı "Sevgili Art-hur, olanı, Şubat 1984'te fırlatılan Wester VI ve Palapa B- küçük bir çocukken bana yazı ve uzay hevesim 2 iletişim uydulaıının, ateşlenmeyen roketleri aşılamıştın, ama bu ıkı ışın de ne kadar zor yüzünden yararsız yörüngelere girmiş olmasıdır olduğunu söylemeyi ihmal etmişsin " Romanın daha önce yazılmış versiyonlarında, Şunu söylemek istiyorum ki bu tur övgüler, Davıd Bowman Dıscover^nm uzay kapsüllerinden memnuniyetimden yüzümün kızarmasını sağlıyor, birinde EVA yapmak ve geminin bozulan anten ayrıca bunlar kendimi Wrıght Kardeşler'ın bir iletişimini sağlamak /orunda kalmıştı (Bu kısım The çağdaşı gibi hissetmemi sağlıyor Lost Worlds o/2001'm 26 bölümünde ilk ıkı Odyssey -romanlar ve filmlerden bahse- bulunmaktadır) Daha sonra oraya kadar ilerlemiş diyorum- tamamlandıktan sonra, en azından ancak yavaş dönüşünü kontrol edemeyince, 1990'a kadar bilinçaltımda HAL, Bowman ve tektaşı Dıscovery'ye gen getirmişti olduğundan aşağı göstermek ıçm iyi sebeplerim Kasım 1984'te, astronot Joe Ailen Uzay Mekiği Drscoveryyı (hayır, bu ismi uydurmuyorum1) terk edip vardı NASA'nın en hırslı derın-uzay projesi Galıleo Palapa ile buluşabilmek için manevra ünitesini sondası, Aralık 1988'de Jüpiter'in uydularını kullanmıştı Bowman'dan farklı olarak Ailen, sırtındaki araştırmaya başlamak üzere Uzay Mekiği yardımıyla mtrojen-)et motorundan çıkan ıtıcı güç ile dönüşü Mayıs 1986'da fırlatılacaktı Bu sonda Jüpiter ve kontıol edebilmiştir Uydu Dısco-vertfnm kargo uyduları hakkında büyük bıı bilgi akışı sağlayacaktı bölümüne gen getirilmiş ve ıkı gün sonra Westaı da Bu durum o güne dek yazabileceğim her şeyi bir kurtarılmıştır Şimdiye dek gerçekleştirilen en iyi ve anda kohnemış kılabilir, belki de sonu gelmeyen başarılı mekik görevlerinden birinden sonra ıkısı de yeni spekülasyonları teşvik edebilirdi onarım ve tekrar fırlatma işlemleri için sağ salım Ne yazık ki, Cha/leııger faciası bu senaryoyu suya Dunya'ya gen getirilmiştir düşürdü ve Galıleo ancak Ekim 1989'da U^ay Henüz bıtırmedım Joe'nun butun bunları yaptığı Mekiği Atlantıs ile fırlatılacak Böylece sırada, Entenng Space An Astronaut's Odys-sey planlandığından yedi yıl soma, Aralık 1995'e kadar (Uzaya Girmek Bir Astronotun Efsanesi) ad- Jupıteı e ulaşamayacaktı 2061 Odvssev Three (2061 Efsane Uç)'nın on so/aınde vazdı- 20 21

Description:
2001'E DÖNÜŞ. 1964'ün ilkbaharında, Stanley Kubrick'in, "dillere destan bir bilim kurgu filmi" yapabileceği bir fikrimin olup olmadığını soran mektubunu alalı çeyrek yüzyıldan fazla oluyor. Đnsanoğlunun evrendeki yeri hakkında bir film yapmak . seriye bir kitap daha eklemeyi düş
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.