ebook img

2014'TE SİYASET 11 Giriş 13 Ak Parti ve Restorasyon Siyaseti 15 PDF

316 Pages·2015·4.92 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview 2014'TE SİYASET 11 Giriş 13 Ak Parti ve Restorasyon Siyaseti 15

2014’TE SİYASET 11 Giriş 13 Ak Parti ve Restorasyon Siyaseti 15 “Eski” ile “Yeni” Arasında Cumhuriyet Halk Partisi 23 Milliyetçi Hareket Cumhurbaşkanlığı Seçimleri 57 Çözüm Süreci 67 17 Aralık’tan 14 Aralık’a: Gülen Hareketi 77 Genel Değerlendirme 88 2014’TE HUKUK VE İNSAN HAKLARI 91 Yasama Faaliyetleri 93 Yargı 101 İnsan Hakları Açısından 2014 112 Sonuç 141 2014’TE DIŞ POLİTİKA 143 Türkiye’nin Avrupa Birliği Üyelik Süreci 145 Türkiye-Almanya, İngiltere ve Fransa İlişkileri 151 Kıbrıs Sorunu 159 Türk-Amerikan İlişkileri 162 Balkanlarla İlişkiler 167 Türkiye-Ukrayna İlişkileri 175 Türkiye-Mısır İlişkileri 179 Türkiye-İsrail İlişkileri 184 Türkiye-Filistin İlişkileri 188 Türkiye-İran İlişkileri 190 Türkiye-Körfez Ülkeleri İlişkileri 194 Türkiye-Irak İlişkileri 198 Türkiye-Suriye İlişkileri 203 Türkiye-Libya, Cezayir ve Fas İlişkileri 209 Afrika ile İlişkiler 216 2014’TE EKONOMİ 221 Ekonomik Büyüme ve İstihdam 223 Dış Ticaret ve Cari Açık 226 Para Politikası 230 Kamu Maliyesi 233 2014’TE EĞİTİM 237 Milli Eğitim 239 Yükseköğretim 250 2014’TE MEDYA 263 Giriş 264 Medyada Türkiye Gündemi 265 Medyada Yapısal Değişiklikler 278 2014 ’TE TÜRKİYE Bölüm Editörleri Nebi Miş • Yılmaz Ensaroğlu • Ufuk Ulutaş • Sadık Ünay • Zafer Çelik • İsmail Çağlar Yazarlar Afra Abdelhalim • Fatma Abushanab • Can Acun • Yunus Akbaba • İsmail Akdoğan • Ali Aslan Muhittin Ataman • Hilal Barın • Enes Bayraklı • İpek Coşkun • İsmail Çağlar • Zafer Çelik • Galip Dalay Hazal Duran • Nur Banu Dursun • Mehmet Uğur Ekinci • Yılmaz Ensaroğlu • Abdullah Erboğa Emre Erşen • Müberra Görmez • Yavuz Güçtürk • Nurullah Gür • Kemal İnat • Kılıç Buğra Kanat Erdal Tanas Karagöl • Hatice Karahan • Salihe Kaya • Veysel Kurt • Nebi Miş • Selman Öğüt Mehmet Özkan • Yusuf Özkır • Furkan Şenay • İsmail Numan Telci • Ali Rıza Tezcan • Ufuk Ulutaş Cem Duran Uzun • Sadık Ünay • Abdullah Yegin • Murat Yeşiltaş • Sümeyra Yıldız COPYRIGHT © 2014 Bu yayının tüm hakları SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’na aittir. SETA’nın izni olmaksızın yayının tümünün veya bir kısmının elektronik veya mekanik (fotokopi, kayıt ve bilgi depolama, vd.) yollarla basımı, yayını, çoğaltılması veya dağıtımı yapılamaz. Kaynak göstermek suretiyle alıntı yapılabilir. ISBN : 978-605-4023-51-6 Redaksiyon : Mehmet Akif Memmi Uygulama : Ümare Yazar Kapak : Songül Eryiğit Baskı : Turkuvaz Matbaacılık Yayıncılık A.Ş., İstanbul SETA | SİYASET, EKONOMİ VE TOPLUM ARAŞTIRMALARI VAKFI Nenehatun Caddesi No: 66 GOP Çankaya 06700 Ankara TÜRKİYE Tel:+90 312.551 21 00 | Faks :+90 312.551 21 90 www.setav.org | [email protected] | @setavakfi SETA | İstanbul Defterdar Mh. Savaklar Cd. Ayvansaray Kavşağı No: 41-43 Eyüp İstanbul TÜRKİYE Tel: +90 212 395 11 00 | Faks: +90 212 395 11 11 SETA | Washington D.C. Office 1025 Connecticut Avenue, N.W., Suite 1106 Washington, D.C., 20036 USA Tel: 202-223-9885 | Faks: 202-223-6099 www.setadc.org | [email protected] | @setadc SETA | Kahire 21 Fahmi Street Bab al Luq Abdeen Flat No 19 Cairo MISIR Tel: 00202 279 56866 | 00202 279 56985 | @setakahire İÇİNDEKİLER GİRİŞ 5 BIRINCI BÖLÜM: 2014’TE SIYASET 11 Giriş 13 AK Parti ve Restorasyon Siyaseti 15 “Eski” ile “Yeni” Arasında Cumhuriyet Halk Partisi 23 Milliyetçi Hareket Partisi 36 Halkların Demokratik Partisi 48 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri 57 Çözüm Süreci 67 17 Aralık’tan 14 Aralık’a: Gülen Hareketi 77 Genel Değerlendirme 88 IKINCI BÖLÜM: 2014’TE HUKUK VE INSAN HAKLARI 91 Giriş 93 Yasama Faaliyetleri 96 Yargı 104 İnsan Hakları Açısından 2014 115 Sonuç 144 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: 2014’TE DIŞ POLITIKA 147 Giriş 149 Türkiye’nin Avrupa Birliği Üyelik Süreci 152 Türkiye-Almanya, İngiltere ve Fransa İlişkileri 158 Kıbrıs Sorunu 166 Türk-Amerikan İlişkileri 169 Türkiye-Rusya İlişkileri 174 Balkanlarla İlişkiler 180 Türkiye-Ukrayna İlişkileri 188 Türkiye-Mısır İlişkileri 192 setav.org 3 Türkiye-İsrail İlişkileri 197 Türkiye-Filistin İlişkileri 201 Türkiye-İran İlişkileri 203 Türkiye-Körfez Ülkeleri İlişkileri 207 Türkiye-Irak İlişkileri 211 Türkiye-Suriye İlişkileri 216 Türkiye-Libya, Cezayir ve Fas İlişkileri 222 Afrika ile İlişkiler 229 Sonuç 233 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: 2014’TE EKONOMI 235 Giriş 237 Ekonomik Büyüme ve İstihdam 239 Dış Ticaret ve Cari Açık 242 Para Politikası 247 Kamu Maliyesi 250 Sonuç 253 BEŞINCI BÖLÜM: 2014’TE EĞITIM 257 Giriş 259 Milli Eğitim 262 Yükseköğretim 273 Sonuç ve Öneriler 286 ALTINCI BÖLÜM: 2014’TE MEDYA 289 Giriş 290 Medyada Türkiye Gündemi 291 Medyada Yapısal Değişiklikler 303 Sonuç 313 GİRİŞ GİRİŞ 2014 yılı Türkiye siyasetine kalıcı etkiler bırakmıştır. Türkiye siyasetinin analizinde bu “kalıcı etkiler” çoğu zaman negatif değerlendirmeler üzerine odaklansa da, aslında 2014 yılının olumlu yöndeki kalıcı etkileri daha ağır basmaktadır. Bir önceki yılın son ayında siyasete yönelik yargı darbesi, siyaset kurumunun etkili bir mücadelesi neticesinde başarısızlığa mahkum edilmiştir. Bu anlamda, Türkiye siyasetinin yeni biçim ve formlara bürünerek kendisini sürekli yenileyen vesayet yapılarına karşı, si- yaset kurumunun etkili mücadele yöntemlerini devreye sokabildiği net olarak ortaya çıkmıştır. Diğer taraftan, yıl içinde gerçekleştirilen yerel ve cumhurbaşkanlığı seçim- lerinin tüm krizlere rağmen başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi de önemlidir. İlk defa halkın seçmesiyle cumhurbaşkanlığı makamı demokratikleşmiş ve yeni bir ku- rucu misyonla, aktörlere bağlı olarak eski vesayet düzenine dönme ihtimali tamamen ortadan kaldırılmıştır. Ayrıca, siyaset kurumlarında liderlik değişimlerinin krizsiz bir şekilde gerçekleştirilebileceği ortaya çıkmış, bu anlamda, siyasetin güç kaybetmesi- ne ve kırılganlığına yatırım yapan vesayetçi aktörlerin beklentileri boşa çıkarılmıştır. Dolayısıyla, hem bölgesel hem küresel kırılganlıkların arttığı bir dönemde, Türkiye siyasetindeki kriz ve vesayet girişimlerine rağmen, geride kalan yıl, 2015’e istikrarlı bir yapı bırakmıştır. 2014 yılının iç politik alanda ana gündem maddesini, devlet içerisinde “paralel yapı” olarak adlandırılan otonom oluşumlarla “siyasetin” mücadelesi oluşturdu. Bu mücadelenin hükümet açısından testi, yıl içinde siyaseti doğrudan şekillendirebile- cek gelişmelere nasıl cevap verdiği ile doğrudan ilgiliydi. Hükümet açısından, 2014 yılında kazanılan, 30 Mart yerel seçimleri ve 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimleri bu testin ilk başarısıydı. 17-25 Aralık darbe girişimlerinin ardından hükümete yö- nelik benzer yıpratma kampanyalarının bertaraf edilmesi, Çözüm Sürecinin yaşanan dönemsel tıkanmalara rağmen ileri boyutlara taşınması, dış politikada ciddi daral- setav.org 5 2014’TE TÜRKİYE malara rağmen sürecin fazla hasar alınmadan atlatılması ve ekonomi alanında dünya ekonomilerindeki daralmalara ve bölgesel krizlere rağmen büyümenin devam etmesi AK Parti iktidarının hükümet etmede dinamizminin devam ettiğinin açık gösterge- siydi. Ayrıca, kriz beklentilerine rağmen partide yaşanan genel başkanlık değişiminin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi sadece AK Parti için değil, Türkiye’de siyasal yapıların kurumsallaşmasına da örnek teşkil etmesi bakımından önemliydi. AK Parti’nin başarı kriterinde, karşılaşılan dönemsel sorunların aşılması ve çö- zülmesinde, kriz yönetme kabiliyetin büyük bir payı vardır. Ancak, AK Parti’nin başarısının temel kriteri yeni bir siyasi gerçekliğin üretilmesi, yeni kurum ve yapıların tesis edilmesini kapsayan bir siyasi-toplumsal dönüşümün kurumsallaşmasıdır. Bu bağlamda, 2015 genel seçimleri, muhalefet partilerinin olduğu kadar AK Parti’nin de kaderini belirleyecektir. Bu kritik dönemece doğru yol alırken AK Parti’nin en bü- yük sınavı dışarıdan gelecek meydan okumaların önünü almak olduğu kadar, kendi iç birlik ve bütünlüğünü muhafaza etmek de olacaktır. Bu durum özellikle, yarı-baş- kanlık sistemi özellikleri gösteren yürütme erkinde uyum ve işbirliğinin korunmasını ön plana çıkarmaktadır. Halkın doğrudan oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı ile Baş- bakan ve kabinesi arasındaki ilişkilerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi, kritik seçim sürecinde büyük önem arz etmektedir. 2014 yılı muhalefet partileri açısından önemli bir başarıdan daha çok, Türkiye siyasetinde var olma mücadelelerinin AK Parti karşıtlığı üzerine bina edildiği bir sürece sahne oldu. CHP Mayıs 2010’dan itibaren yürürlüğe koyduğu “yeni CHP” sloganıyla söylemini yenileme ve seçmen tabanını genişletme çalışmalarına devam etti. Sağa açılımın istenen sonuçları vermemesi, yıl içerisindeki seçimlerde yaşanan büyük yenilgiler ve bu yenilgilerin doğurmuş olduğu parti-içi ulusalcı-sosyal demok- rat çekişmesi, CHP’nin 2014 yılını kayıplarla kapamasına sebep oldu. CHP siyaset arayışında, Türkiye toplumu ve siyasetinde karşılık bulabileceği bir yer inşa etmekten daha çok, bizatihi arayış siyasetinin anlamlı olduğuna yönelik bir duruş sergiledi. MHP ise bir taraftan Çözüm Süreci karşıtlığı üzerinden kurduğu AK Parti-karşıtı siyasetini devam ettirirken, diğer taraftan da CHP’nin kısmen boşalttığı “rejim bek- çiliği” konumuna yönelik hamleler yaptı. Partinin ideolojik-söylemsel olarak devam- lılık göstermesi ve 2014 yılı içerisindeki seçimlerde, özellikle 30 Mart seçimlerinde oylarını koruması MHP’de parti-içi çekişmeleri önledi. 17-25 Aralık operasyonları Çözüm Sürecini olumsuz etkilemesine rağmen, Çö- züm Sürecini devam ettiren tarafların kararlı tutumları sayesinde bu alanda ortaya çı- kan kırılmalar bertaraf edildi. Lice’de heykel gösterileri sırasında yaşanan kriz hali ve daha sonraki süreçte 6-7 Ekim olaylarında yaşanan şiddet gösterileri gibi gerginlikler sürecin test edildiği kritik anlardı. Bu testlerin hasarsız atlatılması ve sürecin yasal gü- vence altına alınması, Çözüm Sürecinin krizlere rağmen devam ettirilmesine yönelik kararlılığın bir sonucuydu. Kürt siyasi hareketi ise, süreçte yaşanan dalgalanmalara paralel olarak “Türkiyelilik” ile “Kürdistanlılaşma” arasında gel-git ve kafa karışıklığı 6 setav.org GİRİŞ yaşadı. Dolayısıyla, meşru siyasetin sınırları dâhilinde 30 Mart ve 10 Ağustos se- çimlerinde yakalanan başarıya, Çözüm Sürecini sabote etmeye yönelik siyaset-karşıtı şiddet eylemlerine destek verilmesi eşlik etti. Önümüzdeki dönemde de, Türkiye’deki normalleşmeden ve yaşanan değişimden rahatsız olan ulusal ve uluslararası güçler kuşkuşuz Süreci sabote etmeye yönelik girişimlerde bulunacaklardır. 2015 seçimleri sonrasında Süreç, “değişim” taraftarlarının kazanması halinde, nihai noktasına bir adım daha yaklaşacaktır. 2014 Türk dış politikası açısından oldukça uzun bir yıl olarak adlandırılabilir. Zira kuzeyde Ukrayna üzerinden Batı ile Rusya arasında ortaya çıkan gerginlik Tür- kiye’nin kuzeyindeki jeopolitik hatta yeni bir kriz kuşağının oluşmasına neden olur- ken, güneyde Suriye iç savaşının giderek derinleşmesi Türkiye’nin iç politikasını da doğrudan etkileyen kırılgan bir jeopolitik çatışmanın ortaya çıkmasına neden oldu. Aynı zamanda IŞİD’in Suriye krizinin bir parçası olarak giderek bölgesel ölçekte istikrarsızlığın kaynağı haline dönüşmesi, Türk dış politikasını hissedilir bir şekilde 2014 yılında baskı altında tuttu. Özellikle Musul’daki Türkiye konsolosluk çalışanla- rının IŞİD tarafından 101 gün boyunca rehin olarak tutulması, Ankara’nın manevra alanını önemli ölçüde daralttı. Bu durum Suriye iç savaşına yeni bir boyut kazan- dırırken IŞİD’in Irak eksenli ilerleyişi de Arap Baharı’na da daha fazla uluslararası bir boyut kazandırdı. Bütün bunların yanında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırısı da Türkiye İsrail ilişkilerindeki iyileşmeye dönük beklentiyi de ortadan kaldırmış oldu. Dolayısıyla 2014 yılında Türk dış politikası bir dizi meydan okumayla aynı anda ilgilenmek zorunda kaldı. 2014, bir yandan hükümetin hukuk ve insan hakları alanında yapısal sorunlara kalıcı çözüm bulmak amacıyla kapsamlı düzenlemeler yaptığı, bir yandan da yargının siyasal alanda yoğun biçimde tartışıldığı bir yıl oldu. Türkiye gibi genç bir demokrasi- ye sahip ve son yarım asırda askeri müdahalelerin sık sık yaşandığı bir ülkede sivil si- yasetin, demokrasi kültürünün kökleşmesi pek kolay olmamaktadır. Bu nedenle, Tür- kiye’nin tam anlamıyla bir demokrasinin ve hukuk devletinin kökleşmesi için hukuk ve insan hakları alanındaki kat edilen yolun kurumsallaşması önem arz etmektedir. 2013 yılında, Anayasa Uzlaşma Komisyonu, çalışmalarını sona erdirmişti. 2014 yılında yeni anayasa çalışmalarının tekrar başlaması gerektiği gerek iktidar, gerekse de muhalefet tarafından sık sık dile getirilse de, somut bir adım atılmadı. 2015 yılında yapılacak genel seçimlerin ardından katılımcı yöntemlerle, toplumun her kesiminin hak ve özgürlüklerini güvence altına alan yeni bir anayasa yapılmasına yönelik çalış- maların tekrar başlatılması gerekmektedir. 2014 yılında Ergenekon, Balyoz, 12 Ey- lül ve 28 Şubat gibi davalar Türkiye’nin geçmişinde yaşadığı darbelerle yüzleşilmesi ve gelecekte bu tür askeri müdahalelerin tekrarlanmasının önlenmesi adına büyük bir fırsat olmasına rağmen, yargılama süreçleri büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştır. Özellikle 1990’lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayet, işkence sonucu ölüm, gözaltın- da kayıp, zorla kaybetmeler ve benzeri suçlarla ilgili soruşturma ve davalar, geçmişle setav.org 7 2014’TE TÜRKİYE yüzleşme adına önemli adımlardır. Ancak, davaların mahiyeti itibariyle yavaş yürü- düğü de altı çizilmesi gereken bir unsurdur. 2014 yılı, siyasi ve sosyal alanlarda yaşanan önemli gelişmelere koşut olarak Türkiye ekonomisinde birçok kritik dönüm noktasının başarıyla aşılmasına şahitlik etmiştir. Öncelikle yılın hemen başında 17 ve 25 Aralık 2013 operasyonlarını izleyen sürecin tetiklediği istikrarsızlık algısı, enflasyon ve faiz cephesinde ani artışlara yol açmış ve makroekonomik parametrelerde ciddi bir bozulma eğilimi oluşturmuştur. Ancak izleyen aylarda ekonomik dengeler hızlı bir toparlanma sürecine girmiştir. Küresel finansal piyasalarda Amerikan Merkez Bankası’nın sıkı para politikasına yö- nelme belirtilerinin doğurduğu likidite daralması sürerken, Türkiye’de 30 Mart yerel seçimleri ile 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 6-8 Ekim Kobani provokas- yonları gibi bir dizi siyasi ve sosyal eşik atlatılmıştır. Bu kritik süreçte Türkiye’de son on yılda kurumsallaşan güçlü makroekonomik yönetişim mimarisi ülkenin bir kriz girdabına girmesini engellerken, ekonomik büyüme ivmesinden fedakarlık yapılmak durumunda kalınmıştır. 2014 yılında eğitim alanında önemli çalışmalar yapılmış, ancak diğer taraftan da yapılan çalışmaların uygulanmasında ortaya çıkan bir takım aksaklıklardan dolayı tartışmalar da yaşanmıştır. Ortaöğretime yerleştirilme sistemindeki değişiklikler, der- shanelerin özel okula dönüşüm süreçlerindeki düzenlemeler, özel okul teşvik prog- ramlarının uygulanması, eğitimin demokratikleşmesi ve temel hak ve özgürlüklerin sağlanması noktasında ortaokul ve ortaöğretim kademelerinde başörtüsünün serbest kılınması gibi pek çok yasal düzenlemeler yapılmıştır. Buna ilaveten, 2014 yılında öğretim programları ve haftalık ders çizelgeleri, öğretmen niteliğinin arttırılması, eği- tim yöneticilerinin niteliğinin arttırılması ve okul güvenliği temalarının tartışıldığı 19. Milli Eğitim Şurası düzenlenmiştir. Şurada alınan birçok karar uzun süre kamu- oyunda tartışılmıştır. Eğitimde tartışılan en önemli hususlardan biri de Mili Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) tüm merkez ve taşra yöneticilerinin –okul yöneticileri de dâhil olmak üzere– kanun marifetiyle görevden alınmasıdır. Türkiye’de 2014, iç ve dış politikada, ekonomide ve toplumsal alanda önemli yapısal değişikliklerin yaşandığı bir yıl olarak, bu gelişmelerin medya da verilme bi- çiminin de yoğun bir şekilde tartışıldığı bir dönemdi. Çözüm Sürecinden vesayetle mücadeleye, ekonomideki yapısal reformlardan uluslararası ilişkilerde sürekli değişen bölgesel ve küresel dengelere kadar geniş bir alana yayılan bir dizi hareketlilik, yoğun bir gündemi de beraberinde getirdi. Bu bağlamda, gündemin çerçevesinin çizilmesin- de ve konuların ele alınışında ve kamuoyuna sunulmasında medya, bir anlamda “ger- çekliği” kendi baktığı yerden yeniden inşa etmeye çalıştı. Medyanın ürettiği haber içe- rikleri, yıl boyunca yoğun bir eleştiriye tabi tutuldu, habercilik dilinin yarattığı yanlış yönlendirmeler sorunsallaştırıldı. Medya üzerinde yapılan tartışmalarda, medyaların ideolojik kökenleri, motivasyonları ve medya profesyonellerinin ait olduğu toplumsal ve siyasal pozisyonlar üne çıkarıldı. Bu bağlamda, medya kendisini eleştiri makamı 8 setav.org

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.