ebook img

Ayrıntı Yayınları 1988'de yayımladığı Şenlikli Top PDF

176 Pages·2016·6.16 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Ayrıntı Yayınları 1988'de yayımladığı Şenlikli Top

Ayrıntı Yayınları 1988’de yayımladığı Şenlikli Top- lum kitabıyla yola çık- tı. 12 Eylül’ün yarattığı boğucu atmosferin ya- vaş yavaş dağıldığı ancak ortaya çıkan görüntülerin henüz netleşemediği bir dönemdi. Dünyada da ekolojik duyarlılığın arttığı, kadın hare- ketinin olgunlaştığı, Sovyet sisteminin dağıldığı, solun kendini sorguladığı arayış yıllarıydı. İşte böylesi bir dönemde kuruldu Ayrıntı Yayınları ve elbette o yılların duyarlılıklarına seslendi. Mevcut olana olabilecek olanı, sermayeye emeği, iktidara muhalefeti, iktisada kül- türü, askeri marşa oyun havasını tercih ettik ve yirmi yılı aşkın bir süredir tercihleri bu yönde olanlarla birlikte yürümeye gayret ettik. Yirmi yılı aşkın bir süredir, düşünce ve sanat dünyasının usta kalemleri Ayrıntı Yayınları’nın listesini zenginleştirdi ve zenginleştiriyor. Michel Foucault ve Jean Baudrillard gibi düşünürlerin seçme eserler dizileri yayımlanırken, Jean Genet, Chuck Palahniuk, John Fowles, Philip Roth, Julian Barnes, Tom Robbins ve David Lodge gibi büyük edebiyatçıların bütün eserlerinin okura ulaşmasına çaba göste- rildi. Ursula Le Guin’in Hep Yuvaya Dönmek’i, Georges Perec’in Kayboluş’u, Jack Kerouac’ın Yolda’sı ve Hafız-ı Şirazi’nin Hafız Divanı gibi zorlu projeler üstlenildi. Elbette bütün bu zorlu projeler çok değerli entelektüeller, çevirmenler, editörler, re- daktörler, dizgiciler, her türlü hizmet dağıtım elemanları olmaksızın başarılamazdı. Dolayısıyla Ayrıntı Yayınları kolektif bir emeğin ürünüdür. Ayrıntı Yayınları, 28 yılda çeşitli diziler halinde 950’den fazla kitap yayımladı ama sevinerek söyleyebiliyoruz ki bu öykü henüz bitmedi; tersine yeni alanlara da açı- larak tüm heyecanıyla sürüyor, sürecek. "Şimdi, sürgün bir edebiyatı topraklarına geri döndürme zamanı..." SARI KİTAPLAR KÜRTÇE ve TÜRKÇE OLARAK AYNI ANDA… Ayrıntı Yayınları, Kürt Edebiyatı’nın en önemli isimlerini Sarı Kitaplar Dizisi’nde bir araya getiriyor. Hem Kürtçe hem de Türkçe yayımlanacak olan eserler, edebiyat dünyasında yeni bir soluk, yeni bir renk yaratıyor. Binbir çiçekle bezeli bu topraklarda yeşeren diller solmasın diye, yurtsuz bırakılmış bir dil yurduna küs- mesin diye ve yalnızca dilini konuşmak, diliyle yazmak isteyen yazarlar okurlarıyla bir an önce buluşsun diyedir çabamız. Ayrıntı Yayınları’nın Sarı Kitaplar Dizisi’nde ilk durak, Kürt ve Arap edebiyatında önemli bir yeri olan Selîm Berekat! Türkçe adıyla Tüy, Kürtçe ismiyle Perik romanını okurlarımızla buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. Editörlüğünü Yavuz Ekinci’nin üstlendiği Sarı Kitaplar Dizisi’nde, Kürt olup başka dillerde yazan ve yaz- dığı dilde okunup beğenilen yazarların kitapları Kürtçe ve Türkçeye çevrilecek ve her biri ayrı birer kitap olarak yayımlanıyor. Kürtçe ve Türkçe baskılar için aynı kapak kullanılılıyor. Amacımız bu kitapları hem Kürtçeye hem de Türkçeye kazandırmaktır. İşte SARI KİTAPLAR dizisininin yayımlanması planlanan eserleri: Sherko Fatah: Şeyhmus Dağtekin: À la source la nuit (Varlığın Öteki Yüzü), Fransızca; Ariel Sabar: My father’s paradise (Babamın Cenneti), İngilizce; Ali-Ashraf Darvishian : Salhay-e-Abri (Bulutlu Yıllar), Farsça; Ali Muhammed Afgani: Şûher-i Ahu Khanom (Ahu Hanım’ın Eşi), Farsça. Türkiye’de sosyalist sol, uzunca bir dönemdir toplumsal yaşamın şekillendirilmesinde etkin bir güç değil. Saman alevi gibi parlayan sınırlı mücadele deneyimlerini bir kenara ayırdığımızda, sosyalistlerin politik ve örgütsel olarak kendini yeniden üretebildiği bir toplumsal pratikten söz etmek oldukça zordur. Solun geniş kitlelerle dolaysız biçimde yan yana gelme imkânını sunan Gezi direnişi, sosyalistlerin politik ve örgütsel yetersizliklerinin tespit edilebilmesi açısından herkes için öğretici bir süreç oldu. Sendikalardan meslek odalarına, siyasi partilerden gençlik örgütlerine, dergi çevrelerinden sivil toplum örgütlerine kadar sosya- listlerin her türden örgütsel formu olanca militanlıklarına rağmen direnişin kitlesel mobilizasyonu içerisin- de cılız bir damar olarak kaldı. Türkiye’de devrimci-sosyalist hareketin zayıflığı, gündelik politik pratikle ilgili olduğu kadar, solun kendisi- ni yenileyebileceği ve aşabileceği yaratıcı bir düşünsel etkinliğinin olmamasıyla da ilgilidir. Modern siyasal pratiğin ve düşünüşün temel zeminini oluşturan eşitlik, özgürlük ve demokrasi gibi kavramlara içkinliğiyle kendiliğinden bir fikri önceliğe sahip olması gereken sosyalistler, ne yazık ki entelektüel güçlerini de yete- rince kullanamamaktadır. Günümüzde sosyalistlerin hegemonik oldukları tek mevzi halkın eşitlik, özgürlük ve adalet duygularına eylem ve söylemleriyle cevap olabilmelerindedir; duygularda ortaklaşan bu bağı akıllarda kurabilmenin etkili yollarından biri sürekli ve disiplinli bir yayıncılık faaliyetinin yürütülmesidir. “Yayıncılık” kelimesi neredeyse bütün dillerde etimolojik köken olarak bir fikrin geniş kesimlere yayılması- na, bilinir hale gelmesine yani kitleselleşmesine dayanmaktadır. Bu noktadan bakıldığında yayıncılık ile si- yaset arasındaki kopmaz bağı tespit etmek kolaylaşmaktadır. Türkiye’de genel anlamda yayıncılık ile fikir dergisi yayıncılığı neredeyse eşzamanlı bir geçmişe sahiptir. Kendi iddialarını çoğaltmak, yaygınlaştırmak ve örgütlemek iddiasındaki her kesim, bu amaca en uygun içeriğe sahip bir yayın faaliyeti sürdürmektedir. Bu yayınların pek azı gerçekten geniş kesimlerle buluşarak örgütsel ve fikri bir çoğullaşmaya hizmet et- mekte, çoğu ise kendi mevcut kadro yapılarını pekiştirmekle yetinmektedir. Kurucu ve yenilikçi eylemler, ilişkiler, fikirler ve tarzlar ortaya koyamayan her yayın faaliyeti, yayınlanma amacı ne olursa olsun, etkisiz ve başarısız olmaktadır. Kendi içinden konuşan, kendi içine konuşan ve sa- dece kendisiyle konuşan bir siyaset dili egemen hale gelmiştir. Yayınlarımız, bırakınız geniş halk kesimle- riyle buluşmayı, birbirine bulaşmaktan, bir başka fikirle temas etmekten bile imtina eder haldedir. Sosyalistlerin alameti farikası olan polemikler hızla tükenmektedir. Sanılanın aksine siyasal berraklığın değil, siyasetten kaçışın delili olan bu kaçak dövüş, siyaset dilimizi de kısırlaştırmaktadır. Bu hal, ne fikir dünyamızı ne de gündelik hayatımızı dönüştürme kapasitesine sahiptir. Ayrıntı Dergi, bu ihtiyacın ürünü olarak ortaya çıkmıştır ve her şeyden önce sosyalist-devrimci hareketin düşünsel olarak desteklenmesi amacını taşımaktadır. Güncel siyasal sorunların çözümüne rehberlik ede- cek yaratıcı bir devrimci-sosyalist teorik faaliyetin inşa edilememesi muhafazakâr, ulusalcı ve liberal dü- şünce akımlarının toplumu boydan boya kuşatmasına neden olmaktadır. Kürt meselesinden özgürlükçü sosyalizm tartışmalarına, devlet analizlerinden sınıf tahlillerine, iktidar tekniklerinden egemenlik biçimleri- ne, güvencesizlerin örgütlenmesinden sendikal sorunlara, yoksulluktan şiddete, toplumsal cinsiyetten ekolojiye kadar çok sayıda sorunun hâlâ devrimci-sosyalist bir perspektifle çözümlenme ihtiyacı olanca yakıcılığıyla ortada durmaktadır. Yirminci yüzyılın düşünce ve eylem deneyimlerinin içinden geçen yirmi birinci yüzyılın kuruluşunu anlama- ya ve değiştirmeye dönük bir düşünsel kapasiteye ihtiyacımız var. Düzen içinde tanımlanmış sorulara ce- vap arayan değil; sorunsalı değiştirme uğraşında olan, yüzünü eyleme dönen bir düşünceye. Söz dediğiniz, hayatla tutuştuğu her kavgada yenilgiyle yazgılıdır. Hayat aktığı, söz ise ağızdan çıktığıyla kaldığı sürece bu yazgının değişmesi mümkün değildir. Ne var ki bu yazgı, ne sözün değerinden bir şey eksiltir ne de hayatı anlamlandırma çabasını gereksiz kılar. Sözün hayat karşısındaki bu çaresizliğinin bilin- cinde olmak, hayatla aramızdaki mesafeyi kapatabilmek için söz ve fikir üreticiliğine olan ihtiyacın da bilin- cinde olmak demektir. Yeni ve yaratıcı fikirler, bir öncekinin tekrarıyla değil, ancak sorgulanmasıyla ortaya çıkabilir. Bu sorgulamada cesur olmak zorundayız; çünkü hep denildiği gibi, ayrıntılar önemlidir… YAYIN KURULU Dinçer Demirkent, İlbay Kahraman, Abdurrahman Aydın, Doğuş Sarpkaya, Mutlu Arslan, Sanem Yardımcı, Duygu Tanış Zaferoğlu, Yunus Yücel, Bülent Özçelik DANIŞMA KURULU A. Ömer Türkeş, Burhan Sönmez, Enis Rıza, L. Doğan Tılıç, Meltem Gürle, Necmi Erdoğan, Selami İnce, Selçuk Candansayar, Süreyya Karacabey, Şükrü Argın, Aydın Ördek, Bora Erdağı, Cahide Sarı, Doğu Eroğlu, Duygu Türk, Kurtul Gülenç, Önder Kulak, Özkan Agtaş, Şerif Onur Bahçecik, Yavuz Yıldırım, Zeynep Ceren Eren MARIO BENEDETTI Mario Orlando Hardy Hamlet Brenno Benedetti Farrugia ya da bilinen ismiyle Mario Benedetti 14 Eylül 1920 yılında Uruguay’ın Paso de los Toros kentinde doğdu. Ailesi İtalya kökenliydi. 1938- 1941 yılları arasında Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te yaşadı. Uruguay entelektüel ve yazar hareketi olan 1945 Kuşağı arasında yer alan Benedetti, şiirlerinden oluşan ilk kitabı La víspera indeleble’i 1945 yılında yayımladı. Aynı yıl o dönemin ünlü haftalık dergisi Marcha’da yazmaya da başladı. İlk romanı Quién de nosotros 1953 yılında yayımlandı. Şiir, roman, öykü, oyun ve deneme alanında çok sayıda ürün veren Benedetti, Uruguay’da askeri diktatörlüğün iktidarı devraldığı 1973 yılında ülkesinden ayrılarak önce Arjantin’e, oradan Peru’ya, bir sene sonra Küba’ya ve nihayet İspanya’ya gitti. Demokrasinin yeniden kurulması üzerine 1983 yılında ülkesine döndü. 2009 yılında hayata veda eden Benedetti, yayımlanmış 80’den fazla kitabına, yirmiden fazla dünya diline çevrilmesine, kazandığı ödüllere, eserlerinden yapılan sinema uyarlamalarına rağmen İngilizce konuşulan ülkelerde yeterince tanınmadı. Buna karşılık İspanyolca konuşulan ülkelerde Latin Amerika’nın en önemli yazarlarından birisi olarak gösteriliyor. Mario Benedetti’nin yayımlanmış sekiz romanı var: Quién de nosotros (1953), La tregua (1960), Gracias por el fuego (1965), El cumpleaños de Juan Ángel (1971), Primavera con una esquina rota (1982), [Kırık Köşeli İlkbalar, Çev. Filiz Öztürk, Ayrıntı Yay., 2014], La borra del café (1993), Andamios (1996), El porvenir de mi pasado (2003). Bunların yanı sıra Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlanan bir de şiir kitabı bulunmaktadır: El Amor, Las Mujeres y La Vida (1995), [Aşk Kadınlar ve Hayat, Çev. Bülent Kale, Ayrıntı Yay., 2015]. MARIO BENEDETTI ŞİİR DİZİSİ AŞK KADINLAR KÖTÜLÜK VE HAYAT BIR DEMET GÜL DÎVÂN ÇIÇEKLERI Mario Benedetti Mevlânâ Fuzûlî Charles Baudelaire ISBN: 978-605-314-021-4 ISBN: 978-605-314-051-1 ISBN: 978-605-314-050-4 ISBN: 978-605-314-105-14 İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2016 16 TL / 224 sayfa 28 TL / 368 sayfa 35 TL / 480 sayfa 30 TL / 432 sayfa Uruguaylı şair Benedetti’nin Prof. Dr. A. Naci Tokmak’ın Türk şiirinin büyük şairi Kötülük Çiçekleri, Baude- şiirleri Türkçede ilk kez kitap Türkçesiyle, Mevlânâ Celâ- Fuzuli’nin Türkçe Divan’ının laire’in insanlığa arma- halinde yayınlanıyor, aşka, leddîn-i Rûmî’nin Dîvân-ı mensur ve manzum çeviri- ğan ettiği ölümsüz bir kadınlara ve hayata dair... Kebîr’inden seçilmiş 303 gazel. lerden oluşan tam metni. başyapıt. BEKLE BIZI CENNET ILE GÖKYÜZÜ KAFESTEKI KUŞUN ISTANBUL CEHENNEMIN EVLILIĞI MAVI SIYAH ŞARKISI Vedat Türkali William Blake John Berger Maya Angelou ISBN: 978-605-314-080-1 ISBN: 978-605-314-093-1 ISBN: 978-605-314-142-6 ISBN: 978-605-314-031-3 İlk Basım: 2016 İlk Basım: 2016 İlk Basım: 2016 İlk Basım: 2015 14 TL / 174 sayfa 10 TL / 80 sayfa 15 TL / 208 sayfa 14 TL / 160 sayfa Vedat Türkali, “şiirinin ve Cennet ile Cehennemin Kaynak dil dışında ilk kez Maya Angelou, özgürlük kişiliğinin temeli” kabul ettiği Evliliği’nde dinin ve ku- Türkçede yayımlanan Gökyü- dürtüsü, aşk ve adalet Nâzım Hikmet’in şiirsel ve rumların insana giydirdiği zü Mavi Siyah, Berger’a dok- gibi yoğun özlemleri şiir- siyasal hatırasını gururla sa- örtüler kaldırılmaya çalı- sanıncı yaş gününde ülkemiz- de ifade ediyor. hiplenmeyi sürdürüyor. şılıyor. den, Türkçeden bir armağan. 8 MODERN TÜRKÇE TRABZONLU ŞIIR ANTOLOJISI 1-2 DELIKANLI ÜŞÜMÜŞ KUŞLAR Orhan Kahyaoğlu Yaşar Miraç Neşe Yaşın ISBN: 978-605-314-023-8 ISBN: 978-605-314-033-7 ISBN: 978-605-314-117-4 Seni görme İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2016 85 TL / 608 sayfa 14 TL / 174 sayfa 10 TL / 128 sayfa korkum var Türkçe şiirin 1920 ila “Lacivert ülke”nin şairi Yaşar Kitap “nereye giderse gitsin 2000 arasındaki gelişim Miraç’ın ince hislerle, imge kendi kafesini, yaralarını seni görme ve birikimleri bu antolojide ustalığıyla bir araya gelmiş yanında taşıyan insanın” yeniden değerlendiriliyor. şiirleri yer alıyor bu kitapta. mutsuzluğunu ve çıkmazla- ihtiyacım rını dizelere döküyor. seni görme umudum Sİ Zİ seni görme Dİ R huzursuzluğum Şİİ Mario Benedetti ŞIIRLER KARŞIŞIIRLER SEKIZ KITAP BAŞKA ŞIIRLER YEVGENIY ONEGIN Sohrâb Sepehrî N. Parra Sandoval A. S. Puşkin ISBN: 978-605-314-024-5 ISBN: 978-605-314-078-8 ISBN: 978-605-314-070-2 İlk Basım: 2015 / 2. Basım İlk Basım: 2015 İlk Basım: 2016 20 TL / 304 sayfa 24 TL / 304 sayfa 20 TL / 304 sayfa İranlı şair Sepehrî’nin şiirleri, Şiirler Karşışiirler Başka Dostoyevski tarafından “eş- mistisizm ve felsefenin sınır- Şiirler Parra’nın Türk- siz ve ölümsüz bir şiir” ola- larında geziniyor, varlık prob- çede yayımlanan ilk rak nitelenen Yevgeniy One- lemine farklı ışıklar düşürüyor. eseridir. gin, dünya edebiyat tarihinde sarsılmaz bir yere sahiptir. 9 FRANZ KAFKA 3 Temmuz 1883’te şimdiki Çek Cumhuriyeti’nin başkenti olan Prag’da ortasınıf bir Yahudi ailesinde doğdu. Kafka 6 yaşındayken, kendisinden yaşça küçük erkek kardeşleri Georg ve Heinrich öldü. Üç kız kardeşi ile yaşayan Kafka’nın ailesi ile, özellikle de başarılı bir işadamı ve sert bir mizaca sahip olan babasıyla ilişkisi ziyadesiyle sıkıntılıydı. Lise eğitiminden sonra Prag Charles Ferdinand Üniversitesi’ne kimya öğrenimi görmek üzere kaydını yaptı ama iki hafta sonra bu üniversiteyi bırakarak, Prag Üniversitesi’nin Hukuk Fakültesi’ne geçti. Hukuk öğrenimi Kafka’ya yazmak için zaman ka- zandırmıştı. Hukuk öğreniminden sonra bir süre bir sigorta şirketin- de çalıştı. 1923’te yazılarına odaklanmak için Berlin’e gitti ama kısa bir müddet sonra yakalandığı tüberkülozdan ötürü 3 Haziran 1924’te hayatını kaybetti. Yakın arkadaşı Max Brod, Kafka’nın ölümünden sonra kimi meşhur yapıtlarını, sözgelimi Amerika ve Şato gibi esele- rini yayınladı.

Description:
Kerouac'ın Yolda'sı ve Hafız-ı Şirazi'nin Hafız Divanı gibi zorlu projeler üstlenildi. Elbette bütün bu .. Gece'ye adım atan esrarengiz bir kadın: Gece.
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.